Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
lılarını bekliyor. Kinyas ve Kayra/ Hakan Günday/ Duğan Kitap/ 567 s. "Hiç uykum yok. Hiç ııyuyamıyorum. Domuz gibi içiyorum. Ama gözlerimi kapalı bile tutamıyorum. Sabaha beş saat var. Annemi düşünüyorum. Nerede dir şimdi? Aynada kendime bakıyorıım bazen. Ve tek kelime etmesem bile vücudum yaşadıklarınıı, hayattan ne anladığımı anlatmaya yetiyor. Sağ omzuma kendi çizdiğim kelebek, beğenmediğim için üzerine attığım çarpı işareti ve altında aynı kelebeğin bir Japon tarafından çok daha iyi işlenmişi. Sol dirseğimin iki parmak yukarısındaki kurşun yarası. Bileklerimdeki otuz dört dikiş. Medeniyeti bir aralar, herkes gibi yaladığımı ka nıtlayan apandist ameliyatımın izi. Ve sırtımı kaplayan Tann'nın yüzü. Bilmiyorum... Hızlı yaşadım. Ama genç ölmekten çok, hızlı yaşlandım! Ancak hayattayım. Kayra, bir gün bana 'Mutsuzluğuna hiçbir çare aramıyorsun' demişti." Elimizdeki kitap bir ilk roman... Ügilenenlere duyurulur. Yenişehir'de Bir Öğle Vakti/ Sevgi Soysal/ lletışım Yayınları/ 272 s. Tutkulu Perçem'den Hoşgeldin Ölüme'e uzanan yazarhk çizgısinde kişisel tedirginlikler, yerini siyasal ve toplumsal olanın, en çok da kadın olmamn, sorgulayıcı bir gözle mercek altına alınışına bırakır. Soysal, o dönem de genelde katı bir anlayışla algüanan bireytoplum çatışmalarını, canlı insan ilişkileri örneöinde yaşar kılar. Düzenin sadece rejim düzleminde değil, gündelik hayat düzle mindeki tahripkârlığını ve anlamsızlığını, ince bir alaycılıkla resmeder. Bu canlılık ve candanlıktır, hayat çizgisiyle yazarlığı birbirine paralel gelişen Sevgi Soysal'ın eserlerini kalıcı kılan. Kitap, toplu eserleri serisinin üçiincü kitabı. Sevgi Soysal hayranlarının kaçırmaması gereken bir kitap. Bütiin Hikâyeleri/ Edgar Allen Poe/ Çeviren Dost Körpe/ 967\ Korkıı ve fantazi türiinün rakipsiz hiikiimdarı Edgar Allen Poe'nun tüm hikâyeleri sonunda bir kitapta toplandı. Yaklaşık 7ü öyküden oluşan kitap, korku merakhlarının ve Poe hayranlarının ilgisini bekliyor. Yazarın tüm hikâyelerini okumak, Poe'yu hiç tanımadığınız kadar yakından tanımak ve kendinizi gizemin ve tuhaflıöın içınde kaybetmek istiyorsanız bu kitabı mutlaka edinmelisiniz... Hatice'ye Mektuplar/ Yıg~iter Vlug/ lleti^tm Yayınları/ 24 î s. Bu kitapta, "netice ne olursa olsun Hatice'nin de saygıdeğer olduğunu düşünen", "kazanamn her şeyi almasına" itiraz eden yazılar var. Futbolu "skor olsun" diye değil "spor olsun" diye sevmek... Galibiyet getiren güzel bir gol kadar hatta belki ondan da fazla "adam gibi verilen bir mücadeleden", sporcu ruhuna uygıın bir iestten heyecan duymak... Bu bakış açısıyla, bu ruh haliyle baktığınız zaman futbol âleminde olanlara, skorların ve enstantanelerin gösterdiğinden çok daha fazlasını görüyorsunuz. Bu kitap, bunu gösteriyor işte. Ama "sporcunun güzel ahlâklısı" peşinde bir romantizmden ibaret değil, Hatice'ye Mektuplar... Kulüpleriyle, yöneticileriyle, medyasıyla Türkiye futbol ortamında hüküm süren eğilimlere, "vizyona", yapısal sorunlara ilişkin yorumlar getırıyor Yiğiter Uluğ. Futbolda olııp bitenleri sosyal ve politik düzlemlerde olup bitenlerle bağlantılı diişünmekten gelen bir sağlamlığı var bu yorumlann. Gözü futboldan başka sporlara özellikle basket bol kayan birkaç yazı da, kitaptaki bakış açısını zenginleştiriyor. • CUMHURİYET KİTAP SAYI 690 Oberon'un Eli/ Koger Zelazny/ Çeviren: Niran Elçi/ Uhciki Yayınları/ 205 s. Tekboynuzu izleyerek gerçek Amber'e gelen Corvvin, Random ve Ganelon, asıl Desen'le karşılaşırlar. Desen'in içinde kara bir leke, lekenin içinde de Random'ın oğlu Martin'e ait, ortasına hançer saplı bir Koz Kartı vardır. Desen'e sadece Amber soyundan birinin kanı kullanılarak zarar verilebildiğinden, Martin'in hançerlendiğini anlarlar. Random oğlunun, Convin ise gerçeğin peşine düşerken, Amber'i yok etmeye yönelik bir planı ortaya çıkarırlar. Geçmişte taht hırsı ve kişisel kan davaları yüzünden bir türlü yıldızları barışmayan Amber hanedanı mensupfarı, âlemlerinin Kaos tarafından yutulması tehlikesine karşı güç birliği yapmak zorunda kalacaktır. Ancak düşman kurnaz, birbirlerine güvenmek her zamanki gibi zordur. Corvvin ise Amber'e karşı görev duygusu sınanırken, geçmişteki sırların örtüsünü aralamaya ve esrarengiz koşullarda ortadan kaybolan babası Oberon'u tanımaya başlayacaktır. Neden Psikanaliz?/ Rnger Perron/ Çeviren: Alp Tümertekın/ tthakt Yayınları/ 525 s. Psikanaliz nedir? Bazıları bunun tam anlamıyla bir devrim, bazıları ise artık daha modern tekniklerle aşılmış sözde bir bilım olduğunu söylüyor. Bazıları mucizeler yarattığını söylerken bazıları zararh yanılsamalardan öteye geçmediğini ileri siirüyor. Kimdir bu psikanalistler? Psıkanaliste gitmeye karar verirsem, nasıl biriyle karşılaşaeağım acaba? Gerçekten her şeyi söylemem mi gereldi? Peki, ya o neler söyleyecek bana? Psikanaliz tedavisi denilen şey nasıl oluyor ki? Gerçekten bir tek cin sellikten mi konuşuluyor? Ya aktarım ne demek? tşin sonunda daha da berbat bir yabancılaşma yamıyım acaba? Niye bir de üstüne para vereyim i? Anneler, babalar hep sııçlu mu acaba? vb. vb. Bu soruların hepside son derece yerinde. Işte, bu kitap bütiin bu sorulara yanıt veriyor; açık seçık, kısa, ama kesin yanıtlar. yet, azınlık, protomillet, tarihsel ulus, tarihsel olmayan ulus gibi kavramları yerli yerinde oturtmak; toprak birliği, dil, ırk, tarihsel geçmiş,, din, kültür, ruhbilimsel dayanış,ma duygusu, kımlik gereksinimi, yabancı düşmanlığı gibi öğelerin ulus ve ulusçulukla ilişki düzeylerini belirlemek; ilkçi, özcü, doğalcı, sosyobiyolojik modernist, araçsalcı, etnosembolcü ulus kuramlarını sınıflandırıp sağlıklı bir değerlendirme yapmak, "konunun uzmanı" olmayan okurun tüm bunların altından kalkması hemen hemen olanaksız. Elimizdeki kitap sizin için bu değerlendirmeyi yapıyor. Akıntıya Karşı Yazılar/ Fikret Başkaya/ Özgür Ümversite Kitaplığı/ 220 i. Dünyada kavram çifti diye birşey vardır. Yoksulluk ve zenginlik kavramları birbirini zorunlıı olarak üreten kavramlardır. Aynı şey kalkınmışlık ve geri kalmışlık için de geçerlidir. Bunlar, biri olmadan diğerinin de mevcut olmaması gereken kavramlardır. Zira birilerinin yoksulluğu diğerlerinin zenginliğinden Kaynaklanır. Eğer Afrikalı da Amerikalı kadar tüketseydi, gelişmişlik ve azgelişmiijlik kavramları da olmayacaktı. Nasıl köle olmadan efendi de olmazsa, teba olmadan kral da olmazsa; yoksulluk olmadan zenginlik de olmaz. Elbette azgelişmisler olmadan geîişmişler de olmaz. Liderlik ve Güç Kullanımında Machiavelli/ Mıchael A Ledeen/ Çeviren Türkan ArıkanElıf Gökteke/ Lıteratür Yayınları/ 166 \. Politik liderlere iyi amaçlar ugruna kötülükyapmayı göze afmalarını öğütleyen Machiavelli, militaristlerin ve otoriter yönetimlerin akıl hocası olarak ünlenmiştir. Michael A. Ledeen, onun iktidarın kaynağı ve kullanımına ilişkin düşüncelerini, ABÜ'nin günümüzdeki iç ve dünya polıtiicasının biçimlendırilmesi açısından yeniden ele alıyor.Yazar ayrıca, kiiresel krizlerden IMF uygulamalarına, Osmanlı Imparatorluğu'ndan Turkiye Cıımhuriyeti'nin kuruluşu ve ülkemizdeki askeri müdahalelere kadar çeşiti konulara göndermeler yaparak günümüz dünyasını yorumluyor. Sıkı bir Clinton ve Demokrat Parti muhaliti olan Michael A. Ledeen "Amerika dış politikasının biçimlenmesine en üst düzeyde katkıda bulunan kişi" ve yakın dönem Amerikan tarihinin en hassas ve tehlikeli misyonlarından bazılarının uygulayıcısı" olarak tanınıyor. tstanbul'un KJZI Selanik/ Desptna Pandazi/ Çeviren Ferah KunelakıAyşecan Ergev/ Doğan Kitap/ l)6 s "Üüsünür Pendzikis Ana Selanik demiştı sana, ama ben îstanbul'un kızı diyorıım. Seni kızım gibi seviyorıım, çocuklıık arkatlaşım gibi, ama nıenıleket gibi değil. Bana suların yollarını gösterdın, Termaıkos'un kııcagını, diplerin kınrlannı ıın ufak eden akıntıları, fırtınalara dayansın diye teknelerin nasıl yapıldığını öğrettin bana; tek başımıza denize açılmayı öğrettin, yeter ki yıldızların yerıni bilelim, hananın gözürıü. Bana teslım ettiğin bu gemıde mayistrayı çekiyorum, kadınlık yelkenini açıyorum ve kendi yolculuğuma çıkıyorum." Abdi Ipekçi Dostluk ve Barış Ödiilii kazanan bu kitap, Selanik merak l Çanakkale Gezi Rehberi/ Talha ANAKKALF Ügurluel/ Kaynak Yayınları/96 s. Çanakkale Şehitlerini andığımız ve grııplar halinde akın akın Gelibolu'ya gitmeye başladığımız şu günlerde yeni bir Çanakkale Gezı Rehberi bizleri bekliyor. Herkesin rahatlıkla anlayabileceği bir iislup, hepsi renkli ve kolay anlaşılır birçok harıta ve günleri günümüze taşıyan, şımdiye kadar hiçbir yerdeyayınmlanmış birçok savaş dönemi ile bu kitap herkesi Gelibolu'ya davet ediyor. Ç Ulusu Düşünmek/ Mtıstafa Topal/ Özgür Üniversıtc Kıtaphgı/ 326 \ Ulusçuluk yazınını okuyup şaşırmamak elde değil. Hemen hcmen her yazarın kendince anlamlandırıp rarklı bir açıdan ele aldığı milliyetçilik, ulusculuk, vatanseverlik ve yurtseverlık arasındaki ince avrım noktalannı kavramak; millet (ıılııs), devlet, milli (ulus)devlet, milletleşme (ııluslaşma) ile ilgili birbirinin tam karşıtı sayısız tanımın içinden çıkrnak; etnik topluluk, ulusal topluluk, mılliSAYFA 22