Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
14 MART 2010 / SAYI 1251 13 Yaralı uçurtma AYLİN ÖNEY TAN nsanoğlu asırlar boyu zamanını göklere bakarak ayarlamış. Takvim ve saat yokken zamanın tek ayarı göklerdeymiş. Eski insanlar yıldızlara bakarak hayatın akışını yönlendirmiş, güneşin açısına bakarak, dolunayları sayarak mevsimleri belirlemiş, ekin zamanını, koç katımını ayarlamış. Kutup ayısının yedi yıldızının gök kubbedeki konumu insanın kılavuzu olmuş. Yedi yıldızdan olsa gerek bütün inançlarda yedi rakamının önemi büyük. İnanışa göre yedi kat gök, yedi kat yer altı var. Dünyanın yaratılışı yedinci günde tamamlanıyor. Bu yüzden haftanın yedinci günü dinlenme günü olarak kabul ediliyor. Zaten dilimizdeki “Hafta” kelimesi de Farsça “Yedi” anlamına gelen “Haft” sözcüğünden kaynaklanıyor. İnsanoğlu zamanını yıldızlara bakarak ayarlarken mevsim dönümlerine apayrı bir önem vermiş. Özellikle gündüz ve gecenin eşitlendiği, kış ile bahar arasındaki dengelerin değiştiği 21 Mart günü karanlıktan aydınlığa geçişin eşiği olmuş. Bu eşik noktası aynı zamanda yeni yılın başlangıcı olarak kabul edilmiş. 21 Mart günü Çin’in batı bölgelerinden Türk cumhuriyetlerine, Balkanlar’dan Afganistan’a kadar pek çok yerde yılbaşı ve bahar bayramı olarak kabul ediliyor. Ancak en çok İran ve Orta Asya ülkelerinde kutlanıyor. Bu yüzden “bahar ekinoksu” Farsça yeni gün anlamına gelen Nevruz olarak adlandırılmış ve farklı kültürlerce de bu isimle benimsenmiş. Nevruz kutlamalarını coşkuyla yaşayan ülkelerden biri de dağlar diyarı Afganistan. Sert iklimin etkisiyle olsa gerek bahar bayramı Afganlar için bambaşka bir coşku vesilesi oluyor. Açık havada oyunlar gösteriler yapılıyor. Bu oyunların belki de en ürkütücülerinden biri kurban edilen kafası kesilmiş bir koyun veya keçiyi top gibi kullanan, at sırtında oynanan cirit benzeri “buzkaşi” oyunu. Göklere yakın dağlık ülkenin en sevilen Nevruz oyunu ise göklerde geçiyor, Afgan seması rengârenk uçurtmalarla kaplanıyor. Armada’da tarihi kahvaltılar arihi yarımadanın kalbinde, bir yandan Bizans ve Osmanlı mimarisinin iki dev anıtı Ayasofya ve Sultanahmet Camii, diğer taraftan Marmara Denizi manzaralı Armada Otel İstanbullulara eşsiz bir kahvaltı keyfi sunuyor. Semaverde sunulan sıcak çaya, taze sıkılmış portakal suyuna, çeşit çeşit yöresel peynirlere, birbirinden lezzetli ev yapımı poğaçalara ve omletlere kadar 41 çeşit lezzetin sunulduğu kahvaltı tarihi yarımadaya karşı tek kelimeyle harika oluyor doğrusu. Topkapı Sarayı, Aya İrini, Arkeoloji Müzesi, Ayasofya, Sultanahmet Meydanı, Kapalıçarşı, Mısır Çarşısı gibi tarihi yerlere yürüyüş mesafesinde olan Armada Otel, pazar kahvaltılarını konumu sayesinde daha renkli hale getirmiş. İ T Uçurtma kapıştırmak ve rakip uçurtmaları tek tek avlamak Afgan çocuklarının ve gençlerinin neredeyse tek eğlencesi. Ne yazık ki yıllardır Afgan baharında göklerde uçurtmalar yerine savaş uçakları geziyor. Afgan Nevruzunda gökler gibi sofralar da renkleniyor. Paskalya misali yumurtalar türlü renklere boyanıp tokuşturuluyor, “kulçe/külçe” denilen özel çörekler yapılıyor. Yeşil ve beyaz renkler öne çıkıyor, özellikle yeşil pilav anlamına gelen ıspanaklı pirinç yemeği “sabzi çilav” mutlaka sofrada yerini alıyor. Zümrüt yeşilini sarı tamamlıyor. Safran ve sütle yapılan sapsarı bir pirinçli sütlü tatlı hem sütlaca ve hem de zerdeye benziyor. Ancak Nevruz sofrasının vazgeçilmez tatlısı adını ve tadını yedi lezzetin bileşiminden alıyor. “Haft Miwa” yani “Yedi Meyve” olarak adlandırılan ve pişirilmeden yapılan bir tür hoşaf Nevruz’un en sembolik yiyeceği oluyor ve “Nevruz Meyvesi” anlamında “Miwa Naurozee” olarak da adlandırılabiliyor. Meyve olarak daha ziyade mevsim gereği kuru meyveler ve kuru yemişler kullanılıyor. Nevruz hoşafı “S” ile başlayan veya içinde “S” harfi geçen malzemelerden yapılıyor. Genellikle üç cins ve farklı renk üzüm kurusu yer alıyor. Kişmiş surkh (kırmızı üzüm), kişmiş sabz (Yeşil üzüm), kişmiş sia (çekirdekli iri kara üzüm) olmak üzere 3 farklı üzümün yanı sıra pistah (şamfıstığı) ve khastah (kayısı çekirdeği) de yer alıyor, Saib (elma) ve Sinced (iğde) yedi rakamını tamamlıyor. Günümüzde kayısı çekirdeği yerine badem, meyvelerden bazıları yerine kuru kayısı veya kuru erik kullanıldığı da oluyor. Nevruz, Afganistan’da bahar bayramı ve yeni yıl olduğu kadar, aynı zamanda çiftçi bayramı. Kâbil sokaklarında yeni hasat yılının bereketli olması için çiftçiler yürüyor. Bütün dünyanın orduları Afganistan’ın tepesindeyken Afganistan’a bahar nasıl gelecek, nasıl Afgan çiftçileri, köylüleri hasat nimetini özgürce görecek, bunu hayal etmek bile zor. Ancak önümüzdeki hafta gene de çocuklar umutlu yüzlerini gökyüzüne çevirecek ve en azından bir gün boyunca korkuyu ve acıyı unutup uçurtmalarını kapıştıracak. Rengârenk uçurtmalar bomba dolu jetler ile dağılıp gitmezse elbette… G aylinoneytan@yahoo.com Haft Miwa A fganistan dışında basılmış ilk yemek kitabının yazarı dostum Helen Saberi İngiliz olmasına rağmen kendini bir Afgan olarak kabul ediyor. Kâbil’de görevliyken Afgan kocası Nasır’la tanışmış. Kitabının çeşitli baskıları için yazdığı önsözleri okuyunca içim burkuldu. 1986 baskısında savaşın acılarından söz etmiş ve savaş yüzünden kaybolma tehlikesi ile karşı karşıya kalan gelenekleri ve yemekleri kaydetmek amacını taşıdığını söylemiş. Kitabın 2004 baskısında ise bir düzine yıldan sonra savaşın etkilerinin daha da korkunçlaştığını, kitabı ilk yazma nedeni olan kaygının daha da güçlendiğini tekrarlamış. Ne yazık ki aradan bir yarım düzine yıl daha geçmesine rağmen değişen bir şey yok. Dünya barışı adına göstermelik Nobel ödülünü cebine koyan Obama Afganistan’a göndermek için asker toplama telaşında. Tarifiniz Helen’den değiştirilerek Nevruz sofranız için.. 15 adet kuru kayısı, 1’er fincan kuru sultani üzüm, Besni üzümü, dolmalık üzüm, çiğ badem, iç Antep fıstığı ve ceviz. İstenirse 1 fincan gülsuyu, 34 adet kakule Bütün kuru meyveleri yıkayın. Hepsini derince bir cam kâseye veya kavanoza koyun. Üzerini 45 parmak geçecek kadar soğuk su ilave edin ve serin bir yerde iki gün kadar bırakın. Gerekirse buzdolabında da bekletebilirsiniz. Bu süre içinde meyveler şişecek ve özleri suya karışacaktır. İkinci gün fıstık, ceviz ve bademin üstüne kaynar su dökün ve biraz bekleterek yumuşatın. Süzüp zar gibi iç kabuklarını ayıklayın. Hepsini kuru meyve karışımı ile karıştırın. Meyveler yeterince tatlı olduğu için