Katalog

Marilyn Monroe mu, o şimdi cennette Nietzsche'nin metresi Bir Sunay Akın filmi (pardon, kitabı!) hangi film bitmiştir sahi!? Kazablanka bitmiş midir, Asi Gençlik, Devlerin Aşkı bitmiş midir? Yaz Bekârı, Uygunsuzlar, Kadınlar Şehri bitmiş midir? Işte, Sunay Akın'ın bu bitmemişlikleri kendi şiiri "Beyaz Perde' den Orhon Murat Arıburnu'nun "Yeşilçam" şiirine, Enis Batur'un "Sessiz Sincma"sında Ahmet Güntan'ın "Pasolini'nin Külleri"ne, Süreyya Bcrfe'nin "Kavuşma"sından Mehmet Yaşın'ın "Sinema"sına, Oktay Rifat'ın "KocaBir Yaz"ından Ali AskerBarut'un "Camdan Küre"sine, Cevat Çapan'ın "Kaybolan Zaman Peşinde"sinden Edip Cansever'in "Herhangi Bir Gün"üne 42 şairın 56 şiiriyle yaşamasının adı da nostaljik bir kitap adına dönüşmüş: Şairler Matinesi... Öyle bir matine ki, şairler müşterisi! "Çocukluğunu taşrada yaşamış birçok insan gibi sinemaya ilk adımımı 'Kadınlar Matinesi'nde attım" diyen bir şairin dünyası olduğu kadar Fahriye Ablaların, Muhsin Beylerin, Zoltan Fabrilerin, Atıf Yılmazİarın, Passolinilerin, Vasfiyelerin, Cahidelerin, FelliniIerin, YadigârEjderlerindesevinçlerini, hüzünlerini, düş ve düşüşlerini yaşadricları bir dünyanın kitabıdır Şairler Matinesi... Nilgıin Marmara'nın bir Fassbinder filmi olan "Petra Von Kant'ın Acı Gözyaşlarf'ndaki Petra'ya kendi ölümü renginde gösterdiği bir şiirdir biraz da: "Karanlıkta durakalınan bu boşluk değil/ Başlatan bakışımı ve eşlcnmesini artık zamanın/ Sen Petra, gözyaşının acısı ve/ dökük saçların, kıvırcık saçların, değişken saçların/ Dayanınca kırılan Kaburga yürek duvarına/ Zorsa böyle birleştirmek aşklan/ Acısı benimdir artık gülünç Petra'nın." Sen, Sunay Akın... Ülkü Tamer, Marilyn Monroe, Hulkı Aktunç, Cahidc Sonku, Özkan Mert, Murathan Mungan, Müjde Ar.... sen Arıburnu!..Kalbimin kırık aşkları. Hüzünleriniz ve aşklarınız ki benimdirartık! Ey okur, sen de iki bilet al hadi! Biri kendine, biri sinema kuşuna. DosdoğruŞairlerMatinesi'ne... • Şairler Matinesi/ Sunay Akın/ E Yayınları, Kaum 1993/86 s. SAYFA 1 S HÜSEYİNALEMDAR ıırle sinemanın "Kadınlar Matinesi "nde ve pazar günleri 14.30 seansında gizli gizli buluştuğu günler şimdi çok mu geride 5 ^ rılyn Monroe'lu, Hn »prey Bogart'lıjames Dean'lı, Ncvin Aypar'lı, Ayhan Işık'lı, Pola Morelli'li, Charli Chaplin'li, Belgin Doruk'lu, Salıh Tozan'lı, Ingrid Bergman'lı filmler şimdi Marlene Diet.rich gülüşlü, Elizabeth Taylor şefkatli nostaljik günlere çekilmiş, sinemanın yaz tadını hâlâ yaşıyor mudur acep? Ya Pera sinemaları, Elhamra, Santral, Astorya, Şık, Luxemburg, Eclair tozlanmış yıllara uzanıp özlcrler mi hocalannı? Hâlâ durur mu ünlü sinema oyuncularının el ve ayak izleri Hollywood Caddesi'ndeki Çin Tiyatrosu'nun önündeki kaldırımda? Bir Sunay Akın filmi (Pardon kitabı!) izlerken (Pardon okurken!) bütün bu görüntülcri bir film şeridi gibi gözlerimizin önünden geçirip dc, geçmişe nostaljik ve günsolgunu sorular göndermemeniz mümkün mü? Hele "Şairler Matinesi "ni de okuyorsanız, kendinizi sokağa atıp, bir sinema fuayesinde soluğu alacağınız da kaçınılmaz. CUMHURİYET KİTAP SAYI 208 Ş Kim bilir belki îdris Atm.ı rip/ Amasya'dan Kars'a ca karşılayacak sizi set ka<, kaçmakta olan bir sayman kını dizelerle: "Hangi yazyardımcısıyla/ Alevilikten lık sinemaydı/ Yergösterikonuşuyoruz uzun süre/ cisi kanatlarındaydı hanı/ Yanındaki hep bir gazetefilmdeki beyaz bir atın/ de Marilyn Monreo'nun kimdi sahi/ biz ıslaresimlerine bakınırken sırılsıklam/ yor/ Marilyn Monsulusepken/ ağlayan roe öldü diyorum adam/gözleri gözleona/ Ölümü siyah rimizde/ bakışları § bir kâkül gibi alnına ** Sunay Akın, son sel". Evet, kimdi o düşürmesini bildi/ kitabı "Şairler ağlayan adam sahi? Şimdiyse cennette Ahmet Erhan'ın şiiNietzsche'nin metMatinesi"nde, rindeki James Dean resi olması gerekir." şairlerimizin olmasın: "James DeUrsula Andress'den dizelerindeki an diye bir çocuk/ Nastassia Kinski'ye, Bütün kapıları yalMarilyn Monrosinemayı izlettiriyor e'dan Ornella Munızhğa açık/ Vc hüzbize. Kimler yok ki bu ti'ye aktrisleri en iyi nun turuncu tonunj i j < M anilayanlar şairler da/ Bir bayrak andizelerde..." değil midir ki zaten! yor kendi gönderiAktrisler ki, hafifçe sıyırarak etekne/ Motosikletinin kanatları kırık/ lerini mışıl mışıl uyumaktan sarhoş Abone her siren sesine/ Gökyüzü: olmazlar mı şair dizelerinde. Attilâ Azami hız 60 kilometre/ Yeryüzü: îlhan'ın "Eski Sinemalar" şiirindc Mezarlık kavşağı dönünce/James olduğu gibi: "kanlı bir sarışınla Dean diye bir çocuk/ Ne aradığını şangnay trenindeyim/ takma kirbiliyor, ne bulduğunu/ Sokağın orpiklerinde hülyalı dumanlar/ yatasında bir koltuğun üstünde." bancılar leiyonu'nda fransız teğMarilyn Monreo mu, o şimdi Nimeniyim/ belki harp divanından etzsche'nin metresidir kimbilir, ya idamım çıkar/ bitmiyor nedense da Cemal Süreya'nın şiirine gizlenbaşlayan hiçbir film/ ne yapsam miş sarışın bir ölümdür belki de: içimde o eski sinemalar." Başlayan "Patronun kansını zimmete geçi