15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

RENKLER n SESLER n HARFLER AYTÜL AKAL ÇİĞDEM GÜNDEŞ MAVİSEL YENER MUSTAFA DELİOĞLU n n n Kitap Gölgesi KİTAPÇ I M. YENER, A. AKAL, Ç. GÜNDEŞ DoğadayımMaymun Manzaraları / Zelal Özgür Durmuş / Resimleyen: Seda Mit / Esen Kitap / 2015 / 57 s. / 7+ “Doğadayım” serisinin öncelikli amacı doğayı tanıma, tanımak için onunla ilişkiye geçme istencini uyarma. Erken yaşlarda doğa gözlemcisi olabilen bireyler, evrene ne denli ait olduklarının bilincine varır; doğayı tanıdıkça onun neşesini, şaşırtıcılığını, oyunlarını fark edebilir. Kitap bir yandan böyle bir çağrı yaparken öte yandan yazarlarımızın, şairlerimizin isimlerini anarak onların seslerinin doğaya yansımasını da okura düşündürüyor. Bu yansımayı yaparken de sözcük oyunları, tekerlemeler oyuna eşlik ediyor. Maymun Manzaları’nda, ilkin Nâzım Hikmet’e selam çakılmış. Kitap boyunca onun farklı yaşlarında, maymunlarla ilgili neler düşünmüş olabileceği kurgulanarak okura aktarılmış. Böylece tüm dünyadan maymun manzaralarına tanık oluyoruz. İşte tadımlık: “Haydarpaşa Garı’nda, deniz kokan merdivenlerde, Nâzım Hikmet oturmuş düşünüyor/ Sokağımızın kedileri, kuşları pek minik diye düşündü beş yaşında/ Fakat dünya ne kalabalıkmış diye düşündü on yaşında/ Ve neden birbirine benziyor bütün canlılar diye düşündü on üç yaşında/ Bizim gibiymiş şempanzelerin ceviz ayıklaması diye düşündü on beş yaşında/ Evrim ağacından sarkan bir ben değilmişim, doğaya bakınca gerçekle karşılaşan cinmişim diye düşündü on altı yaşında” (s. 8). Bakalım Nâzım Hikmet’in bu düşünceleri kaç yaşına kadar, hangi evrelerden geçecek. İyi eğlenceler, sevinçli öğrenmeler… Ezgimizi Kim Çaldı? / Ahmet Önel / Resimleyen: Sait Munzur / Elma Çocuk / 2015 / 176 s. / 10+ Oğuz, ilkokul çağında, akıllı, duyarlı bir çocuk. Bolca düş kurar, kendince eğlenceli oyunlar bulur, annesinin poğaçalarına bayılır, süt satan Ayşe Abla’yı sabırla dinler, gazete aldığı Suskun Amca’yla sözcüklere gereksinim duymadan konuşur. Babasıyla da telefonda konuşur Oğuz. Çünkü babası görevi nedeniyle sürekli seyahat eder. Bu kadar da değil, kedisi Kekik ile de konuşur o. Hatta Çilli’yle de… Ah! Çilli’yi anlatmadık henüz. Çilli, Oğuzların komşusu Esenlik Bey’in Çellosu... Esenlik Bey, bir müzisyen, çello çalıyor. Gezi nedeniyle şehir dışına çıktığından çok sevgili müzik aleti çellosunu Oğuzlar’a emanet ediyor. Çünkü çellosunun yalnız kalmasına gönlü el vermiyor. Şaşırdınız değil mi? Çello evde yalnız kalsa ne olur? Sonuçta bir müzik aleti. Oğuz, çok merak eder çelloyu. Kedisi Kekik’in de yüreklendirmesiyle kutusundan K İ T A P S A Y I 1 3 2 8 Clemens’i niçin okumalı? Çocukların çok sevdiği, “Bunun Adı Findel”, “Karne Oyunu”, “Konuşmak Yok”, “Tek mi? Çift mi?” ve “Sıradan Bir Çocuk” romanlarının yazarı, bol ödüllü Andrew Clements, yeni kitabı “Gizemli Anahtar”da önyargı, aile içi iletişim ve savaşların sessiz çığlığı üzerine düşündürüyor. r Mavisel YENER merikalı yazar Andrew Clements, edebiyat okuduktan sonra eğitim üzerine yüksek lisans yaptı. İlk çocuk romanı Bunun Adı Findel 1996’da yayımlandı. Günışığı Kitaplığı’nın Türkçeye kazandırdığı bu roman müthiş bir satış başarısı yakaladı, pek çok ödül aldı. Gizemli Anahtar, yazarın ülkemiz okurlarıyla buluşan altıncı çocuk kitabı. Clements, Gizemli Anahtar’da bir taraftan okul kurumunun olumlu davranışa yöneltme yöntemlerini vurgularken diğer taraftan da mesleklerin saygınlığı konusundaki önyargılarımıza ayna tutuyor. Merak uyandırıcı olay örgüsüyle ve hız kesmeyen temposuyla dikkat çeken roman, görünenin ardındakini keşfetmeye, çevremizdekileri sosyal konumları yerine insani nitelikleriyle değerlendirmeye davet ediyor. Jack, beşinci sınıf öğrencisi, babası aynı okulda hademe; babasından utanıyor. Arkadaşları, babasının mesleği nedeniyle onunla alay ediyor. Jack, kendini aşağılanmış hissediyor; babasından intikam almak için müzik odasının sıralarını sakızla kaplıyor. Böylece okulda pislik yaratıp temizliğe koşacak babasından hıncını alacak! Fakat yakalanıp sakızı kazıma cezası alıyor. Bu cezanın uygulanması sırasında okulda uzun zaman geçirmesi gerekiyor. O sırada okulun gizli bölümlerinin olduğunu fark ediyor, Jack için bir keşif yolculuğu bu. Romanda baba ile oğlunun duygularına tanık oluyoruz. Jack babasıyla ilgili ilginç keşifler yaparken “seçimlerimiz” konusu üzerine de düşündürüyor kitap. Babasının yaptığı seçimler Jack’in önyargılarıyla nasıl görünecek bakalım… Bulduğu gizemli anahtarlar, babasının iç dünyasının kapılarını Jack’e açıyor. Önyargılarımız, varsayımlarımız sadece bizim hikâyelerimizdir… Bu hikâyeleri zihnimizde yazar, sonra inanırız! Jack zihninde yazdığı hikâyeye inanırken gerçeklerle yüzleşiverince bireysel gelişimi de bundan etkilenecek. Jack’ın babasının hüzünlü öyküsünün yalnızca bir bölümünü öğrenebilecek, anlatılmayan bölümünü de biz hayal edeceğiz. Mine Kazmaoğlu’nun arıduru diliyle yaptığı başarılı çevirisinin okurkitap iletişimine büyük katkısı var. EDEBİYAT KOSMOSU Yazdığı okul öyküleriyle tanınan Andrew Clements, bu tür öykülerin tek biçemeiçeriğe indirgenemeyeceğinin başarılı bir örneğini vermiş. Gizemli Anahtar’da baba ile oğul arasındaki karmaşık, zor ilişkiyi büyüteç altına almış. Aynı zamanda, okul araç gerecine hasar veren çocukların ruh haliyle ilgili önemli ipuçları veriyor. Jack’in intikam alma duygusunu anlayan babasının hiç kızmadan konuya yaklaşması, anlayış göstermesi çarpıcı. Bu anlayış sayesinde Jack’e yeni keşif kapıları açılacaktır. Kitabı bitirdiğimizde yüzümüze bir gülümseme ama boğazımıza bir yumru gelip oturacak. Hem duygusal hem de komik kurgular yaratabilmeyi başaran, ikisi arasındaki dengeyi başarıyla kurabilen Clements’in bu kitabı sayesinde S A Y F A 1 6 n 3 0 T E M M U Z A okurlar, kendi aile içi ilişkilerini de düşünecek kuşkusuz. İlişkilerine bambaşka açıdan bakabilmeleri, bu kitabı okuduktan sonra, artık Andrew Clements hiç zor değil. “Hiç ebeveyninden utandığın oldu mu? Ne seni böyle hissettirirdi? Ailenin geçmişiyle ilgili ne biliyorsun?” gibi soruları okuruna satır arasında sorduran bu kitap, yepyeni açılımların kapısı olacak. Edebiyat kosmosunun kapısını aralayıp giren çocuk, illa ki “kendisi”yle karşılaşacak sayfalarda. Clements, Sherlock Holmes öykülerini, gizemi çok seven bir yazar; diğer kitaplarında olduğu gibi bunda da gizeme yer vermiş. Yazarın kitaplarının çoğunun kapağında neden bir nesneyi tutan çocuk figürünün bulunduğu sorusunun yanıtı, tahmin ettiğimizden çok daha kolay! Çünkü yayıncısı “Bunun Adı Findel”in kapağına benzer kapaklarla seriyi devam ettirmek istemiş. ANLAMAK, ANLAŞILMAK… “Clements’i niçin okumalı?” sorusunun yanıtı Clements’in yapıtlarının toplumsal arayışlar için verimli, deneysel yaklaşımlara açık olması ile çocuk okura kitabı sevdirmesinde yatıyor. Her kitabında cesurca, yepyeni bir toplumsal/ bireysel soruna ışık tutan yazar, okumayı sevdirmenin yanı sıra sevinçli bir zamanı paylaşmak, düşündürüp beslemek gibi bir misyon yükleniyor. Clements, bütün romanlarında yaşamın bileşkeler toplamı olduğunu duyumsatıyor. Bu sayede çocuk okur, metinde kendine ait olanı bulmakta hiç zorlanmıyor çünkü yaşamın bir parçası olduğunun farkında. Gizemli Anahtar’da olduğu gibi görünenin ardındakini keşfederken aslında kendini, çevresindekileri keşfediyor. Romanda, Jack’in gizemli geçitte karşılaştığı tuhaf çocukla birlikte kırılmaya başlayan önyargılarına tanık oluyoruz. Yazar, kahramanını soru ve sorunlarla karşılaştırırken çocuk okur anlıyor ki sorular ve sorunlar bir bütünün parçası. O bütünün içinde okurun kendisi de var! Ahmet Köklügiller, Edebiyat ve Kültür adlı yapıtında “Kitaplıklarınızda öyle uslu uslu durduklarına bakmayın. Dünyanın en yüreği pek, en yaman savaşçılarıdır onlar aslında” diyor (s. 55). Gizemli Anahtar’ın da öyle uslu ve şirin durduğuna bakmayın, insanoğlunun kendine neler yapabildiğinden tutun da savaş acılarının izlerine değin her şeyi yansıtıyor. Adı ister Vietnam olsun, ister Körfez, ister başka bir şey, eğer savaş varsa hüzünlü hikâyeler de vardır. İşte bu kitap yüreğinde böyle bir acının sessizliğini de taşıyor… Çocukların unutamayacağı, anlamak ve anlaşılmak üzerine yazılmış, hem de komik bir kitap! n www.maviselyener.com Gizemli Anahtar / Andrew Clements / Çeviren: Mine Kazmaoğlu / Günışığı Kitaplığı / 164 s. / 2015 / 9+ 2 0 1 5 C U M H U R İ Y E T
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle