Katalog

16 SİNEMA ERKEKLERİN ELİNDE... Mathilda May'ı bu filmle, "Çıplak Tango"yla tanıyorsunuz. O, 42. Antalya Film Festivali'ndeydi. Kadın oyuncuların dünyanın her yerinde benzer sıkıntılar yaşadığını anlattı. Aslı Selçuk S f eyirci onu "Çıplak Tango" filmiyle anımsayacak. Fılmde yaşlı bir erkekle evlenmek îorunda bırakılan genç bir kadının intihar süsü vererek ortadan kaybolması, sonra da sevebileceği bir erkeğin peşine düşmesi anlaülıyordu. Filmin üzerinden tam 14 yıl geçti. Ne konusu, ne o ince sızısı ne de başrol oyuncusu, yani Mathilda May unutulabıldi. May, 42. Altın Portakal Film Festıvalı için Antalya'daydı. Çok sayıda ünlü erkek sinemacının arasında, Charles Chaplin'in torunu, totomodel oyuncu Kiera Chaplin'le birlikte yer aldı. Claude Chabrol, Jacques Demy, Mıchel Devılle, Werner Herzog, Michael Caton Jones, Carlo Lızzani gibi önemli yönetmenlerle çalışmış Fransız sinemasının balerin kökenli çekici oyuncusu bugün 40 yaşında Isveç Malmö Bale Topluluğu'nda yıldız dansçı olan annesinin etkisiyle 8 yaşında baleye başlayan May, 16'sında Parıs Dans Konservatuvan birincilik ödülünü kazandı. Klasik dansı seçmesinin bilinçli olmadığını, annesinin yolunda izlediğı bir düşü gerçekleştirdiğinı belirten oyuncu, Fransız sinemasından aldığı ıkı ödülüyle de gurur duyuyor: "Le cri du hibouBaykuşun Çığlığı/1987"nun getırdiği Cesar, umut veren oyuncu ve yaşamındaki çalışmalanndan ötürü gelecek vaat eden oyunculara verılen Romy Schneider Ödülü. pH 5.5 DEGERLNx ÖNEMÜDİR J P * olarak etkılerA Bu negatif etki cildin koruma fonksiyonunuda negatife Nötr </ctd<i daha yüksekl cıltte lıpıt üretiırııni Mathilda May, bugün 40 yaşında. Kadın oyuncuların modasının çabuk geçtiğinin farkında, kadın oyuncuların hep arzu ve tutku nesnesi olarak görüldüğünün de... M. ' Kuru.ve hassas ciltlerde fc |; önceöen var olan su kaybı fonksiyonunundaMBHMi çevirir. <# Nötr ve alkalik ürünlerle yapıian kişisel bakım fiziksel ası't örtüsünü rahatsız eder. Babanız tiyatro yazarı, annenizse klasik dansçıydı. Bize ailenizden söz eder misiniz? ı Babamın babası, yani dedem Türk'tü, Istanbul'da doğmuş. Babamın annesi ise Yunanlıymış. Annemse tsveçli, yani ben, tam bir karışımım. Dedemin Sefarad atalarının îspanya'dan kaçtığını, Türk dedemle Yunanlı ninemin Fransa'da tanıştıklarını, babamın babası ve annesinin Türkçe değil de ortaçağ Ispanyolcası Ladino konuştuklarını biliyorum. Bense Paris'te doğmuşum. Dansçı olmak, sinemada bedeninizi rahat' kullanmak açısından işinize yaradı mı? Evet, harekederim, yer değiştirmelerim açısından çok yararlı oldu. Fransa'da bedenini çalıştırmayan oyuncular metin, hareket, vurgulama, ifade bütünlüğü konusunda zorlanıyorlar. Oyunculuk dersi aldınız mı? Hayır, almadım. Kendimi başkalarını izleyerek yetiştirdim. Balerinken öğretmenlerimi dikkade dinleme alışkanlığımı sederde de sürdürdüm, yönetmenlerin önerilerini aynen yerine getirdim. Bu belirlenmiş hiyerarşiyi bir süre uyguladım. Bugünse artık oyunuma kendimden de bir şeyler katıyorum. Fransız kadınının durumu sizce nasıl? KüJtürel ve sanatsal yaşamda kadının düşünce özgürlüğü var, bu alanlarda seslerini duyurabiliyorlar, düşüncelerini özgürce söyleme hakkına sahipler. Politikaya, siyaset yapmaya gelince işler birdenbire değişiveriyor. Söz konusu erkse kadınlar gölgede kalıyor. Beni sarsan bir olayı anlatayım size: Bir kadın politikacı başbakanlık seçimlerine katılacağını açıkladı. Siyasette uzmanlaşmış tanınmış gazeteci Patrice Duhamel bu kadın politikacının Sosyalist Parti'deki kocasıyla söyleşi yaparken bıkmadan sürekli olarak eşiniz sizin onayınızı aldı mı diye sordu. "Bu onun seçimi, onayımı almasına gerek yok" yanıtmı alınca da nasıl olur, siz onun kocasısınız diyerek sorusunda ısrarla diretti. Böylesi bir soruyu bir kadına sorabilir miydi, kocanız politika için onayınızı aldı mı diye? Bu inanılmaz derecede aşağılayıcı bir soruydu benim gözümde. Fransız politikasında cinsel ayrım var. KLAUS MARİA BRANDAUER'LE ÇALIŞMAK! Sinemada da durum aynı sanırım... Sinema sektörü tümüyle erkeklerin elinde. Salt Fransa'da değıl, tüm dünyada bu böyle, tam bir erkek dünyası. Cinsel ayrım üzerine kurulu. Çok sayıda ülkede, pek çok yönetmenle, farklı kültürlere, geçmişlere, yaş gruplarına sahip insanlarla çahştım. Hep aynı şeyle karşılaştım: kadın oyuncuyu bir arzu, tutku nesnesi olarak görmek ve göstermek peşindeler. "Becoming ColetteColette Olmak/ (1991)"ta yazar Colette'i canlandırdımz, rolünüzü sevdiniz mi? Klaus Maria Brandauer'le karşılıklı oynamak nasıldı? Colette'in büyük hayranıyım. Ünlenmeden önceki yaşamına odaldanan, biraz Amerikan tarzında çekilmiş (Yön: Danny Huston) bir çalışmaydı. Fransızların ortak belleğindeki Colette'ten uzak bir Colette'ti. Brandauer ile çalışmaksa bir karabasan gibiydi. "Out of AfricaBenim Afrikam/(1985)"da onu yöneten Sydney Pollack, Danny Huston'ı arayıp "Sakın onunla çalışma" demiş. Büyük bir oyuncu, ama zırdeli. Hem ulusal hem de uluslararası yapımlarda bulundunuz. Amerikalılarla Fransızların çalışma anlayışları nasıl? Amerikalıların inanılmaz, dev olanakları var. Sette her asistanın ayrı bir görevi var, filmler daha zanaatkârca yapılıyor. Herkes birbirinin yardımına koşuyor. "The Jackal Çakal/(1997)"da Bruce Willis'le Richard Gere ne yaptıkJarının son derece biliııuııdt;ydilı;ı. Curı: sürekli îrlandj .ıksanım çalı^ıyordu. Fransızlar daha cğlencelıdırler, çalıştıkJarını pek göstermezler, çekimler neşeli bir ortamda yapılır. • bozulrnasmıarttırır. 3 | ^ ^ ^ J f ROMAN YAZIYORUM... "LifeforceUzay Vampirleri/1985" ve "Naked TangoÇıplak Tango/1991" filmlerinde kanıera karşısında çırılçıplak oynamak nasıl bir duyguydu? Kendimi çok kötü, kullanılmış hissettim. O günlerde kendim için neyin iyi, neyin kötü olduğunu tartacak konumda değildim. Çok gençtim, menajerimin etkisindeydim. En ilginciyse tango öğrenmek oldu. Filmi çok anımsamıyorum, ama estetikti, erotik değildi, güzel görüntüler vardı, aydınlatması başarüıydı. Fransız sinemasındaki kadın oyuncuların sorunları neler sizce? Yaşla gelen bir zorluk var, önerilen rollerde azalma oluyor. 4O'lı, 50'li yaşlarda rol bulmak zorlaşıyor. Gençlerin önü de bir süreliğine açık oluyor. Yaşın dışında moda olmak olgusu da var. Her şeyde olduğu gibi bazı kadın oyuncuların bir süre sonra modası geçiyor. Birdenbire parlayanlar da var. Oyunculuğun yani sıra benim başka uğraşlarım da var: ünlü Fransız komedyen Pascal Legitimus'a bir oyun yazıyoruz, birlikte oynayacağız. Roman, senaryo yazıyorum, yönetmcnlifii düşütıüyorum. BaşkjKırının benimle çalışmak istediği zamanları beklerken böylece kişisel isteklerimi gerçekleştiriyorum. ^ ttsM. maksiraÖm^l55laşır 90^3 ^IJpH 5.5 SlâÜürünler rfİRÎS» pfı o?5 vî@QGrinid© nemlegdijföjl^Kileri gestekleyerek prtan ve aljerıen ^^cfde/eriricilâettutunmasına ClınicandPolycltnJctorDtnnalolaııyandMergokHiyalBiedHSl^ Dr MeAPMI Jotamesnng ürunlerı pH 5.5 degenroteta? »I» UCKAIM ?İ2^ MCDİKAL tiAM wM TtC LTÖ s VI + *