Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
KItap BULMACA Hazırlayan: İLKER MUMCUOĞLU mumcuogluilker@gmail.com 1 A 2 D 3 H 4 D 5 E 6 G 7 J 8 G 9 B GULAM HÜSEYİN SÂEDİ’DEN “TOP” Birlik ya da hiç 10 K 11 G 12 E 13 L 14 F 15 A 16 H 17 H 18 C 19 B 20 H 21 H 22 K 23 K 24 J 25 B 26 I 27 J 28 H 29 İ 30 C 31 A 32 D 33 J 34 I 35 F 36 J 37 I 38 E 39 L 40 L 41 H 42 F 43 J 44 L 45 H 46 H 47 A 48 H 49 K 50 K 51 I 52 H 53 I 54 A 55 G 56 I 57 D 58 D 59 H 60 K 61 D 62 C 63 H 64 L 65 G 66 B 67 H 68 J 69 İ 70 J 71 K 72 G 73 D 74 B 75 I 76 K 77 D 78 K Ö nce aşağıda tanımları verilen sözcükleri bulmaya çalışın ve her bir harfi bir yatay çizgi üzerine gelecek biçimde yazın. Sonra çizgilerin altlarındaki sayılara göre bu harfleri bulmacadaki aynı sayılı karelere aktarın (Kara kareler iki sözcük arasını gösterir. Bir satırın sonunda kara kare yoksa bu, sözcüğün alttaki satırın başına sarktığını gösterir). Bulmaca tamamlanınca, sorulan tanımların karşılığı olan sözcüklerin ilk harfleri yukarıdan aşağıya doğru Tozan Alkan’ın bir şiir kitabının adını oluşturacak; bulmaca karelerindeyse aynı şiir kitabından dizeler ortaya çıkacaktır. Tanımlar ve sözcükleriniz: H. “Louis Aragon’un bir şiir kitabı. A. “Bu karanlık günler, senin gibi genç, ateşli, imanlı …lerin gayreti ile aydınlanacak!” (Samim Kocagöz). 54 31 1 15 47 B. “… Olmayan Sular” (Pınar Kür’ün hikâye kitabı). 66 19 9 25 74 C. Bolu Beyi’nin, Köroğlu’nun babası Yusuf’un gözlerini kör ettiği nesne. 62 18 30 D. “… … Efsanesi” (Yaşar Kemal’in bir romanı). 67 63 46 17 45 48 16 28 59 52 3 21 20 41 I. Metin Kaçan’ın bir romanı. 26 37 29 51 75 34 53 69 56 J. “… ve Güçlüler” (Uğur Mumcu’nun bir kitabı). 70 43 33 68 36 24 7 27 K. Mark Helprin’in bir romanı. 78 71 49 10 60 22 23 76 50 2 61 32 4 57 58 73 77 E. “Çorba … eyleyecek yerde hoşab ister.” (Hayali). 12 38 5 F. Ödev, boyun borcu (Yalnız ünsüz harflerini yazacaksınız). 14 35 42 G. “Paul …” (“dağlara taşlara adını yazarım / ey özgürlük!” diyen Fransız sürrealist şair). 11 6 55 72 8 65 L. “… Tuşalp” (İslam Faşizmi, Bozkurtlar Töreden Partiye, Vatan Millet SakaryaÇete Parti Mafya ve Tarihle Yüzleşme Evreninki mi, Özalınki mi? adlı kitapları da olan gazeteci, yazar). 13 64 39 40 44 1427 ÇÖZÜM: A. SÜRDÜRÜLEN, B. OYLUM, C. NADİR, D. SADIK, E. UYUYAN ADAM, F. ZIRHLI, G. LAGAR, H. UNUTULMUŞ, I. KARILAR, J. TIP, K. ADAY, L. ŞAR, M. TAR, N. AZDAK. Şiir: “dallarda yaralı yorgun kuşlar dururdu / hüzünleri sana yakışırdı / tutup sana tamamlardım / Akyüz” “Top”, yirminci yüzyıl başlarında, İran’ın Meşrutiyet yönetimine geçişinin sancılarını anlatan bir roman. Geçiş dönemlerinde oynanan iktidar oyununa odaklanıyor kitapta Sâedi. elif aktan İ ran edebiyatı hakkında yanıbaşımızdaki topraklardan çıkmışsa da yeterli bilgi sahibi değiliz. Oysa etkileri divan edebiyatına kadar uzanan, üstelik sadece edebiyatla da sınırlı kalmayıp etkileşimi, yaşama da taşıyan bir eşik kültürümüz için. Bu eşiği sadece bizim kültürümüzle de tartamayız üstelik. Aynı şey Fars kültürü için de söz konusu ancak nedense birbirine derin köklerle bağlı bu iki kültür, bugün itibariyle birlikteliklerini unutmuş gibi. Özellikle modern İran edebiyatı Türkiye’de pek yankı bulmuyor fakat buna rağmen önemli çabalar da gerçekleştirilmiyor değil. En son örneğini Gulam Hüseyin’in Sâedi’nin romanı Top’la gördük. 1936 doğumlu Gulam Hüseyin’in Sâedi, genç yaşından beri yazı dünyasının içinde yer almış bir isim ancak biz onu Türkçeye ilk kez çevrilen romanı Top’la tanıyoruz. On sekizine gelmeden yazdıklarını çoğunu kendisinin kurduğu dergilerde yayımlamaya başlamış Sâedi. Tam da bu nedenle, yani yazdığı için, mahkum edilmiş. Döneminin önemli yazarlarıyla birlikte modern İran edebiyatının kurucuları arasında gösteriliyor. Siyasi otoriteyle ise arası hiçbir zaman iyi olmuyor. 1985’te, ülkesinden uzakta; Paris’te ölmesinin nedeni de bu... Siyasi otoriteyle arasının neden hiçbir zaman iyi olmadığını anlamak için Sâedi’nin yaşamı ve yazdıkları arasında küçük bir tur atmak yeterli olur. Yeni yayımlanan Top da bunun nitelikli ve önemli yansımalarından birini sunuyor okura. Top, yirminci yüzyıl başlarında, İran’da Meşrutiyet yönetimine geçişin sancılarını anlatan bir roman. Geçiş dönemlerinde oynanan iktidar oyununa odaklanıyor Top’ta Sâedi. Ülke içinden ve dışından farklı güç odakları, siyasi iktidarı ele geçirme mücadelesine girişiyor romanda ve kendi çıkarı doğrultusunda insanları birbirine düşürüyor. Birbirine düşmüş insanların, daha doğrusu insanları birbirine düşüren “gizli güç” simgesi olarak da karşımıza Hoca karakteri çıkıyor. Romanda Hoca, her ne kadar metnin kaderine etki ediyorsa da aslında güçlü bir kötülük imgesi olarak yerleştiriliyor akan hikâyeye. Zaten romanın sonunda da kendi aralarındaki birliği sağlayabilen, öncesinde arasını bozduğu topluluklar tarafından cezalandırılıyor. Romanın sonuna dair bunca açık seçik bir bilginin verilmesinin nedeni; Top’un ne başı ne de sonu için okunacak kitaplardan olması. Olayların gidişinde de, metnin gelişmesinde de gün gelip Hoca’nın bu yaptıklarının cezasız kalmayacağı anlaşılıyor. Zaten yazarın kurduğu alegorik yapı da belli bir halk hikâyesi şablonunda ilerliyor ve Hoca cezasını buluyor... Bu yönüyle baktığımızda iyilik ve kötülüğün savaşı merkez teması etrafında kuruluyor roman ve iyiler kazanıyor. Romanın bu özelliğinin hatırlattığı bir başka nokta tiyatro oyunu metinlerine ya da akışına benzemesi. Sâedi’nin aynı zamanda, çağdaş İran tiyatrosunun ilk modern örneklerini veren isim olduğunu düşündüğümüzde bu durumun da nedeni ortaya çıkıyor. Roman adını ise ilk akla gelen toptan değil bir savaş topundan alıyor. Anlatılan hikâye boyunca oradan oraya taşınan, zaman zaman masumları tehtid eden top sonunda namlusunu kötüye doğrultarak gerçek hedefini buluyor. Top hedefini bulana kadar ise masumlar çektiği eziyetle kalakalıyor. Sâedi, çekilen eziyetlerin sebebi olan Hoca’ya topu doğrulturken halka da birlik olmadıkça hiçbir sonuca ulaşılamayacağını söylemek istiyor aslında. Bu da çoğunlukla tiyatro metinlerinde rastladığımız bir “ders verme” bitirişi... Gulam Hüseyin Sâedi’nin aynı zamanda bir doktor ve psikiyatrist olduğunu da söylemek gerek. Top, yazarın halkla beraber yıllarını geçirdiği, onların çektiklerini ortak olduğu bir dönemin verimi. Yazar, toplumsal gerçeklerin, sorunların kılcal damarlarında gezerken kişilerin psikolojisine dair derin çıkarımlarda da bulunuyor. Bu yönüyle sosyal sorunların altında yatan gerçeklerin, insanların zihninden geçenlerin ve değişim esasında zihinden başlaması gerektiğinin de altı çiziliyor Top’ta. n Top / Gulam Hüseyin Sâedi / Makbule Aras, Ferhad Eivazi / Yapı Kredi Yayınları / 156 s. KItap 2329 Haziran 2017