05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Oysa ey denizlerin ıslak geçidi Heryandan sızan şeridi akarsulann Balığın dil bilmeyeni ben Neden hep tuzdan anlardım o zaman Tuzdan mı, evet tuzdan Denizin merasından yani. Uzat elini artık, kutla kendini Götür bir bardak sonsuz suyu ağzına Bak Gördün mü, hem de nasıl Bir gül dönüyor öteki avucunda. III Ağrıtmayan böylece dindirmeyen o sabah Puhukuşu m uydu, neydi, öttü uzun uzurt Biçimini vermeye çalıştı bir yıkıntıya Biz geçince dönüp baktı arkamızdan üç çocuk Üçüde Bir tahta perdenin önündeki ömründe Gözleri dıimdüz, kireç kuyuları gibi Bir yanıp bir sönüyordu umuda ve ezikliğe. Farketmez deniz de gözyaşın ı, dedim ustama Vegözyaşıdenizi Ey göstergelerin en güzeli, göster ki beni Ben ıssızı yonta yonta gürültüler ederim Kendimi yonta yonta dağılan birmermerim O sabah demir atmış bulduk Tekneyi bütün kıyılarda. Cemal Süreya'mn çizgüeriyle Edip Centever. YERÇEKÎMLÎ KARANFİL BiJiyor musun az az yaşıyorsun içimde Oysaki seninle güzel olmak var Örneğin rakı içiyoruz, içimize bir karanfil düşüyor gibi Bir ağaç işliyor tikır tıkır yanımızda Midemdi aklımdı şu kadarcık kalıyor. ? Sen o karanfileeğilimlisin, alıp sana veriyorum işte Sen de bir başkasına veriyorsun daha güzel O başkası yok mu bir yanındakine veriyor Derken karanfil elden ele. Görüyorsun ya bir sevdayı büyütüyoruz seninle Sana değiniyorum, sana ısınıyorum, bu o değil Bak nasıl, beyaza keser gibisine yedi renk Birleşiyoruzsessizce. % ÖLÜMÜDENÎR Ölümüdenirşimdionlara Durmuşkalbleriçoktan Ölümüdenirşimdionlara Kımıldamıyorgözbebekleri Ölümüdenirpeki En büyük limanlara demirlemiş En büyük gemiler gibi Kımıldamıyor gözbebekleri Ölü mü denir şimdi onlara. Suratlarıgergin Suratları kararlı Belli ki çok beklemişler Kabuğundan çıkan bir portakal gibi gelen sabahı Suratları gergin Bir savaş alanına benziyor suratları DudakJan nemli Sondefa kendi etini öpüp Yani son defa gerçek bir insan etini Hazla kapanmışlar öyle Geçirmiyorgövdeleri soğuğu Geçirmiyorsıcağı da Ve ikiye ayrılmış bir nehirgibi bacaklan Akıyorlarsonsuza Ölü mü denir şimdi onlara. Kimse hüzünlü olmasın Sırası değil hüznün daha Birgün birşehrin alanında Bir mermer yığının gözlerine Omuzlarına düşerse bir çınar yaprağı Hüzünlensin yaşayanlar o zaman Sırası değil hüznün daha. Öylesine sıkılmış ki yumruklan tyice sıkılsın yumruklar Şaklansın diye bir armağan gibi bu katılık Öylesine sıkılmış ki yumrukları Kimse hüzünlü olmasın Kimse hüzünlü olmasın diye Sırası değil hüznün daha. Unutulsunbirgövdeyeduyulanhasret Unutulsun bu alışılmış duyarlık O kadar sade, o kadar kalabalık ki Unutulmaya değer onlann insan gövdeleri Ve unutulmalı mutlaka Dolsunlardiyeyüreklere Dolsunlardamarlara. Ölü mü denir Ölü mü denir şimdi onlara. BAŞIM DÖNÜYOR ÎKÎMÎZDEN ÇocukJarekmekyiyorlargibidirsesin Ön dişleriyle bellİ belirsiz Bir martı kalıyor gibidirhiçolmayandan Çünkü biz ikimiz de çirkin değiliz Evet mi hayır mı pek anlamadan. Ne biçim bir sestir şu bizim dalgınlığımız Bir tayın dişinde ince bir taflan Azyaşlıbirkadındagöğüsuçlarımn Yanarak sımsıcak bir kedinin ağzından Dönüşüpiççekmesinegecekuşlarının. Sonra biz dağbaşlannda apansız kurşunlanan Süresiz baş dönmesiyiz çok garip adamların. ÖYLEDİR OktayRifat'a Öyledir, heryoğun günün sonu Ezipgeçeryalnızlığın burukluğunu. Sen ki kendinden uzak binlerce tepedesin Birkentinahnışınıseyreden.onurlu Eski bir askerle iç içesin. Kent alındı, gece, şehrayin Uzandın bitkin yatağına Sürüp dursa da dışarda Bıkkınsın, içindeki şenliği itersin. Sürekli utkulardır mutluluk Sustukça duruldukça yitersin. Sabahtır sümbüller açmış çadırında Ellerinbirbaşkakentin varoşlarında. METİN'ÎNAKŞAMI Bir soğuk kış akşamına, bir tütün kesesine Birlokantanın çiçeklerebakan penceresine Birpaketsigaraya.birkibrite Bir satıcının metalsi gözbebeklerine Bir ormanın unutulmasına, bir kulübenin Belki her şeye Balık avına, su korkusuna, askerliğe Matisse'in bir resmine Ve fotoğraf makinesine, su kesimine Birşürinküçükoğluolmaya Mesela mesela apansız bir aşk özlemine Karpuzun ikiye bölünmesine de Günün sarı bir çiçeğin yolunuşu gibi bîtmesine lskele kahvesine, domino seyircisine Sinirlerini boyayan herşeyc Belki bir şeye daha Sabahın ilk biblosu uzunca boylu bir allaha. ADSIZBÎRÇtÇEK Rengini dünyaya ilk defa sunan Adsız bi r çiçek gibi parhyorsa gözlerim Sevgilim Bana 'sen bir şairsin' dediğin zaman. Yalnız sana yazıyorum bu şiiri Istersen bir şiir gibi okuma Çünkü heryıl yeniden yazacağım onu Soğuklar başlayınca havalanıp Millerceyolkatettiktensonra Güneyi tadan bir kuşun sevinciyle. Ve yazmış olacağım bir de Her dönemde her çağda Sevdanın kendine özgü diliyle. CUMHURİYET KİTAP SAYI 223 SAYFA 1 1
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle