Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Vitrindekiler Bir Şizofrenin Aşk Mektupları/ Bülent Akkurt/ Altın Kttaplar Yaytnevt/ İ36 t "...Ve inıgeler... Gerçekle gerçekdışının soyutlarda kıpırdandığı susuz imgeler... Doyumsuz bir sanal sevişmedir o... Her satırı özlem dolu ve şiirsel... Aşkın soyutsomut deviniminin akıp gidişi... Umııtlanve özlemleri yanm kalmış bir anncnin, tek varlığı olan oğluna tutkulu bir aşk gibi kol kanat gerişi... Ve ağır yük altında büyüyemeyen, gelişemeyen, 'Oedipus' döneminde takılı kalan çekingen ve duygusal bir delikanlı. . Bu içe driniik 'Introvert' kişilik yapısının en büyük sığınağı hayalleri, ozlemlerı ve sanal tutkuları... Şızoidi'den Şizoireni'ye gidis yer yer çok giizel işlenmi:}... Genelde Bülent Akkurt un düzeni bu... Nitekım, mektuplarda ve anne oğulun bilinç akımlarında yine Bülent Bey'in akıcı üslubu var... Ya bu delikanhnın son sözlerı.1... 'Godot'yu Beklerken'den çok etkilenmiş olan gencin 'Lucky' giysilerı içınde tipik ve anlamsız bilinç akımı... Belki de romanın zirvesidir bu bölum... Bir 'AnıRoman' da diyebileceğimiz bu aşk mektupları, insanı ahp götürüyor... Duygu derinliklerine, bir devrin rengine ve tadına, duyu ile hastalık arasındaki o ipıncecik çızgiye, geçmişe, geleceğe, belki de sonsuza..." diyor kapağın arkasında Suna Erdoğan Tanaltay. Ölümün Karanlık Yüzü/ Hennıng Mankell/ Çevıren Elâ Yıldırım/ Altın Kitaplar Yayınevi/ 350 s îsveç edebiyatının yeni yıldızı Henning Mankell polisiye türde kitaplar yazmasına rağmen Avrupa'nın bütün edebiyat çevrelerinde ilgiyle karşılandı. Almanya, lsveç, Fransa, Hollanda ve Italya gibi Avrupa ülkelerinde beğeniyle okunan ve satış listelerinin başında yer alan yazarın Türkiye'de polisiye ve macera türünü sevenlerın bir numaralı yazarı olacağını umuyoruz. Betondaki Sarışın/ Mıchael Connelly/ Çevıren Füsun Doruker/ Altın Kttaplar Yayınevi/ 447 s Los Angeles sokaklarında işlediği seri cinayetlerde kurbanlarının yüzüne kartvizit bırakan bir katil dolaşmaktadır. Adı bilinmeyen katilin yeni adı ise Bebekçi'dir. Şehrin tüm emniyet teşkilatını ve Harry Bosch adındaki bir dedektiti de peşinde koşturan katil her yeni günü ve geceyi bir kabusa çevirmiştir. Hary Bosch sonunda asıl katili öldürur. Ne var ki bir başka katil Bebekçi'nin kaldığı yerden işine devam edecek, dedektif ise Los Angeles'in tanıdığı karanlık sokaklarından, kendi yüreğinin tanımadığı karanlığına yürüyecektir. Edgar ödüllü yazar Micnael Connely, Betondaki Sarışın'la mesleğinde yepyeni bir sayfa açarak, okurları mahkeme salonlarındakı çatışmalardan, sadist bir katilin izini süren soluk kesici maceralara taşıyor. MICHAEL CONNELLY dolu romantik bir yaşam biçımi olduğunu sananlardansanız, muhtemelen daha da kötü durumdasınız... Karşınızdakine iltifat ettiğinizde bütün günahlarını zın aftolacağını sanmak ile af çıkacağını bildiğiniz için suç işlemek arasında pek fark olmadığını da göremiyorsanız sevdiklerinizin neden sizden kaçarçasına uzaklaştıklarını merak edip duruyorsunuzdur. Sevdiğinin gözlerine bir saniyeb akabilmek için her Şeyi feda edebilmenin aşk olduğunu savunanlara da inanmamanızı tavsiye ederim. Emin olun kimse, sadece bir bakış için her şeyini feda edecek kadar cesur değildir, ki ofsa bile bunun adı aşk değildir. Iki cıns arasındaki, aşk zannedilen savaşın ne kadar komik olabildiğini ve bu gereksiz çarpışmanın insanların yaşamlarını nasıl değiştirebildığini gördükçe gülmekten göbeği çatlayan bir kahramanın hikâyesidir bu. Size sadece okuyup gülmek kalıyor. Okuduğum Kitaplar/ Azız Nesin/ Adam Yaytnları/ 389 s "'Aziz Nesin çok okuyan bir yazardı' diye başlamak istiyorum önsöze, ancak bu tümce tam gerçeği ifade etmez. Aziz Nesin çok değil, çok çok okuyan bir yazardı. Sadece edebiyat ve edebiyat üzerine değil, ileri akademik düzeyde kitaplar da okurdu. Ve ciddi bir okurdu; hep masa başında ve not tutarak okurdu. Gazeteleri bile masasında okurdu. Aileden birini, yerde, yatakta, koltukta, kanepede okurken görse, kendini tutamaz, okumanın ciddi bir iş olduğunu söyler, kitaba saygı duyulması gerektiği konusunda uyarılarda bulunurdu. Yalnızca son birkaç yılında geceleri yatağında şiir kitabı okuduğunu gördüm. Son llarda gözleri neredeyse hiç cörmüyordu. Çok zornarak okuyordu. Okuması daha az zahmetli olduğundan şiir okuyordu genellikle. Roman ve öykülerı Vakıf çocuklarına ya da arkadaşı Ayben Kop'a okuturdıı. Olümünden sonra, başucunda, okunmuş ve okunmayı bekleyen yüzlerce kitap bırakmıştır. Notlarını genellikle kitaplara yazardı. Bu notları daha sonra, zaman bulabilirse kâğıda geçirip dosyalardı. Dosyanın adı, 'Okuduğum Kitaplar'dı. Ölümünden sonra, Vakıf'taki dolaplardan dört klasör dolusu 'Okuduğum Kitaplar' notu çıktı. Yarısı eski yazıyla yazılmıştı. Onlar daha yeni yazıya çevrilmedi. 'Okuduğum Kitaplar' notlan, Aziz Nesin'in de defalarca belirttiği gibi, eleştiri yazısı olarak değerlendirilmemeli. Bunlar bir yazarın okur olarak tuttuğu, kendi kişiscl beğenisini, kendi öznel görüsünü yansıtan notlardır. Bu notlarda benim en çok dikkatimi çeken, bana en ilginç gelen, Aziz Nesin'in düşünsel dürüstlüğüdür. Yazarı kim olursa olsun, ne kadar tanınmış olursa olsun, Aziz Nesin genel yargıya kendini teslim etmeden, kendini akıntıya bırakmadan, bir kitabı eleştirmekten, hatta kimileyin yerden yere vurmaktan çekinmemış. Her an tetikte olduğıı kesin. Aziz Nesin'in bu düşünsel dürüstlüğü, DU kitapta yer almayan, 1950'de tuttuğu kitap notlarında da kendini gösteriyor. Bundan çıkardığım sonuç şu: Aziz Nesin tüm yaşamı boyunca kendine yalan söylememiş, kendini kandırmamış, her düşünceyi kendi süzgecinden geçirmiş, en azından bu uğuğrda büyük bir çaba harcamış bir aydındır. Toplumun yadırgadığı düşünceleri, ilginç çıkışları, düşündüğünü çekinmeden söylemesindeki cesareti, hiç ktışku yok kı, bu diirüstlüğünden kaynaklanıyor." diyor kitabı yayına hazırlayan Ali Nesin. HENNINC MANKELL Arka Sokaklar/ Taıonı O'dell/ Çeviren: Zeliha lyidoğan Babayığtt/ Altın Kttaplar Yayınevi/ 335 s Harley okııla gitmesi, gezip toz| R V D K I 9 i n | m a s l v e gençliğin tüm heyecanını M H H I İ H I H I yaşaması gereken bir yaşta ağır so^ H H H | p | H | | lumluluklaı alarak yaşamın tüm EBUEÜJÜIÎKI^B yiıkiınıı sırtlamış bir gençtir. Yaşadığı kasaba, kömür mauenlerinin bulunduğu; ışsizliğin, sefaletin, anlayışsızlığın ve taassubun kol gezdiği bir yerdir. Harley, bakmak zorunda kaldığı kız kardeşleri, annesı, kahredici aile sırları ve gençliğin verdıği çatışmalar yüzünden bunalim noktasındadır. Yaşadığı tüm bu zorluklar arasında tanıştığı evli bir kadın olan Callie Mercer onun için bir kurtııluş yolu olmuştur. Saplantı derecesinde kapıldığı bu kadına hıssettiğı duygular sapkın bir cinsel tutku halını almıştır. Callie'ye Tkarşı hissettiği yasak aşk Harley'i içinden çıkılmaz bunalımlara sürükler. Onun yardıma ihriyacı vardır... Tawnı O'Dell'in ilk romanı oltıp haftalarca best selleı listelerinde bir numarada kalan Ar ka Sokaklar okuyucuya yeni hayatlar ve heyecanlar sunuyor. Düşler Evi/ Paultne Gedge/ Çevıren: Fatoş Dilber/ Altın Kitaplar Yayınevi/ 447 s Basit bir köy ebesiyken kudretli firavunun en sevgili gözdesi olan, hiç kimseye boyun eğmeyen, inatçı ve hırslı bir kızm Thu'nun yaşamöyküsü okurları birden etkisi altına alıyor ve etkiyi kitabın sonuna kadar sürdürüyor. Son yıllarda ülkemizde de hatırı sayılır bir okur kitlesi tarafından tüketilen Mısır ve firavunlar üzerine kitapların son halkası denebilir "Düşler Evi" için. CUMHURİYET KİTAP SAYI 5 6 5 Yandık Kızlar Etrafta, Başımız Belada/ Cem Şancı/ Altın Kitaplar Yayınevi/ 302 s tnsanlar öğrencilik yıllarından, kendilerini en çok zorlayan dersleri mı yoksa, o zor derslerinhocalarını ve bu hocaların etrafa saçtıklan dehsetı mi hatırlarlar? Hangi okulun eski mezıınları bir araya geldiğınde, "Sı fırcı" Mahmut'tan, "Dayakçı" Ihsan'dan, "Evde Kalmış" Nebile'den ve bu şahıslarla yaşadıkları kahkahalar dolusu maceradan bahsetmek yerıne, bir akarsuyun debisinın bağlı olduğu değişkenleri veya serbest düşme kanunlarına göre, yetmiş beş metre yukarıdan bırakılan kütlesı şu kadar olan cismin yere düştüğünde milimetrekareye yaptığı basıncın bu kadar olduğunu anlatıp anlatıp, "Ah o eski öğrencilik yılları!" diye iç geçirir?.. Ya da o anda aralarında olmayan, bir zamanlar deli gibi âsık oldukları sınıfın sarışın bombasının, nasıl olup da şisman ve koca kalçalı biri haline geldiğine akıl sır erairemediklerini söyleyenleri kim susturup da bitkilerdeki fotosentez olayınm aşamalarının ya da üreme hücrelerindeki mitoz blünmenin ikinci evresinin şercfine kadeh kaldmr? Gerçekçi olalım. Öğrencilik, şımarık kızlar ve sıfırcı ohcalarla boğuşmaktan oluşan; fotosentezin asamaları gibi bilgilerin ise ancak perde aralarını doldurduğu koca bir komedyadır. Eyvah! Yine Kızlar Kazandı!/ Cem Şancı/ Altın Kıtaplar Yaytnevt/ 238 i. "Sevdiğim kadın bu kitabı okuduğunde şöyle söyledi....: '(em! Bu kitap yayınlanırsa kadınlarla bütün ilişkilerin bozulacak... Böyle bir kitap yazmaya nasıl cesaret edebildin? Bir daha hiçbir kadın suratına bakmayacak. Tüm kadınlar senden kaçacak... Senden netret edecekler... Kadınların hataları yüzlerine söylenmez!' Akıllan aıtık! Lafını bitirdi ve her fırsatta onunla yaşadığı atak maceralarını, her önune gelene anlatan eski sevgilisine döndü. Arkasından söylediklerimi duymadı... "Canınız cehenneme hepiniz aynısınız!'" diyor Cem Şancı. Doğa Üstii Sevgi Altı/ Cem Şancı/ Altın Kitaplar Yayınevi/ 239 s. Günün birınde pek çoğumuz, aşkı anlayamadan bu dünyadan ayrıldığımızı fark edeceğiz, çünkü eminim aşk, bizım bildiğimizi sandığımızdan çok daha farklı bir duygudur. Arkadaşlarınıza hangi sevgilinizi kendinize nasıl âşık ettiğinizi anlatanlardansanız, muhtemelen siz de aşkı hiç tanımadan göçüp gideceklerdensiniz. Aşkın süslü kelimelerle G Entelektüelin Siyasi tşlevi Seçme Yazılar 1/ Mıchet Foucault/ Çevirenler. l\ık Ergüden, ösman Akınhay, Ferda Kesktn/ Derleyenler lşık Ergüden, Tuncay Birkan/ Ayrtntı Yayınlart/ i İ6 v Ozne ve Iktidar Seçme Yazılar 2/ Mtchel Foucault/ Çevirenler Işık Ergüden, Osman Akınhay/ Derleyenler Işık Ergüden, Tuncay Rirkan/ Aynntı Yaytnları/ 315 r Büyük Kapatılma Seçme Yazılar 3/ Michel Foucault/ Çevirenler lştk Ergüden, Ferda Ketkın/ Derleyenler' Işık Ergüden, Tuncay Birkan/ Aynntı Yayınlart/ 327 s. Yirminci yüzyıhn en etkili düşünürlerinden olan Michel Foucault'un makale ve söyleşilerinden oluşan Seçme Yazılar'ın ilk üç cildi Ayrıntı Yayınları tararından yayımlandı. Tematik bir seçmeyle hazırlanmış olan dizinin tamamı altı cilt olacak. Cijtlerin adları şöyle: 1. Entelektüelin Siyasi tşlevi; 2. Özne ve îktidar; 3. Büyük Kapatılma; 4. Iktidarın Gözü; 5. Felse , fc Sahnesi; 6. Geçmişe Uzanan Dil. 1994 yılında GalSAYFA 21