06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

PAZARIN PENCERESİNDEN Öğretim üyeleri seyinci olmamalı.. nümüzdeki günlerde tstanbul Üniversitesi'nde "rektör adayı seçimi" yenilenecek. Bu seçim, Prof. Bülent Berkarda'nın Danıştay'da açtığı ve "lki devreden fazla rcktörlük yapılamaz" ilkcsine dayanan davanın sonucu olarak son rektörün görcvden alınmasıyla gündeme gelmişti. Prof. Bülent Berkarda nın dekanlık, akademik yönetim kurullan üyeliği, bilimsel derneklerde ve uluslararası kongrelerde başkanlık gibi görev ve etkinlikleri var. Bunlan içeren özgeçmişi ve lstanbul Üniversitesi'nde yeniden bir seçim yapilması ihtiyacına yol açan uzun sürmüş. hukukî mücadelesi belli bir ortak paydaya dayanıyor. Üniversitelerimudeki bilimsel düzeyi yüceltmek ve yönctimin bütün basamaklannda etik kurallannı geçerli kılmak... Bu nedenlerlc kendisiyle üniversitelerimizin geliştirilmeleri için ne yapılabileceği konusunda görüştük: Üniversitelcrimizin bugünkü dunımlannı değerlendirir misiniz? ^ Üniversitelerimiz, birbirlerinden çok farklı düzey ve gelişmişlik gösteren birimlerden oluşmakta. 1992'de kurulan çok sayıda yenı yüksek öğretim kurumunu konuşmamızın dışında tutmak gerekiyor. Geri kalan 25 civanndaki üniversitemizden öncmli bir bölümü de I982'de kurulmuş olduğundan henüz "çocukluk" çağındalar; bunlan daha eski olan ve "bölge üniversiteleri" diyebileceğimiz üniversitelerden ayn tutmalıyız. Asıl incelcmemiz gereken daha eski üniversitelerimiz. tstanbul'da, Ankara'da, İzmir'de ve ErzurunVda bulunan üniversitelerimiz... Bu üniversitelerimiz kuşkusuz memlekete büyük hizmetler vermişler. Meslek adamı yetiştirmek bunlann başında gelir... Bu üniversitelerde yerel sorunlar konusunda incelemearaştirma yapılabilmekte ve bu alanlarda belli bir düzeye ulaşılabilmektc. Bugün Türkiye'nin sanayi, işletmecilik, bankacılık, turizm alanlannda ulaştığı aşarnalarda üniversitelerimizin ö•ıemli katkılan var. özellikle sağlık konusunda gerek hekim ve uzman yetiştirmek, gerekse fakülte hastanelerinde halka düzenli sağlık hizmeti vermekte başarılı olan tıp fakültelerimiz var. Bununla beraber özgün araştırma ve bilime katkı açılanndan arzu ettiğimiz yere henüz ulaşamadık. Bu konulan planja O programla ele alabilirsek ve öğretim üyelerimizi, yardımcılannı bu alanda.yüreklendirip, donatıp imkânlara kavuşturursak güzel sonuçlar elde edebiliriz."Üniversite" kelimesi "evrensellik" ifade eder; bu yüzden gerçek bilimsel katkılanmızın artması hem görevimiz gereğidir, hem de ülkemize uluslararası saygınlık ve yer kazandırmakta varmak zorunda olduğumuz bir hedeftir. Bu amaca ulaşmak için ne yapabiliriz? Bu konuda yapılması gerekenlerin başında öğretim üyelerinin katkılannı sağlamak, onlan bu konuda "motive" etmek yer alıyor. Bu konu son yıllarda maalescf ihmal edilmiş olduğundan bugün öğretim üyelerimizin çoğu kendile plana göre şekillenmeli ve izlenilmeli. Görüşler üniversitelerin senatolannda irdelenmeli ve başka üniversitelerden hatta yurtdışındaki üniversite ve uzmanlardan eleştiri ve görüş alınmalı. Üniversitelerimizin toplumla ilişkileri yeterli düzeyde mi? •• Bizde olsun, dışanda olsun öğretim üyelerini toplumla ilgilenmeyen, fıldişi kulelerine çekilmiş kimseler olarak tanımlayanlar az değil. Ülkemiz için bu eleştiri bir ölçüde geçerli.Üniversiteler içinde bulunduklan, kendilerini oluşturan ve yaşatan toplumun ihtiyaçlanna çözümler geliştiren kurumlar olmalı.Bu açıdan bakıldığında bugün tıp fakültelerinin çağdaş tıp uygulamasını ülkemize rini üniversitelerinde tecrit edilmiş, fikirleri sorulmayan, yeterince yararlanılmayan seyirciler olarak görmekteler. Bu değişmeli. Bugün üniversitelerimizde seyirci durumunda kalan bu potansiyel kapasiteden yararlanmalı. Onlan akademileri irdeleyen, gelişimleri konusunda düşünce üreten, yönetimine katılan aktif elemanlar şekline dönüştürmenin yolları bulunmalı... Üniversiteleri oluşturan fakülteler, yüksekokullar, enstitüler tek tek ele alınıp o birimlerin öğretim üyelerinden oluşturulacak komisyonlara ihtiyaçlar, beş yıllık, on yıllık gelişme programlan hazırlatmalı, üniversite birimlerinin gelecekleri belli bir getirdiklerini, toplumumuza sunduklannı görüyoruz. Diğer bazı fakültelerde kendi alanlannda ülkenin ihtiyaçlanna cevap verme konusunda istenen düzeyde olmadığımız doğru. Bu konudaki eksiklik, yeterli organizasyonun yapılmamasından kaynaklanmakta. Mesela bir Kimya Fakültesi, bir Veteriner Fakültesi, bir Orman Fakültesi, Kimya Besin Sanayi vb. ile işbirliği yapabilmeli, ekonomiye, istihdama, ihracata katkıda bulunabilmeli. Bu fakültelerde hemen birer udöner sermaye fonu" oluşturulur, sanayi ile ticaret ile bağlantılar kurulursa büyük rahatlık sağlanmış olur. Bugünkü üniversite yasası konusunda ne düşünüyorsunuz? ^ Üniversite yasası demokratik, özerk, özgür ve katılımcı bir üniversiteyi gerçekleştirecek şekilde düzenlenmeli. Demokratik olmalı, yani bütün yönetici kuruluş ve kişileri üniversite üyeleri tarafından seçilmeli. özgür olmalı, yani dışardan müdahalc edilmemcli. özerk olmalı, yani kendi kendini yönetmeli. Katılımcı olmalı, yani yönetimine kurullar hâkim olmalı ve görev dağıtımında adil, herkesten yararlanılacak şekilde davranılmalı. Bir şey daha ekieyelim. Etkin bir iç denetim mekanizması da oluşturulmalı. Bir öğretim üyesi bir ya da iki yönetim görevinden fazlasını üstlenmemeli. Oysa bugünkü duruma bakınca idareye yakın birkaç kişi ve onlann karşısında dışlanmış, seyirci durumunda bırakılmış çok sayıda öğretim üyesinin bulunduğu görülüyor. YÖK konusunda nc düşünüyorsunuz? " Bütün üniversitelerimizin arasında eşgüdüm sağlayan, yeni kurulan üniversitelere eski ve köklü yüksek öğretim kurumlanmızın deneyimlerini aktarmakta köprü işlevi gören ancak demokratik ve özerk üniversite kavramını zedelemeyen bir koordinasyon ve denetleme kuruluna ihtiyaç vardır! Bugün bu işi YÖK gerçekleştirmektedir.Yeni üniversite yasasında, YÖK ya da bu işleri üstlenecek kuruluşa aynı zamanda Türkiye'deki üniversite mezunlannın düzeylerini irdelemek, Türk halkı adına üniversite bitirenlerin kalite kontrollerini sağlamak yetki ve imkânı da verilmeli. Üniversitelere ayrılan bütçelerdeki yetersizlikler ?.. ^ Bu yetersizlik kadar eldekinin en doğru şekilde harcanmasının sağlanması da bahis konusudur! Bugün artık devlet ihalelerinde açıklık, saydamlık sağlamak için önlemler alınıyor... Üniversitelerde yapılan ihalelerde de aynı hassasiyetin gösterilmcsi gerekiyor. Bu şekilde davranılırsa aynlmış olan bütçelerin yerinde ve en verimli şekilde kullanılmış olması sağlanır. Bu konuda herhangi bir yasanın çıkanlmasını beklemek gereksiz. Yönetimler yapılan ihaleleri ve harcamalan üniversite ve genel kamuoyu bilgisine sunmayı sürekli bir görev olarak benimsemeliler. Bu harcamalar sadece rektörün kişisel görüş ve eğilimleriyle gizlice gerçekleştirilememeli, kurul kararlanyla gerçekleştirilip sonuçlar herkesçe bilinmeli.. M 10 C U M H U R İ Y E T DEROİ 12 A R A L I K 1993 8 A Y I 403
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle