25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Yalnız tırnaklar uzar ölülerin tırnakları da uzar dcmek ki, biz de kediler gibi, durmadan bilemeliyiz tırnaklanmızı hayatta kalmak için Yalnız Tırnaklar Uzar fena bir yazıt değil K öldüğünde karısı Fuji mezarlığına gömdü onu ve "Bir Tek Kadına" yazdırdı mezar taşına evet, kitaplarından birinin başlığıydı bu ama karısının onu yalnız kendine saklama çabası nerdeyse gözlerimi yaşarttı Japonya Çin'e girmeyi tasarlarken yenilikçi Luna dergisini kuran N bile emekliye ayrılınca duygusallıktan kurtulamadı; F, bunalıma girdi S, çılgın evler yaptırıyor durmadan A'da bir karın emperyalizmi var: bacaklarını sömürgeleştirdi midesi M, sağır, en büyük gürültülere bile dayanabiliyor; kimi insanların yalnız gölgeleri büyüyor başkaları ise olduklarından daha da küçülüyorlar yanılmışız eski bildirgemizde: hep yukarı bakmışız gerçekten şiir yazmak istiyorduysak yerlerde emeklcmemiz gcrekirmişHayalet Kadın'ı yazan William Irish öldüğünde yalnız borsacılar gelmiş cenazesine Mozart'ın karısı da gitmemiş kocasının gömülme törenine Ayaklarım ısınıyor Kotoku Şusui'nin tâ 1901'de yazılmış Emperyalizm, Yirminci Yüzyılın Canavarı adlı kitabını okurken Gençliğinde şöyle yazmıştı N "Garip şeylcr söylüyorum" acaba bu canavar mıydı yıllar sonra gözlerini yaşartan? Değiş tokuş değeri olmayan mallardır şiirler ama yeni alanlar fethetmemiz gerekir şiirsel üretim fazlalığımızın bunalımıyla Şiirlerimizle köleleştirmeliyiz yerlileri yiyecek ve giyecek fazlasıyla başı belada olan altmış yaş altındaki bütün o bilgisiz vahşileri altmışını gcçtin mi artık ne malsındır ne ınsan Insan Evi Herhalde geç dönerim , . .. . deyip çıktım evimden evim sözcüklerden kurulu bir buzdağı yüzüyor eski dolabımın üstünde görünmeyen ufuklar bekliyor banyomda telefonumdan, koca bir çöl zaman masada ekmek, tuz ve su bir kadın yaşıyor suyun içinde sümbüller açıyor gözbebeklerinden elbette bir eğretileme kendisi o da değişiyor sözcükler gibi özgür bir biçim, bir kedi gibi yaklaşamıyorum adının yanına Herhalde geç dönerim hayır, hayır iş toplantısı değil bir kutlama bile değil buz trenlerine biniyorum floresanlı yeraltı kemerlerinden gölgeli alanlardan geçiyorum bir yumuşakçalar asansörüne biniyorum trenlerde menekşe diller, külrengi dudaklar gökkuşağı boyunlar, yeraltında yeşil ciğerler alanda, kabarcık bir dil kabarcık bilgiler püskürten, bilgisel bilgiler sıfatlar, bütün o içi boş sıfatlar zarflar, aşağılık diîenci zarflar ve isimler, ezici, boğucu isimler benim tek istediğimse bir fiil ama hiçbir yerde bulamıyorum onu bıktım şu yalnız geçmiş ve gelecek üstüne kurulu toplumdan şimdiki zamanı istiyorum ben Bir kapıyı açmış olman orada bir oda olmasını gerektirmez pencerelerin olması bir iç alanın, insanların yaşayıp ölecekleri bir alanın olacağı anlamına gelmezşimdiye kadar birinden çıkıp öbüründen girmek için sayısız kapılar açıp kapadım her seferinde kendime bunun ötesinde ne olağanüstü bir dünya var diyerek ama ne işitiyorum? Öte yandaki cennetten damlayan su sesi uğuldayan rüzgâr kayalara çarpan dalgalar soluyan insanlarla hayvanlar ve kan kokusu Kan epeydir nerdeyse unutmuştum kanın nasıl korktuğunu sessizlik kaplıyor bir çığlığın çevresini bir iğnenin ucunu bana doğru yürürken lastik eldivenlerini giyiyor cerrah gözlerimi yumuyorum, yeniden açıyorum bir şeyler dökülüyor gözlerimden kollar kanatlar gibi iki yana açık saçlar dimdik haykırıyor ışığın anlık boşluklarında karanlıkla karanlığı birleştiren bir şeyler aşağı doğru iniyor Yavaşça doğruluyorum bir barda oturduğum masadan öyle siyasal bir savsözün ya da dinsel bir inancın çekimiyle değil insan evinin yıkılışını ve dilimin parçalanışını görmek için gözlerimi bulmaya çalışmam da zaten yeterince zor Evim, elbette, sizin sözcüklerinizden kurulu değil benim evim kendi sözcüklerimden kurulu, kendi sözcüklerimden SARMAL YAYINEVI Haç ve HiPal Allında Ortaçağda Yahudiler Mark R. Cohen Tr:Ahmet Fethi Müsliimanlar ve Yahudiler ortaçağ boyunca "inançlar arası ütopya"yı gerçekleştirerek barış içinde birarada yaşadılar mı? Yoksa Yahudiler Müslüman yönetimi altında Hırıstiyan topraklarında olduğu gibi eziyet mi çektiler? Karşıhklı polemiklerdcn doğan "mitleri" bir kenara koyan Mark Cohen, ortaçağda Islam ve Hıristiyan yönetimleri altındaki Yahudi yaşamının sistematik bir karşılaştırmasını sunuyor. Cohen yapılında Yahudilerin ortaçağ ArapMüslüman dünyasında Hınstiyanlıkta olduğundan daha güvenli olduklan iddiasının ötesine geçmektedir. Bu bağlamda nasıl ve niçini açıklamakta ve dolayısıyla ortaçağ diyasporasında YahudiYahudi olmayan ilişkilerinin daha derin anlaşılmasına yardım etmektedir. Sarmal Bilimkurgu Matematiğin Gizli Düııyası David Wells Tr: Dr. Selçuk Alsan Doğrular, kareler ve sayılar gibi en basit matematiksel kavramları herkes bilir. Bir matematikçi olmak için yapmanız gereken tek şey bunlara düşgücü ve anlayışla bakmak, belki birkaç deney de yapmak ve anlamlı sonuçlara varabilmek. Üçgenlerin sırlarıyla başlayan Matematiğin Gizli Dünyası sizi Eski Yunan matematikçilcrinden kuantum kuramına kadar uzanan bir yolculuğa çıkartıyor. Kitaptaki her bölüm, kuramsal açıklamalann yanı sıra kutular içinde konuya ilişkin sorular da içeriyor. Bunların kimisi kolay kimisi ise oldukça zor, ama hepsinin tek amacı var: sizi düşündürmek. Çözün onlan ve siz de matematikçiler arasına katılın. Tabi çok sıkıştığınızda ve kimi sorulann allında czildiğinizi hissettiğinizde yanıtlara bakabilirsiniz. Embriyogene§is Özlem Ada Çocuk sahibi olmaya hak kazananlar, hayallerindeki çocuğu dünyaya getirebiliyordu. Kimi yosun yeşili gözlü, sarışın, piyanist bir kız, kimi de lacivert gözlü, sarışın kumral, borsacı bir oğlan istiyordu...Gen Tasarımcısı'nıngörevi, gerekli genleri yaratarak bütün bu isteklerin gerçek olmasını sağlamaktı. Gün gelip de bu mükemmel insanlar nedensiz yere ölmeye başlayınca... Gen Tasanmcısının görev tanımı değişti. Artık o, insan ırkının gelecekteki varlığını korumanın bir yolunu bulmalıydı . Belki de canlı/cansız organik/inorganik kavramlanna yeni tanımlar getirilmesi gerekecekti. Sarmal Bilimkurgu Güle Gole Dünya Isaac Asimov Tr: Almıla Özdek "Altın! Williard çelişkiye düşmüştü. Elektronik makinelerle bir hesaptan diğerine aktarılan para onun için hiçbir şey ifade etrniyordu. Böyle hesaplarla kendini zengin hissetmek mümkün değildi. Dünya plastik kartlarla (bu kartlann hepsinin birer nüklcik asid kodu vardı) ve bankamatiklerle idare ediliyor, herkes durmadan bir hesaptan diğerine transfer yapıyordu. Ama altın farkhydı, onu hissetmek mümkündü. Her birinin ağırlığı vardı, bir araya geldikleri zaman ise pırıl pırıl bir güzellık oluşturuyorlardı. Altın sahibi olan bir insan, zengin ol A K duğunu hissedebilirdi. Williard altını his esS4. setmek bir yana, daha önce altın para İ A i g i Y YN v görmemişti bile. Ve şimdi bir adam, ona iki yüz altın teklif ediyordu!" İnsan Merkezli Eğitim Prof.Dr. Nur Serter "İnsan Merkezli Eğitim, özgürlüğe toplum için eğitimden daha fazla saygıyı esas alır. Hiçbir fıkirsel şartlandırmaya başvurmadan, özgürce düşünebilme ve yeni fıkirler yaratabilme kapılannı açar... Eğitimde belli bir bilgi ve düşünce sisteminin değişmez ve tartışılmaz kabul edilmesi, bilimsel hayatın lusırlaştırılmasındaki en büyük etkcndir. "Eğitim reformu, tüın siyasi parti programlannın değişmez dekorudur... Bu kelimeyi programlanna koyan partiler, eğitim çanağını biraz daha karıştırarak bunu reform diye halka sunmakta sakınca görmezlar... Ancak sistem çüriimüş ve hangi amaca hizmet ettiği belirsiz hale gelmişse, çanağı kanştırarak çağdaş bir sistem yaratmak için büyücü olmak gerekir. Genlerin Bilgeliği Evrimde Yeni Patikalar Cristopher Wills Tr: Feryal Halatçı Konuya îlgi duyan herkesin kolayca anlayabileccği bir dil ve açıklıkla yazılmış bu keyifli popüler bilim kitabı, süpergenler gibi moleküler biyolojideki öbür parlak buluşlarla Darvvin'in Evrim Teorisi'ni aydınlatmaktadır. Evrimin akışını yüzyıldır yapageldiğimiz gibi bitkilerin ve hayvanlann çoğalmasıyla değil de doğrudan genlerin yönlcndirmeleriyle kavramak insanlığın yeni ama soluk kesici bir adımıdır. "Genlerin Bilgeliği" bilimin karşısında tutucu ve teolojik safsataların nasıl çürüdüğünün en yalın ve her düzeyden okuyucunun rahatlıkla anlayabileccği bir sergileniştir. B a b ı a l i C a d d e s i I'ak l l a ı ı N o : 1 6 / 4 Ca£aloj>;luistanbııl T e l ! a x : ( 0 2 1 2 ) 5 2 2 4 5 7 8 5 1 2 7 0 2 0
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle