Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
şanan hayatlan anlatıyorsunuz öyküde olaylart, diyalogları parça parça vererekfarklı bir teknik kullanmışsımz. Plazalara başka bir gözle bakarak orada yaşanan sahte yaşamları gözler önüne getirmeye çalıştım. Buralarda insanlar bclli biçimler dayatılıyor. Mini etek, topuklu ayakkabılar, takım elbise... lnsan kendini nasıl iyi hissediycırsa öylc giyincbilmcli. Tck ve resmi kıyafetle üst düzey yöneticiliğin bir fetişe dönüşmesi beni çıldırtıyor. Bu bizim bilmediğimiz sahtc diinya. Ve bu dünyalar bugiin terörizmle vuruluyor. Aslında kapitalizmin kaleleri vuruluyor. Şizofrenlerin kafalarının işleyişini toplumsal bir paranoyaya oturttum. Türkiye'nin ve dünyanın yaşadığı bir toplumsal paranoya. 'Mübeccel'in Feryadt 'nda yakınım kayhedenlerm htssettiklerini başka bir açtdan ele alıyorsunuz Türkiye'de cenaze evleriyle ilgili önemli bir saptamam var. Cenaze evlerinde dügün evlerinde olduğu gibi belli bir saatten sonra sinir bozukluğundan kahkaha sesleri yükselir. üysa ki cenaze sahibinin duygularına şiddetli bir hançer saplanmıştır. Öyküde yakınını kaybetmiş bir kadının kendisiyle baş başa kaldıgı anları yakalamak istedim. Ayrıca, bir ömür aynı yastığa baş koyan iki insanın birbirine ne kadar yabancı olabileceğini vc ancak yaşamını paylaştığın kişi bir şekilde hayatından çıktığında onun yokluğunu fark ettiğini dile getirmek istedim. Öyküde geleneklere karşı bir gönderme devar. Töreler insanı bazen çok zor durumlara düşürebiliyor. Hatta bazıları ruh cinayetlerine bile neden olabiliyor. Genç bir çocuğa babasını toprağa verme görevini yüklerseniz, onun ruhunda onarılması mümkün olmayan yaralar açabilirsiniz. Bir evlada en acılı gününde briyle bir acıyı yüklemek olmaz. Öyküde ayrıca insanların ne kadar tek boyutlu ve şiddete yakın olduklarını da göstermek istedim. Burada eşi ölen kadın mağdur durumda olmasına rağmen herkese hizmet etmekzorunda olan ve herkesin hayatını kolaylaştırmak zorunda kalan kişi olmuştur. leyiciyi de hesaba katan çalışmalar yapılıyor. Çünkü artık insanlar içine katılmadıkları, kaderini etkileyemedikleri hiçbir sanat dalının içinde olmak istemiyorlar. Bu doğrultuda ben edcbiyatın cn önemli araç olduğuna inanıyorum. İ letişim'den FİKİR SAHİBİ OLMADAN ÖNCE BİLGİ SAHİBİ OLMAK İÇİN SlYASET FELSEFESİ SOZLÜĞÜ Kavramlar, düşünürler, tartışmalar. l*ft TİYATRO VE EDEBİYAT Tiyatro ya^amınmn öykücülüğjinüzt' katktlart neler? Edebiyata baktığımızda tiyatro bize üç artı kazandırır. Bunlardan biri tiyatro bize ekonomik olmayı, aklunızdan geçen her şeyi yazmamamız gerektiğini öğretir. Çünkü iyi oyuncu fazla fazla oynayan değil, ekonomik oynayan, kısa zamanda çok şey anlatandır. Tiyatronun betimlemelerde, imgelerin kullanımında çok büyük katkısı olduğuna inanıyorum. Tiyatroda birtakım mizansenler, dünyalar kurııyoruz. üyuncuyu role hazırlamak için onu hayatın içinden bulup çıkarıp betimlemeniz gerekir. Çünkü oyuncunuzu ikna etmek durumundasınızdır. Bir de tiyatroda diğer sanat dallanndan farklı olarak geri dönüşleri çok çabuk alıp, hazmedip dönüştürmek durumundasınız. Yazdığınız yapıtın bir senfoni gibi nerede inişleri, nerede çıkışları olacağını bilmeniz adına tiyatro çok önemli. Tiyatroda benim ruhuma çok büyük katkılan olan bir başka dal da şiir. Bence şiir her sanatçının temelinde olması lazım. Şiirin içinde matematik, imge gücü var. Bu matematiksel düzeni kurmada, imgeleri yerleştirmede ki bu kitap yoğun imgelerden oluşan bir kitap ve müzikalitesini oturtmada yani kitabın müzigi olması adına şiirin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Şiirden aldığım veriler tiyatrodan aldıklarımla buluşunca ortaya bir atmosfer kitabı çıkıyor. Tiyatroda da aradığım bu, edebiyatta da. Yaşamın kıyısındakileri anlatmak açısından tiyatroda o kadar özgür olamıyorum. Edebiyatta bu olanak daha fazla. Gelecek projeleriniz? Kurmacanın daha yoğun olduğu, yine yaşamın kıyısındaki insanları anlattığı bir roman üzerinde çalışıyorum. Bu 45 yıllık bir çalışmanın ürünü. Nisanda yayınevine teslirn edeceğim. Sanınm sonbaharda okurun elinde olur. • Geç Kalmış Romantik/ EnverAysever/ Remzt Kitabevt/ tana g«rt •d«biyatın tamel lorunu da dıgurtük. ten yatamın kıyıımda durup kayb*dtn Inıanian Onamıiyorum Cünttu o kaybadtnltr bugunkü ıiıttmm koıullannda olmayı kabul atmtdiktarinden dotayı kaybtdiyortana bucok Otorite kavramından HoşgörUye, Makyavel'den Fransız Devrimi'ne, Hobbes'dan Ütopyaya, Çin'den islam'a, Yahudilik'ten Reforma, Antik Roma'dan Anarşizme, Cicero'dan Yararcılığa, Hikmeti Hükümetten Egemenliğe, Platon'dan Hegel'e, Rousseau'dan Marx'a 140 makaleden oluşan geniş bir yetpaze içinde, siyaset felsefesinin belli başlı kavram ve düşünürlerinin siyasal ve düşünsel boyutları... YAY. HAZ.: P.RAYNAUD S.RIALS Slyaset Felsefesi SözlUJÜ Çevirenler: ismail Yerguz, Emel Ergun, Necmettin Kâmil Sevil, HUsnü Dilli hıiıiuiiM.' MnıııİM Mitlnut İSTANBULUN YÜZLERİ 'tstanbul'da Sabah'ta Istanbul'un değişik yüzlerini okura sunuyorsunuz. Ben bir lstanbul tutkunuyum. lstanbul'da doğdum, büyüdüm, yaşadım. Eğitimimi tstanbul'da aldım. Aşklarımı Istanbul'da yaşadım. Üstelik de bunları zarar görmüş, yıpranmış Istanbul'da yaşadım. Istanbul'un dünyada benzeri olmayan değerleri var. Mimarisiyle doğal güzellikleriyle insana yaşama hazzı veren bir kent. Bu şehirde insana şiir yaklaşamıyorsa artık hiç yaklaşamaz. îstanbul'un bugünkü hali şiirseldir. Ama insanın ruhuna şiddetle yaklaşan bir şiirselliği de vardır. Mahvettiğimiz bu güzel şehirde taksicilerin ölümünden genelev kadınlarının sonuna, büyük aşklardan yalnızlıklara birçok iyi kötü olaylar yaşanıyor. îstanbul dünyanın kalbi olabilccek şehirlerden biri. Ama Islami iktidarlar sayesinde lstanbul dünya başkenti olmayı kaçırdı. Bir dünya kültürü başkenti olabilecekken lstanbul sıradan bir şehir haline geldi. Geç Kalmış Romantik' ve 'Aşk Acemisi'ndc platonik aşklar ışleniyor. Ilk gençlik döneminde fiili olarak yaşanan aşklar bile platoniktir. Yarattığınız aşk o kadar yücedir ki karşınızdaki kadın ya da erkek asla onun gerçekliğine denk düşmez. Aşlun profesyoneli olduğunuzda başınız ağnr. Aşkın acemisi olmak lezzetlidir. Çünkü duyguları daha derinlikli yaşarsınız. 'Aşk Acemisi'nde aşlun yetkini olmayı becermeyenle aşldarı gönlünce yaşamış birinin arasındaki tarkı dile getirdim. 'Geç Kalmış Romantik' bilinç akışını yaşamdan elde ettiğim verilerle örtüştürüp bir araya getirdiğim bir öykü. Yaşamımı etkileyen olaylarla kurmacayı birleştirdim. Benim için okurun düş dünyasına katkıda bulunan öyküler kurmak önemli. Tiyatromuz dünyaya göre biraz geride kaldı. Dünyada izC U M H U R İ Y E T KİTAP HUKUK SÛZLÜĞÜ INSANCIL Savaşa rağmen/lnat lnsan hakları! 1999 yılında Nobel Barış ödülü'nü alan "Sınır Tanımayan Doktorlar örgütü" tarafından tasarlanan ve Dr. Françoise BouchetSaulnier tarafından hazırlanan bu kitap bir uzmanlık çalışması değildir. Amaç, eylem içinde savunma yapan bir hukuk olan "insancıl hukuk"a ait bir kullanma kılavuzunun okuyucu kitlesine kazandırılmasıdır. 150'yi aşkın maddesi, zengin kaynakçası ve uluslararası örgütlerin adresleriyle İnsancıl Hukuk Sözlüğü, insanlık onurunun yüceltilmesi yolunda bir kilometre taştdır. FRANÇOISE BOUCHETSAULNIER InsancılHukukSfiziağü Çev. Selahattin Bağdatlı MARKSİST DÜŞÜNCE SÖZLÜĞÜ Daha söyleyecek çok söz var! Gözden geçirilmiş yeni baskısıyla Marksist Düşünce Sözlüğü, yeni gelişmeleri dikkate alarak, Marksist düşüncenin oluşmasına katkıda bulunan düşünürlerin ve okulların incelenmesine yarayan kapsamlı ve güncel bir kılavuz olarak hazırlandı. Bu eseri oluşturan maddeler okundukça, eleştirel bir referans olarak Marksist düşünün daha çok söyleyecek sözü oldugu görülecektir. YAY. YÖN.: TOM BOTTOMORE Marfcslst Düşünce Sözlüğü Türkçe çeviriyi derleyen: Mete Tunçay Bmbırdırek Meydanı Sokak, İletişim Han No. 7 Cagalogiu 34122 lstanbul • Tel: 212 516 22 60 61 62 • Faks: 212.516 12 58 e maıı ılelısım«iletısını.conı Ir • web www ılelısım conı f • Dağılıııı lel 21? 638 55 45 638 55 71 • Faks 212 517 71 57 S AY I 7 40 SAYFA 13