şeker eklemeye gerek yoktur. İsterseniz biraz gülsuyu ve dövülmüş kakule katabilirsiniz. G Saat 14.00’e kadar süren açık büfe pazar kahvaltısının ardından mart ayı sonuna kadar İstanbul’un en eski Mercedes otobüsü ile tarihe kısa bir yolculuk da yapılıyor. Otelin önünden binilen şirin mi şirin mavili ve pembeli otobüs, konukları Arkeoloji Müzesi’ne ücretsiz olarak götürüyor. Böylece müzedeki birbirinden önemli eserlerin yanı sıra, bugünlerde orada sergilenen meşhur “Disk Atan Atlet” heykelini görmek de mümkün. Antik dönemin en bilinen simgelerinden “Disk Atan Atlet”, 1791 yılında İmparator Hadrian’ın İtalya Tivoli’deki villasında bulundu ve İngiliz koleksiyoner Charles Townley tarafından satın alındı. Heykel daha sonra “The British Museum” koleksiyonları arasındaki yerini aldı. Pazar günlerini lezzetli bir kahvaltı ve tarihle birleştirmek isteyenler için Armada tam yeri. (Açık büfe pazar kahvaltısı ve müze giriş ücret 40 TL) G Tel: (0212) 455 44 55 Teknoloji harikası cep telefonları Android tabanlı telefon HTC Hero ve 4.3 inç “kapasitif” dokunmatik ekranı ve HTC Sense teknolojisi ile benzersiz bir Windows telefon deneyimi sunan HTC HD2 modeli satışa sunuldu. HTC’nin tüm dünyada büyük beğeni kazanan ödüllü akıllı telefonu HTC Hero, şık tasarımı ve HTC Sense teknolojisi ile farklı bir deneyim sunuyor. Ekranı parmak izi yapmayan özel bir kaplamayla giydirilen HTC Hero; özel beyaz rengi, sektörde bir ilk olan teflon kaplaması ile gelişmiş, sağlam ve dokunuşu keyifli bir telefon. Cihazın özellikleri arasında 3.2 inç HVGA ekran, GPS, dijital pusula, ağırlık sensörü, 3.5 mm. stereo kulaklık çıkışı, 5 megapiksel otomatik odaklı kamera ve genişletilebilir MicroSD hafıza da yer alıyor. Cihazın arama tuşu da daha doğal ve bağlamsal arama yapmanızı, Twitter’da ya da cihaz içinde aradıklarınızı ve posta kutunuzdaki epostaları kolaylıkla bulmanızı, listenizdeki kişilerin yerlerini belirleyebilmenizi sağlıyor. HTC’nin bir diğer gelişmiş modeli olan HD2 ince tasarımıyla dikkat çekiyor. HTC HD2, Windows Mobile 6.5 işletim sistemi üzerinde çalışıyor. Cihazın yüksek çözünürlükte 4.3 inç “kapasitif” dokunmatik ekranı web siteleri, Microsoft Office dosyaları, PDF belgeler ve resimleri parmağınızın tek bir dokunuşu ile kolayca görüntülemenize, büyütmenize veya yeniden boyutlandırabilmenize; ekran üzerindeki klavyede daha hızlı, daha verimli ve doğru yazmanıza olanak tanıyor. Sony’den Handycam koleksiyonu Sony, bellek kartına ve dahili flash belleğe çekim yapan, küçük, hafif ve yeni on Handycam modelini duyurdu. Daha uzun kayıt süresi sağlayan yeni Handycam’ler arasında dört özel paketli HDD modeli de yer alıyor. Yeni Handycam modellerinde 2x daha fazla çekim alanı sağlayan geniş açılı G Lens, hassaslığı 2x arttıran Exmor R CMOS Algılayıcı, yürürken bile daha sarsıntısız çekim yapmayı sağlayan Aktif Modlu Optik Görüntü Sabitleyici ve harici sabit disk sürücüye doğrudan kopyalama gibi üstün ama kolay kullanımlı özellikler yer alıyor. Bütün Handycam modelleri ile sağlanan son PMB (Picture Motion Browser) yazılımı, video ve fotoğraf koleksiyonunu daha kolay yönetmek ve eğlenmek için yeni görünümlü bir arayüz sunuyor. PMB, tarihe göre otomatik olarak gruplandırılmış olan eşsiz bir takvim görünümü ile tüm klip ve fotoğraflar arasında dolaşmayı, favorileri diske kaydetmeyi, arkadaşlara eposta ile Samsung’dan iki fotoğraf makinesi Samsung, 14.2 megapiksellik iki yeni dijital fotoğraf makinesi modeli ST5500 ve ST5000’i satışa sundu. Ergonomik ve zarif tasarımları ile öne çıkan yeni Samsung ST5500 ve ST5000, sürekli hareket halinde olan ve her şeyi yapabilen bir fotoğraf makinesi arayışı içinde olan tüketiciler için ideal bir alternatif oluşturuyor. ST5500 WiFi bağlanırlık özelliği ve 3.7 inçlik WVGA AMOLED dokunmatik ekranı ile daha da fazla fonksiyonellik sunuyor. ST5000’ün etkileyici 3.5 inçlik dokunmatik ekranı da ilgi çekiyor. Samsung ST5500 ve ST5000, makinenin arka kısmının 7 derecelik bir açıyla durmasını sağlayan eğimli tasarımlarıyla da dikkat çekiyor. göndermeyi ve bir iki tıklamayla sosyal paylaşım sitelerine yüklemeyi mümkün hale getiriyor. Facebook’taki içeriğin paylaşımı için basit bir bütünleşme de, bu yazılımın ilkbahardaki indirilebilir bir güncellemesiyle birlikte hazır olacak. Böylece, YouTube ve Picasa Web Albums gibi sitelerle var olan paylaşım özellikleri tamamlanacak. Samsung S5620 Monte Samsung S5620 Monte; çok sayıda multimedya özelliği, zarif tasarımı, üst kademe bir cep telefonunun sağlayacağı stil ve performansı uygun fiyata sunuyor. Monte, çarpıcı bir kontrasta sahip turuncu ve siyah kapak, kolay kullanılabilen TouchWiz 2.0 Plus kullanıcı arayüzü özellikleriyle dikkat çekiyor. Facebook, Twitter ve Myspace’in de dahil olduğu bir dizi sosyal paylaşım ağı uygulamasıyla kullanıcıların profillerine diledikleri zaman ve istedikleri yerde giriş yapmalarını sağlıyor. Ayrıca bu uygulamalara ek olarak gelişmiş anlık mesaj uygulamaları ile de kullanıcılara anında sohbet edebilme Hazırlayan: HAKAN AKARSU (hakana@cumhuriyet.com.tr) C M Y B C MY B fırsatı sağlıyor. Samsung S5620 Monte’de aynı zamanda Google Latitude’un desteklediği GPS yer alıyor. Bunun yanında sunulan Geoetiketleme kapasitesi, hayatlarını ve deneyimlerini dostlarıyla paylaşabilmeleri için kullanıcıların fotoğraflarına geotagging eklemelerini sağlıyor. Diğer bağlantı özellikleri arasında, herhangi bir yerde ve zamanda opsiyonel kablosuz bağlantısı, outlook eposta hesaplarına ulaşabilmek için Exchange ActiveSync ve Google Sync var. Böylece kullanıcılar hem sosyal şebeke takvimlerini hem de outlook takvimlerini güncelleyerek tüm uygulamaları tek bir yerden kontrol edebiliyorlar. Taşınabilir iletişim, eğlence cihazı Toshiba JournE Touch, taşınabilir kablosuz ev multimedya tableti sayesinde evdeki herkes ile iletişim kurarak eğlenmenizi sağlıyor. Kolay kullanımı sayesinde evin her yerinden istediğiniz içeriği sadece dokunarak indirip görüntülemenize olanak sağlayan JournE Touch ayrıca 2 USB girişi, 1 SD okuyucuya da sahip. YouTube, Acetrax, FrameChannel, Picasa, Flickr, MSN Messenger, RSS gibi uygulamalara dokunmatik olarak ulaşmanızı sağlayan 7 inçlik ekranı ve WiFi bağlantısı sayesinde ev içinde her yerde kolay kullanım sunuyor. JournE Touch’ı USB ve HDMI bağlantılarıyla dizüstü bilgisayara ve televizyona bağlayarak içerik paylaşımı da yapmak mümkün. LithiumPolymer pili sayesinde 14 saat çalışabiliyor.