Katalog

Oğlum Irak'ta asker, ama... Savaş karşıtları geçen hafta îstanbul'da buluştu. Aralarında oğlu Irak'ta asker olan bir Amerikalı anne, îsrailli avukat ve barış eylemcisi yazar Achcar vardı... Hatice Tuncer G özleri öylesine tanıdıktı ki. Oğulları savaşan tüm annelerinki kadar acı yükJüydü, mavi gözleri. Irak'taki Amerikan işgal ordusunun 82. Hava Böliiğü'nde çavuş olan 26 yaşındaki Michael'in annesi Dr. Anne Roesler... 68'lerde Amerikan'ın Vietnam'ı işgaline karşı sokaklara çıkmış, bir savaşı engellemeye çalışmış. "Ben hep savaşlara karşı çıktım. Ama oğlum şimdi asker. Oğlumu kaybetmekten korkuyorum, hern de inanmadığım bir şey uğruna" diyordu. Anlatmak, bu işgali durdurmak için acılarını göstermek, yapabileceklerinden biriydi. Çocukları Irak'ta asker olan ailelerin kurduğu "Asker Aileleri Konuşuyor" örgütıinden Anne Roesler Küresel Barış ve Adalet Koalısyonu'nun düzenlediği "Savaşsız Bir Dünya îçin Uluslararası Buluşma" toplantıları için Îstanbul'da bulunduğu sırada sorulanmızı yanıtladı. Oğlunuz savaşa gitmeden önce de savaş karşıtı düşünceleriniz var mıydı? Savaş karşıtı mücadeleye ilk kez Vietnam savaşı sırasında katıldım. Ancak o zamanlar saftım ve Vietnam'dan sonra bir daha böyle bir yanhşın yapılmayacağını düşüniiyordum. Savaş karşıtı hareketleri Amerikan toplumu nasıl karşılıyor? Amerika'da yaşamanın güzel yönlerınden biri sesimizi yükseltebiliyoruz, konuşabiliyoruz Bugünkü hükümetimizde bu biraz daha korkutucu tabii. Ama oğlum bana "Sizin konuşma hakkınız olsun di ye biz askerde olanlar konuşma hakklmızdan feragat ediyoruz" dedi. Bizi destekleyen, hatta "nasıl yardımcı olabiliriz" diye gelenler de, "vatan haini" diyenler var. Yalnız bırakıldığınızı düşiinüyor musunuz? Tecrit değil, ama örneğin deniz piyadelerinin annelerinin "Mavi Yıldız Anneleri" diye bir derneği var. "Oğullarımızı desteklemek için hükümeti desteklememiz lazım" diyorlar. Ama özel konuşmalanmızda o örgütün görüşlerini savunmadıkları belli oluyor. Hâlâ Irak'taki savaşın 11 Eylül nedeniyle olduğuna inananlar var. Doğrusu ben onlarla uğraşmıyorum bile. Ailem, üç oğlum benim gibi düşünüyor ve beni destekliyor.. Musul'daki oğlum da benim yaptıklarımı destekliyor. ANNE, BİZDEN FARKLARI YOK! Oğlunuz askere yazılma kararım açıkladığında ne yaptınız? Önce dondum. Militarizm karşıtı olduğumdan benim için zor oldu. Benim itiraz edeceğimı bıldiğı için bana "Askere gidecek olsan hangi kısmına başvururdun" diyesordu. Üçüncü Dünya Ülkelerine giden ve askerlikle ilgili olmayan "Barış Güçleri" diye bir kuruluşa gideceğımi söyledim. Okulu yeni bitırmiştı, üniversiteye gitmek istemiyordu, "bir işe girmeden önce orduda hem eğitim alırım hem de ne yapmak istediğime karar vermiş olurum" diye düşünüyordu. itiraz etmedim ama ben çocuklarımı yetiştirirken bağımsız düşünebilme, kendi kararlarını verebilme ve kararlarının sonuçlarına katlanmaları gerektiğinı bilmelerini sağlamaya çalıştım. Ve ağustos 1999'da askere yazıldı. Savaşa gideceğini tahmin ediyor muydu? Bence hiçbirı düşünmemiştir. Askerı eğıtiminden geçergeçmez Bosna'ya gönderildi. Bir yıl Amerika'da kaldıktan sonra Kore'deki askerden arındırılmış bölgeye gitmek için başvurdu. Irak'a gideceğini nasıl öğrendiniz? Önceden tahmin ediyorduk. Uzun uzun ne yapacağımızı konuştuk. Son iki haftada netleştikten sonra "Belli ki hem savaş karşıtı kampta hem orduda olamam. Bu işi yapmak zorundayım" dedi. Irak'a ilk girdiklerinde halkla daha iyi ilişkileri vardı. Zaman zaman evlere davet ediliyor, çay içip sohbet ediyorlardı. Telefon konuşmalarından birinde "Anne bizden pek de farklı değiller" demişti. Döndüğünde üniversitede siyasal bilimler okuyup yeniden Ortadoğu'ya gitmek ten söz ediyordu. "Uygarlığın beşiğinde olmak çok heyecanlı bir şey. Toprağı bile başka türlü kokuyor" demişti. Artık böyle konuşmuyor. Şimdi Amerikalılar'la Iraklılar birbirinden nefret eder hale gel diler. Ama Amerika'ya döndüğünde o günlerdeki düşüncelerinin geri geleceğini umuyorum. Geçen yıl oğlunuz izne gelmiş ve görüşmüşsünüz. Eskisinden farklı mıydı? Sanki bütün hislerinden arınmış gibiydi. Bir şeyler söylüyordu, ama kendi başına gelmemiş gibi, kendi yaşamamış gibi anlatıyordu. Sonra kabuğu kırıldı ve Iraklılara değil, kendisini oraya yollayanlara karşı bir öfke çıkmaya başladı.# Dr. Anne Roesler'ın oğlu Michael, Irak'ta asker... Roesler bir savaş karşıtı. ve... Sahar Franses avukat... Aynı zamanda lsrail'deki "Mahkumlara Destek ve tnsan Hakları Birliği" üyesi... Fotoğraflar: Serkan Yıldız Cezaevlerinde rutubetli ve kalabalık koğuşlarda kalıyorlar. Koğuşlar sürekli aranıyor, her şeyi kınp döküyorlar. Mahkumlar mahkemelere götürülürken çırılçıplak soyuluyorlar. Hastalananların doktora görünmesi için çok zor bürokratik ışlemlerden geçmesi gerekli. Israil tutukluları işgal altındaki topraklardan Israıl'e taşıyarak uluslararası hukuku ihlal ediyor. 4. Cenevre Konvansiyonu'nu işgal altındaki topraklara uygulamayı reddediyor. "Bu bir savaş değil, biz terorizme karşı mücadele ediyoruz" diyerek tutuklulara tutsak statüsü vermiyor. Tutukluları kendi sınırlan içine taşıyarak aile ziyaretlerını engelliyor. 16 ile 40 yaş arasındaki erkeklerin ziyaret izni almaları mümkün değil. Kurum olarak bütün bu olaylan izlemeye çalışıyoruz ama açtığımız davaların büyük çoğunluğu delil yetersizlığinden kapatılıyor. Israil 2002 Martı'nda Filistin şehirlerini işgal ettiğinde 15 bın kişiyi tutuklamışlardı. Bunlardan 2 bini hâlâ mahkemeye çıkarılmadı. Bizim çalışmalarımızı engellemeleri kolay değil ama işimizi zorlaşurmaya çalışıyorlar. Dosyaları görmemizi engellemek için çeşitli bahaneler yaratılıyor, işlemler uzatılıyor. Israil vatandaşlarının işgal altındaki topraklara geçışinin bir kararname ile yasaldanması bizim müvekkillenmizle görüşmelerimizi engelleyebilir. Ben her gün Ramallah'a gidiyorum. Yasayı uygulamıyorlar ama her an tutuklanabilirim. Savaş karşıtları kazanacak! "Barbarlıklar Çatışması", "Evrenin Efendileri" kitaplarmın yazarı, Fransız akademisyen ve barış eylemcisi GILBERT ACHCAR, dünya çapındaki savaş karşıtı hareketlerin ABD'nin salgırganlığını önleyebileceğini düşünüyor. "Savaş karşıtı hareket geçmişte ABD'nin Vietnam'dan geri çekilmesini sağlayabilmişti. Amerikalı generaller nükleer silah kullanmayı bile düşünmüşlerdi ama savaş karşıtı hareket ABD'nin Vietnam'daki katliamını daha fazla ilerletmesini de engelleyebilmişti. Vietnam'dan sonra ABD dış müdahaleler açısından tümüyle felç durumundaydı. Reagan yönetimi dahi herhangi bir dış müdahalede bulanamadı. Dibindeki Nikaragua'ya karşı dahi harekât düzenlemgsi mümkün olmamıştı. O zaman yapılanlar bugün de tekrarlanabilir. 2 yıl önce, 15 Şubat'ta dünya çapındaki savaş karşıtı gösteriler ^ B H B H Vietnam ^^^^^^H dönemindekini bile ^^^^^^i geçmişti. Tek sorun savaş karşıtı hareketin kendisine orta vadeye yönelik hedefler koymaması. Bunun Her an tutuklanabilirim... Israil'deki "Mahkumlara Destek ve Insan Haklan Birliği" üyesi, avukat SAHAR FRANSES de Küresel BAK'ın "Savaşsız Bir Dünya için Uluslararası Buluşması "ndaydı. Anlattıkları, Israil'in gözaltına aldığı vc cezaevlerindeki Filistinlilere uyguladığı sorgulama yöntemleri ve baskı politikaları bazen çok tanıdık geldi: Israil'de Yargıtay'ın işkenceyi yasaklayan 1999'daki kararından önce gözaltına alınan Filistinlilerin yüzde 9O'ı işkenceye maruz kalıyordu. Şimdi fiziksel işkence yerine psikolojik işkence uygulamyor. Ama asd işkence daha evde gözaJtına alındığında, yani henüz sorguya götürmeden ve yasal süreç başlamadan başlıyor. Dayak atılıyor, ev yıkılıp dökülüyor. Irak'ta gördüğümüz gibi kafaya torba geçirmek, rahatsız bir pozisyonda bağlayarak uzun süre o konumda tutmak, çıplak bırakmak gibi tavırları da çok kullanıyorlar. 1 ME |i m H m JH P * ^H ^j ^^H H ^ m J ^^^j^ 1 kilit noktası ABD topraklan üzerinde gelişecek olan savaş karşıtı harekettir. ^ jg/^ Henüz ABD'deki bavaş karşıtı hareket Vietnam dönemindeki düzeye ulaşamadı. 11 ^^H •• (i i Ihcrt Achcar ı 1 jj^|jj[HJ^^^^^^| ^^^^^^Hj ^^^^^^H ^^^H|^| B|jF \W j Eylül'ün etkisini de düşündüğümüzde yine de savaş karşıtı hareketin yaptığı başarılıdır. " '$?'