Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
DEĞİŞMEYEN ÇİZGİ CHANEL YARATICILIGI YUZYILIN KLASIGI ıı • VI Bundan 20 yıl önce, 10 Ocak 1971'de, yalnız başına fakat "Ritz"de gözlerini yumduğunda, Gabrielle ya da kısa adıyla 'Coco' Chanel, Cambon sokağındaki butiğinde kendisi için en mükemmel takipçiyi, "stilini" ardında bırakmıştı. ir kere, sadece bir kerecik Gabıiel Chanel'in krep jorjetlerine bürünmek. Ya da siyah taftasına... "Giysi simgelerin en enerjik olanıdır" diyen Balzac'ı haklı çıkarmak için. Bir saat, sadece bir saatçik No: 5 parfümünü sürünmek, "Parfiim sürmeyen kadının geleceği yoktur", diyen Paul Valery'yi doğrulamak için... Coco Chanel, bundan tam yirmi yıl önce, 1971'de, tek başına yaşadığı Ritz Oteli'nde 10 ocak günü öldü. Ancak arkasında sadece bir moda değil, bir yaşam biçimi bıraktı; 20. yüzyıl kadını için önemli bir kilometre taşı oldu. Gabrielle Chanel, tüm kadınlar için bir örnekti. O, yaşayan bir efsane, başarısını kimseye borçlu olmayan guçlü bir kadındı. Adeta kendi kendinin "Pygmalion'u" olan Coco Chanel, calışma azmi, sağlam bir dünya görüşü ve yaratıcı dehası ile büyük bir imparatorluk yaratmayı başarmıştı. Coco'nun dehası, Cambon Sokağı'nda açtığı butiği ile tüm dünyaya kanıtlanmıştı. Onun stili, moda sınırlannı aşıp bir yaşam biçimi şekline dönmüştür. Coco, elbiselerin yanı sıra parfumler, çantalar mücevherler yaratıyordu. Butiğinin kapalı kapıları ardında kalmak yerine, tüm yarattıklarını ve yaşam biçimini toplumun gözleri önünde sergilemekten hoşlanıyordu. lngiltere'nin Anakraliçesi, York Düşesi, Marlene Dietrich, Lauren Bacall ve daha birçokları "Chanel'vari" yaşamın tadını almışlardı bir kez. Chanel giyen tüm kadınlar için bu giysiler, kadınlıklarını gözler önüne sermenin bir aracıydı. 1883 yılında gezgin satıcı bir babanın çocuğu olarak dünyaya gelen Gabrielle, küçüklUğunü sefalet içinde geçirir. Annesi öldükten sonra bir yetimhanedc büyür. Moda dünyasına atılması ise şapka yapımı ile olur. 1913 yılında Deauville'de ilk butiğini, 1915'te ise Biarritz'te ilk modaevini açar. Coco Chanel, bundan sonra kendini modanın sadeleştirilmesine adar. Geleceğin kadınının siluetini çizer adeta: Sade, pragmatik, fettan ama etkin... Bu " y e n i " kadın, itici bir güce sahiptir, savaş sonrası toplumunda kendine bir yer sağlamaya çalışır. 1924 yılında yaratılan ünlü 'siyah elbisesi', eteklerin kısalmasını şiddetle kınayan dini otoritelere ve ABD'deki derneklere karşı yürütülen savaşın bir simgesidir sanki. 1920'lerin kadınını korselerinden, fazlahklarından kurtarmıştı Coco Chanel. Bir anlamda, kubistlerin resim alanında başlattıkları reformu, modaya uyguluyordu. "Spor giysileri kendim için yarattım" diyordu Coco. Şu anda, Chanel grubunun üretimi es • uj ,8 CUMHURİYET DEROİ 5 MAYIS 1991 SAYI 2 ( 9 18