03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Vft Bu kadın sanki sadece "çıplak lıktan ibaretti" ve sanki hiç iyi film çevirmemişti... Hatıra fotoğrafı Yaprak özdemiroğlu ile Leyla Somer'in yaptıkları iş ve yaşadıkları çevrenin birbiriyle ilgisi yoktu; ama giyindikleri " z ı r h " t a ortak yan çoktu... Üstelik Somer'in Foça'nın ANAP'h Belediye Başkanı Ercan Küçiikkaya'nın siyasi kariyerini etkileyen gelişmelerin kahramanı olduğu düşünülürse, daha kalın bir zırha ihtiyaç duymasına şaş mamak gerekiyordu. Neydi SomerKüçükkaya olayı? Leyla Somer, Yeni Foça'da film çevirdiği sırada, Belediye Başkanı KüçUkkaya ıle çeKilen "dekolte" fotoğrafları sonucunda yayımlanan "bir seks skandalı" ortalığı hayli karıştırmıştı. Somer, olayın perde arkasını şöyle anlatıyordu: "Filmi bitirmiş, biletlerimizi almış, o giin dönuyorduk. Bavullarımla otelin lobisine indiğimde, bir gazeteci arkadaş yanıma gelip, 'Başkan Bey, bir hatıra fotoğrafı istiyor Leyla Hanım', dedi. Otelin onunde beraber foloğraflarımızın çekilmesinden sonra gazeteci arkadaş, 'Burada halk toplandı, biraz tenha bir kıyıda çekelim', dedi. Arabayla deniz kıyısına geldik. Başkan, mayosunun yanında olmadığını söyleyince, gazeteci arkadaş, 'Gömleğinizi çıkarıp pantolonunuzu sıvasanız olur', dedi. Başkan Bey soyununca, onun gömleğini suda ıslatıp, bana giydirdi. Hatta ben, 'Başkan Bey, bu fotoğrafların size zararı olmaz mı?' diye sordum. Olmayacağını soyledi. Fotograflar çekildi, İstanbul'a dondıım. Sonra fotoğraflar arka arkaya yayımlanmaya başlayıp, adamı benim sevgilim yapıp, benden de seks yıldızı diye bahsetmeye başladılar.' Niye seks yıldızı diye yazıyorsunuz' deyince, 'ANAP'a yuklenebilmek için böyle yazmak gerekiyor', dediler. Onları küstürmek istemedigim için, sesim çıkmadı." Yaprak Stüdyo Erol'da çekilmiş' bir fotoğraf ı. Acaba neden "zihinlerdeki Yaprak" hep "çırılçıplak" idi. geliyorlar. O yüzden benimle uzaktan yakından ilgisi olmayan bir Yaprak varattılar. Şimdi o Yap ben benden yana, onlar da kendilerinden yana çekip duruyorlar." Insanın kendisi hakkında gelişmeleri kontrol edememesi, kimbilir ne garip bir özdemiroj)lu'nun' duyguydu. hakkımdaki düşleri onlar. Çünkii ben, soniki yıldır nadir biriki kişi dışında tek bir gazeteciyle konuşmadım." Konuşmadım diyorsunuz ama geçen hafta bir gazetede, çıplak bir fotoğrafınızla birlikte, şar kıcılığa hazırlandığıruz, bir başka gazetede de "Galatasaraylı olduğunuza" ilişkin haberler yayımlandı... "tşte ben de bunu bunu kas(cdiyorum; okuyanlarla birlikte ben de her gün hakkımda yeni şeyler ögreniyorum." özdemiroğlu, belki de bu yüzden her fırsatta kendisini Londra'ya atıp, sokaklarda sandviç , yiyip makyajsız koşturuyordu; belki de bu yüzden müthiş bir "koruyucu zırh" gıymeye başlamıştı, belki de bu yüzden, Bir seks skandalının" kahramanları, Leyla ' 'Oldugumdan Somer ile Başkan, birbirlerini toplam 10 dafazla kika görmüşlerdi. ciddileşmeye Olayın diğer kanadına ulaşıldığında, "Somer'in ve Başkan'ın reklaından hoşlanddrian" başladığımı yaka gerekçesinin, yazının rahat kaleme alınmasınlayınca, kendime çok da hayli rol oynadığı anlaşılıyordu. Peki rekkızıyorum" diyor ve lamdan hoşlanmak suç muydu? ekliyordu: Fakat bu olayın en çarpıcı yanı, 10 yıllık tı"Benim iradem dışında oluşan yatrocu Somer'in şu cümlelerinde yatıyordu: bir imajla karşı karşıyayım. "İlk defa bir gaıete bana sorarak, benim Çunku benimle konuşmaya hakkımda yazı yazmak istiyor. Size minnet geldiklerinde, bulduğunu borçluytım." değil, istediklcrini almaya çekımi için bir araya geliniyor, fotoğrafçı ile model daha önceki toplantıda tanışmış olduklarından, iletişim kurmak güç olmuyordu. Üstelik fotoğraf çekimi başladıktan sonra, ilk çekilen kareler, hemen yıkanıyor model ve fotoğrafçının anlayış birliği sağlaruyor ve işe devam ediliyordu. Böyle bir çalışmayı izlemek amacıyla Playboy editörlerinden Nuri Dikeç ile birlikte, stüdyosuna gittiğimiz Yakup Ertunga, Elazığ'dan başlattığı maceralı yoiculuğunu tngiltere, Fransa, ttalya, Almanya, lsveç coğrafyasına kadar uzattıktan sonıa, yurda dönerek, Türkiye'nin reklam fotoğrafçıları arasında yerini almıştı. Ertunga, çekim için Linhof ve Hasselbladlarını hazırlarken, soruları yaruthyordu: Modeli nasılyönlendiriyorsunuz, neresini nasıl açacağını hangi sözcükleri kullanarak söylüyorsunuz? "Model, o anda benim için çıplak bir kadın degil, sadece bir obje. Bu yüzden de ona, 'Bacağını açar mısın?' ya da 'Azıcık kalçanı görelim', derken, aslında ben onun kalçasını görmuyorum; çünkii kalçasını bir fotoğraf olarak düşünuyorum." Çıplak modelle çalışırken hiç cinsel duygularınız uyanıyor mu? "Hayır. Karşımdakini çıplak kadın olarak görmedigim için, uyanmıyor. Onu 'fotoğraf konusu' degil de 'çıplak kadın' olarak görsem, zaten iyi fotoğraf alamam." Peki karşınızdaki de sizin kadar rahat mı? ''Onu rahatlatmak için belli bir çaba sarf etmek gerekiyor. Belli bir rahatlığa eriştikten sonra da kendim gidip ustundeki giysileri çıkarmasına yardımcı biie oluyorum." Veya 'Bu fotoğrafı görenler, fotoğrafçı kendisi görmüş bize göstermiyor diye düşünür', gibi esprilerle havayı yumuşatmaya çalışıyorum." Ertunga'nın bu çalışmadaki modeli 1984 Türkiye Sinema Güzeli Nilgün Saraylı idi. Saraylı, "Fotoğrafçı ile çalışırken, güven unsuru çok onemli" diyor ve bunun nedenini de şöyle açıklıyordu: "Çünku bir yerim kaza üe açıldığında, onu çekmeyecegine güven duymalıyım." Peki bu güveni duyuyor muydu? Saraylı, "Duymasam, burada olmam" ded'ğine göre, demek ki Turkiye'de guvene dayalı bir değişim yaşanmaya başlanmıştı bıle... Zaten 10 yıl önce dunyanın en büyük felaketi sanılan sek^ filmleri furyasının aniden ortadan kayboluşu da, o kimsenin farkına varmadığı küçük küçük değişikliklerden sonra gerçekleşmemiş miydi? Belki de günün birinde, hiç farkında olmadığımız bir anda, bugün dunyanın sonu san dığımız "seks skandalları" haberleri, misyonunu tamamlayarak kaybolup gidecekti. Bu kendiliğinden kayboluş, kırk bin yasağın zorlayacağı kayboluştan daha anlamlı değil miydi? D Çıplak ve fotoğrafçı Peki bu tür olayların yarattığı sorunlar nasıl giderilecekti? Bu soruyu son yıllarda, sanıldığının aksine, en çok haber konusu olanlar değil, haber yazanlar kendilerine sorduğu için, alternatif bir titizlik de gelişmeye başlamıştı. örneğin, Playboy, Bravo gibi dergilerde, kimin fotoğrafının nasıl çekileceği, altına ne yazılacağı, yani soyanla soyunan arasındaki ilişki, editörler, profesyonel fotoğrafçılar ve model arasındaki uzun toplantılar zinciri sonucunda kararlaştırılıyordu. Röportaj konusu olan sanatçı, standartlarını masaya koyuyor, yayın organı bilinen standartlarını bir kez daha vurguluyor, eğer çakışıyorlarsa, röportaj gerçekleştiriliyordu. Bu toplantıdan 1015 gün sonra, fotcğraf 1 7
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle