Katalog

Komet, şairane bir yanıtla ‘Olabilir Olabilir’ demese bu söyleşiyi yapmazdık ‘Resim kıskanıyor, çünkü şiirler daha çılgın’ “Bulutlar geçiyor. Bulutlar çok güzel geçiyor./ Sömürücüler her gün bizi sömürüyor./ Mevsimlerden kaçı aklımızda kalmış?/ Bu plak bana çok dokunuyor./ Çelişiyor yeni gömleğim/ le yeni gömleğime bakışım./ Çelişiyor yaptıklarım/ la yapmak istediklerim./ Kesinleşiyor artık/ Sınıfta kaldığım.” Sınıf Meselesi/ 1969/ Kitaptan Biliyorum Komet belki eleştirecek. Amma attın tuttun be çocuk diyecek belki. Olsun varsın.. Şiiri sevdası, öyle ki resimden çok daha fazla, hatta en özeli. Gözü kör değil şiirinin, ne cingöz kör, ne saftorik mutlu demem de bundan. Hayata restine gelince, biz sanatını takip edenler, seni senden daha yalın, daha objektif görebilenler adına, iyi ki çektin/çekiyorsun o restleri diyorum işte. İnsanların daha az ıstırap çektiği bir dünyayı, daha suçsuz bir dünyayı özlüyor hepimiz gibi. Bütün bu duygular şiirine de etkiyor, resmine de. Dediği gibi “bir balmumu gibi bütün izleri alıyoruz”. Bakalım Komet tuvalini küstürmeden, şiiriyle daha neler söyleyecek, ‘daha iyi bir dünya için’… Söyleşileri yaparken titiz hatta çok titiz Komet. Bunun nedeni ise birkaç kez, söylemediği şeylerin sanki söylemiş gibi yazılması ya da anlamların evrilip çevrilmesi nedeniyle yanlış anlaşılmalar doğmasına meydan verilmesi. Öyle bir olay var ki yakın zaman önce başına gelmiş. Egemen Berköz, gazetemizin Kültür Sanat Servisi şefidir. Kültür Sanat Servisi’nde görev yaptığım sıralarda, kendisiyle yıllarca çalışma imkânı buldum. Onun çok iyi bir şair olduğunu ilk elden bilenlerdenim. Komet’in söyleşisinde bir yanlış aktarılma vakası da yakın dostu Egemen Berköz’ün şairliği ile ilgili sözleri üzerine gerçekleşmiş. Komet söyleşi sırasında muhabire, kendi kuşağındaki şairleri sayarken Egemen Berköz’ün adı geçince, muhabir “A o da mı şair” diye şaşırmış. Komet de “Egemen önemli bir şairdir üstelik” demiş. Ama söyleşi yayımlandığında metinde söz konusu soru ortadan kalkmış, sadece “Egemen çok önemli bir şair” kısmı kalmış ki, bu da diğer şair arkadaşların önemli olmadığı gibi bir anlam kaymasına neden olmuş. İşte bu nedenle bu söyleşiyi yaptığımızda da Komet ile tüm soruyanıtların üzerinden tek tek geçtik. Herhangi bir yanlış anlaşılma ve aktarma olmaması adına.. Komet ile yarım asırlık yazı ve şiirlerinden seçmelerin yer aldığı kitabı “Olabilir Olabilir”i bir konuştuk, pir konuştuk!.. SAYFA 4 olmak zararlı olabilir. Keşke şiir yazma, sanat yapma azabından uzak kalsaydım. Bu kitap elli yıllık çalışmaların bir bölümü. Evet, Türkçe şiire, Türk şiirine bir saygı sunumu olabilir ancak. ‘KİTABIM BİR İDDİA DEĞİL’ ‘Olabilir Olabilir’ bir yönüyle bir iddia da mı? Yoksa şiirle kavrulan yüreğe su serpintisi mi? Bir iddia demek doğru olmaz. Şiirimize değişik bir tat, acıyla karışık bir mizah, düşünce dertlerimi katmaya çalıştığımı söyleyebilirim. Komet başlıca hangi şairleri en çok neden sever? Yıllardır şairlerin yakınında yaşadım. Önemli, önemi daha az şairlerimizin çoğunu tanıdım. Büyük kısmıyla arkadaşlık ettim (şimdi bakıyorum da isim saymaya kalksam elliyialtmışı bulur, yeriniz kalmaz, ama ısrar edip de say derseniz hepsini mutlaka yazmanız lazım (çünkü bazen birkaç isim koyup kesiyorlar). Şimdi sevdiğim şairler deyince o kadar çok ki, eski ve yeni olarak yüzleri bulur. Ben çok etkilenen bir kişiyim (“kişi”ysem doğal olarak), her şeyden herkes etkilenir ama ben özellikle kendimi kapamam etkilere. Onun için bu kitapta çok değişik tarzda şiir ve yazılar, var bunu yapmaktan çekinmedim çünkü bir uyumlu entite yaratmak amacım değildi. Belki on ayrı şair var gibi, bir antoloji gibi olsun, “bir tek BEN” olmasın istedim. Bu diğer sanat alanlarındaki çalışmalarımda da böyle. Artık öyle tek bir üsluba yahut tarza bağlı kalmadan da bir şeylerin olabileceğini sanıyorum. Çünkü çok çeşitlilikler ve yaratımlarla, çelişkilerle dolu bir dünya eskiye göre yanımızda şekilleniyor. Ve biz çok değişik tip insan ve kültürlerle daha çok karşılaşabiliyoruz. Televizyonda ülkemizin ve bütün evrenin çok ayrı kültür katmanları arasında allak bullak oluyoruz. Ama Rimbaud, Yahya Kemal, İlhan Berk, Edip Cansever, Ece Ayhan’ın etkileri en başta geliyor gibi. Kendi kuşağımın şairleri ve daha gençlerden hayran olduğum on beşyirmi çok iyi şair var. Ë Gamze AKDEMİR azıl Hüsnü resminizi şiirinize tercih etti.. Edip Cansever hiç beğenmedi.. Ece Ayhan kesti biçti.. Ama vazgeçmediniz.. Bıkmadınız.. Şiir yazdınız, yazdınız.. Ta ki kendinize de serzenişte bulunduğunuz dağınıklığınızdan sıyrılıp bu kitabınızı, “Olabilir Olabilir”i yayımlayana dek.. Bu kitap kendinize, o şiir sevdanıza, birikiminize bir saygı sunumu da mı bir yandan? Kitabın son durumunu bazı nedenlerden dolayı kontrol edemediğim için F bazı yanlışlıklar oldu. Bu arada bazı şiirler mesela ilk şiir yarıda kesilmiş gibi, halbuki arka sayfada devam ediyor. Bunlar önemli. Ayrıca şiirde sözcük ve dizelerin yerleştirilmesi, sayfa düzeni çok önemli. Maalesef bunu da tam anlamıyla yapamadık. Kitapta sadece şiir ve şiirsel metinler değil, düzyazı denemeler de var. Bu kitabın ‘ben’ ile fazla ilgisi yoktur. Sizin, sizlerin, onların, herkesin, bizim şiirimizi yazmayı tasarlamış olabilirim en çok. Saygım ancak anadilime ve Şiir’e olabilir. Ayrıca şiire veya dünyaya fazla sevdalı ¥ CUMHURİYET KİTAP SAYI 943