06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

r bir şey işitenlcri hiç vakit yitirmeden sorguya çekmektedir ve cdindiği bilgilerin ışığında Mine'yc nasıl ulaşabileceğinirı ipuçlarını gözden geçirmektedir. Bu çalışma dengeli, uyumlu bir biçimde vc bir 'mekik tekniğiyle' kotarılmakta, okurun dikkati o noktalarda yoğunlaştırılmaktadır. (Sis vı (îece)nin cn ilginç yanı, içerigidir. Böylc bir içerik şimdiye kadar niçbir romanda, hiçbir öykiide, hiçbir oyıında kullanılmamiştır. 'Polisiye'lerde çoğu kez bir dedektif, bi/.dc detlektiHik kurumu yoktLir bir müfettiş, bir komiser, cinayetlere, hırsızlıklara el koyar, okurları şaşırtan düğümleri incc, kıvılcımlı bir zekânın kıvrak vc oynak yansımalarıyla biltnecc çözcr gibi çöz meyc soyunur. (Sis vc (îcce)dc isc, özellikle okur ya/arların, aydınların, siyasilcrin soğuk baktığı vc 'oraya' düşmcmck için çabaladığı MlT'tc görevli bir clcnıan seçilmiştir. Scdat. Bu eleınan da yurtscvcr, bilinçli, bütün topiumsal vc bircyscl aksaklıklardan tedir ginlik duyan, o aksaklıkları eleştiren bir kişidir. Kıırıımdaki alaturkalıktan, çaga ayak ııyduramamaktan vc mantık dışı uygulamalardan yakınmakta, yakındıklarının kısa sürcdc değişmesini istctncktcdir...bu isteğini, aynı düşünccyi bölüştüğü arkadaşlarıyla birliktc imzaladığı bir dilckçcdc resmileştirerek kurunı ilcri gelenlerine vermiştir. Ama bu 'iyi niyctli' tutıımu, 'vukarıdakilcrcc' hoş karşılanmamış, bir başkaldırı diye nitelcndirilmiştir. Dcvlcti kurumakla yükümlü çok önemli bir kurumun, kapalı ve yasaklarla donatılmış bir kurumun üstündcki kalın örtüyü kaldırarak içindcki yaşama sızmak vc o yaşamdan bazı bö lümlcri romana dönüştürerek yansıtmak ilk kcz oluyor bizde. Ahmet IJmit, bu, biiyük cesarct istcyen edimi gerçekleştirmiş, tabuları yıkmıştır. Mafyanın karmaşık vc çirkinliklcrlc dolu karanlık yapısına, o yapıda saklanan öykülere (Baba) romanıyla cğilen Mario Puzo'nun tavrına bcnzer Ahmet Ümit'in tavrı vc övühneye dcğer. Duygu Durgun'un kcndisiyle Cumhııriyct'tc yaptığı konuşmanın bir yerinde şöylc diyordu Ahmet Ümit. "1%8'dcn sonra Fransa'da 'davrimci kara tür' diyc bir polisiye türü başladı. BLI tür, cani'yi sistemin kcndisi olarak görmcyc koyuldu. Bcnim kitabım da o türc yakındır diycbilirim." Vc o tür'lc ilgili malzcmcnin, dcrvimci sol örgütlerin cylcnılerindc vc o eylemlcri yönetcn kişilerinde olduğunu kanıtlarcasına davranıyordu; o durumla örtüşen örnckler vcriyordu. Söz gclimi 'yargısız inlaz' olaylarına değiniyordu. Hcr bireyi potansiyc! suçlu olarak gören, araştırma, inccleme gereğini ıımursamadan tartaklayan, nakaret cdcn, döven, yaralayan, bazcn de öldü rcn klasik polis tipi, ürkütücüdür. (jünlük yaşantımızda da yüz yüze geldiğimiz bu tinc Ahmet Ümit, hiç değilse teorik olarak romanında ycr vermemiijtir. Onun MİT'çi Sedat'ı, öncc insan, sonra polistir ve her olaya, hcr duruma bu düşünceyle yaklaşmaktadır. Kaskatı dcğildir, acınıasız değildir, vicdansız değildir, şiddetten yana değildir. Cîaddarlığı, kini yüreğinden söküp atmıştır. Okurun da istediği, ilişki kuracağı, arkadaş olacağı, kendinden sayacağı ve korkmayacağı tip, budur. Sedat gibilerdir. (Sis vc Gece) Ali Tavgun'un belirttiği gibi bir polisiye olmaktan uzaktır. Sayialarında polislerin, onların ailelerinin, şeflerinin gezindiği, soluk aldığı olağan bir romandır. • Sis ve Gece/ Roman/ Ahmet Ümit/ (lem Yayınevi/ 264 s. CUMHURİYET KİTAP SAYI 360 îki kitabı birden yayımlandı Sina Akyol ve şiiri Sina Akyol, 1996 yılı içerisindeki çalışkanlığını şölene dönüştürdü. Varlık Yayınları'ndan çıkan, Yunus Nadi Şiir Ödüllü "Meğer Söz Gümüş" ve Yapı Kredi Yayınları'ndan çıkan "Avluda" şairin beşinci ve altıncı kitapları. DERYA ÇOLPAN niyor bu felscli kitabının di/.elerinde. Gençorta yaş dinginliğiyle bakıyor si irin ve anlamın avlusuna. Balkonda ck mek yerkcn süzüyor avlııvu, kahvcnın telvesini düşünüyor scssiz bir ikindide. Kiiap; Yetinmek Seviıulirir, Bclki Yettim Yctmcdim Anlayıp Onarnıaya vc Cx'hcnncmin Dudakları'ndan bölümlc rinden oluşan bir başvapıt bütünlüğündc. Ayakları ycre Uasan, topragı koklarken göğü kıuaklayan, cski dostlara sö/.ün avlusunda şiir pariisi vercn ve bağımlılık yaratan duygııların daha güçlü bir bedenc yeniden doğması di riliğitKİe bir şiirler bayramı bu başucıı kitabı. Bi/.e hep avfuyu öğütlüyor; "Burda kal. Oğlcn avlusunda." (Sözler). Çünkü anlam avluda gizli, şiir de. Kitap, l',y Anlam seslcnmesiylc açılıyor ve "Hy scni vıırmak için" diyor Sina Akyol. Çok yaşamış ve çok öğrenmiş bir bilgc cdasıyla gözlüyor evi, avlııyu, balkonu, sokağı, çarşıyı vc dc kenti. Sonra alıp bizi başka kcnılcrc götürüyor, tadımlık: "Ay gökleyken gidclim./ Çabuk çabuk gidclim./ Bıgadiç'e gide lim. " (Çeyrck) ve tüm bunlarm sonunda dönüp gelinen hiiziin: Cehennemin Dudakları'ndan. "... ah bcnim/ ııçuklayan tludağım, ağzımın kamburıı!/ Konuş bari, kötü sözlcr söyle." (Kendime L,bola). Sonra cski dostların yeniden doğuşu... "Meğer Söz Avluda" Mafyanın karanlık yapısı S ina Akyol, çcyrck yüzyıh aşkin bir süredir şiiriylc tulundıığu bir tcpcye tırmanıyor. Yükseldikçe yaşamı daha iyi gören, anlamı ince ayrıntılarda arayan ve artık o tepenin en hâkim (sissiz) ycrine ulaşmıs görünen, scssiz ama bağıran bir gözfemci Sina Akyol. İlk bakışta yalın ve duru biçemiyle izlenimci bir duruş sergileycn ama masalsı bir büyüylc şaşırtan bir şiiri sürdüren Akyol, taraf tutmadan yaklaşıyor yaşama. Sadcce belli bir duygunun şairi olmadığını Lokmanla (îeçen Şen Ciinlcrim (1982) kilabının kapağında şöyle dilc gctiriyor: "Yoksul yurda, çulsuz giinc, derin suya, narin kıra, bilgin oıa, kuşbaz göğe dair, üzgün, bc/gin, mah/.un ve mutlu şiirlcr dcmcti". Yaşama olduğu gibi kendinc cle dışardan nakarken soyunan, soyun dukça doğanın özündcki sözü takınan bir şair olmasına karşın anlamı yoğun göstergclcrlc bczcycn bir dili var Sina Akyol'un. Pamuk toplamak kadar bcyaz ve yumuşak, ama o kadar da tehlikcli onun şiirlcrini okumak; batan dikcnler uyandırıyor bizi, yenidcn duyumsayalım diyc yaşamı. Sina Akyol, 1996 yılı içcrisindeki çalışkanlığını iki yeni kitapla şölene dönüştürdü yılın sonunda. Varlık Yayınları'ndan çıkan, Yunus Nadi Şiir Odülü sahibi Meğer Söz Gümüş ve Yapı Kredi Yayınları'ndan çıkan Avluda şairin beşinci vc altıncı kitapları. Sina Akyol'un kitapları bir ortak yaşamın parçaları gibi; hepsi değişmeden gelişen bir titizliğin vc coşkunun ürünü. Su Tadında (1980) ile başlayan yolculuk son şiirleriyle devam ediyor; Lizi alıp götürmediği yer yok gibi şairin. Şiirinde tek razla sözcük bile barındırmayan Sina Akyol, Meğer Söz Gümüş'te yaşamın aynası olan sözü sorguluyor yenidcn. Ve sesi (sözü) bilip dc sessizliğin büyüsünü büyütüyor alıştığımız tlizelerinde: "Kimseye anlattım./ Sustum./ Sözümle kilitli/ sözüm." Meğer söz Gümüş (Hırkam Korur). Yeri geldiğinde avazı çıktığı kadar susan bir dizeler demeti sürüklüyor kitabı: "Sesim kendime!/ 1 lüner buysa, konuştum./ Meğer, söz gümüş!" (Menzil Uzar). Kitap iki bölümden oluşuyor: Hırkam Bilir ve Bilmcm Küllerimi N'aparım. \ lırkam Bilir, Sina Akyol'un yaşama karşı duruşunu yenidcn söyleycn bir özct gibi. Yaşanıdan öğrendiklerini sunuyor okuruna, paylaşmanın sevinciylc. Bilmem Küllerimi N'aparım, kitabın büyük bölümünü oluşturan bir şiirlcr demeti. Aklımı/.a gelmcycck, öncmsiz gibi görünen ayrıntıları şekillendiriyor şiirinin örsündc: "Ocağın yanı!/ Tütün sarıp konuştuk,/ şilteler bizim!" (Ateşi Harlatmak). Sıradan insanların duyumsamalarıyla süslü dizelcri: "Sus, dedim Hunday'a./ Kediyle kal. Hoşnut ol." (Hskiler Satarım). Sina Akyol'un dizeleri, bin kuyumcunun tezgâhından geçnıiş ve yıllarca dinlendirilmiş gibi pırıl pırıl: "Anncmin annesi/ eskiyip öldü." (Güle Cıiile); "Sobaya kömür/ attıkça fakat/ niçin üşürdük?" ("Aşk!.. Yeniden!"). Kısaca; sözün, susmanın, küçük sevinçlcrin ve hüzünlcrin ve gelincn ycrden geriyc dönüp bakmanın kitabı Meğer Söz Gümüş. Yani Şiir!.. Yenidcn! Yaşantımızın önemli bir bölümü ev; ve avlıı ise çocukluğumuzun büyüsü, masum bir sır. Avlu, ilk korkularımızı sahiplencn o sokağa açılan okyanus. Sina Akyol, günün tüm saatlerini evinde, avluda ve bazen sokakta geçiren küçük kentin duyarlı çocuğu gibi gezi Sina Akyol önceki kitaplarmdan bildiğimiz sesini vc sözünü perçinliyor bu iki kitabıyla. Artık bir yaşam (elsefcsi haline getirdiği hırka vc lokma yani yetinme kavramını daha da gün ışığına çıkarıyor. "Hırkam clverir/ göğsümü ısıtmaya/ ben tenimlcyim." (Meğer Söz Gümüş); "(llle kara/ ille yeşil/ zeytini över)" (Avluda) Meğer Söz Gümüş vc Avluda kitaplarının ilk bölümlcri (Hırkam Bilir ve Yetinmek Sevindirir) yetinmenin scvincini müjdcleycrek bakışık iki özet şunuyorlar şairin felscfcsine dair. Olüm ise önemli bir sınavdan gcçiyor bu kitapların son bölümlerinde. Meğer Söz Gümüs'te "Aşk!.. Yeniden!" diye başlayıp Olüm!.. Yeniden! diye biten şiirler, ölümü düşünürken gözümün önünden geçen bir film şeridi gibi sunuluyor okura. Avluda kitabının Cehennemin Dudakları'ndan bölümü dc aynı duyguların ürünü. Olüm bu kez çarpıcı bir biçimde şekilleniyor Sina Akyol'un dizelerinde: "Yavuz feylczoftu şimdi çcvirmen/ Vesim'se, yirmi yıllık ölü. " (Avluda); "Babam ölmüş, karda yatar,/ beni bilir, acı söyler,/ kemiğine sorayım." (Meğer Söz Gümüş). Ve en sonunda soruyor Sina Akyol: "Bilmem küllerimi/n'aparım?" (Meğer Söz Gümüş). Arınmış bir şiir sloganı günümüzc akıyor bir su izlcğinde. İlk kitabı Su Tadında ile başlıyor su'yun akışı ve devam ediyor: "Suya değmenin zarif/ şiirine soyunsam." (Meğer Söz Gümüş); "Arın gövdenden. Kendin oluncaya/ kadar soyun./ Ferah sular dökün." (Avluda) Küçük tskender, Sina Akyol'un şiirini haııya gömülmüş vc avını bekleyen tehlikeli bir dikiş iğnesi odasında diye tanımlıyordu (Adam Sanat, Nisan 1991). Yani bir dikiş iğnesinin ayağınıza batma tehlikesi. Fakat şimdi, "Çuvaldızım. Kayıp. Ah." ("Eskiden Terzi", Avluda) müş görünüyor. Korkmayanları iki kitaplık büyük şölene davet ediyorum. "Gümüş avlunun sözüyle." • Varlık Yayınlan/ 1996/6 i t. Avluda/ Sina Akyol/ Yapı Kredi Yayınlan/ 1996/ 76 s SAYFA 9 Avluda diyen Sina Akyol tehlikesini büyüt Meğer Söz Gümüş/ Sina Akyol/
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle