Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
natella" (S 54) dıye yakınır. "DOSTLUĞUN VE ÖZLEMİN DAYANILMAZ YUMUŞAKLIĞI" Mıne C! Kınkkanat bır mektubunda Donatella'ya şoyle yazıyor " yıne do nup dolaşıp, ıkı Avrupalı olarak geldık mı bu ulkeyc' Sen nıye gıtmıyorsun Napolı'ne, Capn'ne, Sıcılya, lıatta For tohno'na'' Nıye ben gıtmıyorum Saınt Tropez'yc Bu saydığım cenneder da ha utu/ aslında tstanbul'dan.Turkı ye'den Ne arıyoruz burada bız ve nc 1 buluyoruz' " Ve Istanbul'a geldığı gece 'anıların ışığında' unutamayacağı ente resan bır durumu anlatıyor Cıliangırde kaldığı apartman daıresıne scssız seda sız gırer Fakat arabası aynı semttekı restoran sahıbı Barbaros Bey tarafın dan fark edılır Mıne Kınkkanat, <,alı nan kapısını bu saatte bu da kım, dıye rek a<,tığında, elınde buyuk bır tepsı taşıyan garsonla karşıla^ır Afıyetle yc mesı temennısıyle Barbaros Bey tara fından yemek gonderılmı^tır Bu sahne, bu ıncelık ve gorenek Mıne r lanını ı duygulandırır Bır anda gozya^larına engel olanıa/ Hcmen telerona sarılır ve tc^ekkur eder Sonra olanları şoyle dıle getırır "Barbaros, 'Teşekkur etnıe yın,' dedı bana 'Yazın Yeter kı ya/ın sız cesaret nedır dıye yazın, oğretın Sızı sevıyoıu/ ' tnanır mısın Donatel la, ağladım Ve bırden, donup dolaşıp nıye hep Istanbul'a, Furkıye'ye geldığı mı anladım (, unku Barbaroslar ve onların ^ocukları yalnı/ buıadan yetıs,ıyorlar Dost luğun ve ozlemın dayanılmaz yumuşaklığı, antak bu topraklarda var Cıaobella, bır dahakı SCVUK, gozyaşlarına kadar" (s72) Dost mektuplar gıder gelır, duygular renklı hayat kcsıtlerı tablolar halınde sunu lur bır bu "Bu dunyada her şey nasıl aslı na rucu ederse, ltalyanlar da doner dolaiju 'pasta' tabağında buluşurlar" (Ç s 77) der, Mıne C! Kınkkanat, ve " () burnu bu yuk mıllet" dıye rransızlara yuklenır (s 78) Donatella da butun ıçtenlığı ve saflığı ıle dınsel ınancını ve oldukten sonra ne olması gerektığını, sankı bır 'vasıyet' gıbı se/dırır Imgesel bır bctınıleme ıle sır dolu bır at mosfeı yaratır "Ne kılıse ^anlarının çalın masını ıstıyorum ne de ımamlaıın sahte du alar okunıasını Yenı dunya, kabul edece ğım tck askerlerse karıncalar olabılır Uçan yegâne varlıklar kuşlar olabılır, elbettc yırtı cı olmamak şartıyla " (s 83) Anıların sıslı ve hıslı golgelığınde kendısıyle ba^ başa kalarak duygularını can dos tu Mınc'ye açar ve s,unları dıle getırır "Bılı yor musun Mıne, yıllar once sadece aşkın verebıleceğı cesaretle, benı elınıdcn tııtup bu ulkcye getıren oğlumun babasını hatırlı yorum Hakkında hıçbır ^ey bılmedığım duşler ulkesıne nasıl gelmı^tım Şımdı onun o oğlu (Batuhan, Donatella nın oğlu) teıs volu ı/lıyor Llıfı elınden tutu]i ltal ya'ya goturuyor ve sadece as,kın verdığı ce saret ve guvenk oğlumu ızlıyorum " Dığeı yandan da Mıne, son mektubunda ^yl der " I urkıye, kaygıları krı/kıı korkuları ve telaketlenyle dopdolu, aına sı kılmava ?aman olmavan ulke Ve senınle ben, bılıısın heı şeye goğus gererı/ de kah ramanca bır sıkıntıya gelcmevız tste sen bu yuzden donup gelıyorsun hep gu/el ltalya'dan, ben furkıye'yle yaşıyorum " (s 143) bır sure sonra, 'bı/ım' ulkemızı ozlemeye basjadım, ozlemeye ve 'merak' etmeye" (s 49) Pıattı'yı tedırgın eden sey, değışkenlık ve guvensızlık hıssıdır Bır pastanenın otuz yıldır aynı ycrde bulunabılmesı, değısenın sa dete pastacının yaşı olması ınsanın aıt ol ma duygusunu oksar vc guvcn verıcıdır ona gorc 'Bızım ulkcmı/' dedığı lstanbul'da ta rıhsel ve kulturel yaşantının yok olup gıt mcsını ve ınsanların buna seyırcı kalmasını hazmedemez " bu s,ehrın, sakınlerının kendılerını şehırlerının sahıplerı gıbı değıl de, bır yerden baş,ka bır yere atılan ge<,ıu mısarırleımis, gıbı hıssetnıelerı" ne uzu luı (s 50) " Stadyum netede^" (Fenerbah çe Stadyumu değısjklığe uğramıs) Bır ay ıçcrısındc bankam bas,ka bankaya donuş, muştıı Suıeklı musterısı olduğum uç duk kânın yerlerınde başka dukkânlaı vardı Donercının vıtrınınde de o huzunlu 'kıra lık' tabelası asılıydı Sjmdı bana sen soyle Mıne, Italya'da 700 yıldır nobet tutan kılı senın altında otuz yıldır varlığını surduren dondurmauma bunları nasıl anlatabdı rıni''" Bır başka temel soru ıse, "Istanbul da ya şayanların neden onemlı bır bolumunun bu kentı sevmedığı"dır Bu sahıpsız kentın ın sanlarının da bu durumda hıç mı suçlaıı yok nıuckır' Bugunu korumayı kımse ıste mtv mi'1 Mektubunun bıtiş, paragrahnda ıronık bır ıtade yer alıyor "Belkı gıder Bo ğa/ da bıı di sohbet ederız (Tabu bu sıra da bırılerı Boğaz'a otoyol yapmaya karar verme/se1)" (S 51) Oral Çalışlar "lstanbullu Olmak baslıklı yazısında tstanbul da buyuksehır beledıyesinın duzenledığı 'Kentım lstan bul" pro]esının tanıtma toplantısından soz a<,arak onemlı bır tespıtı gozler onune se rer "Bu kcntte yaşayanların %17'sı lstan bul'un hıçbır şeyını sevmıyor Istanbul da yas,ayanları % 17'sı Adalar'a, % ll'ı Bo ğaz'a, % 28'ı kentın tarıhı vc turıstık yer lerıne hıç gıtmemıs, Nufusun % 64u ıse hıçbır kulturel, sanatsal ve bılımsel etkınlığe katılmamış " (Cumhuııyet, 07 03 2003) Istanbul'a gonul vermış Italyan haklt değıl mP Dığer yonden Mıne G Kınkkanat da Is tanbul'da geçen yaşantısından kesıtler sunuyor mektubunda Fahalıhktan, kullanıl manıı^, koniüjulmamış doğalgaz ve telefon gıdeılerınden so/ açıyoı ve soyle vazıyor "On gundur Istanbul'davım, ıflas bayrağını çektım Donetella ' ()n gunde , Parıs'te ge çındığım paranın tanı ıkı buçuk katını harcamı^ duıumdayım ( ) Çunku Turkıye' de, harcamadığın doğalgazı ve konuş,ma dığın telefonları odetıyorlar yurttaşa DoC U M H Ufl.l Y ET KİTAP S A Yl kardeş sofrası Eşitsiz bir savaştı bu, yenik düştük Karanlığa. Çok azdık, sesimiz çoğul Ve yankımız soylu Ama çok azdık Yenileyazdık. Bir ince yol ama, açtık Aydınlığa. Çoğalınz, vadisinde geleceğin, Öncülerin ardından Giderek... gide...rek... Yolu genişleterek! Düşün ve sanat yaşamımızın önemli adlarından, gericiliğe karşı ve çağdaşlaşma yolunda verdiği savaşım ile saygıyla anılan bir aydın, her zaman "halk adamı" olmayı başarmış bir ozan Ceyhun Atuf Kansu. Kardeş Sofrası, bu büyük ozanın, kitaplarına girmemiş şiirlerinden oluşan yeni bir yapıt. SONUÇ YERİNE Ikı kadının renklı, tutkulu dunyalarını paylaştığı ve ayrı duştuklerı zamankı goz Iemlcn.ru, ızlenınılerını aktardığı mektuplar içten, yalın, doğal bır ıç dokme nıtelığındc Insanla yaijam arasındakı cn ıncc en şas.ııtı LI ılışkılere dcğınen, ba/en huzunlu, ba/en de hayatı olduğu gıbı kabullenen, gunun gerteklerınden sıyrılan okuru uyaran bu anekdotların hepımıze soyleyeeeğı şeyler var • Carissima Sevgilim/ Mıne G Ktrıkka nal Donatella Pıattı/ bpsılon Yay / Uı 2004/ 14 i s (Fotograflı) 772 SAYFA 15