Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
"Hep Bir Adım 1leri". Kendi eneyimlerinden yola çıkarak yabancılann konumuna ışık düşürmeye çahşıyor söyleşiae Emine. "Ben nereyc aitim sorusunu sorarken yaşamımı bir çerçeveye oturtabilmek için sordum. Bir sürü insan kendini yıllarca gcri döncceğim düşüncesiyle aldattı, toplumda yer alamadl ya da almak istemedi. Dolayısıyla bu toplumun ne yaşam biçiminden bir şeyler kattı kendine, ne de Almanca'yı doğru dürüst öğrenebildi. Ben öyle olmak istemiyordum. Bu ülkede, Berlin'de daha ıızun yıllar yaşayacağımdan yola çıktım ve hayatımı bunagöre düzenledim. Artık ben Berlinliyim diyorum..." Ursula Mıhçıyazgan ise, Kiiltiirün Gücü'ne değiniyor yazısında: Hıristiyanlıkla Yoğrulmuş Bir Toplumda Müslümanlar'ın yaşadıkları, çektikleri sıkıntıları deşmeye çalışıyor yazar yazjsında. îkı ayrı dinin ortaya çıkardığı "Düşey ve yatay ayrım çizgileri arasındaki fark"ın nedenleri üstünde durmaya çalışıyor Ursula Mıhçıyazgan. Türk Almanlar kitabında yer alan bir başka yazı da göçmen çocuklarının okullardaki Konumlarını ele alıyor: Kendi Hayatmı Yaşamak Söz Konusu Değil, diyor yazısında Petra Wagner. Alman eğitim sistemi içindeki göçmen çocukların yaşadıklarını ve o çocukların geleceîderi yazının ana izleği "Pedagoglar zenginliğiyle temavüz edenDİröğrencikitlesiningereklerıni karşılayabilmeye uygun araçlan geliştirmek zorundadır." Gülay Durgut, Gündiiz AlmanyaGece Türkiye başlıklı yazısında Almanya'daki Tiirk Basını'nı irdeliyor. Udo Steinbach, Eski Dostluk Kopma Noktasında mı? diye soruyor. Yazar, yazısında Alman Tiirk tlişkilerinin Geleceği Üzerine eğiliyor. "Çöküşün başlaması, Alman silahlarının Türkiye'nin güneydoğusundaki ayaklanmaların bastırıîması için ortaya çıkışı, Alman hükümetinin geçici olarakTürkiye'ye silah verilmesini sert biçimde durdurması, buna karşılık da Türk hükümetinin (aynca iletişim araçlannın büyük bir bölümünün) sert tepkiler göstermesi ile olmadı. Bu başlangıç, 'Mölln' ve 'Solingen' sözcükleriyle Almanya'da en sert noktaya ulaşan yabancı düşmanı saldırılarla ve o konuda özellikle Türkiye'de iletişim organlannın Almanlara bir çeşit kolektif suç yüklemesiyle de olmamıştır." Peki neden olmuştur? "...Alman Türk ilişkileri bugün bir yol aynmına gelmiştir." Yazar, ilginç saptamalarla yaklaşıyor konuya. Claus Leggewie, îslam ve yaban ** Almanya'da yaşayan Türklerle Almanya'daki siyasal yapının ve çeşitli Kurumların arasındaki gerginliğin, "silah arKadaşlığı"na yaslanılarak çözülemeyeceği açıktır." cılara ilişkin yazdıklanyla tanınıyor. Alman Türkler kitabında yer alan yazısı: Sabrın Sonu Politikada Yeni Bir Başlangıç? Alman Türk İlişkileri İçin On Emir'deki onemiraeşunlar: 1 Vatandaşjık Hukuk Reformu. 2 AT Dışı Ülke Yabancıları İçin Yerel Seçim Hakkı. 3 Ayrımcılığa Karşı Etkili Koruma. 4 Eğitimsel Alanda Geleceğe Yatırımlar. 5 Yaşlılar İçin Bir AlmanTürk Programı. 6 Etnik Iş Piyasası. 7 Müslümanlarla 'Konkordato'. .. 8 Etnik Azınlıklar İçin Kültürel Özerklik. 9 Almanya Türkü Kadınların Eşitliği ve Özerkliği. 10 Alman ve Türk BabaerkilciliğinSonu. "Ancak bu istemler dizisi siyasal bakımdan meşru kabul edildikten sonra, Almanya Türklerinin çoğunluğu tarafından önceden kabul edilmiş görüşme koşulları ortaya konabilir. Böylece siyasal tartışmalar kesinlikle zora başvurmadan eelişir ve Türk azınlığın Almanlara karşı öne sürdüğü özgürlük ve eşitlik istemleri onlar için de aynen geçerlilikkazanır." Toparlarsak: Almanya'da yaşayan Türklerle Almanya'daki siyasal yapının ve çeşitli kurumların arasındaki gerginliğin, "silah arkadaşlığı"na yaslanılarak çözülemeyeceği açıktır. Eşit siyasal haklar verilmeden, sürekli "konuk" konumunda tutularak yabancıları ağırlamanın da zamanı çoktan geçmiştir. Almanya bir göçmenler üıkesidir. Artık çokkültürlü, çok haJklı bir toplumdur. Bu, yeni konumunun, meyvelerini devşirmesi gerekir. Böylece göçmen çocukların geleceği "saatli bomba" olmaktan Kurtanlır. Sıkıntılar, bunalımlar, karşılıklj sürtüşmeler, gerginlikler, çatışmalar banş ortamında eritilebilir. Seçme seçilme hakkı gibi haklarla yabancıların toplumun içine iyice uzanmaları sağlanabilir. Dil ve din farkı gözetilmeden, banş ve dostluğa dayalı bir ortamın tüm olanaklan hazırlanabilir. Yeter ki, Nazi yanlılarına, sağ eğilimlere göz kırpılmasın. Türk Almanlar kitabı Türkiye'deki aydınlan, okurları da yakından ilgilendiriyör. • Türk Almanlar/Deutsche Türken/ Das Ende der Geduld/ Sabrın Sonu/ Claus Legjzeıvıe/ Zafer Şenocak/ Roıvohlt, Aktuell rororo/ Ağustos 1993/Hamburg/256 s SAYFA 17 C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 204