Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
T O M R İ S A L P A Y oruklarına ak düşmüş dağlar boy sırasına dizilmiş, şubat güncşinin yatık ışınlannın altında. Kendilerine mor rengin değişik tonlannda giysiler seçmişler denize ulaşmadan önce. Kısa boylular koyu mor ve denizin hemen kıyısında, orta sıradakilcr kara yolu için geri çekilmişler, •»rcnkleri biraz soluk. Başlan karlı görkemli tepelcr hepsini yukandan süzmekte. Tüm ışınlan topladıkları için göz okşayan, gizcmli, albenili eflatuna bürünmüşler. Kış güneşinin bu kadar yakıcı olabileceğini düşünmemişti. Yüzünü hem okşuyor hem de bazı noktalan ısırmaktan gcri kalmıyordu. Güncyde bir KADIN: CAM DUVARLARIN ARDINDA 'Kadınlar kendilerini azınlıkta gördükçe erkekler de bu düşünceyi destekler" yere gitme düşüncesi uygun alınmış bir İcarar gibi görünüyordu, şimdilik. Yaptığı seçimlere üzülecek zamanı da yokt'u. Çocukluk yıllarının, mor dağlan karşısındaydı. Çoğu kez mor dağlann yalnızca masallarda olduğuna inanmamış mıydı? Gerçek yaşamda olup olmadıklarını uraşlıramamıştı. Zamansızliktan. Biraz sonra, morlar koyulaşacak yüksek tcpelerin ardında gökyüzü kırmızıdan turuncuya kadar değişen tüllere sannacak, tutuşacaktı. Onündeki denizin boncuk mavisi solacak, grileşecekti. Bir an bu değişimin denetim merkezinin mor dağlann doruklan, yaşamın belirli evrelerinin de şifreler halinde buralarda gizli olabileceğini düşündü. Yamaçlarla, yaşamın inişleri çıkışlan arasında benzerlik var mıydı? Sert bir iniş, yerini yumuşak bir çıkışa bırakırken dengeli bir görünüm sergiliyordu. D Yaşamda dâ böyle olsaydı. Her inişi bir çıkış izlese, renkler de gün batımındaki gibi yaşamın sonuna doğru solmasaydı. Yirmibeş yıl diye mınldandı. llk duyuyormuş gibi irkildi. Oysa emeklilik işlemleri sırasında "Bir yanlışlığa meydan vermemek amacıyla" defalarca hesaplanmış, yanhşlığın başka bir yerde olabileceği varsayımı ise tartışma dışıydı. Kendine ait tüm bir yirmi dört saatin düşünü kurarak bugüne dek gelmişti. Yirmibeş yıl süreyle. Bu yıllara neler sığmamıştı ki? Şimdi normalin üstündeki kalp atışlan, o yıllann koşullanndan arta kalanlardı. Çalışma karannın alınması, koşu D E R G İ 7 M A R T 1 9 9 3 S A Y I 3 6 3 C U M H U R İ Y E T