18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

2 8 E K I M 1 8 9 8 • Fethi Naci, bu haftaki Eleştiri Günlüğü'nde Aydın Boysan'ın son kitabını değerlendiriyor 3.sayfada Ü Ahmet Ümit, Akif Pirinçci ile Felidae üzerine söyleşti 8. sayfada U Heinrich Böll'ün 'Irianda Güncesi'ni GüıtıanTümertanıttı I4.sayfada ü M. Mastroianni'nin anılan 'Hatırlıyorum'u Fatma Oran yazdı I6.sayfada Cumhuriyel I Z E KITAP Aydın Boysan BEDİRHAN TOPRAKTURHAN GÜNAY /\ A Avdın Aüi'si Çok renkli, çok yönlü bir kişilik, her şeye iyi yanından bakan bir entelcktüel. Dünyayı ve Istanbul'u, geçmişi ve geleceğiyle iyi tanıyan ve anlatan bir aydın. Peki tüm bunlar yeter mi Aydın Boysan'ı anlatmaya? Hayır asla yctmez!... O nedenle biz sorduk o da kendisini anlattı bizlcrc. ydın Abı, söylcymız oldukça uzun surecekgıbı gözuküyar, nasılhaşlayalım? / \ Hic merak ctnıeyin, bcnım içki deposunda 1 • şişc Altınbas, var, sobbetimizin so ) nuna kadar bizc ycteceğini sanırım. Yakla^ık 40yıl mımarıyle, yant çızımleuğrasmnsımz vc \<»ıra btrdcn yazmaya başltyorsunuz nasıloldu''' Çi/ime başlayalı şimdiki hesapla 55 yıl ediyor... Yazmaya ise şimdiki anlamıyla 61 yaşımda basjadım. Bcni süriiklcycn Sevgili I lasan Pulur oldu. (lüncş gazetesi çıkmaya başlamıştı o sıralar vc öteki gazctclcrin hepsini bir korku basmıştı. Işte o günlerde, o zamanlar nâlâ i^ınt bağlı olarak bıırada yaşamakta olan Erol Simavi, o sıralar Hurriyel'te yazan Hasan Pulur'dan, Haldıın Tancr'i bulııp l lürriyet'te yazmasını sağlamasını istemiş. Olacak ya, Haldun Taner de Almanya'daymış o sıra aJtı aylığına vc I lasan Pıılıır'un aklına bcn gelmişim; Hal(iıın Tancr ycrinc Aydın Boysan'ı başlatalım, demiş... Çünkü I lasan Pulur ile ben meyhane arkadaşıyız; düşunmıış ki, konuştuğum gibi yazarsam i%c yarar! Ve de ncnıck üzere yazıya başlattılar benı. Omrümün en kcderlioldu(*umzamanlarındanbirindc,güldürmeamaçlı gazcte yazıları yazdırdılar bana. Neden cn heâerlı '•* Işinulc dramatik birtakım gelişmeler olmuştu. O /arnana kadarki biiriın birikimimi elimden alan gcliij rrK'lcr... Çok kölü bir dönenıdi gerçekten... Yazılara başladıktan sonra iiç ay gcçti, I lasan Pulur dostuma sordıım Hu dcvam ecfer mi? diyc, o da bana, etmeyecek olsa, ^inıdiyc kadar çoktan nazik bir telefon almış olurdun, dcdi ve devam ettik... Bu yazılar on scnc sürdü; lıaftalık yazıların yanında, iki hal tada bir yayımlanan onbcş Diınya Cîczısı İzlcnını lerı, Utanbul, MıınarSınan ve (j'/lPgibi arastırma dizileri \uAk$ıim Sofnnı başlığı altında tarn sayfa rbportajlar yayınıladırn. Pckı Aydın Abı, yazmanızın gerekçeu, mımarıdekı \ayittlnfcd htyasla \oyler\on, yazarak dııha çok yy/ an latmak düşıintcsı ı i d ' CUMHURİYET KİTAP SAYI 506 Evet... Ama gcrçekten bir iislup zorlamasına girmcdcn, konuşur gibi yazdım. I lâlâ da öylc yazıyorum. Yazmanın, yazdıöınızı kitapta görnıenin, hatta gazetede görmcnin, anlatamayacağım ölçudc guzel müstesna bir zevkı var. Pcki gazcte yazıları neden hıttı •> Bitiş nedenlerinin başında, mızahın aklın sanatı olma\ı dolayısıyla lıer konuyu sanıplcnmcsı, dolavısıyla siyasetten de kopamaması ve gene tlolayısıyla, iktidar işgalcilerini kaşındırması geliyor. '91 Bahan'nda, Venedik Anayauı<ii diye bir yazım yayımlandı; bu anayasa diınyada 1000 yıldır gcçcrli olan anayasa! Buna göre devlet başkanı olan Büyük Düka (Doj dcdikleri kişi), yalnız olarak kimseyle görüsemiyor. Bütiin yaptığı bir simgc, scmbol olarak kalmak. Karısı ve çocukları şüpheli hıçbir ilişkidc bulunamıyor; yani ücaret yapamadıkları gibi ticaret amacına döniik gizli ilişkilerdede bulunamıyorlar. Armagan olarak gii/el koku bile kabul edemiyorlar. Devletin yetkili otganları kabul etmedikce, Düka'nın (,'oeukları olur olma/ herhangi biriyle evlenemiyorlar... velhasıl tüın gizli ykar kapıları kapalı. Bizde de tam bu sırada Başbakan Özal'ın kızı davulcu/a kaemış, oöulları, Ozal'ın aıtık gizlenemez tavassutııya çıkar çeteleri kurmuş ve sayın eşi kabzası sedef kak l malı tabanca hediyelerı almakta... Benoya/ıda bıınlardan hiç sÖJ!<tmemiştim ama yazının göbeğine bir ()zal vinyeti kondu vc öyfecc herkes benim söylemek istedıklerimden de fazlasını anladı. Yani gazete yazılarından knparılmamın ncdeni, kısaca, üzal'ın, basın yönetici leri üzerinde kurduğu gizli ve çirkin baskının sonucudur. Yazılarınızda, mızahın gerçek doğrusıt olan muhalefetı dile getıriyordunuz o zatnan? Gcneldeöyle anlaşılır... (^ysa mizahın amacı muhalefet değildır. Her şeye ışık tutmaktır mi/alı; ayııadaki hayal çirkin isc, bu, mizahçının yarattıtı cırkıniık değildir. I lıtler Almanyası'ndan şöyle bir fıkra nakledilir: I litler aleyhtarı biri, gece vakti birine yanaşıyor sokak ta, Hitler aleyhinde yazılmış bildirı daöıtıyoruz, bildi rimizı okumak ister misiniz? diyor; auam tabii, deyip alıvor bildiriyi ama bildirinin ön yuzüne bakıyor boş, arka yü/üne bakıyor bo$ ve bunun ü/.erine, iyi ama bıında bir şey yazmıyor!, diyor; berikinin cevabı şöyle: Onlar anlarlar! Pckı Abi, insanlar yazmaya gcnelde gençyaşta ve şıı'rle başlarlar; oysa sız hem geç bir ya^ta bcnı de mizahla ba\ladınız, mizahla ba\lamamz gc{ kalmı^ olmamzla mı tlgili? Devamı 4. sayfada
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle