Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Mehmet Tevfik Özcan dan "llkel Toplumlarda Toplumsal Kontrol" llkel Hukuk AHMET HALUK ATALAY T E ürkçede başhğında 'hukuk' sözcüğü yer alan kitaplann ezici çt> ğunluğu gerçekten de hukuk kitabıdırlar. Bu yüzden olsa gerek meslekiteknik bir ilgili çevresi dışında kalan genel okuyucunun perspektifinde yer almazlar. Özcan'ın çalışması ise bu kapsamda bir 'hukuk' kitabı değil... Bunun nedeni ise başlığının 'hukuk' tcrimini zatcn içermiyoroluşundan çok yapıtın, hukuk sosyolojisi alamnda Türkçede ilk örneği oluşturan bir akademik arastırmaya dayanıyorolmasında. "tlk'Mik, Özcan'ın çahşmasının 'toplumsal dcnetim' üzerine eğilişiyle olduğu kadar, 1 lukuk Antropolojisi'nin veriieriyle temellendirilmiş Dİr çalışma oluşuyla da ilgili. Hukuk sosyolojisi ve hukuk antropolojisi birbirleriyle olan sınır ayrımlannı geçen yüzyılın sonlarında bir işbölümü olarak befirlemişlerdi. tnsan toplumunun işlcyişinin anlaşdıp betimlenmesigibi ortak bir amaca yönelscler de sosyolo" ve (toplumsal) antropoloji arasındaki u sınır çizgisi, varlık nedcnini A. Comte'un farklı insan bilimlerinin alanları arasında öngördüğü; bunların her birinin özgüllüğünü oruara veren ve günümüzde yumuşayarak da olsa varhğını hâlâ sürdüren düzey ayrımında bulur. Bu aynm, etnolojiye egzotik toplumlann, sosyolojiye ise uygar yani Batılı toplumlann incelenişinin düşeccgi bir işbölümü amaçlıyordu (1). Görev dağılımını belirleyen bu sınır, bugün geniş ölçüde aşılmış olsa da coğrafi değil,KÜltürel nitelikte idı (2). Aşılan sınırların yerini alan yenilerinin bu iki disiplini nasıl olup da birbirine indirgencmez kıldığına ise değinmeyeceğim. Vurgulamak istediğim, 'toplumsal dcnetim' dizgeleri söz konusu olduğunda antropoloji başta olmak üzere kimi disiplinlerin birikimlerinin sosyolojik araştırma bakımından, bir 'yardımcı disiplinliler' esprisi içerisinde eritilemeyecek kadar belirleyici olması. Çok dişiplinliliği kaçınılmaz kılan bu durum Özcan'ın konusunu cle alışında da belirleyici ololmalı ki onu, okuyucııyu şöylece j ö l i , uyarmaya yöncltiyor: verileri 'ilkel hukuk' kavramının belirlediği tutunum noktasında uyumlulaştırılır (s.215). Bu tutumıın 'eklektisizm' ya da 'yöntembilimsel bağdaşımsızlık' olarak nitelenemeyişinin bir difier nedeni ise, hukulcu konu edinen toplumsal bilim disiplinlerinin nesnelerinin (hukukun) kompozit yapısına uyum sağlamak amacıyla vöntemlerini işlemsel kılrna zorunluluğucıur. Bu yüzden olsa gerek hukukun tammlanması pek çok disiplin için hâlâ açık bir sorundur. Günümüze kadar, aşağı yukan on bin farkb 'hukuk yaklaşımı'nın saptanmış olmasını (3) da bu çerçevede ueğerlendirmek anlamlı olacaktır. Bu saptamalar ışığında Özcan'ın 'hukuk sosyolojik' bir hukuk tanımının olanağına nasıl vardığına eğilelim: 'Hukukun sosyolojinin saptayabileceği olgularolarak saptanabilmesi, beüibirpozitifhukuk sisteminin dısmda kalan uygulamalan içine alan bir tammlatnayla olanaklıdır Devletin bulunduğu bir toplumda pozttif hukuk, kendileri de hukuksal düzenleme ıçindekiorganlann islcvleriyle tanımlanabilır. (...) Pozitif hukukçu ıçin bu düzeyde bir saptama yeterlidir. DiSer taraftan, sosyolojik açıdan hukuk, daha geniş biralanı oluşturur Devletin öncesinde ve devlete rağmen var olan 'yasayan hukuk' toplumsal olgu durumundaaır. Pozitif hukukta, hukuk normu belli bir etik yargıya dayanıp, uygulanması devletin iktidarına (veya yetkilendirdig'i organlann ıktıdanna) dayanır. Toplumdaki sosyal normlann taşıdığı sosyoetık denge, hukuksal olarak tanımlanmamıs olsa da belli bir iktıdar tarafından destcklenerek yaptırım uygulanıyorsa pozitifhukuk sistemı olarak deffil fakat sosyolojik olarak hukuk kuralı durumundadır. Bunun sonucu olarak, tanımadığtmtz hatta yazıya ve yazılt belgelcrc sahip olmayan bir toplumda dahı hukuk olgulan sosyoetik normları destekleyen iktidann yaptıp yargtlamanın gözlemlenmesiyle saptanahthr" (s.37) Itakuk normu've lukuk otgusır tlkel toplum da bizim toplumumuz kadar toplumdur; bu toplumun bireyi dc bizim kadar insandır. Biz, farklı olarak, sadece üretici güçleri daha gelişmiş ve daha rarklılaşmış toplumlann mensuplarıyiz ve toplumlarımızın ilkel toplumlardan bu yana evrimleşmesi bilimsel modeller kurularak aydınlatılabilecek bir sorunsaldır. llkel toplumlarda da bir toplumsal düzen vardır ve modern toplumların düzenleri kaoar incelikli olmasa da normatif kurumlarla ayakta tutulur. Elimizdeki çalışma, bu düzenin temel özelliklerini aydınlatma yönünde ortaya konulmuş bir çaba. : ğü denge durumunun sürmesi olarak görüyor. (s.8191). Bu dengenin sürdürülmesi, yani toplumsal kontrol, birden çok kaynaktan gelen farldı mekanizmalann işleyişlerinin sonucudur. Birey normu ihlâl ettigindc, kendisine hukukun veya diğer yaptınm mekanizmalarının bir şekilde karşılık vereceğini bilerek ihlâlden kaçınır. Bireyin kişiliğine içselleşen norm, davranışsal düzeyde otonom olmasa bile, yaptınm mekanizmaları söz konusu olduğunda, heteronom olarak etkinliktebulunur. Davranışsal unsur, toplumsal normların, parçası olduklan kültürel dizgeye de göndermede bulunur: Belli bir toplumda yaşam sürdürme teknikleriyle, insanlararası ilişküerin sürdürülüş biçimlerinin toplamı kültürel dizgeyi vcrdiğine göre, toplumsal normlann bu dizgenin diğer unsurlanyla karşılıklı baöımlibğı doğaldır. Normlar, ortaya koydukları davranış doğrultulanyla, belli bir değertutum dizgesine, statü ve rol farklılaşmasına ve bunlann tümünün ürünü olan davranış örüntülerine bağlı çizgileri taşırlar. Toplumsal yapılar, belli bir toplumdaki normlann içerdiği davranış doğ rultusuyla ilişkisinin yanında, kontrolün sürdürülüşüyle de ilişkilidir. Toplumsal kontrolün küçük gruptan daha geniş ölçekli birleşmeıerde sürdürülmesinde grubun üyeleri üzerindeki dolaysız psikolo jik nüfuzu etkisizleşir. Bunun sonucunda, yaptırımlandırma özgül mekanizmalar aracılığıyla gerçekleşir. Bu mekanizmalar başlıca i) karşıfıkldığa dayanan yaptırımlandırma, ii) kendiliğinden veya uyarılmış toplumsal tepkinin ihlale karşılık vermesi ve iii) (ilkel) hukuktur. özcan ilkel topIumlardaki bu üç denetim düzeyinin etkisinde 'iktidar' olgusunun birincil rolünü şöyle belirliyor: "Hukuk olgusunun karmaşıklığı, wsyolojinin farklı alanlannda ve diğer susyal bılım dısıplinlerinde yapılan araştırmaların sonuçlannı kullanmayı gerektirir. Hukukun sosyolojik tantmmda orlaya koyacaSım üzere, hukuk, sosyoetik norm ile iktidarolgusunun birliktelig'ini içerir. Bu iki alan dahi farklı bilim dallarının alanınt oluşturur îktıdarın ıncelenmesi ise, politıka biliminin ve siyaset sosyolojisinin alanını oluşturur l lukuk sosyolojisinin dışında oldugundan, bu alanlarda eldc edilen sonuçları veri olarak kullanmak zorundayız I ler alanın ayrı tekniklerle oluşturu lan bilgisinin birbirine eöre taştyabıleceği terminolajı farkı cıddı bir güçlüktür. Ancak sosyolojinin bilgi hükmünün değen dikkate almdıg'ında, bunların arasındaki uyumun en azından araştırmamn sınırlan çcrçevesinde kurulabildiğini sanıyorum." [s.212) Sözü edilen bu karmasıklık, toplumsal denetimin hukuksosyolojik incelenişini kimi araştırma modellerinin birbirleriyle uyumlu kıhntnış verileri üzerinden gerçekleştirmeyi kaçınılmazlaştırır. Ilem böylece, araştırmanın farklı Dİlgi alanla rının veriieriyle temellendirilmiş kavramsal taban 'çok disiplinliliği' eklektisizmin apolojisi olmaktan bağışık kılar. Çünkü davranışçı, yapısalcı, yapısalişlevselci ve hatta psikanalitik araştırma modellerinin SAYFA 16 Hukukun rayotoj* tantm "llkeltoplumlardakı üçayrı kontrol mekanızmasının isleyisi iktidann belli bir şekilde paylasılmastyla ilişkilidir Zarargdrenin karşılık uygulaması, ihlalde bulunana, kabaca, cşdeg'er güce sahip bulunmasıyla mümkündür Kendiligtnden toplumsal tcpkı toplum üyelerinin gücünün eşsüremlı olarak harekete geçmesidir. Hukuk aracılığryla sağlanan kontrol da, ihlalde bulunanın üzerinde kural olarak ihlalin gerçeklestiği toplumsal birleşmede etkili bir iktidar yaptsının bulunmasına bağltdır. Toplumsal kontrolü gerçekleştiren mekaniz malartn türleri, aynt zamanda iktidann toplum kurumlannın toplumsal yapının farklt paylasım şekilleridır " (s. 207) içinde bütünün parcaları olarak işleyişleri, belli bir toplumda hukuk aracıüğı ile îktidar olgusunun merkezi önem taşı sağlanan toplumsal yapının içinde bütüdığı denetim düzeyleri aynmı, bunlann nün parçalan olarak işleyişleri, belli bir ayn bir ilkel toplum içerisindeki bir aratoplumda hukuk aracılığı ile sağlanan dalığını öngördüğü kadar bunların yalBöylece Özcan 'hukuk normu' ve 'hutoplumsal kontrolün başka bir toplumda nızca biri ya da ikısinin bir diğerini dışakuk olgusu' olmak üzere temel bir ayrıhukuktan başka düzeneklerin sonucu olrıda bırakacak denli öne çıktığı toplum ma varıyor ve kendi araştırması bakımınması, toplumlann tümüne ilişkin genelleörneklcri için de geçerlidir. Yani hukukdan elverişli bir tanımın unsurlarını ilk mcleri engeller. Öyleyse ilkel hukuk söz sal toplumsal kontrol, hukuksal olmayan elde şöylece saptıvor: konusu olduğunda hukuk normunu herkontrol mekanizmalarıyla bir arada olabi"Hukuk görüldüpi gibt, sosyoetik hangi bir toplumsal normdan ayırt edeleceği gibi ilkel de olsa nukuka hiç rastlanormla îktıdarın zorlayıcı etkınlıSinin bir yamaciığımız toplumlann da varüğı, söz liktelıgıdir. Hukuk, bu suretle, hem mer bilmenin ölçütlerine gereksinimiz vardır. Özcan, nihai hukuk tanımına bu ölçütle konusu ayrımın işlevselliğine işarct eder. kezi bir ikttdarca desteklenmeyen sosyal ri de taşır: Örneğin toplumsal tabakalanmanın ihnormlann yayılmıs (diffused) yaptınmlar"(...) hukuk, ıhlalinde yargılama yetki mal edilebilir düzeyde düşük olduğu Esla korunan davranısformlartndan, hem de kimo topluluklarıyla toplumsal tabakaiktidann normlara dayanmadth 'salt' siya sınefiilen sahip veya bu yetkisi toplumca lanmanın ileri düzeyde olduğu Kaltnga tanınmtş bir İktidar merkezinin düzenli sal nitclikteki güç kullammındanfarkhlasurette uyuşmazlık konusu norm ihlalUri toplumunda, toplumsal kontrolün tüsır. Nezarargörentn verdiği karşutkla yaptınmı uyguladı&ı kan eütme, ne de iktida ni yargılaması ve merkezi gücüyle yaptt müyle hukukdışı mekanizmalarla sağlan ması, bu "hukuksuz" toplumlarda iktidar nmlandırmasıdtr" (s.307). nn elindeki gücü kullanımı hukuktur. Biyapılarının nitelikleriyle bağlantılandırı rıncıde, uygulama sosyal normlara dayalı lır. Buna karşılık toplumsal kontrolün hufakat merkezi iktidann dışında, ıkincisinBu tanımda i) normatiflik, ii) iktidar kuksal mekanizmaıannın gözlendiği C.hede ise iktidann uygulaması fakat sosyal merkezi, iıi) yargılama, ıv) yaptınm ve v) yenne vc Ashantı kabileler konfederasyonormlarla ilvnızdir. Sosyo etik norm, ikti dü/.enlilik olmak üzere beş temel unsuru ««nda, toplumsal kontrolün hukuksallıdann uygulamasına mesruluk sağlar." ayırt edebiliyoruz. Demek ki kendisi arağı da banndırması, gene aynı hareket nok(s.38) cılığıyla hem devlet hukukunu (pozitif tasıyla, yani iktidar yapılarıyla ilişkilendihukuk), hem 'yaşayan hukuk' olgulannı Ne var ki böylesi tanımsal ifadelerin ilriür. (s. 311321) tktidar yapılanna yapıhem de ilkel hukuku kuşatabildiğimiz bu kel toplumlara uygulanması nda gene de lan bu vurgunun ise hukukun temelinde tanımın unsurlannın tümünü yükleyebüesaslı güçlükler vardır. Bu güçluklerden egemenin istencini bulan daha çok modiğimiz bir toplumsal kontrol dizgesine ilki ilkel toplumlann kural olarak yazısız dern zamanların hukuk yaklaşırmyla bir sosyolojik anlamda 'hukuk' diyebiliyoruz toplumlar olmalan nedeniyle ne yazılı olabaglantısı olduğu sanılmamalı. özcan'ın (4). rak saptanmış normlara ne de hukuk yabu bağlantıyı öne çıkarmasının apay rı gerzınına sahip olmadıklarından, Hukukun Peki hukuksal ya da değil bir toplumçekleri var: sosyolojik tanımtnın neredeyse tek yöntesal kontrol dizgesinin ana işlevi nedir? minin tekil olgulann gözlemlenmesi ile "llkeltoplumlarda hukuk, (..) hukukdıÖzcan bu sorunun yanıtını geniş ölçüde sınırlanmış olmasıdır. Ote yandan ilkel şı yapttnmlann iktidar merkezinin tlgı ala toplumun yaşarkalırlığını bağımfı gördüCUMHURİYET KİTAP SAYI 490 IktMarn ptytaşnı