27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

çıplak gerçeği budur. lnsanlık bu "fay hattı' üstündedir. Dün iiyle değıl mıydı? Doğrudur, tarih boyunca zalim mazluma karşı benzcri silahları, benzeri demagojileri kullanagelmiştir. Kennedy Küba'ya saldırır, Vietnam'a asker çıkarırken, Hitlcr'in, Mussolini'nin saldırıları başlarken, Pinochet'in darbe gcrekçelerinde hep aynı söylem, aynı maske, aynı demagojiler, aynı provokasyonlar gizlidir. Kara purıtolıı bölümlerde özellıkle ABD ve Ingila emperyahzmıne olan öfke tortusu zıft gibi yoğun Yine de az... Dünyayı yüzyıllardır inleten, sadece Hindistan'a 200 yıl kene gibi yapışan Ingiltere hâlâ okullarda "üstünde güneş batmaz imparatorluk" diye, hayranlık duygusu pompalanarak öğretiliyor. Bakın, Ingilizlerin "Susurluk"u da, Paris'te parçalanan Mercedes'tir. Ucu, Kraliyetin, karnında Arap bebek taşıyan prenses istemeyişine dayanır. ABD'nin, Ingiltere'nin parça parça edilip Irak'tan defedilmesi yetmeyecektir. ABD'nin kendisi de parça parça olacaktır. Kara puntolarla dizdı bölümlerde "polıtik ihtıras" ve "kiirü köriine irtanç" elestırinın yoğunlasttğı odaklar... Insanlığın gelişmesi önündeki iki barikattır. Gelişme dinamikleri eleştirel yaklaşımda gizlidir. Siyasi softa ve ruhani softa sadece tapınma ve dua ister. Eleştiriye kapalıdır. Bilim ve sanata düşmanlıkları da bundandır. Hangi coğrafya ve hangi inançtan olursa olsun, tarih siyasi ve ruhani softaların vahşetiyle doludur. Hiçbir canlı onlar kadar vahşi olmamıştır yeryüzünde. Vahşetleri topraktaki çimenden yddızdaki ışığa kadar, ışıldayan, büyümek isteyen her şeye karşıdır. Romanın bırincı bölütnünde, bugün, yaşadığı geçmijintn düşlennde dolaşan tsvıçrelı yaşlı (Unkel Peter) ıçın gelecek yoktur. Babasına benzcrlıklerı nedenıyle Peter'le yakmlık kuran (ve romanın dıg"er bir kahramanı olan) Anlatıcı ise dünü (yanı geçmısınt) bılmemektedır. Günü ıse yarın ıçın tüm gerçckliğıyle yaşamaya çalışmakladtr Peter'le Anlatıcı arasındakı ılışki, zaman zaman ölüm, ıntıhar boğuntularıyla solunan bir yoğunlukta Bu ılışkıden Anlatıcı geçmışını aramaya çıkar. îkınci bölümde ıse babasının hayatında geçmışını bulur Bulduğu insanlığın da geçmtsıdtr. Soluğun artık bu bölümde gemsızleşiyor, şaba kalkıyor. Bu bölümde yasamı anlatılan Haydar Dede, baban, fakat hepimizm babası... Anlatıcının bulduğu kendi geçmişi, insanlığın da geçmişidir çünkü. Babamın yaşamında mazlumla zalimin; zulümle masumiyetin kapışmasındaki kan gölünde doğrulmaya çalışan insanlığın geçmişini buluyorum. Diinünü bulduğu oranda günü gerçeğiyle yasaması ve yarın ıçin döğüşüyor olması anlam kazanıyor. Bu kavramsal açıltma vartrken okuduğumuz öykü, bütün ŞEREF KAVRAMI gerçekliğıyle, Haydar'tn Kutsalkitaplarda "Insan esrefi mahlu kan içinde yoğrulan çocukkattır"yanıyarattkların en sereflisıdtrdeluğu, Haydar Dede olus süniyor.. recidir. Babanın çocukluğu Yeryüzüne çocukların tanrısı olarak nu anlattığın bölüm her saygelip, çoculdann halini görünce masallarfastnda dönüp kapaktakifola başkaldıran Samed Behrengi'yi Aras toğrafa çağmyor insant. RoNehri'nde boğanlar mı yaratıkların en şemanın hem okumaya doreflisi; gitarının telinde ışıltılar arayan yumsuz kılacak, hem insant Victor Jara'yı parçalayanlar mı; insanlaokumaya dayanamaz kıların gözlerini oyup okyanusta köpekbacak yoğunlukta. Soluğunu lıklarına attıranlar mı; işkenceyle öldüınsamn yüreğinde düğümlerüp köpek tasmasıyla sürükletenler mi?.. yen etkide. Şeref kavramını insan yaratmıştır ve şerefsizlik konusunda hiçbir canlı onunla ÖKSÜZ. YETİMLER... yarışamaz. Babamın ölümünden llk iki romanın "Gurbet" ve "Kız sonra bulduğum, günlük Ali'de Anadolu dan dünyaya açılan bir notlarını tuttuğu defterinin yelpazc vardı. Miras'ta, Kars'tan, Kafkasiçinde buldum o fotoğrah. lar'dan, özellıkle son yüz yıltyla, tanhten 1930'lu yılların bir gazetegünümüze, yeryüzünden gökyüzüne açılan sinden kesilmiş bir küpürbiryelpaze, bir hesapla$ma var. Birromande. Kâzım Karabekir'in da sanki birçok roman gizli. "Haydar'la 1920'lerde dağlardan topKemanlt Kız", "Genç Cumhuriyetin Yükladığı, kıyımlarda öksüz, selişi ve Düjüsü", "Osmanlı'ntn Ermeniyetim kalmış çocuklan gösleri, Ermenilerin Türkleri ktytmı ve Çoteriyor. Babamın, "Karaköcuklartn Actları", "Anlatıcı'yla Urtkel Pese'de bulunup Erzurum'a ter'in, dün, bugün, yarın eksenindeki yogötürülüşümüz" diye bir ğun çatıskısı". Ve her birinin içinde yoğun, notu vardı altında. Anası, çarpıa, tarihsel, toplumsal, sosyolojik debabası, amcalan öldürüldütaylar, öyküler... Söz gelimi Mustafa Keğünde beş yaşındadır... mal'le haslayan özgürlük savası, aydınlanDağlarda çırçıplak, kimsema süreci ve daha başında hazin Mustafa siz kalmış binlerce çocukSuphi olayı... tan biridir. Kanlı, karanlık Söyledim, tarihçi değilim, fakat ruha Tarihçi, sosyolog falan değilim. Fakat bir dönemdir. însanın soluğunu gırtlağınni ya da politik softanın dayattığı hamasi "hazin" tanımının yerinde bir tanım olduda düğümleyen yaşananların kendisidir. tarihi de reddediyorum. Bak, okulların ğunu söyleyebilirim. Suphi, yeryüzünde Miras'ta destan soluğu bilgece söylesi ders kitaplarından ansiklopedilere kadar, emperyalist zorbalığa vurulan en büyük lerde daha da nehtrleşıyor Hemen hemen söz gelimi Kuyucu Murat için "Dirayetli, ilk darbe olan 1917 Ekim Devrimi ve Leher satır yoğun hır emeğın ürünü... güçlü, öngörülü, ulusuna, devletine bağnin'i tanıyan ilk Türk; Lenin, kendinden Bir an bir gram bal için binlerce çiçek lı, sert fakat çok iyi bir komutan" deniyor. sonra emperyalizme ikinci büyük darbedolaşır. Bu onun doğasıdır. ZahmetinBen bu "fakat" bağlacında takılıp kalıyoyi vuran Anadolu devrimi ve Mustafa Keden yakınmaz. "Şuna şu kadar emek verrum. Bir gecede bir emirle binlerce insamali tanıyıp omuz veren ilk Rustur. Supdim" demek arıya karşı ayıptır. Öğretmenın kafasıyla kuyuları doldurma işi çıkıhi Türkiye'ye gelirken "Sosyalistlerin içinnimiz halktır. Bizim çiçeğimiz de odur. yor karşıma, perdeyi yırtınca. Dayatüanı de yer almadığı bir ulusal kurtuluş mücaBilge olan halktır. Bir Azeri atasözünde reddediyorum. Çocuİdar adına, çiçekler, delesi, dün Almanya'ya, Ingiltere'ye ol"Rahatlık tembellikte değil zahmette gizot, filiz, tomurcuk, toprak, su adına redduğu gibi yarın ABD'ye satılabilir" delidir" der. dediyorum. mişti. Tarih onu haklı çıkarmıştır. Hazin olan, bu duygular ve düşüncelerle geldi Hem Adem tle Havva'ya dek yayılan Bir Sünnı diktası olduğunu da söylüği ülkesinde öldürülmüş olmasıdır. Cumbir dü$ dünyası, hem Deniz Gezmis'ın ba yorsun. huriyet tarihinin ilk toplu politik kıyımı, basına gelen güncelgerçekler, tarihıyle, gü • Türkiye'nin bütün köy, kasaba ve soilk faili mechulü M. Suphi ve arkadaşlanüyle saptamalar; hem şıir, destan; hem kaklanyla kentlerinde cami var. Kaç Cerının katlidir. Sevr, Lozan... mevi, kaç değişik inanç ve inançsızlıklaK İ T A P rın ibadcthanesi ya da derneği var? Okullardaki din dersinin ayan ne? Tüm TV'ler ve yazılı basında inanç yayınında ayar ne? TV'ler ramazan boyunca neye göre yayın yapıyor? Bir Alevi'nin cemini TV'lerde gördün mü? Yezidi yok mu bu ülkede, Hıristiyan yok mu, ya da "insanı tanrı değil tanrıyı insan yarattı" diyen kişiler yok mu? Baİcın bu ülkede dinsel inancı olatılara, Sünnilerin diğer inançtakilere karşı tavırlarından daha saygılılar. însanları tellerle boğup, üstüne beton dökmediler. Hangi sosyalist, inanç sahibi hangi insanın burnunu kanatmış? Şimdi kalkıp "Özgürlüğümüz yok, türbanımız yasak" dersen, "Her inanca eşit uzaklıktayız" dersen yakışık almaz. ABD'nin Irak'a taşıdığınısöylediği "demokrasi", "medeniyet" gibi olur. SAYFA 11 C U M H U R İ Y E T SAYI 749
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle