17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

5 ARALIK 2004 / SAYI 976 VÜCUDUMÜZ SAAT GİBİ Ü Akciğerlerinizin en iyi akşam saatlerinde çalıştığını, zihinsel becerilerinizin öğlen arttığını, cinsel arzularınızın ise akşam 10 gibi dorukta olduğunu biliyor muydunuz? endinize kusursuz bir günlük program mı belirlemeye çalışıyorsunuz? Şunu deneyin: îşinizi sabah saatlerinde yapın, en zor konuları öğlene bırakın, akşamüzeri beş gibi yoga ya da pilates arkasından bir saat yüzme ya da fitness. 7 sularında hafif bir akşam yemeği yanında 1 ya da 2 kadeh şarap. Gece haberlerini dinlemek yerine de uzun, rahatlatıcı bir masaj arkasından da mümkünse seks... Nedenmi? Uzmanlaragöre, vücut sistemlerimiz 24 saatlik döngüler halinde tekrarlayan günlük ritmler tarafından idare ediliyor. Bunun anlamı da şu: Davranışlarımızı, vücudumuzun ondan taleplerimizle en iyi başa çıkabileceği saatlere göre ayarlayabiliriz. Bu yüzden kısa döncm hafızamız, mantık ve konsantrasyonumuz o sırada dorukta olduğundan sabah saatleri çalışmak için ideal. Oğleden sonraları vücudumuz en esnek durumunda olduğu için o saatler yogaya ayrılabilir. Daha sonra ise vücut ısımız en yüksek haline çıkıyor bazıları bunu doğal "ısınma" olarak ni K teliyorlar. Yani egzersiz için en uygun saat. Sindirim sisteminiz ve karaciğeriniz en iyi akşam 7.00'de çalışırken, cildinizin hassasiyeti ve libidonuz ise 9.30 sulannda dorukta. İLAÇ SAATLERİ DE DEĞİŞECEK... Araştırmacılar her gün vücudun işleyişi hakkında yeni yeni şeyler keşfediyorlar. Kasım başlarında ABD Long Island Tıp Merkezi tarafından yayımlanan bir araştırma akciğer fbnksiyonlarının akşam saatlerinde en yüksek düzeyde olduğunu ortaya koydu. Işte size o saaderde egzersiz yapmak için bir neden daha. 5 bin hasta üzerinde yapılan ve sonuçları Amerikan Göğüs Hastalıkları Yüksekokul'una sunulan araştırmaya göre, akciğer fonksiyonlannın en düşük olduğu saat öğlen saatleri, en yüksek olduğu saat ise akşamüzeri 4.30 gibi. Bu sadece egzersiz yapmak için en doğru saati öğrenmek anlamına gelmiyor. Akciğer uzmanlarını heyecanlandıran asıl konu, üaçların hastalar üzerinde en etkili olacağı saatin de bundan böyle bu bulguya göre ayarlanabilecek olması. Insanların günlük ritmi üzerine "Yaşamın Ritmleri" adlı bir kitap yazan Leon Kreitzman'a göre, "Ilaç vermenin en doğru saatiyle ilgili olarak sürekli yeni şeyler öğreniyoruz. Bu, özellikle çok güçlü ilaçların kullanıldığı kanser tedavileri alanında çokönemli"diyor. Kitabın diğer yazan Profesör Russell Foster da neden bazı sistemlerin belli saaderde daha iyi çalıştığının henüz tam olarak anlaşılamadığını vurgularken şöyle devam ediyor: " Araştırmalar genel olarak insan vücudunun ritmlerinin iki dış etkene bağlı olduğunu ortaya koyuyor: Işık ve sıcaklık. Gezegenimizdeki en ilkel yaşam formlarını bile incelediğinizde moleküler bir saatleri olduğunu görüyorsunuz. Yaşamın her hali, sürekli bir değişim içinde olan dünyamızm çeşitli talepleriyle başa çıkabilecek şekilde ayarlanmıştır. Bedenimiz ise geçirilen evrim sonucunda sadece ışık ve sıcaklık değişikliklerine tepki vermekle kalmayıp aynı zamanda bu değişikliklere hazırlanan bir sistem halini almıştır." îşte bu yüzden vücut ısınız uykuya hazırlanmak için yatağa girmeden birkaç saat önce düşmeye başlar. (Bazı araştırmacılar, elektrik battaniyeler ve sıcak su torbalarının vücudumuzun doğal uykuya hazırlık halini engelleyebileceğini savunuyor.) Kalp ve damar sistemlerimiz ise siz uyanmadan saatler ön % ce uyanıp yeni güne hazırlanmaya başlıyor. Bu yavaş başlangıca karşın sistemlerimizin hâlâ gece ve gündüz arasındaki farklılıklara adapteolmaya çalıştığı sabahın ilk saatleri yine de günün en tehlikeli saatlerıni oluşturuyor. Örneğin, kalp krizlerinin çoğu uyandıktan sonraki ilk birkaç saatte meydana geliyor. EGZERSİZ SAATLERİNE DİKKAT! Profesör Foster, tüm vücut sistemlerini kontrol eden saatin genlerimizin arasına katıştırılmış olduğunu söylüyor. Ya ni onu yok sayamazsınız: Gece mesaisinde çalışanların gündüz çalışanlar kadar üretken olmalarını bekleyemezsiniz çünkü biyolojik saatimiz gece çalışmak üzerine kurulu değil. Liverpool John Moores Üniversitesi'nden spor bilimcisi Profesör Greg Atkinson'a göre aslında vücudumuzun doğal eğilimi 24 saadik sistemden daha da yavaş işliyor.Yani, herhangi bir dış etken olmadan yaşıyor olsaydık her gün yarım saat geride kalırdık. Atkinson şunlan söylüyor: "însanlarm ışık ve ısı değişiklikle KW Herşeyzamanlamadagizli 01.0002.00: Böbreklerin en az çalıştığı saat. * 03.0004.00: Bedeninizin en zayıf olduğu, ölümlerin en sık meydana geldiği saat. 05.0006.00: Büyüme hormonları dorukta. 07.008.00: Migrenlerin en sık olduğu; felç vakalarrnın en sık yaşandığı; sperm üretiminin en yüksek olduğu saat. 09.0010.00: Kalp krizlerinin en sık görüldüğü saat; kısa dönem hafıza ve mantıklı düşünme dorukta. 11.0012.00: Konsantrasyonun en yüksek olduğu saat. ^ ^ 13.0014.00: Böbreklerin en çok çalıştığı saat. 15.0016.00: Akciğer fonksiyonları açısından en iyi saat. 17.0018.00: Vücudun en sağlam olduğu saat. Egzersiz yapmak için en doğru zaman. 19.0020.00: Karaciğerin en çok çalıştığı saat. Diş ağrıları artıyor. Sindirim sistemi en iyi durumunda. 21.0022.00: Menopoz sıkıntıları artıyor; cildin hassasiyeti ve libido dorukta. 23.0024.00: Vücudun en alerjik olduğu ve yumurtlamanın en olası olduğu saat: ri gibi dış etkenlerden uzak tutulduğu araştırmalar gerçekleştirildi. Bunların sonucunda biyolojik ritmlerimizin devam ettiği ancak günlük doğal ortamlarımızda olduğu kadar güçlü olmadıkları ortaya çıktı. Kişinin dış etkenlerden tecrit edildiği bu gibi ortamlarda biyolojik saatimizin 24 değil, 24.5 saatlik döngüler halinde işlediği tespit edıldı." Atkinson'a göre, bu da bize yaz ve kış saati arasındaki farklara ve ülkelerarası saat farkJarına dayanma esnekliği veriyor. Atkinson'm çalışmaları özellikle vücut saatimizin spordaki performansa etkilerini inceliyor. "Vücut ısısındaki değişiklikler gibi görünürdeki ufak tefek değişikliklerin bile büyük etkileri olabiliyor" diyen Atkinson, "Vücut ısısının çok az da olsa yükselmesi sportif çalışmalar öncesinde doğal bir ısınma etkisi yapıyor. Bu da metabolizmanın ve sinir sinyallerinin çalışma hızını arttırıyor" diyor. Ayrıca, istedikleri saatlerde istediklerini yapma özgürlüğune sahip kışilerin akşam erken saatlerde egzersiz yapmayı tercih ettiğinin araştırmalarla belirlendiğini vurguluyor. Çoğu olimpiyat rekorunun yine aynı saatlerde kırılmış olması madalya peşindeki atlederin egzersiz saaderini ayarlamanın da başarıda egzersiz kadar önemli olduğunu gösteriyor. • The Guardian'dan çeviren: AZE MARŞAN CAN GÖKNİL SERGİSİ Mitolojide kader ve fal C an Göknil, Milli Reasürans Sanat Galerisi'ndeki sergisinde Türk mitolojisindeki "Kader" kavramını yorumluyor. Daha önce "Ağaçlarla tlgili Inanışlar", "Anadolu Tanrıçaları", "Yaradılış Efsaneleri", "Muskalar" adını verdiğini sergilerinde yine eski Türk inanışlarını ele alan sanatçının, bu sergisine verdiği isim, işlediği kavramla ay nı: Kader. Göknil'in mitolojideki zengin kader anlatımlarının peşine düşerek çağdaş ve kişisel bir mitoloji yarattığı sergi, 4 yıl süren bir araştırma ve çalışmanın ürünü. Sanatçı, izleyiciyi zaman ve mekân kavramlarının yok olduğu, bildik biçimlenişlerin silindiği büyülü bir dünyanın içine çeken çalışmalarını kronolojik anlamda Orta Asya ve Islam sonrası olarak ikiye ayırıyor. Orta Asya dönemi için seçilen iki ana tema, Türklerin " 12 Hayvan Takvimi" ve "Kader Habercileri". " 12 Hayvan Takvimi", doğal bir dünyada kaderin ilk habercisi, "Kader Habercileri" ise falın ilk uygulamalarından olmasıyla dikkat çekiyor. Can Göknil'in tslam sonrası dönemde ügilendiği konular ise "Levhi Mahfuz" (Saklı Kaderler) ile burçların ve yıldız fahnın o günlerdeki uygulaması "Nücum". Gelecekteki kötülüklerden korunmak için yapılan tılsımlar ve Arap harflerinin gizemine bürünmüş büyülü karelerden oluşan " Vefk" temaları da sanatçının çalışma konularından. Sergiyi tamamlayan serilerden diğer ikisi ise Şahmaran öyküsü ve sonsuz hayat teması, Orta Asya'da Buryadı kadınların çocuk sahibi olabilmek için boynuzlarına çaput bağladıklan ana geyik ve yavruları. Sergideki işlerinı tuval, ahşap pano ya da pişmiş toprak gibi farklı malzemelerle oluştııran sanatçının izleyiciye kuçük sürprizleri de var: Örneğin 12 Hayvan Takvimi resimlerini izlerken kendi falınıza da bakabiliyorsunuz. 9 (Sergı 31 Aralık'a kadar görulebılır 0 212 230 19 76)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle