04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Ahmet Yıldızla "Genç Kyros'un Yazgısı" üzerine 'Değişik anlatım teknikleri kullamyorum" Ahmet Yıldız'ın öyküleri, yıllar süren uzun bir suskunluk halinden sonra kitaplaştı. Everest Yayınları'ndan çıkan kitap Genç Kyros'un Yazgısı adını taşıyor. Ahmet Yıldız'ın evvel zamanda çıkmış iki öykü kitabı daha var: Üçlü Kavşak (1988, Cem), Kadın ve Bpğa (1988, Çalıntı). 1988'deÜçlü Kavşak adlı öykü dosyasıyla Akademi Kitabevi Öykü Ödülü'nü de alan yazarımızla yeni kitabı üzerine konuştuk. KAYA ÖZSEZGİN A hmet Ytldız öykü ve kitap ya L\ ytmlamak konusunda biraz tem~JL L bel sanki? Neden bu kadar beklediniz öykülerinizin kitaplasması için? Kadın ve Boğa yayımlandığında aynı soruya muhatap olmuştum. Sarurım kötü dönemler geçiriyorduk ve yaytmlamamak (yazmak demiyorum) yaytmlamaktan daha çok zevk veriyordu. Çevremde, çevre derken elbet edebiyat dünyamızda olup bitenleri izlemek gerçekten daha büyük zevk veriyordu. Oturup bu soruyu kendime sorduğumda önce böyle sandım. Ne var ki bu durgunluğun ve iştahsızlığın temelinde edebiyatımızdaki temel değişimlerin verdiği şaşkınlık vardı. 78 kuşağıydık ve olup bitene bir anlam vermek zordu. Üretilen ve tüketilen edebiyatın kapasitesinin sınırı daha geniş olmalıydı, hatta sınırı bile olmamalıydı. Oysa bir kapasite bile yoktu ortada. Eğer bu okura, yani (şimdi isim vermeyevim) falancanın filancanın kitaplarını alıp okuyan bu okura yayınlayacaksam yayınlamanın bir anlamı yoktu. Eğeronları okuyorlarsa beni okumamalıydılar, filan. Bir tepkiydi açıkçası. Uruklar kapanmış gibiydi, sahiplenilecek geçmiş vardı var olmasına ama yüksek sesle sahiplenemiyordunuz, yazma geleneğimiz dıımura uğratılmıştı ve böylece kendini sürekli tekrar eden bir edebiyat ortamıyla karşı karşıyaydınız. Neyapubilirsiniz? Tekrann tekrarına girip yok olmak mı? Korkuyordum. Ama daha sağlam kanıtlar elde ettim sonraları: Piyasa edebiyatının, Tarık Ali'nin deyişiyle pazar edebiyatının ağına düşmek istemiyordum. Sürekli hoşnutsuz olan devrimci bir kültiire sahiptim ve tersini yaptığımda da kolay başanyı reddetmeeğilimi içindeydim. Bir dergi çıkarıp bütün bu siireci algılayıp netleştirmek, değiştirmeye çalışmak, ortamı yayınlanabilir hale getirmek daha iyi bir yöntemdi benim için ve ben de Edebiyat ve Eleştiri'nin içinde bu pahalı işi yaptım. Aynca kitabımı beni anlayabilen ve benim onu anlayabileceğim bir editör yayımlayabilirdi. Belki Osman Akınhay, Gün Ağarmasa adlı romanını yazmasaydı, ben de o romanı tesadüfen okumasaydım bir editörle anlaşmam yine uzayaSAYFA 14 l.Ö. 451 yılında yani 2450 yıl önce Manisa, îzmit, Antalya, Adana, Mezopotamya, Doğu Anadolu üzerine yazılmış bir kitap var bizde örneğin. On Binlerin Dönüşü. 70'li yıllarda her kitabevinde bulunurdu. Sol klasiklerden ve günlük sol pratiğin karmaşasından okumaya zaman bulamamıştım. 1999'da daracık bir sokak kitabevinde buldum ve o gece okudum. Bu tür kitapların anlattığı olaylara eğilmemek mümkün mü? Bir yazımda yıllar önce yazmıştım; eğer bizim yazarİanmız bakışlannı kendi kişisel sorunlarının dışına(bu da gerekü elbet) yani yaşadıkları topraklara çevirebilirlerse bir daireyi yarmış olacaklar:Zenginleşecekler! Ben bunu uygulamaya çalışıyorum. 2450 yıl önce Manisa'da Pers kralinın oğlunun vali olduğunu bir kitaptan okuyorsam, kardeşini Yunanlılardan kiraladığı askerlerle Mezopotamya'ya kadar bütün Anadoluyu kat ederek takip edip orada 1.5 milyon askerle savaşıyorlarsa ve bunun yazılı mükemmel bir belgeyle yine bu topraklarda yaşamış birisi bize aktarmışsa oen bunu yazmalıyım, diye düşünüyorum. Ksenophon'un yazdıkları o kadar diri ve canlıydı ki olaylara hemen hemen Dijjer kaynaktar dokunmadım. Olduğu gibi aldım. Sinemaskop görüntüîer gibi görüntüKıtapla aynı adı taşıyan öykünüzde Onbinlerin Dönüşü havası seztnleniyor. (Jüç lerle süsledim öyküyü. Olaydan 100 yıl önce yazılmış Herodot Tarihi'ni iki kez lü bir öykü bu Bızde, benzcr dıl iz/eginde okudum. O dönemin askeri, politik haöykü yazan bir baskası var mı, btlemıyorum. nu öyküyü oluştururken A nabasıs dı ritasını çıkaran kitapları araştırdım. Hafif süvarilerden, Habeş'li piyadelere kasında hangt kaynaklardan faydalandınızy dar giydikleri savaş giysilerini öğrendim Latin Amerika'lı yazarlar seksenli ytlvs. Okuyunca görülecektir. Kitabı da zaların başlarında keşfedilerek bütün dünten Ksenophon'a adadım. Sokrates'in öğya edebiyatını etkileyip egemen olduklarencisidir ve zaten Yunanistan'a bir darında onların edebiyatını kıskanmıştım ha sokmadılar. Otuz yıl lyon topraklarınaçıkçası. Anlatımlarındaki teknik ve dili da bir villada yaşayıp yazdı anuarını.. "başka" biçimde ustaca kullanma egilimleri Dİr yana anlattıkları olayların "başÖykülerinizdekı anlattş seklı birbirine ka"lığıydı asıl beni ilgilendiren. O zaman uzak tcmaslar kuruyor Erotık bir öykü düşünmüştüm: Biz niçin bu "başka " kobanyosundan Zehtr Zemberek Bir El Enulara eğilmiyorduk ve böylece dünya mail'e, cezaevi operasyonlannda kolu kookurlarının dikkatini kendi edebiyatımıparılan bir mahkumdan bir bankamn dezın üzerine çekemiyorduk? Latin Amerilılığc yakın güvenlık görevlisine; hepsinka'nın tarihi Ispanyol işgali öncesindeki defarklt hayatlar ama birbirine bazen çok AztekMaya kültürü, işgal sonrası kilise yakınlaşan bir acı var. kültürü ve "albay"ların, generallerin yö Ben bir öykü kitabının hep aynı temanettiği bitmez tükenmez savaşlar olarak ları işleyen öykülerden oluşmasını sevmianılabilir. Bu bizim topraklarımızdan geyorum. Büyük yazarlar da böyledir. Çeçen binlerce yıl öncesine uzanan onlarca hov yalni2ca aşk öyküleri ya da şiddet öydeğişik (gerçekten değişik!) kültürleri, küleri olan kitaplar yayımlamamıştır. caktı! Genç Kyros'un Yazgısı "Köpek" adlı öykünüzle baslıyor. Kitaptakı en etkdeyict öykülerden bıribu . Buöykü üzennde bıraz yopmlaşarak, öykünüzün öyküsiinü anlatabilir mısiniz? Veli Saçılık'ın cezaevinde kopan kolun un mahalle arasında çöpleri karıştıran bir köpeğin ağzında görüldüğünü okuyunca karar verdim. Böyle bir şey bir ülkedenasd yaşanabilirdi? Cezaevlerini biliyordum. 3 yıl kaldım her türlüsünde. Ama böyle bir şey düşünemezdim bile. Buna, aynı tarihsel kesitte ve aynı topraklarda yaşayan bir yazann kayıtsız kalması bir suçtu bence. Bir yazar toplumun en uç kesimine doğru tutmalı bakışlannı. Yaşamı da o uçkesimde, sınırdaolursa daha iyi elbet. Dickens'lerin, Zola'lann günümüz Türkiyesinde yaşadığını bir düşünsenize. Neleri konu edinirlerdi acaba? Bugün Türkiye'de egemen hale getirilmiş dolaşımdakı ikinci sınıf gazeteci eskilerinin tuhaf romanlannın, kadın ayakkabılılann ele aldıgı konuları mı. Meclis bahçesine bakan parkta sabahın 8'inde 8 yaşında Çorum'lu bir simitçi bir dala kendisini astı. O parlan yanınaan geçemiyorum. Yalnızca Ergin Yıldızoğlu şiirini yazdı. Ancak öykü bitince geçebilecegim. Aylardır rahatsız ediyorbeni onun tam Odalar ve Borsalar Birliği'nin ve Meclis'in bahçesinin kesiştiği bir kavşakta ipte dönen kıvırcık saçlı çocuk başı. Bütün yazarlar ve sairler o ip bağlı dalın etrafında olmalıydık bence, bizim yüzümüze yazdığımız ıvır zıvır şeyleri kendini acımasızca öldürertk çarpan çocuğun verdiği mesajı anlamalıydık.. Onu yazmayacaksam niçin bu topraklarda yaşıyorum, daha kötüsü kenuime yazarım diyorum ve ortalıkta lanet gövdemi gezdiriyorum! olayları, yaşamları, tarihleri kısaca uygarlıkları düşündüğümüzde çok zavallı bir tarihtir. Ve yakın tarihimize, işgal edilmemize, savaşlara, darbelere, eksik olmasınlar generallerimize baktığımızda da bir yazar için anlatma, konu edinme seçenelderi açısından pek büyük bir zenginliğe sahip olduklannı görürüz. OnBHarin Dönüşü O'Henry de, Maupassant da... Okur her öyküde bir başka bilinmez heyecanın olacağını duyumsamalı, kitabı elinden bırakmamab.. Teknik olarak da hep değişik anlatım tekniklerini kullanıyorum. Yine okura kolayhk sağlamak, ona okuduklarından zevk alabumesini sağlamak için. Şiddet var tabii bütün öykülerimde ortak. Çünkü bütün yaşamımız şiddet. Kadınsı bir duyarlılığın mırmırlarına sahip bir dilin, her saniyesinde, her sözcüğünde, ikili ilişkilerde, aşk ilişkilerinde bile şiddet yaşanan bir toplumda ne işi var.. Sahtekârlıktır. Dokuz öyküden olusan Genç Kyros'un Yazgıst'nda Solon'dan biralıntı var: "lliçbir canlt mutlu degUldir." Sizin üç yılltk bir hapis yatmtslığınız var. Yarattığıntz kimliklerin mutsuz oluşları ve mutsuz sonlart bu kitaptan sonra deg'ısecek mi? Canetti "Bütün insanlık toplanıp o en büyük düjmana, ölüme karşı savaşmah" demişti. Ölüm ve en kötüsü sınıflı toplumlar var oldukça mutluluk nerede ofacak bir sanatçı için? Insan doğasına aykın özel mülkiyet bu dünyada var oldukça insanların büyük bir bölümü mutluluk yüzü eörmeyeceklerdir. Tatu yapmayı niçin çok sevdiğimizi bir de şu yönden hiç düşündün mü? Deniz ve kumsal kolektif yaşam alanlarıdır ve orada mutlu oluruz. Yaylalarda dereler ve meralar ortak kullanımdadır ve pek mutlu oluruz onları kullanan insanların arasında. Otellerde bile mutlu oluruz. Komünal toplumu yaşamış atalarımızdan kalma genlerimizin dayattı&ı diğer insanlarla ortak yaşama isteğinin lcendısi mutluluk vericioir. 6 milyon yıl ortak yaşadı insanlar, 34 bin yıldır da sınıflar var. Muduluğun haritasının sırurlarını sen kıyasla! • Genç Kyros'un Yazgısı /Ahmet Yıldız/ Everest Yayınlan /112 s. VURAL SAVAŞ SATILMIŞLARIN EKONOMİSİ Türkiye'de yaşanan ekonomik çöküşün gerçek nedeni; ekonomimizi, çıkar çevrelerine ve emperyalist güçlere bağımlı ekonomistlerin ve politikacıların yönlendirmeleridir. Çare, halkımızın ve aydınlarımızın yeniden bilinçlenmesindedir. Eski Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş bu kitabında; çağdaş dünyayı, küreselleşmeyi, ekonomik çöküşümüzün nedenlerini ve kurtuluş çarelerini derinliğine inceliyor. 1.MIUTAN DEMOKRASI (13.bs.) 2.MİLİTAN ATATÜRKÇÜLÜK (4.bs.) 3.SATILMIŞUVRIN EKONOMİSİ (3.bs.) 15OOOoooTL 13OOOooo TL 13000ooo TL Yayınevi: 0 312 434 49 99 / Faks.O 312 431 77 58 Dağıtım : 0 212.522 52 01 / Faks:0.212 527 41 19 Kitabevi: 0.312.434 41 06 / Faks:0.312 433 19 36 www.bilgiyayinevi.cotn.tr CUMHURİYET KİTAP S/\V/ 6 6 0
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle