Katalog

Tiyatromuzun önemli adlarından Ferhan Şensoy, yazdıgı olağanüstü tiyatro oyunlarından sonra, DU kez de anılarıyla okur önünde. Oyunları gibi keyifle izlenen/okunan "Kalemimin Sapını Gülle Donattım" üzerine bir okur yazısı sunuyoruz. C. ŞEFİK KOLDAŞ arkında mısınız? Anılar ve özgeçmişler ilc ilgili yayınların sayısında belirgin artma izleniyor. Kişiye özgii bile olsa yaşanan olaylar, akıilardan geçirilen düşünceler, tonlumun ilgisini çekiyor. Bu gelisimde; okurların kendi özgeçmişleri ile düşünülenler arasında bir eşdeşlik, bir paralellik bıılma tadınuı payı var sanıyorum. Daha öte sinde; gcçmişin saklı kalmış bilgilerini edinmenin tutkusu da bu gelişime neden sayılabilir. Anılarımızda yaşayan Mina Urganhocamızın bize armağan cttiği "Bir Dinozorun Anıları "nın yuptıj>ı baskı adedi yanında toplumıımuzda varatnği fırtınaları hepimiz hatırlıyoruz. Bcnzeri bir çalkantıyı Hıfzı Topuz'un "Kskı Dosrlar' adlı kitabında anlatılan Çetin Altan Melih Cevdet Anday kavg.ısının nedenlerini araştınrken yaşamadık ıııır* Bunları nedcn yazdım? Eğilim böyle, okurlar seviyorlar bu yazüanları. Tarihe bağlı romanlar bile oyle değil mi? îşte "Kiraze," işte "Nurbanu", işte "Isyan Günlerinde Aşk" giderek Büyük tskender içiıı yazılaıılur... Kalemimin Sapını Gülle Donattım Ferhangi bir kitap F Ferhan Şcnsoy'u sanırım tanımayan yoktur. Onun tiyatro alanında belirli bir zamandan bu yana gerçekleşrirdiği uygulamalar ülkemiz için hep yenilik sayılmıştır. Kelimelerleoynayarakyaptığıesprileri hangimiz unutabiliriz? Yaşamındaki muziplikler de hepımiz ilgisini çekmiştir. Derya Baykal'la olan evliliklerindcn doğan iki çocuğuna "Ferhan ' ile "Derya" adlannı vermeleri gibi. İşte buna benzer diğerleri "Ferhangi Şeyler"... Doğrusu bu ya; son çıkan kitabı "Kalemimin Sapını Gülle Donattım"ı okuyuncaya kadar ben de Şensoy'u uzaktan izliyor, seviyordum. Anılan kitabın 5. baslusmı okuyunca kendüne kızdım. Neden 1. baskıyı edinmedim de onu daha çok sevmeye daha önce basjamadmı diyerek. Yatılı okullarda okuyanlar bilirler. üradaki öğrencüiğin tadı başkadır. Yatılı öğrenciler okullarıyla bütünleşmiş bir aiîe gibidirler. Şensoy'un anılarının zenginliğinde Galatasaray'da okumasının, Galatasaray klanından olmasının payı büyük. Ben de; Galatasaray olmasa bile yatılı okulda okumam nedeniyle belki kitaba ayrı bir yakınlık duydum, bunu itirar etmeliyim. Kitabın özüne geçmeden önce bir iki düşüncem daha var, onu sıralayayım. Kısa bir süre önce Şensoy ile yapuan bir gazete söyleşisinde kendisi; kitabın 6. baskısının yapıldığını, bunun güzel bir gelişme olmakla birlikte yayıncılar için para sal sorun yaratügını söylüyordu. Açıklamasmda da; her yeni baskinın peşin ödemeyi gerektiren bir kâğıt masrafı doğurduğunu, kitap satış bedellerinin ise çok daha sonra alınabildiğini ekliyordu. Kitabı edindinı, açtım, okumaya baslayınca ne görsem dersiniz? Basım harfleri alışılmışın ötesinde bir irilikte. Ilkokullar için olmasa bile tam yaşlılara ve hiüermetroplara özgü. Onlar için ideal. Qte yandan; bu uyaulama, kitabın sayta sayı sını belirgin ölçude arttırmış olmalı. Bu ne perhiz, bu ne lahana tursusu? Bilemem, belki de Şensoy şakasıdır. SAYFA 8 "Ferhangi Şeyler"... Gelelim kitabın ozııne. \ ler satırı tadını alarak okunabilecek; dili, okuru hiç yormayacak bir kitap bu. Daha önce gazetede yapılan söyleşiden öğrendiğime göre "Kalemimin Sapını Cîülle Donattım"; Yazarın, yirıni uort yasjina kadarki yaşamını dile getıriyor. Oyle olıınca, nehir kitapların yenilerini bekleyeceğiz demektir. Beklemeye değer. Zira; kirabı alıp okumaya başladıgınızda zanıanın nasıl geçtiğini anlayamıyorsunuz. Akşamsa ge ce olmasın, sabahsa aman bir zaman bulayım da yeniden başlayayım okumaya diyorsunuz. Konukseverlik duygularınız köreliyor, konukların görüşme istekle rini savsaklayabiliyorsunuz. Kitapta; oyle klasik, kronolojik bir sıralama yapmamış geçmişini anlatırken Şensoy. Bakıyorsunuz yirmili yaşlarda Fransa'dasınız, saplama yapıyor Şensoy, yaşamının öncesine Çar^amba'ya gidiyorsunuz. Galatasaray'da öğrenci iken anne karnındaki anılarla baş başa kalabiliyorsıınuz. Bu ııygulama; yazılanlara değişik bir tat getirmis. Hiçbir şeyi de yazmaktan kaçınmamış Geçmiijdekı anda ne hissettiyse onu öyle yazmış. I liç gocıınduğu yok. Zaten; kitabınuı çoöu yerinde davranışjarından pişmanlık duymadığı anlaşılıyor. Bazı yerlerde kendisi ile ualga geçmiş. Örnek mi istersiniz? İşte size örnek; Istanbul'dan Strasbourg Devlet Tiyatrosu'nun sınavlarına gidilmiş, iki yüz küsur aday, herkes avluda, her ülkedcn, hcr çeşidi. Heyecan sonsuz. .. .Bcnim adım okunmuyor, alla betik sırayla mı çağınyorlarr1 Başvuru sırasına göre mi çağmyorlar? Bir de gelmeyen var, sabahtan beri ara sıra onun adı ünleniyor; Mösyö Fernand Sansua! Fernand Sansua! Kimseotip, yok, gelmemiş. . I ler çıkandan sonra ısrarla o gelmeyen inek "Fernand San sua'nın adı okıınııyor. Yok kardeşim, adam uelmeiTii^, allahallah benı çağırın artık ! ... Mösvö divorum, ben çağırılmudım! Adınıznedirr* Şensoy. Ner1 Şen.. Soy! Ferhan Şensoy! ... Haaa, Sansua! Fernand Kalemimin Sapını Gülle DonatSansua! Sabahtan Um/rcrhanŞetnoy/OrtiioyuncuhtrYciyınberi çağınyomm silan /12, 5 ncı Basım, istaııbul Ağustos zi, neredesiniz? 2001, 541 s. Zaman zaman erotizm de kullanılYENİ BİNYIL KÜLTÜR SANAT EDEBİYAT mış. Ancak bıınlar; 1 ?50 000II |K D V Dahll) okuyucuyu dürtülemivor. Onları doğallıkla karşılıyorsunuz. O türden de bir örnek vereykn. ... Şeriie'nin eli benim oramın hoşuna gidiyor. SANATTA YÖNTEM Beni kucağına oturtup oramla oynuyor. SORUNU/ Afşar Tlmuçln Küçük şeyim Şerife'nin avucunda büyür YANGINCI(Şiir)/ Ahmet Günbaş gibi oluyor, peki niye sertleşiyor bu me1 ORHAN PAMUK'U ANLIYORUM DİYEBİLMEK retr ... Elimi tutuyor kendi donunun içiİÇİN/ Ferldun Andaç ne sokuyor. Şerife'nin çiikü yok orasında saç var. ... Benim oramda saç falan yok. ÖYKÜDE TARTIŞIIAMAYANLARI Aslında Şerife'nin orası da yok, dudak TARTIŞMAK/ M.Sadık Asldnkara gibi bir şey, dokunuyorum, nemli, ıslak PANTOLONLU BULUT(Şllr)/ gibi. Vladlmlr Mayakovskl Şensoy; liseyi Çarşamba'da bitirmiş NÂZIM 100 YAŞINDA/ tan doğan ama o kendini hep Galatasaray'lı bilmiş. FAKİR BAYKURTTA İDEOLOJİ Tam yüz vd okumuş orada! Inatçılığı o zamandan belli; sen gel son sınıfa, sonra git VE KİMLİK/ cumhur Aslan liseyi Çarşamba'da bitir. Galatasaray'a "ŞİİRSİZ YAŞAYAN ŞAİRİ BİR TÜR başjamak için küçücük yaşta Samsun'dan SUÇLU SAYARIM"/ Ralf Özben ııçakla Istanbul'a gel, liseyi bitirmek için EĞİTİMCİ FAKİR BAYKURT/ otobüsle dön. Kimileri için hazin sayuaAltay ömer Erdogan bilecek bu geçmiş olay onda eğlenceye dönüşmüş. TAŞ YAZILARi(Şlir)/ Betül Tarıman Hem iyi ki de Çarşamba'ya dönmüş. MENDİL(öykü)/ E.BUIent Yardımcı Zira orada geçen liseyi bitirme seneleri DOĞUM GÜNÜM yaşamına ayrı tatlar, lezzetler katmış, anıKUTLU OLSUN(Şllr)/ Tlmuçln Özyürekll ları zenginiestirmİ!;. Kitabı okuyacaklar ADEM GENÇ İLE SÖYLEŞİ/ Mümtaz Saftlam bunu fark edeceklerdir, ıımarım. ŞİİRE ÇALIŞIRKEN/ Muhsln Şener Kitabı okurken bazı cümle yanlışlarını, tantmlama hatalarını not ettim. MİMAR KOCA SİNAN'DAN 1 Bütün "Degaulle" yazımlarının "de İZİN ALABİRSEN GEL'/ Hüseyln Peker Gaulle" şeklinde değişmesi gerekir (Sh. ŞAİRİM GELİYOR/ Blrnur Şener 94100,293,351). BİR HAFTA SONU(ÖykÜ)/ Şahln Yıldırım 2 Anıların geçtiği tarihlerde ÇarşamSİCİLİ YERKÜRESEL(Şilr)/ Ş.Avnl Ölez ba'daki köy yollarının asfalt olması bana inandırıcı gelmedi(Sh. 204). "HAYATI YENİDEN DENEMEYE"/ All Taş 3 Yeijilırmak'ta yakalanan balıkların "morina" olarak tanımlanması yanlıştır. KASIMARALIK 2001 Morina, Kuzey Denizi'ne ozgü bir balıkKİTAPEVLERİNDE... tır. Yakalaııan balıklar "Mersin" ya da İsteme ve İletlşlm Adresl: Gazlosmanpaşa Bulv. "Yayın" balığı olabilir ( Sh. 503,535). No:87/603 Agora/İZMİR 4 M. Eduard'ın konuşmasının "onu TEL0.232.489 57 41 FAX:0.232.441 20 47 kııllandım" ycrine "onu kullanmadım" Abone Koşulları(Yıllık): 10.000.000TL ijeklinde bitmesi gerekiyordu ( Sh. 441) Posta Çeki No: Hasan Özkılıç 1061118 5 "Alfabematik sırasıyla" yerine "Alfabetik sırayla" yazılması gerekiyordu (Sh.348). Başta da yazmıştım, Ferhan Şensoy, kelimelerle oynayarak espri yaratmayı çok çok iyi bilen birisi. Durum böyle olunca; kitap içinde kullandıftı kelimelerdeki yanlışları kritik ermek zorlaşıyor. Ancak; yanlış yazıldığı açıkca belli olanlarını yazımın alt bölümünde sıralamayı uygıın gördüm. Son karar yazarındır. Düşünüyorum da; bu güzel kirap, bir iki anı resimleriyle zenginleştirilseydi lena mı olurdu? ÎJstelik ŞENSOY'un ol dukça yakişıklı olduğunu hepimiz biliyoruz. Gelelim genel değerlendirmeye. Tek cümle ile belirlenebilir. "Kalemimin Sapını Gülle Donattım" mutlaka okıınmalı, yenileri de heyecanla beklenmelidir. Bu bölümde; Önce yanlış kelime yazılmış, sonra dogrusu bclirtilmiştir. Telgıraf Telgraf (Sh. 22), Klübe Kıılübe (Sh.53,55), Gaste Gazete (Sh, 62, 241, 2X4,455), Mahfettiğimizı Mahvet tiğimizi ( Sh. 110), Folklörümuzdur F'olklorumuzdur (Sh. 111), Antırenman dı Antrenmandı ( Sh. 124), lot lyot ( Sh. 1İ0), Kaatlara Kâgıtlara (Sh İ3J), Pinpon Ping Pong ( Sh. 157), tkbaharın llkbaharın (Sh.209) Yüksek Kaılırınıa Yııksek Kaldınma ( Sh. 220), Malesel Mjalesef (Sh 269), Caglo^lu'ndan (iagaloğlu'ndan ( Sh. 274), l'işortlarının Tisörtlerınin ( Sh. 295), Santıralı Smıt ralı (Sh. 322), l'ilitresiz Filiresu (Sh. 559), Düy Dııv ( Sh. 414), Arakadaijim Arkadaşım (Sh, 431), Tussot l'ussaud (Sh.473).« Ra