25 Nisan 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

AĞUSTOS 2017 SEVİM KAHRAMAN’IN ROMANI ‘Karanlık ve Mavi’ Sevim Kahraman bu biyografik romanında, unutulmuş bir taşra kasabasından Bodrum’u yaratan büyük bir edebiyat adamını anlatırken; paradoksal olarak iç içe gelişen Türkiye’nin hem aydınlanma hem siyasal tutuculuk dönemine güçlü bir ışık tutuyor. Politika, 126 sayfa “Popülizm” kavramını anlamak için... Popülizm, son yıllarda bütün dünyada politika analizlerinde belki de en sık kullanılan kavram. Genellikle demagoji ve fanatizmin baskınlaşmasıyla, çoğulculuk karşıtlığıyla, ifade özgürlüğü ve yargı bağımsızlığının erozyonuyla, yabancı düşmanlığı ve faşizan etkilerle birlikte tartışılıyor. Ancak, o kadar yaygın ve güçlü olmamakla beraber, bir “sol”popülizmden de söz ediliyor. JanWerner Müller, bütün dünyada ilgi uyandıran eserinde, popülizmin dünya görüşünü, politik anlayışını, “ruhunu” anlamaya çalışıyor. Le Pen’den Trump’a, Kaczysnki’den Orban’a, Erdoğan’dan, Putin’e, Chavez’e, farklı ülkelerden ve politik yelpazenin farklı köşelerinden deneyimlere bakarak, canlı bir örneklemin içinden konuşuyor. Popülizmi ciddiye almaya çağıran bir deneme. NURŞEN AYDOĞAN S evim Kahraman’ın ilk belgesel romanı Karanlık ve Mavi, Halikarnas Balıkçısı’nın (Cevat Şakir) yaşamını, bir macera romanı sürükleyiciliğinde anlatıyor. Yazar, Halikarnas Balıkçısı’nın hikâyesini estetik düzeyde yeniden üretiyor. Asıl adı Cevat Şakir Kabaağaçlı olan Halikarnas Balıkçısı’nın 1890’da başlayan ve 1973’te, Arşipel’in bütün maviliklerine gözlerini kapattığı güne kadar süren yaşamı, büyük zorluklar, fırtınalar, çatışmalar ve mücadeleler içinde geçiyor. Üç bölümden oluşan romanın birinci bölümü 1946’da başlıyor. Arka planda tek parti döneminin siyasal atmosferi var. Karanlık ve Mavi’de Halikarnas Balıkçısı’nın yaşamı üzerinden, Osmanlı’dan Cumhuriyete geçişin yol açtığı sarsıntılı yıllar veriliyor. Devrimci Cumhuriyetin nasıl tutuculaştığı, daha ilk yıllarından itibaren kendi kültürünü ve edebiyatını yaratan en pırıltılı evlatlarına nasıl kıydığı çarpıcı şekilde ortaya konuluyor. Cevat Şakir, Demokrat İzmir gazetesinde Can Yücel ve Attilâ İlhan’la çalışırken tek derdi çocuklarına ekmek götürmek olduğundan siyasete bulaşmadan mitolojiye ilişkin yazılar yazıyor. Ancak, onun böyle yapması polisin takibi ve gözetiminden kurtulamasına yetmiyor. Sevim Kahraman bu biyografik romanında, unutulmuş bir taşra kasabasından Bodrum’u yaratan büyük bir edebiyat adamını anlatırken; paradoksal olarak iç içe gelişen Türkiye’nin hem aydınlanma hem siyasal tutuculuk dönemine güçlü bir ışık tutuyor. İkinci Bölüm, İstiklal Mahkemeleri’nde Cevat Şakir’in başına gelenlerle başlıyor. Bu dönemdeki olaylar yepyeni bir yaşamın da habercisidir aynı zamanda. Cevat Şakir, Zekeriya Sertel’in “Resilmli Hafta” dergisine yazdığı bir öykü, bu mahkemelerde yargılanması için yeterlidir. Yalnız değildir; Zekeriya Sertel de onun kader ortağıdır. Üçüncü bölüm, Cevat Şakir’in 1957’de Azra Erhat’la karşılaşmasından sonraki yaşamını ele alıyor. Coşkulu bir kişiliği olan Cevat Şakir, doğaya, sanata, güzele hayrandır. Hem tutkulu ve sınır tanımayan bir aşk adamı hem de hapisane ve sürgün yıllarının yarattığı bir kültür adamıdır. Konaklardan yoksulluğa, iktidardan tutsaklığa uzanan çarpıcı yaşam çizgisi... Troçki ve Bodrum’un yeşilini oluşturan ağaçların büyük sırrı.. Mitoloji, tarih ve felsefe günleri... Azra Erhat, Sabahattin Eyüboğlu, Sabahattin Ali, Atillâ İlhan yılları.. Yeni aşklar, yeni kavgalar ve her şeye karşın şiir tadındaki coşkulu bir dönem... Romanda, olaylar, nedenleriyle anlatılıyor, canlandırmalarla zenginleştiriliyor. Kitaptaki nesneler de işlevsel olarak veriliyor. Cevat Şakir’in evindeki kitapların adına bile bakmayan polisler; Bernard Shaw, Keats, Milton, Byron, Lawrence, Dante, Cervantes’in eserlerini çuvallara doldurarak götürüyor. Yazar okura, rejimin günümüze kadar gelen niteliğini, yani kitaba, okuyana, aydına düşman tutumunu okurun gözüne sokmadan, abartmadan başarılı bir şekilde gösteriyor. Yine Cevat Şakir’in daha çocukluğunda, konaklarının tavan arasını bir resim atölyesine çevirmesini, konağın akustiğinin en iyi olduğu yeri keşfederek bağıra çağıra opera parçaları söylemesini, sanata düşkünlüğünün nereden geldiğini ve nasıl başladığını da aynı yöntemle anlatıyor. Sürgün dönemini mavinin coşkusuyla biçimlendiren Cevat Şakir, sürüldüğü Bodrum’u ve kendini bütün karanlıkların içinden yeniden yaratıyor. Yaşamındaki her zorluğa direnen, kendini sanatla, tarihle, mitolojiyle, doğayla, felsefeyle “Halikarnas Balıkçısı”na dönüştüren Cevat Şakir’in şaşırtıcı yaşam hikâyesi okurunu kuşatıyor. n Karanlık ve Mavi / Sevim Kahraman / Destek Yayınları / 200 s. www.iletisim.com.tr [email protected] vimeo.com/iletisim facebook.com/iletisimbirikim twi er.com/iletisimyayin instagram.com/iletisimyayin 14 10 Ağustos 2017 KItap
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle