Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
İzgü'den yeni düttürüler Muzaffer İzgü'nün yirmi beş mizah öyküsünün yer aldığı kitabı "Nasıl baba Oldum", yazarın kendine özgü tümceleri ile insanların bakış açılarından gerçeği onlara söyletmesi ve bu olayları yorumlamasmdan oluşuyor. da babalık aşamasına erişen kişinin ne gibi yollardan geçerek, ne gibi merdiven basamaklanndan tırmanarak oraya ulaştığı anlatılmıştır. Kişilerin nasd bir yaltaklanma içinde olduklarını da (;ok saydam olarak okuyorıız bu öyküdc. "Mafya Mustafa" son yıllarda toplulumumuzda görülen bir sapık hak arama davranışının öyküsünü okuyor, bu uğra^ın nasıl gerçekleştiğini öğreniyoru7 Toplumumıızdakibu ters uygulamayı çok iyi ortaya kovmuştur İzgü. Darbelerle ilgili olguların insanlar arasındaki yorumu ve görünümü ise "Kışın Darbe Olur mu?" oyküsünde anlatılmıştır. Bazı kişilerin karşılanma törenleri ise "Bizim Başkan Öteki Ba^kanı Nasıl Öptü"de öykülestirilmiştir. Alaysamanın ağırlıklı olduğu bu öykü, karjilama törenlerimizin durumunu ortaya koymaktadır. "Doktor Civanım"da, gelir yönönden aşağı düzeyde kalan hekimlerimizin vapurlarda çaycılık yaparak gelir sağiamaları, onların durıımu Uginç olaylarla görüntülenmiştir. "Tam Otomatik", otomatik bir makincyı satın alıp da işletemeyen cahillerin henı cehaletini, hem bolluk içinde yaşamalarını, hem de aile anlayışlarını sergilemiştir. "Ne Güzel Dinlendik" adlı öyküde de, yazlığı olan bir ailenin yazlık evindeki pisliği, orada bir hafta dınlenmeleri için anahtar verilen karıkocanın bir bafta boyunca lemizlik için yorulmaları alaysanmıjtır. Dinlenmek için giden ailenin yorgunluktan kendilerini unutmaları, asıl mal sahibinın temizlik karşısında her yıl bir hafta anahtar vermeyi uygun bulduklarını Mizah ustamızdan siyasal, toplumsal yaşantımız... söylemesi, toplum yaşantımızdaki gelir çarpıklığının başka bir yönünün yansıtılmasıdır. Son zamanlardaki 900'lü telefonların rezaleti ise "Alo İkizler Burcu"nda İzgii yorumu ve anlatımı ile öyküleştirilmiş bulunmaktadır. Artık bir sapıklık aşamasına varan, birçok kişinin pek fazla telefon parası ödemekten aile kavgalarına yol açan bir durunı o öykünün aydınlığında nct olarak gorülebilir. Toplumun sakat başka bir yönu de "Şadiye Abla'da anlatılmıştır. Bir zamanların "Moskova'ya Moskova'ya" bağırtıları ile çınlayan toplumumuzda, şimdi gelişen durumlarla nasıl bir değişme yaşadığımızı, bu öykünün içinde yaşıyoruz. "Palto"da, bir paltoya sahip olabilmek için yapılan fedakâılık, ödünç alınarak palto ile yapılan zorunlu yolculuk, bir çocuğıın ruhsal durumları ele alinmış; trilyonlar harcayarak duğun yapanların yanında bir paltoya sahip olabilmek için harcanan emek dıle ge tirilmektedir. Bazı kutlamaların, bazı bayramların gulünç ve gereksiz yönlerini miöğrenmek istiyorsunuz; öyle ise "Bayram'ın Kurtıılamadığı Kurtuluş Bayramı'nı okuyunuz. Bürokrasimi zin nasıl kötü işlediğini, işleri nasıl çar pıttığını değişik bir açıdan bilmek mi istiyorsunuz? O halde "Kasabanın Köprüsü'nden geçiniz. Son zamanlar da pek moda olan kardeş şehir uygulamasının neler orraya koyduğunu, gereksiz girişimlerin nelere mal oldıığıınu "Kardeş Şehir" oyküsünde okuyun; gülecek misiniz, ağlayacak nii 5 Gereksiz bir modaya uvmak yarışının görüntüsü bu öyküdedir. "İsmail Adlı Kaplumbağa" yapılan bir cingözlüğün daha başka bir cingözlülde karşdanması olayıdır. "Cevahir" bir ayıcının, bir ayının yaşantısı mıdır; yoksa ayının bile memleketin halini düşündüğünü mü anlatmak istiyor? Doğal yaşantısına özlem duyan ayının dağa götürülmesi ve orada eskisi gibi dolaşmayıp pofur pofur etmesi karşısmda sorulan sorııya ayıcının yanıtı: "Yok be abi yok, nolacak bu memleketin hali, diye onu düşünüyor." Evet. İzgü'nün bu öykülerinde de memleke tin durıımu ele alınıp sorgulanıyor. Buradabütün oyküleri ele alamadık elbette.tzgü, kendine özgü bir öyküleme uyarlamasıyla konuları alaysama örtüsü altında ele almıştır. Onıın, kendine özgü tümceleri, insanları ve insanların bakışıyla konuya bakışı, onları söyleterek gerçeği yansıtması var. ü , olayları yorumlaması ve onları öykü uyarlaması ile ortaya koymasıyla, yazınırnızdaözelbiryereoturmuştur. • Nasıl Baba Oldum/ Muzaffer Izgu/ Öykiıler/Btlgt Yayınlarıl Ankara 1993/ 2Ö3sayfa. (Kıtapta25öyku var.) C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 1 8 7 MUZAFFER UYGUNER üldiirü yazınımızda öneınli bir yere yerleşen Muzafler !/gü, Nasıl Baba Oldvım arllı kitabmda yeni düttürüler ile karşımı/da İ/gu,bukitabındadasiyas.ıl, toplumsal yaşantımı/dan derlediği konuları ele alıp öyküleştirmiştir. Bunlaıı ukurken, bazen gülüyor ve sonra (Lt ııcldi soruıılara eğildiğini sezerek dıışünmcye başlıyoruz. (julmecenin, okurları yalnızca güldürme sanatı olmadığını biliyoıuz îzgü bıı anlayış ıçınde yazmibiır bu kitabındaki öyku lcrinı de. İzgü'nün bu kitabındaki övkülerindc, çokça ışlediği karakollara donıık oyküleri de var. Ama, bıınların sayısı pek ,\/ bu kitapta. C), bu övkülerinde daha çok siyaset alanınduki dunımla ra, cahil bazı kişilerin göstermeliklerine değinmiştir "Karakol Dedin miydi?" ile "Buraya Ne Yapılıyor" başlıklı öykiıleri karakollarla ilgili. Bir parka G bir saydam karakol binası yapdmasını, bu yapılırken insanların çeşitli yorumlarda bulunması, sonunda hcr yam camdan bir karakolun saydamlığı içinde polislerin çalışmalan ortaya konulmuştıır. Yapım sırasında, bu yapının ne olduğuna ilişkin birçok dedikodu, birçok yorum çtkıyor karşımıza. "Karakol Dedin miydi?", polislikten bıkmış bir kişinin emekli olnıa yolundak çalışmaları vc kendisinin yaşam boyunca karşılaştığı dıırıımlar, güçlülder ortaya konulmakta ve emekli olmak isteyenin bıkkınlığı, buyrukları yerine getirmcktcn doğan sıkıntısı anlatılnıaktadır. "Anlıvız Şanlıyız Amerikanlıyız" adlı oyküsünde, "Çok sevgili Başkanımız Öinton'a nıektup biçiminde, çok değişik toplumsal çarpıklıkları aıılatmış tır. Bunları okurken gıilmek mi, dü^ünüp yerinmek mi gerekiyor:1 "Nasıl Baba Oldum?" oyküsünde gerçek bir babalık değil değil de siyaset alanında kibabalıkeleahnmıştır. Siyaset alanın SAYFA 20