18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

önemli bağı olmayan sayısız şair de doğum tarihleri gözetilerek sıralanabilir. Ben bu antolojiyi hazırlarken 1920’yle birlikte gelişen Türkçeyi merkeze alan ve zenginleştiren şairleri seçip belirlerken en iyi sınıflandırmanın yirmi yıllık dilimlerde yapılabileceğine karar verdim. Bu dilimlerde iki ana şiir çizgisi altında toplam dört ana, on dört ara başlıkta akım, kuşak ve eğilim tespit ettim. Gerçi bunlar daha da açılabilir ve alt başlıklar oluşturulabilirdi. Fazlası bir antoloji için abartı olur düşüncesiyle yapıyı böyle kurdum. Aksi takdirde klasik antolojilerde, hatta en ilgi görenlerinde bile okur, hep birbiriyle bağı bulunmayan şiir örneklerini okumak zorunda kalıyor. Antolojide bu yöntemle yalnız şiirseverler değil, edebiyat öğrencileri ve akademisyenlere de farklı bir bakış açısı kazandırmayı düşündüm. “İKİNCİ YENİ, MODERN TÜRKÇE ŞİİRDE BİR SIÇRAMA TAŞI” Çalışmanızı 1920’lerden 2000’lere kadar getiriyorsunuz. Sonrası için ne düşünüyorsunuz? Biraz da bugünün şiirinden bahsetmenizi istesem? Şu an şiir üzerine incelemelerimi kitaplaştırma çalışmaları içindeyim. Antolojinin devamını yapmak istiyorum. Yeni bölüm 20002020 arasını kapsayacak. Hazırlıkları devam ediyor 34 yıl içinde tamamlanacağını öngörüyorum. Günümüz şiirine gelecek olursak 2000 sonrası yazılan şiir üzerine bir bakış oluşturmanın tabii ki erken olduğunu düşünmüyorum. Görüleceği gibi Modern Türkçe Şiir Antolojisi’nin son bölümü 20002010 arası yazılan şiirler. Şiir her ne kadar Türkiye’de sıkıştırılıp geri plana püskürtülmeye çalışılsa da milenyum sonrası oldukça dinamik bir şiir serüveni yaşandığını düşünenlerdenim. Okuru, izleyicisi, kitap yayını ne kadar sınırlı da olsa kendi içinde çok farklı devinimler yaşadı bu dönemin şiiri. Bu dönemde birçok yönelimin içinde düşünebileceğim oldukça başarılı kadın şairlerin ortaya çıkışını özellikle anımsatmak isterim. 1990’lardaki kıpırdanış, ardından gelen on yıl içinde ciddi bir ivme kazandı. Cinsiyetçi ideolojinin her boyutuyla baskın olduğu bir toplumsal ortamda kendi hayat ve varlıksal sorunlarını öne çıkarıp erkek egemen söylemden topyekun C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I kopmayı başaran ilginç bir çeşitlilik çıktı ortaya. Bu eğilim ve yönelimlerin sayısını çoğaltmak mümkün. Özetle Türkçe şiir kendi kabuğu içinde çeşitlenmeyi ve zenginleşmeyi sürdürüyor fikrindeyim. Bugünün şiiri deyince milenyum sonrasını kastediyorsanız basit bir değerlendirme yaptım. Ama tam “bugün”ü kastediyorsanız ne diyeceğimi bilemiyorum. Peki, son olarak antoloji hazırlanırken incelediğiniz yirmi yıllık dilimler içinde en çok etkilendiğiniz ya da şiir yaratımının en zirvede olduğunu düşündüğünüz bir dönem söyleyebilir misiniz? Neden? Tabii ki. Ben dönem olarak ikinci yeni şiirini merkez alan dilime (19541960) kendimi yakın hissederim. İkinci Yeni, modern Türkçe şiirde bir sıçrama taşı. Bu sanattaki deneysel açılımlar, özgürlük duygusu bence şiir özelinde bu zaman diliminde belirir (gerçi, kapalı, içe dönük, içinde dil bozumculuğu barındırın bir şiirdir de aynı zamanda). Dolayısıyla ardından gelen şiir çizgi ve kuşaklarını çokça etkileyen usta şairler bu dönemde ortaya çıktı. Yani bu şiirin bir yol açıcılığı var. Nedenine gelince birçok parametreden söz edilebilir. Bunlardan ilki tabii ki Demokrat Parti iktidarının o dönem yarattığı baskılar. Hatta bu şiirin kapalılığını, dönem baskısının bir sonucu olarak yorumlar pek çok kişi. Bir diğer parametre, o on yıl içinde Türkiye entelektüel ortamı dünyadaki modernist sanatlarla tanışacak, dolayısıyla da birçok deneysel arayış o yıllarda pek çok sanat dalında sanatçılarının ufkunu genişletecek. Örneğin Ece Ayhan şiirindeki söz dizimini bozma fikri dünyadaki atonel müziğe yaslanır. Bu etkileşimler çoğaltılabilir ve buna benzer başka parametreler de sayılabilir. Tabii ki toplumsal baskının rolü önemli ancak tek başına belirleyici değil. O halde sohbeti sizi etkileyen İkinci Yeni şairlerinden aklınıza şu an gelen bir dörtlükle tamamlayalım mı? “Doğanın bana verdiği bu ödülden / Çıldırıp gitmemek için / İki insan gibi kaldım. / Birbiriyle konuşan iki insan…” (Edip Cansever / Şairin Seyir Defteri 1980) n Modern Türkçe Şiir Antolojisi (İki Cilt)/ Orhan Kahyaoğlu/ Ayrıntı Yayınları/ 1358 s. 1337 1 E K İ M 2 0 1 5 n S A Y F A 1 9 Fotoğraflar: Can EROK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle