27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

ROQEI' Be|1|'El1S'1¦El1 'ACİ0l'l10 Sözlüğü' OKURLARA Klası k Batı Mı izı ğı , Opera ve Bale ı 'le ı lı şkı lerı mı zı n geçmı şı ' neredeyse ı kı ' yiizyı l gerı ye gı dı yor. Dı şarı dan gelen miizı syenlerı n çalı şmaları ı 'le ba miizı k Tı irkı ye'de de sevı 'lmeye başlanmı ş. 1917 yı lı nda Theodor W. Adorno, Türk Mazzğzmza yanı sı ra yirminci yüzyı lı n en Batı M vizı ğı ' eğı 'tı 'mı ' de veren Darı ilelban İstanbı ı l'da İki ucu Adorno'lu kitap Ü AIİ BULUNMAZ kı ı rı ı lmı ı ş. Bı ı alanda kokla adı mları n atı lması ı se önemli fikir ve insanları ndandı . Ya ir kişi hakkı nda sözlük hazı rlı yorsanı z, neleri içeri aldı ğı nı zla beraber, neyi dı şarı da bı raktı ğı nı za hemen yı mlanan yapı tları odaklanacak geniş bir kitleyle karşı laşabilirsiniz. Ustelik Theodor W. Adorno gibi biriyle ilgili kavram ve olay kazı sı na giriştiğinizde işiniz daha da zorlaşı r. Adorno, nereden bakarsanı z bakı n yirminci yüzyı lı n düşünsel anlamda en “yı rtı k” insanları ndan. Yı rtı k, çünkü onca düz kafanı n arası ndan kendini gösterip entelektüel ve eleştirel bağlamda döneminin sözcüğünü yapmı ş biri. Bumalı : Ornegin Marcuse, yine Adorno'yla saf tutmuş Horkheimer. Sözlüğün kimi maddelerinde bu iki isimle birlikte daha pek çokları na yer vermiş Behrens. Beri yandan sadece felsefe ve sosyolojiyle değil, müzik hatta fotoğrafla uğraşması , Adorno'nun çok yönlülüğünü gösteren temel tutamaklardan bazı ları . Cı ı mbı ı rı yet donemı nde başlı yor. 193 6 yı lı nda Ankara Devlet Konservatı ı va nı n hâlâ okunuyor ve görüşlerinin dik kate alı nı yor olması rı , 1940 yı lı nda da Koy bunu kanı tlı yor. RoEnstı tı ilerı ' kı ı rı ı lı ı yor. Mı iger Behrens de zı kte bı zlı bı r ı 'lerlemenı 'n ve F (Faşizm) Cetveli. Adorno'nun özgün deyişlerinden biri de “Kulaklarla Düşünmek.” Eleştirel teorinin düşünme edimini “optik cazibenin etkisinde kalmı ş olmaktan çok, akustik ya da dinleyen bir düşünme” şeklinde açı klar. Burada Adorno'nun müziğe ve sese yüklediği rolü daha net görüyoruz. Müziğe düşkün besteci ve yorumcu Adorno'nun, matematikle arası nı n hayli açı k olması şaşı rtı cı gelebilir. Ama ona göre matematik “şeyleşmenin bir ifadesi.” “Estetik fenomenlerin mate de başlangı cı dı r ba tarı bler. Konı ı ı 'le ı lgı lı ' kı taplar rün kavramsal dünda bı ı tarı bten sonra yayası ndan, görüşleyı mlanmaya başlamı ş. Klası k Batı miizı ğı ' ı le ı lgı lı ' rinden, besteciliği ve müzik eleştirı lk kı taplar konservatı ı var oğrencı lerı ' ı 'çı 'n bazı rlanmı şmenliginden tadı meğı tı m kı tapları olmı ı ş do lı k örnekler veriyor. ğal olarak. Arada tek tı ik kı taplar yayı mlanmı ş olsa da bı ı anlayı ş yakı n zamana kadar pek değı şmemı ş. Batı mvizı ğı nı n ı inlı i bestecı 'lerı nı 'n yaşamoykı ilerı , eğı tı m kı tapları nı n arası nda kaybolı ı p gı tmı ş. Son yı llarda ı se alanla ı lgı lı ' yoğı ı n bı r yayı ncı lı k çabası gozlenı yor. Bellı ' başlı yayı nevlerı mı z k1.l¦Lllı 1'll:ı lı Adorno $özIüğü'yle bu büyük düşünü matikleştirilmemesini” savunması , matematiğe soğukluğunun kendince haklı bir açı klaması . Eldeki sözlük, kavramları na bir yolculuğu içerdurak ve insanları da önümüze getiriyor. Orneğin hayatı nı n çok önemli bir bölümünü olumsuz yönde etkileyen N asyonal Sosyalizm ya da neredeyse kendisiyle beraber anı lan kültür endüstrisi. MAMUT, SU AYGIRI VE FİLDİŞİ KULE Tabii etkilendiği ya da omuz omuza çalı ştı ğı insanlar da var: Beethoven, Kant, Kierkegaard, mekle beraber, Adorno'nun hayatı ndaki önemli rada yine saygı yla anı lası isimlere de parantez aç Her şeyin yanı nda, en azı ndan Marcuse ve Horkheimer'la karşı laştı rı ldı ğı nda çok daha zor anlaşı lı r bir dil kullanan Adorno'nun kavramsal dünyası na giriş için de bir kaynak sayı labilir eldeki sözlük. Mahler, Hans Eisler, Benjamin... İsimleri saymı şken Adorno'nun caz üzerine yazdı ğı zamanlarda kullandı ğı “Hektor Rottweiler” adı na değinmeden olmaz. Behrens, sözlükte caza karşı kı zgı nlı ğı yüzünden Adorno'nun, bu müzikle ilgili bir şeyler yazarken Hektor Rottweiler ismini kullanmayı tercih etmiş olabileceğini söylüyor. CET\[ELİELİNDE BİR DUSUNUR ba konı ı da bem sı stematı k Behrens, sözlüğü ya da kitabı inceleyenlerin dikkatinden kaçmayacak derecede sı nı rlı sayı da kavram ve olaya yer vermiş. Yazarı n buna bir açı kg lama getirdiğini hemen not ede Ama daha ilginci, Horkheimer ve Adorno'nun birbirine bazen hayvan adları yla seslenmesi. Orneğin Adorno'nun Horkheimer'a “mamut”, Horkheimer'ı n da Adorno'ya “ su aygı rı ” demesi. Ama bunun da düşünsel bir altyapı sı var. The Beatles'ı kültür endüstrisinde hatı rı sayı lı r derecede yüksek bir yere koyması da aynı düşünsel altyapı nı n sonucu. bem de bı 'lı 'nçlı ' bı r yayı ncı lı k yapı yorlar. Unlı i bestecı lerı n yaşamoykı ilerı nı n yanı sı ra, ı inlı i miizı k sanatçı ları mı zı n kaleme aldı kları kı taplar da okı ı rlar tara?ndan ı lgı ' ı 'le ı zlenı yor. Konser salonları mı zı n ve Ã' 1 lim; Behrens, daha geniş Adorno 1. 1. 1 I. İİ' ,r ı ' B ` ı .P 4: "M ,H ı lı 1 orkestraları mı zı n sayı sı gı derek artı yor. Bı ı bafta sı zlere Klası k Batı Mı izı ğı , Opera ve Bale konı ı ları nda, iilkemı zde şı 'mdı ye kadar yayı mlanmı ş kı taplardan çok genı ş bı r derİı leme sı ı nı ı yorı ı z. Prof Dr. Pı nar Aydı n Hoca, bazı rladı ğı dosya ı le sağlı k kı 'tapları nda oldı ı ğı ı gı bı ' ba konı ı da da yetkı 'n oldı ı ğı ı nı ı ortaya koyı ı yor. Bol kı taplı giinler. .. İ sözlüğü veya bu minvaldeki bir eser için kapı araladı ğı nı , “çaba göstermeyi kı şkı rttı ğı nı ” söylüyor. Adorno ile ilgili çalı şma yapanları bir kenara koyalı m, düşünürün kı yı sı ndan geçenlerin bildiği en baba kavramlar kuşkusuz ' “kültür endüstrisi” ve “diyalektik.” Ama başka ve belki de ilk defa duyulacak sözcükler, kavram ve olaylar da var Behrens'in çalı şı Behrens, Adorno'nun yarattı ğı etkinin kalı cı lı ğı nı Stuttgart ile Frankfurt arası nda işleyen “Theodor W. Adorno Ekspresi”ni hatı rlatarak vurgular. Yolculukları nı sessizce gerçekleştiren Adorno'nun adı na böylesine tantanalı bir tren seferi konması da az biraz ironik. Aslı nda onun tuhaf ciddiyetine ters düşen başka örnekler de var. Mesela bazı yazı ları nı n ilk bölümlerini tuvalet kâğı dı na yazması . Bunlardan biri, Mahler'in “Binlerin Senfonisi” hakkı ndaki ilk cümleler. ması nda. Bunlardan biri, düşünürü ters yüz etmeyi hedefleyen ve onu anlamamakla övünen bir grup “mizahçı nı n” düzenlediği “Adorno'ya Benzeme Yarı şması .” Yine Benjamin'den etkilenerek oluşturduğu “Bilmece Karakteri”yle Adorno, sanat yapı tları nı çözülesi bir bilmece olarak niteler; dahası , Adorno, peşinden gidildiği kadar eleştirilen de bir düşünürdü. Behrens, onun, caz müziğini yerin dibine sokarken siyahlarla beyazlar arası nda ayı rı ma gitmesinin ve “zenci” kelimesini kullanması nı n hayli tepki çektiğini aktarı r. Bunun yanı nda Adorno, hiçbir zaman “fildişi kule” de oturduğunu reddetmez. Hatta “fildişi kuleden korkmamalı ” der. Hemen eleştiri okları nı sivriltmemeli, cümlenin dibi beklenmeli; Ador IURHAN GÜNA Y eposta: Adorno, yirminci yüzyı la düsüncede, eleştiride ve müzilİte önemli yapı tlar kazandı rmı ş "yı rtı k" bir isimdi. Ama aynı zamanda peşinden gidildiği kadar eleş ona göre dünyanı n anlamı , bilmece olan sanatta gizlidir. Kültür endüstrisinin cisimleştiği kişilere Adorno “Eksantrik Palyaçolar” sı fatı nı uygun görür. Mesela Adorno için bu palyaçoları n en önemlilerinden biri Hitler'di. turhangunay@cumhuriyet.com.tr cumkitap@cumhuriyet.com.tr tirilen de bir kişiydi. İşte Adorno Sözlüğü, onun düşünsel dünyası na giriş için önemli bir kaynak. no için “fildişi kule”nin anlamı “ gerektiğinde hemen dı şarı koşulabilecek ve kapı sı açı k düşünme mekânı ”ydı . Böyle söylediğinde fazla kı zamı yorsunuz bu gı cı k adama... l alibu1unmaz@cumhuriyet.com.tr “Otoriter Kişilik İncelemeleri”nde geliştirdiği http://bulunmazali81.blogspot.com “cetveller” de anı lmaya değer: Sı nı rı , ölçmeyi istediği şeye göre değişen sorularla belirlenen AS Adorno Sözlüğü/ Roger Bebrens/ Çeviren: (Antisemitizm) Cetveli, E (Etnosantrizm) Cetveli Mustafa Tvizel/ Versı ı s Kitap/ 260 s. İmtiyazSahibi: Cumhuriyet Vakfı adı na Orhan Erinç<>Genel Yayı n Yönetmeni: İbrahim Yı ldı z <>Yayı n Yönetmeni: Turhan Günay<> Sorumlu Müdür: Miyase llknur<>Görsel Yönetmen: Dilek Akı skalı <>Yayı mlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Bası n ve Yayı ncı lı k A.Ş. <> Idare Merkezi: Prof. Nurettin Mazhar K İ T E Öktel Sok. No: 2, 34381 Şişli İstanbul, Tel: 0 (212) Esenyurt İSTANBUL. <>Cumhuriyet Reklam: Genel Müdür: Özlem Ayden/ Genel Müdür Yardı mcı sı : Nazende Pal/ Reklam Koordinatörü: Hakan Çankaya/ Müşteri Temsilcisi: Ozan Altaş<>Tel: 0 (212) 251 98 74750 (212) 343 72 74 <>Yerel süreli yayı n <>Cumhuriyet gazetesinin ücretsiz ekidir. CUMHURİYET KİTAP SAYI 1096 17 ŞUBAT 2011 l SAYFA 3
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle