Katalog

atladı dördüncü kattan. Hiçbir şey kalmadı geriye eserinden, zaten ne kalır ki geriye tiyatrodan? Yalnızca ün, kötü fotoğraflar ve belJekte bir resim, bu bile kalmaz uzun siire. îşte bu yüzdcn sonunda hiçbir şey kalmadı geriye. Romeo ve Juliet Kulak verin şu acıklı öyküye, güzel Verona'da, rıhtımdan az ötede, 'îki Zürafa' denilen handa hüzünlü aşk söyleşisi için buluştular, yo, bülbül dcğil, tramvaydı geçen, son buluşmaydı, çantaları demiryolları emanetinde, tek başınaydı ikisi de, yo, bülbül değil, bir tramvaydı iştc, aktarma arasında hüzünlü aşk söyleşisi için buluştular, gidecekti sonra erkek: Padua, Venedik, Zagrep, Budapeşte, Kiev, Sverdlovsk, daha da öteye, onu başka bir yaşamın beklediği yere, kadın da gidecekti: Ancona, Bari, Brindizi, Pord Said, onun da iyi kötü bir yaşamının olduğu yere, tek başınaydı ikisi de, ve böylece bir daha hiç görmeyeceklerdi birbirlerinin ölüsünü de dirisini de. Sanatın çizdiği o trajik, o ünlü, aah, o güzelim resimlerin tam tersinc. Ve erkek söz eder kadına yalnızca gerekli olan şeylerden (çünkü kısadır zaman): Göğüslerinin, lambanın prinç duyu gibi, sabaha karşı alev alev yandığından, yağan, kırmızı terlikleri örten kardan ve de aşktan, mutlu ve huzurlu, sahnede, kitaplarda, kuşkusuz, insan yaşamında da. Ve kadın söz eder erkeğe (çünkü kısadır zaman):Düşlerden, renklerin ardından, yitirdiği anasının yaşam öyküsünden ve küçükken gördüğü Jihlava, Terek ya da işte öyle bir yer üzerinden uçan uçağa ilişkin uzun öyküden. Ve de aşktan, mutlu ve huzurlu, resimlcrde, filmlerde, kuşkusuz, insan yaşamında da. Çok çabuk geçer zaman. Son, her zaman olduğu gibi, taçlandırır eseri... El sıkışıp ayrılırlar, ikisi de tek başına, dönerler kompartımanlarına, mezarlarına, söndürüp ışığı, kapayıp sürme kapıyı, uyumaya, uyumaya, ya da daha doğrusu, sırtüstü uzanıp tavana dalıp gitmeye, tekerleklerin gürültüsünü, ve yürek çarpmtısını dinlemeye. Ne, ne kazıyabilir insan aşk çadırının kara direğine? Kulak verin şu acıklı öyküye, ki geçebilir bir başka kentte, bir başka yüzyılda ve gidiyor olabilir erkek Strasnice'ye, kadın da Motol'a, ama öyle de olsa her zaman sınırlar vardır aşamadığımız, yaşlanıp, yabanarısının şekcre alıştığı gibi, alışmadan önce aşkın o buruk acılığına ... Bır Guney Kentı Esmer kadın kaynayan şıkır şıkır bir kordon boyu, Gece, balıksı ve mis kokan bir rüzgâr, Gölge, bir beyaz sütun, karanlık, sorguçlar, palmiyeler ve mezar gibi bir okyanus. Her şey olağanüstü Ve gizemli Ve yabancı. Ve belki de şu an Rafael'in resmi asılı kilise önünde Duruyor adamın biri Uzaktaki yeşil yddıza dikili gözleri, Yutuyor gözyaşlarını, yüreğinde don v Ve derin acı, vefasız bir kadın yüzünden. • Düşünüyor sonra. Denizde iyi balık var, Yaşam da pek tatlı. Parmaklarında sönmüş bir sigara Gidiyor en son ezgiyi çalarak ıslıkla Ve yitiyor gözden, Rio'da, Bombay'da ya da Vrsovice'deki Hemcinsleri gibi. Kimse bir şey bilmiyor. Evet, Bilmiyor kimse. Şıkır şıkır bir kordon boyu, nazarhk kadınlar, Gölge, okyanus, bir mezar ve biz, Her köşe başında, trenin hüzünle düdük çalarak Durup beklediği her istasyonda Gözlerimizi uzaktaki yeşil yıldıza dikerizAynıyız hepimiz. Ama kimse bilmiyor. Evet, • Bilmiyor kimse. OZGUR YAYINLARI Ateşten Gömlek ilk yayımından tam 75 yıl sonra yeniden ve Halide Edib'in özgün dili ve üslubuyla okuyucusuna kavuşuyor. Ulusal Kurtuluş Savaşı'mızın bu lirik destanı, günUmüz okuyucusu için, kelimelerin bu günkii dilde karşıhklan da veri lerek notlarla hazırlandı. Ateşten Gömlek, Ulusal kimliğimizin tartışılır ve yakın geçmişimizin unutulur olduğu bu günlerde bir ibret dersi olarak, zevkle okunacak. Işgal tstanbul'undan Millı Kuvvetlere katılmak üzere Anadolu'ya "ateşe uçan pervaneler gibi" ölüme gidenlerin, vatan aşkıyla tutuşmalarının hikayesidir. Halide Edib'in bu çok bilinen eseri, Özgür Yayınları tarafından yayımlanan Bütün Eserleri Serisinin 2'nci kitabı olarak ve biİimsel bir çaba ile sunuluyor. ADAM SANAT NÂZIM HİKMET ÖZEL SAYISI HAZİRAN 1997 SAY1: 139 300.000 TL. COŞKULU KONUŞMA / Memet Fuat NÂZIM'I GERÇEKTEN OKUDUK MU? / Mehmet H. Doğan NÂZIM HÎKMET, BUGÜNYARIN / Orhan Barlas NÂZIM'LA NEDtM'İN BULUŞTUĞU YER / Nurer Uğurlu NÂZIM HÎKMET'tN İKİ "OLMAZ"I / Turgay Fişekçi KİTAPLARINI NASIL İMZALAMIŞLAR? NÂZIM'IN EL İŞLERİ NÂZIM'IN RESSAMLIĞI NÂZIM'IN SAATÎ NÂZIM'IN KÎTAP OKUYUŞU CEZAEVİ YALNIZLIĞI CEMAL NADİR'ÎN AMCA BEY'l NÂZIM İLE ABDÜLHAK HÂMÎT MODERN TÜRK ŞtİRİNDE TEKNOLOJİ... / Yücel Kayıran DİYECEĞİZ Kî : NÂZIM HÎKMET MERHABA / Hakan Savlı DUYARLIK ÖN PLANDA / Hüseyin Peker FOTOĞRAFTAN YAPILAN RESİM Yazarın Yayına Hazırlanan Kitapları VURUN KAHPEYE DÖNER AYNA, SEVDA SOKAĞ1 SİNEKLİ BAKKAL MEV'UT HÜKÜM HAYAT PARÇALARI ]Mor Salkımlı Halide Edib Adıvar Halide Edib Adıvar'ın Bütün Eserleri serisinin Uki olarak yayımlanan Mor Salkımlı Ev, yazarın çocukluk günlerinden 1918'e kadar olan hatıralandır. Bir roman üslubuyla kaleme alınan eser, edebiyat meraklılarına olduğu kadar yakın dönem Türk tarihiyle ilgilenen okuyuculara da hitap ediyor. Yeni İstanbul Gazelesi'ndeki yayımı ve hatıralarının İngilizce baskısı ıle karşılaştırılarak hazırlanan Mor Salkımlı Ev, Halide Edib'in özglin anlatımı ve sadeleştırilmemiş orijinal diliyle ve gunUmüz genç okuru da düşünülerek notlar ve açıklamalarla sunuluyor. Şiir : Nâzım Hikmet, Salâh Birsel, Vecihi Timuroğlu, İnci Asena, Enis Batur, Müslim Çelik, Roni Margulies, Altay ömer Erdoğan, Metin Cengiz, Yelda Karataş. ADAM SANAT Aylık Sanat Dergisi; Yönetlm Yerl ve Yazışma Adresi: Küvükparmakkapı sok. No : 17 80060 Beyoğlulstanbul; Tel. : (0212) 293 41 05; 1;AX : (0212) 293 41 08; Dağıtun : BİRYAY A.Ş.; ABONE KOŞULLARI : Yıllık (12 sayı) 3 600.000 TL. (Şıir Yülıfr ık Bir]ikı<' 4 000.000 TL.) Aln aylık 1. 200.000 'IX. Yurtdışı 60 1)M, Abonc ve Eskl Sayılar İçin Hesap No : Anadolu Yayıntılık A.$. adına Y.ıpı Krcdı Levcnt Şııbesi 1191 nolu hi'sap Ü Z G Ü R Y A Y I N L A R I Ankara (>ad. .'il/2 Cağuluğlıı Istaııbul Telefon: (0212) 526 25 13 519 14 49 Fax: (0212)527 57 7 8