Katalog

TTTT n 4 SİNEMA I Troya Troya'ya kar$ı Hollywood yapımı Troya bir milyonun üzerinde seyirciye ulaşadursun, sessiz sedasız bir çalışma Troya'yı animasyon olarak canlandırıyor. Animasyonda atlı savaşçılar yok, Hera'nın bir göğsü de aslına uygun olarak açık. Selcen Aksel T roya'nın öyküsü, Türkiye'de kurulmuş bir ekip tarafından uzun metrajh 'desen animasyon' olarak canlandırılacak. Projenin mimarlan, internetteki çizgi roman dergisi" rhdergı "nin kurucularından iki çizer, Kutsi Akıllı ve Murat Bozkurt. Çizerliğin yanı sıra, animasyon, tasarım, karikatür gibi çeşitli alanlarda da etkinler. Ikisi de Mimar Sinan Universitesi mezunu. tkiliyle 'Story board'u (senaryo eskizleri) tamamlanmış, trailer'ı (filmin nasıl olacağına dair fikir veren örnek bölüm) internetteki sitede yayımlanan 'Troya' üzerine konuştuk: Troya Savaşı'nı seçme nedeniniz ko nunun popülerliği mi ? Biz bu çalışmaya 2000'de başladık. Animasyon yapabiliriz diye düşündüğümüz zaman bazı konuların üzerinde durduk Onemli olan, işe yaraması, belli bir ticarı getirisi olması değildi sadece, animasyon sektörü açısından başlangıç bir proje olmasıydı. 'Troya Savaşı', butün dünya ül kelerine pazarlanabilecek bir konu, dünya tarihinde kilit olaylardanbiri. TroyalılarkaybediyorvedağılanlarRoma'yıkuruyor. RomaiseAvrupa'nınkökenı...Bu, Anadolu'nun Avrupa'ya 'sen bendensin' demesi anlamına geliyor. Gerçeğe ne kadar bağlı kaldınız ? Olabildiğince. Ulaşabildiğimiz Türkçe Animasyona dair... Türkiye'de desen animasyonda dünyayla rahatlıkla yarışacak bir eserçıkabilir. Uçboyutlu (3D) animasyonda durum farklı, çünkü en az yetenek kadar teknik donanımlar da gerekiyor. Desen animasyonun gerektirdiği şey ise çizim yeteneği ve bazı bılgisayar programları Bu programları da Türkiye'de gayetbaşarılışekildekullananlarvar. Bu bir başlangıç, çunkü Türkiye'de çizerlikten para kazanmak çok zor bir iş. Animasyon yeni bir kapı açabilir, ayrıca tıkız kalmış bir sinema endüstrisini canlandırabılir. Çünku büyükbütçelibirfilmden çokdaha ucuza çıkar. Bununla birlikte animasyon üretmek uzun vadeli ve büyük bir iş, bir ekip çalışması. Böyle bir projenin altından kalkıldığı anda, 'bakın bu işler artık burada yapılıyor' denebılır ve bir sektör oluşabilir. En önemlisi ise özgün bir iş olması, çünkü "gibi'nin anlamı yok. ve yabancı kaynaklardan yararlandık. Olay örgüsünden giysilere ayrıntıları göz ardı etmedik, eleyerek ve karşılaştırarak bir sonuca ulaşmaya çalıştık. Başucu kitaplarınız neler oldu? Halikarnas Balıkçısı'nın (Cevat Şakir Kabaağaçlı) kitapları, Azra Erhat'ın araştırmalan ve tabıi kı Homeros'un llyada'sı. Üyada'ya ne kadar sadık kalabildiniz? Destana ait öğeleri mümkün olduğunca kullandlk. Bizce, Ilyada'yı okuyan biri, insandaki bütün duygulan net olarak algılayabilir. Yani bir uzaylı gelse ve bir eser okuyup insanların duygulan hakkında fikir edinmek istediğini söylese, îlyada'yı tavsiyeederim. Çoğunluğu siyahbeyaz kaynaklar... Kostüm ve mekânlar için renk seçerken neleri dikkate aldınız ? 1950'lerde çekilen tarihi bir filmde, guncelin etkisiyle kırmızı ve mavi kostümler bile kullanılmış. Söz konusu Troya olduğunda, sanırım herkes görmek istediğini aktarıyor. Troyafilmihâlâ gösterimde. Sizin çizgifilminizdebufilmdeolmayan neler var, ya da filmde olanlardan neler sizde eksik? Bir kere 'ata binen askerler' olmayacak. O dönemde ata binen ulusların üstünJüğü tartışılmaz, ama onlar Troyalılar değil, Akhalardı. Bir desinema filmiyle canlandırma arasındaki farkı göz ardı etmemeli... Nedirbufarklar? Hera'nın tek Bir sinema filminde her karede öne çıgöğsü yeniden kan farklı ayrıntılar seyirci için alternatif oluştururken, canlandırma bir filmde akış açıkta. Kadınlar, ön plana çıkar. Işin içindekı biri, teknik Hera'yı böyle ayrıntılara dikkat edebilir tabii, bir çizgi roman okur gibi, çizerin ifadesine daya gösteren nan bakış, anlatım... Zaten animasyonun heykellere tapımyordu... keyfidebu. Yani sinemaya göre daha mi rahatsınız? Canlandırmanın bir olanağı da " dünyayı yaratma". Eğer o dünyaya hâkim olamazsan, zaten yaratamazsın.Bunuyapamazsan Conkbayırını kum basar... Animasyonu internetten izleyenlerin yorumlan ne? Bugüne dek 4500 kişi, oldukça uzun bir işlem olmasına rağmen siteden indirip izlediler, kimileri görüşlerini de paylaştı. Hera'nın tek göğsünü açıkta bırakmışsınız. tnternet izleyicisinin buna yorumune? Neden tek göğsü çıplak diye soruyorlar. Hera'nın o pozu, bir sürü heykelde var. Bu çocuk isteyen kadınların tapındığı bir heykeldir, o yüzden tek göğsü dışarıdadır. Eğer biz bir dönemi anlatıyorsak, o dönemin gerçekleriyle anlatmamız gerekir. Bizce, insanlar Amerikan ekolünde zehirlendıkten sonra göğüs Türkiye'de de bir cinsel obje halıne geldı. Bundan 20 sene once, rahatlıkla otobüste çocuğunu emziren kadın görebilirdiniz. Bugün ise bu yok. Filmin y apımında kaç kişi çalışacak ? 2224 kışı. Bıılent Morgök, Ercüment Morgök, Aydın Gündüz, Semra Can, Ogan Kandemiroğlu projenin vazgeçılmez clemanları. Müzık Demirhan Baylan'aaıt Aynca,projeyekatılmakisteyen bir süru yetenekli çizer ve animasyon konusundadeneyımlıdestekçımizvar.# ANITA RODDICK En zengin aktiyişt îpek Yezdani ünyayı "gizlice yöneten" çok uluslu şirketlerden nefret ediyor. Bush'tannefretediyor. ABD'nin Irak'ı işgalinden dolayı kendini "hakarete uğramış" hissediyor. "Eylemci" kimliğini herşeyin üstünde tutuyor. O kim mi? Dünyanın en büyük "aktivisit" ve çevreci kozmetik şirketlerinden The Body Shop'un kurucusu ve yönetim kurulu eşbaşkanı: Anita Roddick. Roddick, The Body Shop Türkiye ofisiyle Kadının însan Hakları Yeni Çözümler Vakfı tarafından birlikte yürütülen " Aile Içi Şiddete Sessiz Kalma " kampanyası nedeniyle önceki hafta Türkiye'yegeldi. Işkadını kimliğinin yanısıra eylemci kimliğiyle de öne çıkan Roddick'le söz siyasetten açıldı, Body Shop'un diğer kozmetik şirketlerinden farkıyla devam etti: Bu tür sosyal sorumluluk kampanyalarında her zaman sivil toplum örgütleriyle birlikte mi çalışıyorsunuz? Evet, her zaman. Benim hayatım sivil toplum örgütleriyle geçiyor. Uluslararası AfOrgütü'nü destekliyorum, Greenpeace'i destek Benim CEO'ları eleştirmem, çok uluslu şirketleri eleştirmemden kaynaklanıyor. Yani DünyaTicaretÖrgütü'nügizliceyöneten çok uluslu ortaklıklardan bahsediyorum. Amerika'daki CEO'lar şu anda bir göçebe hayatı yaşıyor. Birişten diğerine atlıyorlar, maaşlarının dışmda çok büyük miktarlarda ödenekler alıyorlar. Şirkederi batırıyorlar, sonra yine hiçbir şey olmamış gibi yollarına devam ediyorlar. AKTİVİST BİR ŞİRKET Body Shop sonuçta bir kozmetik firması ve bu tür birfirmanınböyle sosyal ve siyasal kampanyalar yürütmesi pek de alışılagelmiş birşey değil. Body Shop'un diğer büyük kozmetik şirkederiyle bir kıyaslamasını yapacak olursanız... Diğer büyük kozmetik şirketlerinin büyük çoğunluğu gerçekten de çok sıkıcı işletmeler. Sıkıcı ve kasvetli bir imajları var, çünkü çoğunluğu erkekler tarafından yönetiliyor. Bunun da dezavantajı şu, ürünlerinin çoğu gerçekte var olmayan ihtiyaçları karşılamak üzere üretiliyor. Body Shop'u diğerlerinden ayıran birinci nokta şu: Biz kendimizi asla bir kozmetik şirketı olarak değil," aktivist bir şirket" olarak görüyoruz. Ayrıca insan vücudunu seviyoruz. insan vücudunun zenginliğinden gelen bir kültür var ve Body Shop da bu kültürle ilgili şeyler üretiyor. Kadınlar tüm hayatları boyunca işe yarar bir vücuda sahip olabilmek çin uğraşıyorlar, aynı zamanda vücudun politik dilinidebiliyorlar. Kozmetik endüstrisi ise sürekli kadın vücudunu kontrol etmeyeçalışıyor. Kadınlara "Sen çirkinsin,burnunıı şöyle yaptırman lazım, bacaklarının böyle olması lazım "diyorvebumesajı onyıllar boyunca tekrarlıyorlar. Birkadına sürekli "gözlerinin altındaçizgilervarsa hiçbir değerin yoktur" derseniz, kadının kendinegüveni kalmaz. Bu aslında tamamıyla kozmetik şirketleri tarafından yürütülen politik bir strateji ve yıllardır da işe yarıyor. Kadınlara eğer benim yaşımdalarsa, yani 60'larındalarsa hiçbir değerlerinın olmadığını söylüyorlar. Ama bu çok aptalca, çünkü bizim bir bilgeliğimiz, aklımız, zekâmız var. Biz Body Shop'ta bu duruşu müdafaa etmeye çalışıyoruz. • D liyorum, insan hakları için mücadele eden grupları, çocuk ve işçi hakları için, çalışan insanların adaleti için mücadele eden gruplan destekliyorum... Bu benim hayatım. TEPKİ GÖSTERMEK GÖREVİMİZ Once öğretmendiniz, sonra Body Shop'u kurdunuz ve şirketiniz büyüdii, ardından da birtakım sosyal ve siyasal kampanyalan şirketiniz üzerinden yürütmeye başladınız. Peki, kendinizi politik olarak nasıl tanımlıyorsunuz? Ben kendimi insan hakları, çocuk hakları ve işçi hakları için mücadele eden bir eylemci olarak tanımlıyorum. Benim siyasi kimliğim daha çok iş hayatında var olan dili değiştirmek üzerine kurulu. ABD ve Ingiltere'deki eylemci kimliğim de daha çok buradan geliyor ve ben de bununla çokgururduyuyorum. Amerika'da eğer bir aktivistseniz Bush sizi "terörist" ilan ediyor. Amabencetepkigöstermek her yurttaşın görevı. Bu gezegende yaşıyor olmanın bedelini ödememiz lazım. Önem verdiğimiz konular için ayağa kalkıp tutkulu bir şekilde mücadele etmeliyiz. Ve benim için hayatı hissetmenin yolu, sonuna kadar inandığım birtakım davalar için mücadele etmek. Bush'un nefret listenizde olduğunu söylemiştiniz. Her zaman. Aslına bakarsanız Bush benim "Tarihten silinecekler" lıstemde. Bush'un bu bölgedeki planları ve Büyük Ortadoğu Projesi hakkında ne düşünüyorsunuz? Ben şu anda Body Shop'un sahibi olarak değil, sıradan bir vatandaş olarak konuşuyorum: The Body Shop'un sahibi olan Anlta Roddick, Bush'tan ve onun Irak'ta yaptıklarından nefret ediyor. Kendini ise "insan hakları, çocuk hakları ve Işçl hakları için mücadele eden bir eylemci" olarak tanımlıyor. ABD'nin Irak'ı işgalinden dolayı kendimi hakarete uğramış hissediyorum. insanların hayatlarının seriler halinde sona erdirilmesinden dolayı kendimi hakarete uğramış hissediyorum. Milyonlarca Avrupalı da benim gibi düşünüyor. ABD tarafından Ortadoğu'daki kaynakların kontrolü için, özellıkle de petrolün ve petrol borularının politik olarak kont rolünü ele geçirmek için çok çok güçlü bir strateji yürütülüyor. Bu planların başka hiçbir amacı yok. Bu işgalin ne insan haklarıyla ilgisi var, ne de insanlan özgürleştirmekle. Bu tamamen bir imparatorluğu askeri operasyonlarla kurmakla ilgili. SizABD'dekişirkederinCEO'larınıOcra kurulu başkanları) çok eleştiriyorsunuz.