02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Cumhuriyet Kuşağı'nın ilk kadın yazarı Nezihe Meriç İnsanı ürkütecek kadar usta... ta" tanımlamasına uygun olarak girmiş, bu yanını, hep geliştirerek sürdürdüğünden kendi kendisiyle yarışmış bir yazar. Onun kitaplarından hiçbirınde olağanüstu baskı sayıları yok. Bir oyununun, yurtdışındayıllarcaoynanması da bizim basınımızda olay bile değil. (Ünlüyarışmalarda adısoruolarak sorulsa, herhalde tanınmaz. Zaten yarışmalarda en "kazık" sayılan soruİar, edebiyat sorularıdır. Nezihe Meriç'in edebiyata girdiği yıllar, çağdaş öykücülüğümüzün öncüsü Sait Faik'in en etkili olduğu yıllar. Sait Faik etkisini hiç inkar etmeyen Meriç, ondan aldığı insan sevgisi ve yeniliklere, kadın bakış açısını, kadın sözcük ve benzetmelerini katmış, öykücülüğümüzde "kadın yazar" tanımına ilk örneği oluşturmuştur. Nezihe Meriç, günümüzde sorgulanan pek çok cinsellik ve ahlak sorununun da ilk irdeleyicilerindendir. SENNUR SEZtR Asım Bazlpcl'ye 66re Asım Bezirci, 1950 Sonrasında Hikâyecilerimiz (1980, ABeCe Yayınları) adlı kitabının Eleştiriler bölümünde Nezihe Meriç'in dört kitabını irdeler. Bozbulanık, Topal Koşma, Korsan Çıkmazı, Menekşeli Bilinç. Bu kitaptan önce, tümü de Papirüs dergisinin 1967 yılındaki sayılarında yer alan bu eleştirilerin, son yazısmdaki Sonuç bölümünde, Bezirci şöyle değerlendiriyor Meriç'i: ir yazarın, yaşadığı çağ, çevre ve varolan edebiyat ve sanat anlayışının etkileri göz ardı edilerek değerlendinlmesi bence yanlıştır. Bir yazarın değerlendirilmesi, irdelenmesi için ölümünün beklenmesi de. Nezihe Meriç'i, öykücülüğümüze getirdiği anlayış, dili ve yeni çalışmaları yüzünden irdelemenin tam sırasıdır diye düşünüyorum. (Bu yazı için sevgili Asım Bezirci'nin Nezihe Meriç monografisinin yayımlanmasını bekliyordum. Ama bilinen kötü olaylar, belki de, bittiği söylenen bu kitabın yayımlanmasını geciktirecek.) Nezihe Meriç, bir Cumhuriyet çocuğudur. (Doğumu 1925). Eğitimi, büyüdüğü ortam, Cumhuriyet ilkderinin, ödünsüz yürürlükte olduğu bir döneme rastgelir. Bu yüzden, onu kitaplaruıın yayımlanmış tarihlerine de bakarak, Cumhuriyet döneminin ilk kadın yazarı saymak doğrudur. Onun edebiyata girdiği yıllar, çağdaş öykücülüğümüzün öncüsü Sait Faik'in en etkili olduğu yıllardır. Sait Faik etkisini hiç inkar etmeyen Meriç, ondan aldığı insan sevgisi ve yeniliklere, kadın bakış açısını, kadın sözcük ve benzetmelerini katmış, öykücülüğümüzde "kadın yazar" tanımına ilk örneği oluşturmuştur. Çağdaş öykücülüğümüzün kendindcn sonra gelen pek çok genç adını etkilemiş, ancak bu etkileyiş genelde pek görünmemiştir. Nezihe Meriç, günümüzde sorgulanan pek çok cinsellik ve ahlak sorununun da ilk irdeleyicilerindendir. Toplumun kadına, (evlenmemiş "kadın", yalnız yaşayan gençkız vb. nitelemeleri de dahil) bakış açısını oyküleriyle yargılayan Meriç'in bu yanı, belki edebiyat yanı ağır bastığından, pek göze çarpmamıştır. Bunda, S AY F A 8 B onun kadın kahramanlarının, her koşulda belli bir ülküyü, dünya görüşünü ya da mükemmelliği, sorumluluğu taşımalarının, savunmalarının da payı olmalı. Kısacası, Nezihe Meriç, edebiyata S.N. Özerdim'in "ustalığa daha genç yaşında erişmiş seçkin bir yazar. Zaman zaman insanı ürkütecek kadar us "Meriç'in şimdiye değin dört kitabı yayımlandı: Bozbulanık, Topal Koşma, Korsan Çıkmazı, Menekşeli Bilinç. Bu kitaplar hikâyecilerimiz arasında özel bir yer sağladı ona. Belli bir kişilik çizgisi doğurdu. Öyle ki, bu çizgiye bakınca, hemen "işte Meriç'in çizgisi!" diyebiliyoruz. Nedir bu çizginin özellikleri? Kısaca şunlar: Meriç kendine özgü güzel bir anlatım kuruyor. tmgeli, sıf atlı, şiirli, esnek ve akıcı bir söyleyiş yaratıyor. Türkçenin inceliklerini yakalamasını, olanaklannı değerlendirmesini biliyor. Bunların elvermediği yerde, sınırları zorluyor, yeni dey işler getir iyor. Meriç klasik hikâye anlayışından ayrılıyor: Belirli bir olayı belirli bir sürece göre anlatmaktan kaçınıyor. Daha çok, insanoğlunun olay karşısındaki davraruşmı, izlenimlerle, çağrışımlarla dalgalanan iç yaşantısını anlatıyor. Bu yüzden, hıkâyelerde şimdi ile geçmiş, yaşanılan ile anılan, bilinç ile bilinçaltı iç içe, yan yana bulunuyor. Meriç genellikle orta tabakadan mutsuz aydınlan, en çok da kadınları canlandırıyor. Kişiler çoğun çevreyle çatışma halindeler. Törelerin baskısı, toplumun anlayışsızlığı karşısında bunalıyorlar. Cinsel özgürlüğe kavuşmak isteğiyle ve tutkularm itkisiyle ya çevreden kopuyorlar ya da ona başkaldırıyorlar. Meriç bu durumu ve onun getirdiği sorunlan iyi yansıtıyor Bununla hikâyeciliğimizde önemli bir yer kazanıyor. Ama duruma da, sorunlara da bakışı henüz bireysel; toplumsal boyuttan yoksun Bir dünya görüşüne ve bilimsel yönteme dayanmıyor. Sözün kısası: Meriç, anlatımının giizelliği, duyarhğının inceliği, gözlemlerinin keskinliği, işlediği sorunların ilginçliği, kadm psikolojisini yansıtmadaki ustalığı ve bilinçli başkaldırmasıyla dikkate değer bir yazar." Asım Bezirci'nin değerlendirmesi için temel aldığı kitaplar, 1953 (Bozbulanık), 1956 (Topal Koşma), 1961 (Korsan Çıkmazı) ve 1965 (Menekşeli Bilinç) tarihlidir. Meriç'in bu yılları izleyen kitapları için de Bezirci'nin yargısını ancak Nezihe Meriç monografisi yayımlandığında öğrenebileceğiz. Ben, AlagünÇocukları (1976), Dumanaltı (1979), Sular Aydınlanıyordu (1969, 1976), Sevdican (1984), Bir Kara Derin Kuyu (1989), Küçük Bir C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 1 8 2
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle