23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Vıtrın Bozgunda Fetih Riiyası/ Beşir Ayvazo$}ıı/ Kahula Ytıyıncvı/ 4 56 s Yalıya Kemal tüm büyük şairler gi bi kendi kaynağından lıeslendi ve büyük denizlere açıldı, kendince yaşayıp kendince ya/dı. Düzcnli bir ev kurmadı, pansiyonlarda, olellerde yaşadı. Aşkları hep yarını kaldı. Usküp ten lstanbııl a geliş., Paris'e gidiş.Jöntürk'lerle, Prens Sabahadin, Abdullah Cevdet gibi isimlerle ranışma, îstanbul'a dönüş, Refik Halid Karay, Yakıtp Kadri Karaosmanoğlu, Ziya Gökalp, Tevtik Fikret gibi devıin oncml isiınleriyle kurulan dostluklar, biri bile yayımlanmadığı halde kulaktan kulağa yayılan şiirler, dergicilik, çökmekte olan Osmanh'yla yıkılan hayaller, Kuvayı Milliye ruhııyla canlanan umııtlar... Beşir Ayvazoğlu Türk yazınında fazla ömeği olmayan biyograiik ro manıyla bizleri, şiirimizin büyük ismi Yayha Kemal ırmağının kaynağına doğru bir yolculıığa çıkarıyor. BOZGUNOA FETİH RÜYASI Halit RefiğDüşlerden Düşüncelere Söyleşiler/ Ibrahım'l'ürk/ Kakalcı YayınevÜ 552 s. Bu söyleşiler toplamı I ürk sinemasının çok yönlü ismi Halit Refiğ'in sinemaya oldıığu kadar hayata ilişkin görüşlerini de içermekte. ReHğ'in askerliğini yaptığı Korc'de çektiği belgesellerle başlayan sine ma hayatı, sinenıa eleştirmenliğiyle devam etti; Yaşamak I lakkımdır lilminde Atıf Yılmaz'a asistanlık yaparak profesyonelliğe adım attı ve giınümüze kadar devam etti. Film yapabilmenin maddi koşullarını yaıatmaya çalı şırken bir yandan da bu koşuİların ilerisinde film yapabilnıeve çalıştı. "Halk sineması" ve "ulıısal sinema" kavraınlaı ını gözeten bir sinema yapan Reliğ, bu hassas dengeyi ne kadar kurabildiğini veya ülkemiz koşul larında ne kadar kıırulabilcceğini sorguluyor. Edebi yarta Kemal Tahir, müzikte Adnan Saygun ve ınimarlıkta Sedat Hakkı Eldem ileolan ilişkileri, ııluslararası tesüvaller ve ortak yapımlar, Aşkı Memnu, Yorgıın Savaşçı ve çekimi bir tiirlii ba.şlayamayan Devlet Ana gibi büyük projeler... Türk sinemasının tarihine biriııci elden büyük bir katkı. Türk Kozmolojisine Giriş/ Emel Esin/ Kuhala YaytEski I iırkler evreni nasıl tasarlıyor lardı? Evrenle ilgili düşüncelcriyle gök, yer ve atalaı tapımı gibi dinsel mançlar ve ayinleri arasında ne tiir ilişkiler vardı? Emel Esin, Türk Kozmolojisine Giriş'te bu ve benzeri sorulann yanıtını arıvor. Yük sek öğrenimini Paris'te Eeole des Sciences Politiques'in tarih bölü münde yapan ve Türk tkonografisinde Ejder başlıklı teziyle Paris Üniversitesi'nde doktorasını ramamlayan yazar, bildiği çok sayıda dil sayesinde gerek Batı gerekse Doğu kay naklarını incelemiş ve dünyanın çeşitli bölgelerine araştırma gezileri yapmiştır. Emel Esin, Türk sanatı, arkeolojisi, tarihi konulannda hem Türkçe hem de yabancı dillerde yaklaşık dört yüz makale kaleme almıştır. Eserleri yurtiçinde olduğu kadar yurtdışında da araştırmacıların başvurdıığıı önemli kaynaklar arasın dadır. Emel Esin, uzıınbir aradan sonra toplu eserlerinin bu ilk eildiyle yeniden okurla buluşuyor. tay Türklerinde Olüm, Oria Asya kitaplarının yazarıdır. Atatütk Kültür Merkezi de dahil olmak üzere pek çok I'ransız ve ııluslararası bilimsel derneğe üye seçilmiş, Türk hükumeti raratından kendisine Devlet Ödülü (1973), TÜTAV Ödülü ve Liyakat Ma dalyası (1998) verilmiştir. Moğol tmparatorluğu Tarihi, elverişli hiebir koşul olmaksızın yeryüzündeki en büyük imparatorluğun temellerini atan bir adamın, eserine yardım eden ve onıı tamamlayan yakınları ve ardılla rının hikuyesini anlatır. Uygarlık, din, âdetler, gelenekler, kültur, kısacası Moğol lmparatorluğıı üzerine yapılan ealışmalarda üvey evlat mııamelesi görmüş tüm konuları araştırıp gözler öniine seren JeanPaul Roux, büyük doğubilimci Pelliot'nun "dünyanın ta nıdığı en olağanüstü hikâye" olarak adlandırdığı bu hikâyeyi larklı bir bakıs, açısıyla ve yepyeni bilgilerin ısjiğında inceliyor. Gizli Tarih'itı bu hikâyede bıraktığı bo^luklaıı büyük bir tıtizlikle dolduran Roux, ülkelerini asla terk etmeyen ve ona hep geri dönen bir ıılusıı, evrensel monarşiyi hedetlcyen büyük bir imparatorlugun serüvenini, köpeklerden korkan küçük, sıradan bir cocuğun nasıl dünyanın en büyük fatihlerinden biri, okyanuslann efendisi Cengiz Han olup çıktığını renkli bir dille anlarır. Islamın Mistik Boyutlan/ Aımemaric Schimmcl/ Çcviren: Ergun Kocabıyık/ Kcıbala Yayınevi/ 4^5 »'. 1954 59 yılları arasında Ankara llahiyat l'akültesı'nde dinler tarihi dersleri veren Annemarie Schimmel, avrıca Betlin, Mar burg, Bonn ve Harvard üniversi telerinde de çok sayıda öğrencı yetiştirmıştir. Birçok ııluslararası ödülün sahibi olan ve çesjitli bilimsel kutulıı^lann ba^kanlığmı yapan Schimmel, Almanca, Ingilizce ve Tiirkçe çok sayıda esere imza attı; Arapça, I'arsça, Urdııca, Türkçe ve Sindi dilinden çeviriler yaptı. Batılı bakış açısından uzak oluşıı, hatta zaman zaman şarkiyatçı yaklaijimı eleştirmesi ve Doğu dünyasını içerden kavranıaya çalış masıyla akademik çevrelerin dikkatini çekmiştir. Islamın Mistik Boyutlan, tasavvut tarihini Anaılolu'dan, Kuzey Alrika'ya, Arap yanmadasından, Iran ve Uzakdoğu'ya kadar geniş bir coğrarya içinde ele alıyor. Yazar, tasavvuf konustında vazılmış diğer ki taplardan farklı olarak, ele aldığı konuları gerek Arap, Fars, Urdu ve l'ürk edebiyatından yaptığı alıntılarla, gerekse Müslüman HoğLi'da, özellikle deTürkiye ve Pakistan daki çok sayıda dostla birlikte yaşanmış kişisel deneyimlennden verdiği drneklerle zenginleştirip renklendiriyor; bövlece metni kuru, teorik bir ders kitabı olmaktan kurtarıyor. Schimmel okuyucunun tasavvul hakkınclaki merakını gidermekle kalmıyor, aynı zamanda benliklerini büyük sıkıntılara ve acılara karlanarak dönüs,türmeye çalışanve böylece yollarını kendi iç ı^ıklarıyla aydınlatan ha kikat yolcusu sufilerin kimi zaman hüzünlü, kimi zaman düşündürucü kimi zaman da tuhat hikâyesini de anlatıyor. Bazı suHler, tasavvuli deneyimi dille irade etmenin imkânsızlığını vurgıılamak için sozcükler kıyıdan razla açılamaz demişlerse de, Schimmel, söz cükten kayıklarla bütün dinîerin içinc aktığı mistisizm okyanusuna cesaretle açılıyor. rikhanesi'nin son 400 yılılan beri bulıındıığıı yer olmasıdır. Osmanlı yönetimı altında geçen yüzyıllar boyunca Rumların nıanevi başken ti olan 1 eneı, Helen âlemi içın ıle uzun ydlar etkınliğını ve saypınlığı nı sürdürmüşrür. Tarih boyunca Fener'in dar sokakları bazen Ellak ve Boğdan'a yönetici tayin edilen Rum beylerinin sevinçlerini paylaş mış, bazen de asılan patriklerin deh^et veren göigelerıne tanık olmu^tur. ürhan l'ürker, güniimüzde, ancak Rum Patrikhanesi denildiği zaman akla gelen ve pek çok Istanbullu tarafından yeri bile doğru dürüst bilinmeyen, unutıılmuş bu eski Istanbul semıini geçmi^in olayları ile yeni kusjaklara aktarıyor. FANARİOfN FCNCR C XV. Yüzyıldan Bugüne Kıımeli Motifli Türk Şiiri Antolojisi/ Ahnıei Eıııın Atatoy/ Asa Kılabcvı/ 5V/ s. Rumeli artık tarihe karışmı>j bir kavram obnakla birlikte, türküler de, destanlarda ve şiirlerde varlığını bugüne değin sürdürmüş, gelecekte de sürdüreceği kıışkusuzdur. Çünkü geçmiijimizin ve ulusal yaz gımızın bir parçasıdır o topraklar. Oralarda geçen savaşlar, yaşanılan mutluluklar, kâbusa dönüşen hıızur, an arda gelen yenilgüer, bozgıınlar, göçler ve daha neler neler, karmaşık biyografimizin birbirine ters düjjen renkleri dir hep. Şiir diliyle yansıtılmış bu renkler tlünyası, eli nizdeki kitapta bir bütün halinde sunıılmaya çalışıldı . Tüm gerçekliği ve çıplaklığıyla hem de. Anonim halk şiiriyle birlikre 198 şairden örnekJer içeren bu yapıt, Rumeli olgusunun beş yüzyıllık şiir serüvenidir. lama men zıt dünya görüijlerine sahip, tarklı şiir akımlarına mensup, söylem, yorum ve yargılarında birbirlerınden çok uzak şairlerin bir araya getirilmiş olması, kitabı daha da ilginç hale getirdi kanısındayız. Halen Turkiye dışında (eski Rumeli topraklarında) yaşam ve yara tıcılıklarını sürdüren şairlerden en belli başlılarının temsil edilmeleri de bu antolojiye ayrı bir değer kazan dıracak ve okuyucuları memnun edecektir. Dil ve Düşünce/ A// Diindar/ K Kiıltiır Hakanlı&ı Ynyınlıirı/ 21X ı Kitapta Bakanlıgın, Sunuş'unun sonunda "FJinizıleki kıtapta anadilimı/ı yazılı konuşmanın, diltlüşünce bağlantısının ve sesli düşün meyi vazılıya dönüştünnenin ör nekleı ini bıılacaksinız" ılenildikten sonra, arka kapakta verilen açıklamaıla, "Hlinizdeki bu kitapta, hemen hepsi dil ve diişunmc üstüne kurgulanmış kırk yedi yazı bulacaksınız. Yazar bu yazılarında, ağır ve ayrmtılı teknik alanlara girmeden, dil ve düşünce konusunu; bunun birey ve toplum için önemini sergiliyor. Gelişmekte olan toplumların toplumsal dokularmı sıkılaştırmada ve bireylerini düşünsel etkinlik lere yönlendirmede anadili bilincine ulaşmanın ve top lum içinde her bireyin anadilini yazılı konuşabiJir düzeye gelmiş olmasının önemini vurgulııyor. Deneme türündeki bu yazıları okundukça güzel Türkçemizin tadına vanyorsunuz, yazıldıkça şiirleşen anadilinizle övünç duyuyorsıınuz..." açıklaması yapılıyor. Gerçekten de, kitapta yer alan her bir yazıda, küçük ve önem siz gibi görülen bir anı ya da hesapta olmayan bir rast lantı Türkçe ile yazıya geçirildiğinde, nasıl bir dil tadına dönüştüğünün yalın fakat sağlam yazılış örnekleri veriliyor. Çağdaş Eğitimde Kültür ve Sanat/ l'ürkan Saylan, )ale Raysal, vd/ ÇcığJaş Ya^aım DcstckJcmı1 Dt'rnegı Ycıyınları/ 143 y Çağdaş Yaşamı Destekleıne Derneği'nin bu 14. kitabı, Genel KülK^itimdt tür Kazandırma, Edebiyat Beğeni klirUıeS\\\T si Kazandırma, Bilim Kültürü, Eğitimde Tiyatro, Müzik Eğitimi, Mimaıiık ve Çevre, Plastik Sanatlar, Genel Liselerde Sanat Eğitimi, Grafik Sanatlar başlıkları altında, eğitimcilerin ve konu uznıanları nın görüş ve deneyimlerini bir araya getiriyor. Bilim ve teknoloji, düşünmeyle ve sanatla bütünleştiği oranda bir toplumun C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 6 1 9 Fanari'den Fener'eBir Haliç Hikâyesi/ Orbaıı Viirker/ Scl Yayıncüık/ 102 .s Haliç l'ener'i ya da Rumların deyişiyle Fanari, bir zaMoğol tmparatorluğu Tarihi/ JeanPaul Roux/ Ç.cvırcnlcr: Prof. Dr. Aykul KazanctgilAyşe Berekel/ Kabalmanların parlak ve kalabalık yerleijim yeriyken diğer Rum semtleri ile aynı tarihsel ve sosyal kaderi paylaa Yayıncvi/ 6()X s şarak 1960'lardan sonra yapılarını muhafaza etse de Türkiye ve özellikle Orta Asya Türk dünyasıyla ilgili sönüp kabuk değiştirmiştir. Ancak l'ener'i diğer yayımları 1950lere uzanan JeanPaul Roux, dilimize Rum semtlerinden ayıran özellik, Ortodoks Hıristikazandırılmış Türklerin Tarihi, AksakTimur, Türklerin yan âleminin ruhani merkezi olan Istanbul Rum Patve Moğolların Eski Dini ve yayınevimizce basılmış AlSAYFA 16
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle