24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

O K U R L A R A "Özdemir înce ilk kitaplannı 1960'larda 'îkinci Yeni'akımının coskulu günleri gectikten sonra yayîtnlatnıştı. Batı şiiriyle ilişkileri, siyasal etkinliklerin hızlandıg'ı bu dönemde aşırılıklara düsmesini önledi. Şiirde toplumsal sorunlara yönelmcnin bclli bir anlayışa bağlanamtyacağını biliyordu. Onun için de, düşünce dünyasmdaki gelişmeler, şiirinde bir uçtan öbür uca savrulmasına neden olmadı. "diye yazmış Memet Fuat, Özdemir înce için. Mallarme Akadenıisi üyeligi, Liege Üluslara/ası Şiir Büyük Ödülü Seçici Kurul Üyeliği ve Üluslararası Şiir Araştırma Merkezi Muhabirliği'ne de seçilmiş olan Özdemir înce ile Enver Ercan görüştü. Mctin Cengiz siirini, îlker Demirel düzyazılannt, Halil Gökhan da şiir çevirmenlig'ini deg'erlendirdiler bu sayımızda. Orijinali Norveççe'de ve çevrildig'i kırk küsur dildc bestseller olan "Sofinin Dünyası" üzerine Gürsel Aytaç ve Necdet Neydim yazdı. Noella Loirot'mı Patricia Highsmith 'le yaptığı konuşmayı Füsun Umar'ın çevirisiyle sunuyoruz. Bol kitaplı günler diliyoruz. TURHAN GÜMAY "Beyinler Savaşı"nda Bir Çeçener Yazımızın başlığındaki beyin, salt "düşünce" eğretilemesi (metafor) değildir; bcynin öbür işlevlerini, yetilerini dc içerir; bu bakımdan "beyinler, yürekler, duyunçlar (vicdan)..." olarak da okunmalıdır. MUSTAFA IZBERK na, dışardan hiçbir yardım almaclan, bir boydan bir boya geçmeye kalkan, bunu da başaran bulucunun (kâşif) işiylc karşılaştınlabifir ancak... Kitabın anımsattığı düşüncelerden biri daha: '50 kuşağı Güzcl Sanatlar Akademililer'in, kent korumacılıgı özelde îstanbulüzerine, bu denli tutkuyla yazmalannın özgül bir anlamı var mı? OnlaFİa aynı yazgıyı paylaşmış bu satırların yaBeslm Cecenerln esert "Tuzekentuygulamaları" acısındanOğretlclyanıağır zarınca var. Bu kubasan bir "kaynak kitap". şağın yurtseverliği, kentteşlik bilinci, bir tiir "Belle Epoque"u dığının/yapılmadıgının" bclgelcridir de (güzel çağ" kentlerinde yaşamış olmalarıbunlar... Kaldı ki, yazar çabalarının yüknın vanında; o günlerde özellikle Akadesclmesi, yoğıınluk kazanması aydınlık somi'dc, kapsamlı, bilimsel bir kentçilik öğnuçların da yükselmesini, yoğunluk kazanrenimini oulamamış olmaları, sonrasıncla masını getirmektedir. Zaman içinde bunu da çalıştıkları kamu işycrlcrinde, aynı çizgörüyoruz. İlk başarılar art arda gelmektegidcki anlayışın getirdiği doyumsuzluk ve dir... başkaldırı duyEUİarı, bu benzersiz duyarlıYapıtın bir başka şaşırtıcı yanı, yaşam ğın önemli neclenlerinden biri olmalı. Sonboyu kendisini hep geri plancla tutma beraki kuşaklar da kendi gerekçelerini açımcerisini göstermiş bir "alçakgönüllülük" lamayı bir gün yapacaklardır kuşkusuz... anıtı kişiliğin ürünü olmasında yatmaktaSonuçta, 20. yüzyıl Türk mimarının uydır. Sonunda, yukarıda belirttiğim gibi, bu garlık ve ckin kalıtımızın savunulması yokapsamda çalışmalar, üniversitelerin ollundaki savaşımı, "neşteri kendine batırmayan, kimi zaman sadece adı olan "îsmak" olarak özetlenebilir. tki anlamda: tanbul Araştırma Kurumlan"nın asıl isleri Bir, uğraşı alanı olarak seçtiği tarihsel ololmasına karsın; böylesi çalışmalar.özellikgunun aynı zamanda bileşenlerinden biri le bu kurumların dışında "tek" kişilerden olması... tki, başkalarının olumsuzluklan gelmektedir. Çeçener, ancak bu "olmaile uğraşmanın, bir yerde kendi öz değeryan" kurumlardan birinin başında niçin leriyle her an yüz yüze gelmeyi gerektiryıllardan beri bulunamamaktadır? Hani mesi... şu "yetmiş milyonluk böyyük Türkiye'nin "Tüzekent uygulamaları" acısından öğkurumlarından birinin!.. Kitabın arka karctici yanı ağır basan bir "kaynak kitap" pağındaki Çeçener özgeçmişi, işte bu gerolmakla kalmayıp; ufuk açan, güncel kimçekten büyük ülkenin "ekinsel özgeçmiliğimizin ipuçlarını da veren, Çeçener'in şi"dir de aynı zamanda!.. Dogu ile Babu yapıtı, yine yine okunası kitaplartı'nın ortasında ayncalıklı bir co^rafyadan... • da/tarih kesitinde oturmak, Doğu ile Batı'nın bireşimini de (sentez) yaratma bor(1) Tümccınizin içinde ycr alan, "kentcunu getirir birlikte; "Türklslam Sentczi" çilik okullarındatı çıkmamı\ kişiler" anörneği anlamsızlıkları değil!.. Peki, bu latımına bu satırların yazarı, kendini de borcu kiın ödemektedirH Çeçener. Kalan katar; ne yazık ki, tiimcenin sonuım oltış yaşamını sürdürmek için Yalova'nın bir tııran nitelemelerin dofcul olanık dıyndadır köyceğizinde, eliylc yaptığı tahta evde sadenç ktışağın yadırgayobileı efcı bu kovraın, vaşı götıııvn ( .cçener'den başkası degil... hizae kentçilik okullanntn, dolayısı ile Mimarlık ve yaratıcılık çıkışlılartnın, ancak daha sonraları devreye Uiçbir şey, o toprak üzerinde yapılan girmesıyle ilişkılıdır Ne yazık kı bu \üreç her edimin, tüze (hukuk) dışı, akıl dışı, içinde, bugiin kent^ılıfcm "duzen'ce gerekduvunç dışı (...) olduğu, ucu bııcağı uö\iz durunıa düşiiridnıeuyle bir bilim/sanal, zükmeyen bir zaman/u/.am çölünde, kılı "daha doğmadan öldiirühne" nokta\ıını kırk yararcasına tüzenin, yasalann, yönetgetirılmiştir. meliklerin, planların, karaıların maddeleKentçilık/Üniversitc cevrclerinin verınıri, bendleri, notları arasında o edimleri irüzlig'i tüm u&rası alanlarındaki kı\ırlı^ın delcmek, didiklemek; dahası, bilimin, sabir vautdır Bu kouuda bırıkı ayrıklık (ı\natın denektaşına (mihenk) vurmak; doğtisna) ad vardır Prof Dr Doğan Kuban rularla ilişkisini aramak denli "yüce", veruııli bılım adaıtılarınıız içinde anını"ontırlu", "güç" olamaz; hele de, bir mi\atnr mar için... Çiinkii mimarlık uğraşı, salt bir yaratıcılık alanıdır. tşle Çeçener, bu güç işi başaran adamdır; hem de bir yaşamı dolduracak yoöunlukta... Onun yaptığı iş , Kutbu tek başıBesim Çeçener/ Mimarlar Odası Istanhul Büyükkent Şubesi Yayuıları/ 7995/ 2X4 \ SAYFA 3 • İstanbul'un Kültür ve Îmar Sorunları/ " Kent korumacılıgı üzerine bir kitap: "htanbul'un Kültür ve îmar Sorunları " O nyıllardır sayısız yazılar, bilimscl (!) toplantılar, sempozyumlar birbirini kovalasa da, kentçilik/üniversite yetkililerinden, Istanbul'un (Türk kentlerinin) bu sürede içinde yaşadığı açmazlara, aymazlıklara yanıt oluşturacak "yapıt" bir türlü ortaya çıkmazken; "kentçilik okulları"ndan çıkmamış kişilerin, böylesine olgun, bilgili (vukuflu), kapsamlı, yürekli çalışmalar çıkarmaları şaşırtıcı bir ölçütle de doğal oluyor...(l) Çelik Gülcrsoy, Cengiz Bektaş, Yüccl Gürsel, Oktay Ekinci'lerin yapıtları ile gelişen bu olgu çizgisinde bugün de, sevgiye değer "arkadaşı"mız mimar Besim Çeçener'in "Istanbul'un Kültür ve Îmar Sorunları" kitabını elimizde tutuyoruz... Bu mutluluğu bizlere sunan Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi, çok sayıda ekinlikleri yanında bu yayını ile dc kurumlanmıza örnek olmayı sürdürüyor. Kitap, Çeçener'in 80'li, 9O'lı yıllarda çop,u basında çıkan yazılarından, bir bölümü lelediyelere, bir bölümü Kültür ve Tabiat Varlıkları Yüksek Kurulu'na/Kültür Bakanlığı'na, bir bölümü de Mimarlar Odası lstanbul Büyükkent Şubesi gibi kurumlara, kamusal katlara sunulmuş yazanaklardan oluşuyor. Yazar, 34 yıllık uğraşı yaşamının birikimini kamunun faydasına veriyor; sorunları deşip, çözümleri getiriyor... Öncriyor, uyarıyor, örnekliyor, öngörüyor, engelleri gösteriyor, çürütüyor, kanıtlıyor (...). Çok boyutlu bir çaba, çok boyutlu araçlarla yürüyor. Öncrilerini "kentsel tasarımlar"a bağlıyor. Ülkücü (idealist) yaklaşımlarını sürdürürken bile, temelde gerçekçi kalabiliyor... Gene, tüm önerilerini, sonuçta, yaban talancı kataya karşı kimi zaman o kafa, tasarıları da içinde taşıdığı söylemindedir "kentçilik bilimi"nin egemen kılınması amacı için yaptığını bilmem anımsatmaya gerek var mı? l KİTAP Imtiyaz Sahibi: Berin Nadi o Basan ve Yayaıi: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.$. Cenel Yayın Yönetmeni: orhan Erlnç J Cenel Yayın Koordinatöru: Hikmet Çetlnkaya <,• Yazıişleri Müdürleri: Ibrahlm Yıldız (Sorumlu) , Dinç Tayanç 0 Yayın Yönetmeni Turhan Cünay Crafik Yönetmen: Dilek llkorur OReklam: MedyaC CUMHURİYET KİTAP Aynı biçimde, yazarların önerilcrinin de, sonsal (nilıai), dayatan, kentçiliği yadsıyan öneriler olmayıp; tersine, tüm "uygulamalar"ın kentbilim tasarım süreçlerinin birer "çıktı"sı olmak gerektiğini bilerek ve bu sürcçlerin gerçeklcşmesi yolunda yaptıkları savaşımda; sorumsuz devletlilere, uyduruk uygulamalar dışında "başka dünyalar" da olabileceğini gösterme amacı güttüğünü, okuyucu, sagduyusu ile, bilinci ile önceden bilir. Günümüzde, ülkenin tutsa^ı oldııöu "dizgc"nin sözcüleri ya da ilctişim araçlarının (medya) "tabakçanak" bagımlısı sıradan insanının "Nasıl olsa önerileriniz, yazdıklarınız gerçekleşemeyecek!" biçimindeki çıkışlarına karşı, şövle bir uslamlama (muhakeme) yapılabilir: Gcrci, bu koşullarda önerilerin çoğıı, kamu yetkililerinin, bilinçsiz halkın ve de egemen baijibozuklann kıılaklarının ardında olacaktır. Ne ki, yobaz yagmacılığın söz konusu olmadıüı kimi aydınlık çevrelcrde, gitgide daha Dİr yol gösteriei olmaktadır bu çalışmalar... Bir an için, bozuk diizen söylemcilerinin savlarını doğru varsaysak da; bu öneriler yaşama geçirilernese de, salık vermeler izlcncmese de, bu yolda bir şeyler yapılamasa da; niçin bir şeyler "yapılamaSAYI 340 ı dünyalar
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle