Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
– 152 ‘Ancak fukara olan iyi şiir yazar’ “Eğitim ve çağdaş Türkiye için çabalarını takdirle izlediğim AA Girls’e sevgilerle” Yazar ve senarist Sue 3751Grafton (doğ. 1940) polisiye ustası C.W. Grafton’ın kızıydı. yazar ve unutulmuş romanlar yayımlayan soylu bir yayınevi var: PERSEPHONE BOOKS! 3755 Eyvah! Önümüzdeki yıl ikon kadın MARILYN MONROE’nun (19261962) 90. doğum yılı. “Goodbye Norma Jean / Though I never knew you at all..” 3756 (M)EZİYET. 3757 Küresel kültürazzi: William B. Yeats 1923 Nobel’ini kazandığını kendisine uzata uzata müjdeleyen şahısa, “Tanrı aşkına kısa kes ve ne kadar para kazandığımı söyle” der. / George B. Shaw 1925 Nobel’ini kazanınca güya ondan o kadar çok kişi borç ister ki parasal ödülden vazgeçer. / George B. Shaw, “Alfred Nobel’i dinamiti bulduğu için affedebilirim ama Nobel Ödülü, ancak insan kılığına girmiş bir şeytanın aklına gelirdi” demiş. / Gazeteci, yazar, nüktedan ve aktör Robert Benchley (18891945) her fırsatta alkol alırdı. Bir dostu ona alkolün yavaş öldüren bir zehir olduğunu söylemeye kalkınca o, “Benim hiç acelem yok” der. / Rainer Marie Rilke, kendisinden 13 yaş büyük psikiyatr ve yazar Lou AndreasSalome’ye âşıktı. Gizemli kadına çılgın Nietzsche de âşıktı. / Percy B. Shelley kedilerden nefret ederdi. Bir kez bir erkek kediyi yakalayıp bir uçurtmaya bağladı; gökyüzündeyken ona bir yıldırım çarpar umuduyla. / “Ernest Hemingway size iyi olduğunu kanıtlayana dek aynı şeyleri tekrarlar durur” demiş Raymond Chandler… 3758 Boş tenis kortunda bir dizayn albenisi yok mudur? 3759 “Yüz Çizgileri”ndenBirol Bayram: Kübra Çok konuşması ve lüzumsuz neşesi ile tanınıyor. Sürekli başından geçen komik olayları hemen ayağa kalkıp hareketleriyle, mimikleriyle canlandırmalar yaparak anlatıyor. Yürüyenleri durdurarak, kendisini dinlemeyenleri göz teması hapsine alarak, soluk almadan anlatıyor. Anlattığı hikâyeler hep onun kurnazca hazır cevaplığıyla bitiyor ve insanlar onun deyimiyle ‘yerlere yatıyorlar’. Ailesinin onu pratik kız sanata vermesine karşı çıktı ve normal liseyi bitirip, hukuk okumak istediğini söyledi, ancak edebiyat bölümünü kazanabildi. Üniversite affını bekliyor. Modayı takip ediyor ancak almak istediği kıyafetleri alabildiğinde modası geçmiş oluyor. Hip hop müzik dinleyerek insanları şaşırtmayı seviyor. O 1982’de ürkütücü bir proje başlattı: Alfabenin harflerinden adını alan (“A” is for Alibi, “B” is for Burglar, “C” is for Corpse…) ve kahramanı bir kadın dedektif olan polisiye romanlar yazacak ve seri “Z” harfinde noktalanacaktı. Anlatıcısı Kinsey Millhone 1950 doğumluydu (demek ki yaşıtız) ve (y)aratıcısı gibi iki kez evlenip boşanmıştı. Bohem, korkusuz, zeki, hınzır ve şanslı Kinsey “I” harfine gelindiğinde New York Times Bestseller listesine “bir numaradan” girer olmuştu. Serinin başlangıcından 32 yıl sonra 2015’te “X” adlı romanı yayımlanan Grafton, şimdiye dek 13 ödül aldı ve serisinin finaline maalesef iki harf kaldı. (“Z” harfinde Kinsey’in başına gelecekleri ben de merak ediyorum.) Orhan Pamuk’un Kütüphanesi’nde de Grafton’dan bir roman gördüğümü anımsıyor “A” for Alibi’yi okumayı neden en sona bıraktığımı kestiremiyorum. Ödül avcısı Grafton, Kinsey Millhone romanlarının sinemaya uyarlanmasına izin vermiyor. Bıraktığı vasiyetnamede çocuklarını bu konuda uyarırken bir torununa Kinsey adının verilmesine itiraz etmedi. Tatlı su ve tuzlu suyun birbirine karışmaması mucizesinden çok etkilenmiş. Bir maymundan evrim yoluyla gelmiş olmayı hakaret sayıyor, ama Hello Kitty’i çok seviyor. Dikkat çekecek renklerde kıyafetler giyiyor. Başı açık arkadaşlarından daha özgür düşünceye sahip Kübra Birol olduğunu söylüyor. Bayram Yürürken kahve içmeyi marjinal bir davranış olarak görüyor. (“Yüz Çizgileri”nde, Thomas Bernhard’ın “Ses Taklitçisi”nin esintileri yok değil.) 3760 Yalnızca mutlu biten aşk romanlarının ilk baskılarından mürekkep bir kitaplık. 3761 Aşklar, hele ilk görüşte aşklar ömür boyu sürseydi roman ve şiirin ana teması olamazlardı. Kitap piyasası gizem romanlarına teslim olurdu da şarkılara ne olurdu? 3762 Kitap önerileri: Nerde Olursa “Nâzım Hikmet, Abidin Dino ve Türkiye için Şiirler” Patrick PerezSecheret (Çev. Ali Demir), Yazılama / Düş Parası – Marguerite Yourcenar (Çev. Roza Hakmen), Metis / Kireç Ocağı – Thomas Bernhard (Çev. Esen Tezel), YKY / Basit Bir Es – Enis Batur, Kırmızı Kedi / Edebiyat Okumaları – Hilmi Yavuz, Timaş / Atatürk ve Hekimler – Metin Özata, Demkar Yayınevi / Anabasis (On Binlerin Dönüşü) – Ksenophon (Çev. Ari Çokona), İş Kültür / Çeviri Dedikleri – Tozan Alkan, Mu Yayınları / Kayıp Şeyler Divanı – Pelin Batu, Everest / Karmaşık Duygular – Stefan Zweig (Çev. İlknur İgan), İş Kültür / Batı Kültürü Önünde Hiçbir Saplantım Yok – Yüksel Arslan, Ferit Edgü, YKY / Düğmeler – Nihat Özdal, Yasakmeyve / Üç Kuşak Annenin Yemek Notları – Haz. Selvin Gaffuroğlu, Özel… 1) “Atatürk ve Hekimler” – Prof. Dr. Metin Özata; Trablusgarp, Balkan ve I. Dünya Savaşları’nda hizmet veren Tıbbiyelilerin öyküsünü anlatıyor. Önemli bir kaynak ve oradan alıntılarım olacak. 2) “Kayıp Şeyler Divanı”yla Pelin Batu, şairlikte sınıf atlamış. 3763 Bilmekte fayda olabilir: İlk hastane MÖ 431’de Sri Lanka’da kuruldu. / Tuvalet kâğıdı MS 851’de akıl edilmiş. / İlk üniversite Fas’ta 859’da eğitime başlamış. / İtalyanlar gözlüğü 1285’te bulmuşlar. / İlk pizza restoranı 1738’de Napoli’de açılmış. / İlk senfoni 1740’larda bestelenmiş. / İlk fotoğrafı Fransızlar çekti (1826). / Revolver tabancanın tevellüdü (1835). / Antonio Meucci adını duymuş muydunuz? Güya telefonu 1871’de o keşfetmiş… 3764 Merak ettiğim iki “İlk” daha var: Futbolda ve atletizmde ilk şikeyi kimler yaptı? 3765 “Kayıp Şeyler Divanı”ndan – Pelin Batu ÖLÜMSÜZLÜK Derler ki ektiğin ceviz boyuna ulaşınca, ruhunu teslim etme zamanın gelmiştir. O yüzden bir akademi kurdum, kargalara ceviz bozma sanatını öğreten, ağaçlar göklere uzanırken var güçleriyle gagalasınlar diye. O yabancı yaprakları emin, canlarım, kollarına çalın, iliğini, sütünü alın, zayıflatın, hastalandırın, bütün gücünüzle gıdıklayın ki ben nice hayatlar yaşayayım. 3766 Entelektüellerin kadersizliği: Entelektüel için değil dizi bir tv programı bile yoktur. Peki, entelektüel için özel lokanta, sinema, gazete, dergi, şarkı, türkü bilir misiniz? Dünyanın genel odak noktası “vasatlardır”. 3767 “İlhan Berk’le Şiirin Anayurdunda”dan – Feridun Andaç: “Evliya Çelebi’yi de okuduğum için tarihten, toplumdan ayaklanma duygularını hissediyorum. İstanbul Kitabı büyük kafa tutmak kitabı, büyük hırçınlığımı görüyorum. Her şeyi paramparça etmek istiyorum. Bu tiksintiyi, bu kusmayı, küçük İskender’in bugünkü kusmasını, ben sanki o gün yaşamışım. Benim bu kusmamı bugün küçük İskender yapıyor. Çünkü onun da bakışında bu gözüküyor. Küçük İskender’i seviyorsam, bu kusması ile seviyorum”. “Betim, içerik olarak imgeseldir, demek biraz zor. Eğer bu şiirse öyle. Mesela Bacon’ın denemelerini Eliot müthiş şiirsel buldu. Ben Kâtip Çelebi’de, ondan sonra birçok tarihçimizde anlatım düzeninde müthiş şiirler bulurum. En şiirsel betimlemeyi de çağdaş yazarlar içinde, Sait Faik’te bulurum, meselâ. Düzyazıdır, ama o betimler müthiş şiirlerdir.” Şairlik benim için, çok söyledim, yineleyeyim: Ermişlik, keşişlik işidir. Şairlik fukaralıktır. “Ancak fukara olan iyi şiir yazar,” bile diyebiliriz. Azizlerdir, 3752 2011 ürünü “Bizans Sultanı”nda anlatıcım, Santa Tereza’da halasını aramak için Kinsey Millhone’dan yardım ister. Kendi dizisinde 32 veya 39 yaşlarındayken “Bizans Sultanı”nda 61 yaşında ak saçlı bir emeklidir Kinsey. (Bu ve nice nüans, “Bizans Sultanı”nı irdelediği yazısında, İbrahim Yıldırım’dan kaçmayacaktır.) Romanın İngilizcesi (The Sultan of Byzantium) ABD’de dağıtıma girerken bir adedinin Sue Grafton’a yollanmasını rica ettim. Geçen yaz internette, AngloAmerikan âleminde hakkımda çıkan yazıları irdelerken beni bir sürpriz bekliyordu; Wikipedia’da Kinsey Millhone maddesinde “Kinsey Millhone diğer kitaplarda” başlığında üç yazar (Bill Pronzini, Sara Paretsky ve Selçuk Altun) vardı ve en uzun alıntı “The Sultan of Byzantium”dandı. 3753 (Kendime not: Eğer Sue Grafton “Z” harfinde Kinsey’i öldürmeye kalkarsa onu yedirme. Kinsey’i bir Türk’le evlendirip İstanbul’a getir ve 60’lı yaşlarında maceralarına İstanbul’da devam ettiği bir roman yaz!) 3754 Londra’da yalnızca ıskalanmış Amasyalı Aziz Teodor >> 10 3 Aralık 2015 KItap