Katalog

Vitrındekiler ' « Basımevi ve Basının Gecikme Sebepleri ve Sonuçları/ Orhan Koloğlu/ Gazeteciler Cemiyetı Yaymlart/124 s. Türk basını üzerine araştırmalanyla tanıdığımız Orhan Koloğlu, elimizdeki kitabında yine bu konu üzerine eğiliyor vc basımevi basının ülkemize ncden geç v e girdiği konusunu araştınyor. Konuya ilgi duyanların kaçırmamaları gereken bir kitap. Örnelderle Gazetecilik Üzerine Notlar/ Nevzat Kuılcan/ GazeteÖRNEKLKRLK cilcr Cemiycti Yayınları/ 266 s. GAZETCCİÜK Nevzat Kızılcan, Türk basınınI rt'rim \»lt»r dan yaptığı bir taramayla gazetecilik ve haber yazımı üzerine notlarını derlemiş elimizdeki kitabında. tlgiyle ve keyifle okuyabilirsiniz Nevzat Kızılcan'ın notlarını. rüyoruz. Basın adına da, en büyük tehlike. Örnekleri çok az olsa da, bu inancın sarsılmasına yönelik eğilimlerdir. Bu kitapta, Bayram Gazetesi olayının tarihçesini, geçtiği aşamaları, Cemiyetimize yönelik saldırılan, bizim cevaplarımızı bulacaksınız. Açtığımız Hukuk ve Ceza davalannı mahkemelerin kararına, işin manevi yönünü de kamuoyunun takdirine bırakıyoruz." I Babıâli'nin Yarım Asırlıkları/ Günvar Otmanbölük/ Gazeteciler Cemiyeti Yayınları/ 224 s. +40s Albüm Elimizdeki kitap gazetecilik mesleğine 50 yılını vermiş gazetecilerle | yapılan söyleşilerden oluşuyor. "Babıalinin Yanm Asırlıkları "nda hem ustalarımızın meslek yaşamları derlenmiş, hem de eski gazetecilik yansıtılmaya çalışılmış. Kitapta ayrıca konuyla il gili anekdotlara da yer verilmiş. Kitabın son bölümü ise lkinci Dünya Savaşı sırasında uygulanan yayın yasaklarına ve kısıtlamalarına aynlmış. Bulgaristan'da Türk Gazeteciliği (18651985)/M. TürkerAcaroğlu/ Gazeteciler Cemiyeti Yayınları/ 120 s. Komşumuz Bulgaristan'ın OsmanlıTürk egemenliğinden ayrılıp bağımsızlığa kavuşması üzerinden lOOyılıaşkınbirsüregeçmiş. Osmanlı egemenliği süresince Bulgaristan'da yaşayan Türkler'in birçoğu orada kalmış. Bu arada birçok Türkçe yayın çıkmış. Türker Acaroğlu, Bulgaristan'daki Türk gazeteciligini araştırmış. Bu yararlı kitabı ilgiyle okuyacağınızı sanıyoruz. Türkiye'de Basın Sansiirii//l//wv Kabacalı/ Gazeteciler Cemiyeti Yayınları/ İ34 v Ulkemiz, Tanzimat a kadarsiyasal ve dinsel yetkenin mutlak egemenliği altında yaşadı. Bu yetkenin dış dünyaya ayak uydurmak amacıyla kendi cgemenli^ini sınırladığı "Tanzimat" hareketinden sonra yeşeren basın, hiçbir dönemde sansürden baskılardan kurtulamadı. Doğrudan sansür tkinci Meşrutiyet'in ilanının ertesi günü, 24 Temmuz 1908'de kalktı ama, hemen her dönemde dolaylı sansür ve örtülü sansür yürürlükteydi. Öyle dönemler geldi ki, gazeteciler Abdülhamid döneminin doğrudan sansürünü arar oldular. Araştırmacı yazar Alpay Kabacalı, basınımızda sansürün dününü ve bugününü araştırmış kitabında. Uğur Mumcu'ya Armağm/Yayına Hazırlayanlar Metin Aksoy. Cengiz Kujçuoğlu, Veli Özdcmır, Ali Tartanoğlt// Çağdaş Gazeteciler Derneğı (ÇGD) Yayınları/ 47 H s. "Basının kendi kendini eleştirisi, yani sürekli özeleştirisi gerçekleşmeden, demokrasiye katkısından söz edilebilir mi? Bizler sözlü, yazılı iletişim araçlarında çalışanlar, sürekli birbirimizi denctlemek durumun 4T dayız. Bunu yapamazsak, demokrasiye olumlu bir katkıdan söz edemeyiz. Arkadaşımız Ugur Mumcu, basındaki kavgalarıyla, bu özeleştiriye katkıda bulunanlar arasında gösterilebilir. Uğur, gördüğü yanlışların üstüne, gözünü kırpmadan giden, dostarkadaş dinlemeden yazan bir arkadaşımızdı." Mustafa Ekmekçi kitabın sunuşunda böyle anlatıyor UğurMumcu'yu. Elimizdeki armafian kitabı, "Mumcu'nun Portresi", "Mumcu Için Yazılanlar", "Demokrasi ve Medya" ve "Mumcu'nun Ardından" adlarını taşıyan dört bölümden oluşuyor. Devlet ve Basın/ Yayına Haz.: Metin Aksoy/ Çağdas Gazeteciler Derneği (ÇGD) Yayınları/ 328 s. Türkiye'de basın, tarihi boyunca sürekli olarak devletin kontDEVLET ve BASIN rol altında tutmak istemesinden doğan sıkıntılar ve sorunlar içinde kalmıştır. Bu sorunlar bugün de sürmektedir. Aslında sorun devletin anlayışından kaynaklanmaktadır. Devlet demokratik olma niteliğinden uzaklaştıkca basın üzerindeki baskılarda doğal olarak artmaktadır. Baskılar ise gazetecilerin yaşam ve çalışma koşullarını ağırlaştırmaktadır. Ağırlaşan yaşam ve çalışma koşulları gazetecilerin örgütlenmelerinini olumsuz yönde etkilemektedir. Türkiye'de basın, tarihinin en bunalımlı veörgütsüz dönemini yaşamaktadır. Bu soruna eğilen elimizdeki kitap "Devlet ve Basın", "Basın Nereye", "Nasıl BirRadyoTV YayıncılıgV' ve "Belge veRaporlar" adını taşıyan dört bölümden oluşuyor. Bir Basın Emekçisi Rafet Genç/ Çağdaş GazetecilcrDerne&ı (ÇGD) Yayınları/ 236 v 1935'deAnkararda doğan Rafet Genç.gazeteciliğe 1954 yılında Türk Basın Ajansı'nda başladı. Yeni Gün, Yeni Sabah, Zater, Ulus, Milliyet, Cumhurivergazcteleri ile ANKA'da çalışan Genç, 19781987 yılları arasında Parlamento Muhabirleri Derneği Başkanlığı yaptı. "Haberci" adlı bir gazete çıkaran Rafet Genç en son "Hürses" gazetesininkurulıışekibindeyeraldı. Rafet Genç, son olarak Kasım 1989 tarihinde yayın hayatına giren Beyazperde adlı Sinema Dergisi'nde Genel Yayın Yönetmenliği görevini yürütmüştü. Sürekli basın kartısahibiolanGenç, 17 Haziran 1989 tarihinde Çağdaş Gazeteciler Derneği Başkanlığı'na seçilmişti. Rafet Genç'i 9 Ağustos 1989 tarihinde yitirmiştik. Elimizdeki kitap Rafet Genç'i tüm yönleriyle anlatmaya çahşıyor. Basın Kurultayı 92/ Yayına llaztrlayan. Metin Aksoy/ Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) Yayınları/ 424 s. "Basın Kurultayı '92", Çağdaş Gazeteciler Derncği'nin çağrısı üzerine Ankara'da toplanmıştı. Kıırultay Başkanı Hıfzı Topuz'un da vurguladığı gibi, S A Y F A 2 1 "Gazete Nedir Ne Değildir?" ve "Basın Ozgiirlüğü"/ Gazeteciler "GAZbTK Cemiyeti Yayınları/ 64 s. NKDİR Nf GazetecilerCemiyeti'nin 1986 DKGİI.DİK?" yılında "Gazete Nedir Ne Değil\e dir?" ve "Basın Özgürlüğü" ko"BAS|N Ö/Gİ Ri.l'Gİ" nularında açtığı yarışmanın sonuçları bir araya getirilmiş elimizdeki kitapta. Mete Çubukçu, Ahmet Ayhan, Kamil Erol Taş, Sclçuk Irdem, Ayhan Uünalp ve Vehbi Belgil'in hazırladıkları altı araştırma yer alıyor kitapta. Yasaya Snygı/Gazeteciler Cemiyeti Yayınları/166s. Gazeteciler Cemiyeti "Bu Kitabı Niçin Yayımladık?" başlığı altında şunları söylüyor: "Sorunun yanıtını hemen verelim: Bayram Gazetesi olayı nedeni ile kamuo1 9 52 y ,l,ndaTükiyeBüyük Millet Meclisi'nce kabul edikn 5953 sayılı yasayla Cemiyetimize ve tabii öteki şehirlerdeki bütün Gazeteciler Cemiyetlerine verilen hakkın Sabah Gazetesi Grubu tarafından nasıl çiğnendiğini, yasanın nasıl gülünç bulunduğunu, hatta yok sayıldığını Kamuoyu, ayrıntılarıyla öğrensin. Cemiyetimiz, bu kitapla erderali biçimde verdiği, yasalara saygı savaşımını bclgelemiş oluyor. Saygı, insanlığı ayakta tutan bir kavramdır. Çiinkü, onun içindc, sevgi var, hoşgörü var, meslek dayanışması var, hak gözetmek var, alçakgönüllülük var, tek sözcükle uygarlık var. Bizi üzen şey: Sabah Gazetesi Grubu'nun, kendilerinin de üyesi oldukları Cemiyetimize yönelik hareketleri değil, dördüncü kuvvet dcnilen ve yasaların hakkını savunuculuğu görcvini üstlenen Basın'ın bir üyesinin, bizzat bu kavramları çiğnemış olmasıdır. Gazeteciler Cemiyeti ve Basın Mesleğinin Mensupları olarak varoluş sebcbimizi, Basının inandırıcı ve saygın konumunda gökj SAYul v n ı u ı y u n a n e s a P vermek için. lstedik C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 2 41