Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Türkçe Cünlükleri Feyza Hepçilingirler 27 Mayıs Cuma CC '"Tteşekkür ederim" yerinc "TeI şckkiir ediyorum." diyenler 1 kadar, "Te^ekkür ettim" diyenler de var. Bunlara da, "Ne zaman? Hiç duymamışım" demek geliyor içiın den. Yine 27 Mayıs cuma T ürkiye Yazarlar Sendikası'nın (TYS) genel başkanlığına aday olmam, salı günü teldif edildi; çarşamba günü kabul ettim, perşembe günü Bursa'daydım, bugün Balıkesir'deyim. Gece îstanbul'a döneceğim, yann genel kurula katılacağım. Olacak iş değil. Pazar günü de oylamanın bitmesini beklemeden, Mardin'e gitmek üzere hareket etmem gerekecek. Benitnki hangi akla hizmet, belli değil. kültürsanat dergisini yanlarında taşınıalarıni; olmadı otobüsün gazctelerinden birini okunıalarını. Hep canları sıkıldı, durnıaksızın oflayıp nufladılar. Dün Balıkesir'e gelirken, önüınde, çar şaf gibi açılmış Günaydın gazetesindeki bir köşcnin adı ilgimi çekmiştı: "X Large". Çarşıda pazarda kullandığımız yet memiş, gazete köşesine ad da nıı yapmı şız bıı sözür1 Aferiıı bize! Bir de şu ayrı yazılması gereken da'lar, de'ler... Gazctelerimiz bile yapıyor bıı yanlışı artık. Çetin Altan bile yapıyor. Dünkü Milliyet'te, "Şeytanın Gör Dediği" köşesinde, Sezar'ın, "Sen de nıi Brutusr*" dediğine değinmiş, Altan ve Sezar'ın bu çok ünlü sözünü: "Sende mi Brütüs..." diye yazmış. Gerçi sonuna soru işareti konmamış; ama bu sorıınun yanıtı olsa olsa, "Hayır, bende değil; arkadaşımda." olur du. Yine 27 Mayıs Cuma Yine 27 Mayıs Cuma, gece iiıün vermiş bir ad. Elimdeki kitabın üstünde "öyküler" yazıyor; ama kitap üç bölümden olus,uyor aslında. tlk bölüm, 10 öykü içeren "Oyküler", ikincisi "Söy leşiler", üçüncüsü de "Ne Dediler?" ki Ismet Kemal Karadayı'nın, hukukçııluğıı vurgulanarak, yazar, şair, denemeci kimliğine ilişkin değerlendirmeler, övgüler yer alıyor bıı bölümde. "Öyküler" başhğı altında toplanan on öykü de kısa kısa, anı tadında, şiirsel bir biçemle yazılmış, öyküler. Hatta şiire, gereğindcn çok yaslandığı da söylenebilir bu öykülerin. "Kurallar mı gerçek? Anlamı tnı var, alqkanlıklara alıynamn, alıştna anlaşmalanna zorlamamn'•>Ya şu, yüre&tmızı oyan, oynalan krir baskılar, kıskanç gözaltılar? . Yanı oklar, kalkanlar, kılıçlar Yanı toplar, tüjcklcr, sığınaklar. Yanı atom, yani nötrun, yanı tşın " (s. 9) Şiirde hoş dura nı, öykü kaldırmayabilir. Kanımca, öykü okııru, çağri!)iiTilarla, dııygıılanımlarla yetinmez, neler olup bittiğini de anlamak ıster. "Piyer Loti günleri, 'özel oto' dalgınlıkları... Kaşıklarını almayı ıınuttuğum ikililerdeki 'nisan gülleri'ni tuttuğum hüzünlü günler ve ayrılıklar... En çok da geteleri dokunuyordıı o gölgc, o sessizlik; o, kıyılardan dağlara uzayıp giden iyiniyet ve özlem..." (s. 12) îlk öykünün son tümceleri bunlar. "Ağlamam!, Hayır, ağlamayacağım..." diye de öykü bitiyor zaten. "Kaşık"h tümceyi, sifreliyse de şifresini çözebilmek amacıyla, belki elli kcz okudum; ama başarılı olduğumu söyleyemem. le yazılmış "onlar" sözcüğü? Tiimce için de "o" sözcüğünün büyük harfle yazıldığını da sıklıkla göriiyoruz. Allah ve peygamber kastedildiğinde büyük harfle yazılmabina gözlerimiz alışık; ama Atatürk kastedildiğinde bile büyük harfle yazılmamalı bencc. Kişi adılı olan 'o'nıın, bii yük harlle yazılması gerekmiyor; bıına iliş,kin herhangi bir kııralımız yok. "Bjr yer, bir şcy, her şey" gibi sözlerin hep bi tişik yazılması, gözü rahatsız etmekle kalmıyor; bir süre sonra sinir bozucu oluyor. Bu, Karadayı'dan çok, yayınevinin natası. Yayınevlerinde yazım kdavuzu kullanan düzeltmenler kalmadı m\? Nasıl yapıyorlar düzeltmeleri, ncye göre? Hangi yazım kdavuzuna bakıka bu söz lerin, sözcük değil, söz olduğıı ve ayrı yazılması gerektiği göriilebilir. 29 Mayıs Pazar T YS'de seçimi kazanmazsam üzül mcyeceğimi biliyordunı; ama sevineceğimi, doğrusu tahmin etmiyordum. Hele genel kuruldaki dünkü havayı soluduktan ve okurlarımızm orada bu lunmadığına durup dıııııp şükrettikten sonra... Yok, ben gerçektcn baş edeme2dim. Şimdi ver elini Mardin! 30 Mayıs Pazartesl I stanbul'dan Bursa'ya gelirken, Bursa'dan Balıkesir'e geçcrken ve şimdi Balıkesir'den tstanbul'a dönerken, otobüslerde yanıma hep genç, güzel ve okuryazar olduğundan asla kuşku duyulmayacak kızlar oturdu; ama yoltu luk(lar) boyunca hiçbiri, tek satır okumadı. Nasıl isterdim çantalannda birer kitap bulundurmalarını; bir edebiyat, I stanbul'a az kaldı; arabalı vapurdayız ve ben bu yolculuk süresinee okudu ğum üçiincü kitabı bitimıek üzere yim. tlki îsmet Kemal Karadayı'nın "()rtaköy'de Zaman" (Güldikeni Yayınları, 2000) adlı öykü kitabıydı. tsmet Kemal Karadayı, hııkııkçu; saveılık ve avukatlık yapmış; edebiyat alanında da şiir, dene me, öykü, günlük gibi çcbjtli türlcrde Şairlik alışkanlığından olsa gerek, Karadayı sık sık tersU yüzlü tümceler kurııyor: "Eskimiş bağlar, başka'lı bağlılıklar ge(,erliydi çünkü ' gibi. Kimi tümceleri de aliterasyonlu: " .. eğilintlerın içtenlığı, feyzahep@yahoo.com ıh\kilcrin c&itunli olmaudtr ", " .. kendimc 'özgiin' sayılan üzgün anlartnı arılatıyor " gibi. Kitabın yazınıla ilgili çok soAdres: Yılclız Teknik Üniversilesi Tiirk Dili Börunu var. Orneğin, "Durakuyorduk, yılgı lümü Çukursaray Binnsı Kal: 2 Otılar mı'1" tümcesindc niye büyük harf Barbarus BulvarıYıldız 80750 / lst. B en bu Mardin'e vuruldum. Bunıı bilir, bunu söylerkn. Gerçek bir kültür mirası... Üzerıne titrenmesi gereken değerde bir miras. tyi ki bunun farkında olan bir valisi var. • Bir edebiyat devi. aratılış üzerine efsanevî bir roman. Büyüleyici bir anlatım... Harry Mulisch "Mulisch'in Süreç'ine benzersiz bir roman, hatta romanlann romanı diyebiliriz." Frankfurter Allgemeine Zeitung "Olağanüstü bir roman. Çağdaş bilimin, dinlerin ve yaratılışın doğasının büyüleyici ve karmaşık bir sorgulaması." San FrancUco Chronicle "Romana bu büyüleyici parıltıyı veren, Mulisch'in usta bir anlatıcı olarak becerisi. Roman boyunca okuyucu için ipuçlanm ustahkla yerleştiriyor ve arada kopuk uçları birleştirerek bir gerilim oluşturuyor." The Times DOĞAN KİTAP www.dogankıtap.com.tr SAYFA 30 C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 80