07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Alper Akçam’dan “Kiraz” Halk kültürünü araştırırken Alper Akçam, Kiraz romanında, bir Anadolu kasabasından kesitler sunarken, kırsal alandaki insanların kültürünü, yoksulluğunu, aşkını, çıkar ilişkilerini etkili bir dille, şiir tadında yansıtıyor. Ülkenin kötüye giden yönetiminden örnekler verirken yapılması gereken şeyleri anımsatıyor, okuyucuyu uyarıyor. söyleyen müzik öğretmeni Melisa’ya ilgi duyar ve konser sonrası türkücü kızı, tanışmak için bekler. Konuşma lper Akçam 1952 Arcesaretini gösterir ve tanışır. Sonradahan doğumlu olup sında buluşacaklardır da... Romanın genel cerrahi uzmankırılma noktalarından birini de kahralığından emekli olur. manımız Ayhan ve Melisa’nın ilişkileri Roman, öykü, makale, deneme, oluşturacaktır eleştiri türünde yapıtları ve alAnkara’dan tanıdığı bir arkadaşı dığı birçok ödülü var. Geçmiş, da o sırada orada bulunmaktadır Bir Zamandı romanından sonra Ayhan’ın: Seyit. O kasabanın bir köKiraz adlı romanıyla okurlarına ulaştı yündendir Seyit ve yöre kültürüyle Akçam. ilgili çalışmalarıyla bilinir. 12 Eylül Kiraz’da olaylar, Erzurum çevresinDarbesi’nden sonra yurtdışına kaçde, Karakale kasabasında ve ona bağlı mak zorunda kalmıştır. Şimdi ise yöbir köyde geçer. Romanın başkişisi rede sevilen ve araştırmalarıyla bilinen Ayhan, Ankara’da çıkan bir gazete bir aydındır. Ayhan köyde yaşamaya çalışanı olarak o bölgeye halk kültürübaşladığında, onu tanıyıp sevenleri nü araştırmak için gönderilir. Ayhan, bulur ve yardımlarını da görür. Eczacı çalışmaları doğrultusunda kasabada Soner, Öğretmen Selim, ablası yeşil bir konseri izlerken gördüğü, türkü gözlü kadın, Sebahattin Öğretmen, Seyit’in köyünden Gülgez ile kızı Sevcan; Ayhan’a yardımcı olanlar arasında başı çekerler. Yazar, kahramanını dahil ettiği bu çevrelerle kasabadaki memur ilişkilerini, Şehir Kulübü’ndeki yaşantıyı, öğretmenlerin durumunu başarıyla yansıtır. Kahramanımızın kasabada yaşadığı yer ise bir öğretmenevidir. Kültür Müdürü ilerici olup Ayhan’a bir çalışma odası hazırlatır bu öğretmenevinde. Müdür Yardımcısı ise imamlıktan o göreve getirilmiştir ve Müdür’le siyaset ve yaşayış olarak aynı hizada durmazlar. Tam da bu nedenlerden Ayhan uyarı alır. Ayhan da bunun üzerine TÖS ve TÖBDER’de çalışmış, 12 Eylül’de tutuklanmış, Erzurum’da cezaevinde iki yıl yatmış olan emekli Sebahattin Öğretmen’le tanışır ve ondan kasabadaki memurlarla ilgili bilgi edinir. 12 Eylül öncesi kahramanlıklarını, JİTEM’i, kontrgerillayı anlatır Sebahattin Öğretmen Ayhan’a. Düşünceleri Alper Akçam roman, öykü, makale, deneme, eleştiri ise tutarsızdır. Ayhan için sıkıcı türünde verdiği yapıtlarla birçok ödül kazanmış. r Hasan AKARSU A olur. Amacı Seyit’in köyüne gidip onun kitaplarından yararlanarak gazete yazısını hazırlamaya çalışmaktır. Arkadaşı Seyit’in ise köyde, kooperatif ve dernek kurarak, HES’lere karşı çıkarak öncülük ettiğini gözler. Romanın önemli kişilerinden olan Seyit üzerinden devam edersek; HES’lerle mücedele için kurduğu derneğin damgalanmış olduğunuda söylemek gerek. Yöneticiler tarafından izlenmektedir aynı zamanda. Ayhan’ın gönlünün kaydığı Melisa da Milli Eğitim’in kara listesindedir. Hikâyesi de ilginçtir: Kasabaya gelen müzik grubundan biriyle evlenmek ister fakat aldatılır. Batı bölgesine, ailesinin yaşadığı Çanakkale’ye atanmak içinse düzmece evlilik önerir Ayhan’a. “ÜLKENİN DURUMU İÇLER ACISIDIR” Yayılmacı kültüre karşı halk kültürünü savunur. Cemal’in ninesi kutni kumaşının dokunuşunu anlatır. Koşum, hotak, kotan ve yöre kültüründe kadının yeriyle ilgili bilgi edinen Ayhan mutludur. Daha sonra öğretmen Melisa’yı da köydeki eve getirir. Aralarındaki ilişki ilerler. Ayhan’ın kasabada kültür müdürlüğünde çalıştığı odaya Selim öğretmen, Kâtip Amca’yı getirir, o da yöreyle ilgili birçok bilgi verir. İhbarcı, Şehir Kulübü’nde gözetler Ayhan’ı. Şiir yazan bir kasabalı, dosyasını gösterir ona. Şiirlerinin ve derlediği fıkraların hiçbir özelliği yoktur. Ayhan onu yine de kırmaz. Köyden Sevcan gelir Ayhan’ın kaldığı eve. Köy düğünlerini anlatır, köy düğününe götürür Ayhan’ı. Birlikte oynarlar, kayıt yaparlar. Ayhan, davul, zurna ve tulumlu düğünleri ister. Elektronik sesle yayılan gürültülü müziğe karşıdır Seyit gibi. Başka bir gün köylü Koço’nun öyküsünü anlatır Ayhan’a. Seyit, elinden tutar, yardım eder Koço’ya. Yıllar sonra (11 yıl) Seyit köye geldiğinde, ona “komünist” diye saldırır Koço. Seyit’in Kiev Notları’na ulaşır Ayhan. Berlin Duvarı’nın yıkılmasından sonra oradaki bakımsızlığı yansıtır. İNSANLIĞI ÖZLEMEK Olaylar hızla gelişir. İzlendiğini bilen Ayhan, yazıyı acele bitirip Ankara’ya gider, yazısını gazeteye verir. Ülkenin durumu içler acısıdır: “Birileri kurt işareti yapıp bağıracaklardı; ‘Şehitler ölmez/Vatan bölünmez!’ Tekbiiir! diye ünleyecekti bir başkası; en kalın perdeden! Tekbir getirecekti kalabalık. Sonra bir kalp cerrahı bıçaklanarak öldürülecekti; ameliyat edip günlerce yaşamını kurtarmaya çalıştığı bir hastanın yakını tarafından… Göz göre göre oynanıyordu oyun… Bir kültürel araştırma için Karakale’ye gelen Ayhan’ı da izlemeye almıştı birileri…” Aldıkları kömür ve makarna yardımıyla kendini savunanları kovanların ülkesidir Türkiye. Ayhan, Ankara’da tanıdığı eczacı Gülgün’e danışır ve Sevcan’ı işe almasını sağlar. Ancak Sevcan’ı izleyen muhtar onu korkuttuğu gibi eczanede öldürür sonra da kendini vurur ve ölür. Melisa, Savaş Ay’la yaptığı söyleşide, Milli Eğitim’deki kötü gidişi anlattığı için sorgulanır, korkutulur, sıkıntı çeker. Ayhan’ın hazırladığı gazete yazısı siyasi bulunduğu için yayımlanmaz. O da “Kiraz” adını verdiği romanını yazmaya başlar. Ona göre “İnsanlığın, sevmenin, özlemenin tadıydı kiraz.” Alper Akçam, Kiraz romanında, bir Anadolu kasabasından kesitler sunarken, kırsal alandaki insanların kültürünü, yoksulluğunu, aşkını, çıkar ilişkilerini etkili bir dille, şiir tadında yansıtıyor. Ülkenin kötüye giden yönetiminden örnekler verirken yapılması gereken şeyleri anımsatıyor, okuyucuyu uyarıyor. n Kiraz/ Alper Akçam/ Tekin Yayınevi/ 214 s. K İ T A P S A Y I 1 3 1 2 Bu romanın bir cephesi. Bir diğer cephe ise taşrada yaşamanın zorlukları ile ilgili. Bu noktada Ayhan’a bu araştırması sırasında yardımcı olanlardan Gülgez’in kızı Sevcan’ın yaşadıkları öne çıkıyor romanda. Kırk yaşında, evli ve üç çocuklu olan muhtarla adı çıkar Sevcan’ın. Bu bağlamda Akçam, kasabanın kaynayan dedikodu kazanını da gözler önüne serer. Ayhan da dahil olduğu ortam nedeniyle izlendiğini bilir. Köyde, Seyit’in kitaplığında, halkbilimci Bahtin’in, İlhan Başgöz’ün, Korkut Boratav’ın kitaplarından yararlanır. Seyit’in öykü kahramanı olan Sevcan gelip yardım etmek ister. Onun güzelliğinden etkilenir Ayhan. Sevcan, köye haziran ayında kiraz satıcılarının geldiğini, buğdayla, peynirle takas ederek kiraz aldıklarını anlatır. “Peynirle dolidoliye, buğdayla ikili takasa kiraz” alınır. Ayhan, Melisa ile Sevcan arasında bocalar. Köylü Cemal gelir ve Ayhan’a Seyit’in çalışmalarını övgüyle anlatır. S A Y F A 1 0 n 9 N İ S A N 2 0 1 5 C U M H U R İ Y E T
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle