Katalog

I O K U R L A R A Geçtiğimiz haflalarda bu köşedeyazdığımız yazılartn birinde, ülkemizdekı önemli yaytncılıkfaahyetlerinden birim de bankalann gerçekleştirdiğini yazmıştık. tiuhaftakı kapak kunumuzu oluşturan "Anadolu 'da Ev ve însan " ile bu sayfada sizlere tanıtmaya çaltştığımız "i iüit Sanatı" ikiayrı bankamıztn kültür şubelerince gerçekleştirılmtş kendi hanularmda ikionemli yaytn.Butüryaymlartn giderekçog'almasıen büyükdileg'imiz • Bu haftamn hatta dergimizin çıkiığı bugünün bir başka önemliözelliğıdeünlu hicivcimiz Neyzen Tevfik'in ölümunun ktrktncıyıltolması. Çabuk unutan beüegimizin bir köşesinde kalması umuduyla Neyzen Tevfik'le ilgilibir yaztya dayerverdik sayfalartmızda .Ve Patricta Highsmüh... Ülkemizde "Trendeki Yabancılar", "Kipley Karanlıkta", "Becerikli BayRipley" ve "Ripley'in Oyunu "adlı kitaplanyla tanıdig'ımtz Highsmith Ripleydizmnin beşinci kitabım yayımladı. Kitapla ilgilibiryazıyı OrhanPamuk'un kaleminden sunuyoruz. Hepinize bolküaplı günlerdileriz. Akbank'tan yeni bir kültür hizmeti: Hitit Sanatı Akbank Kültür ve Sanat kitapları'nin 56.sı, ünü ülkemiz sınırlarımn dışına cia taşmış bir uzmandan geldi: Muhibbe Darga.Darga'nın kitaba yazdığı başlangıç yazısının bir bölümünü aktarıyoruz sizlere. H ImtlyazSahıbi BerlnNadl oBasım CumhurivetMatbaacılık veGazetecıllkAS "Yayımlayan. Yenl Cun Haber AJansı Basın ve Yayıncılık A ş ,GenelYayın YOnetmenı.&tgen Acar oGenel YayınKoordinatOru Hlkmet Cettnkaya o Yazı Islerl MudurüC«l«IBa$langtç oYavınYönetmenl: TurttanOünay TAP ititler'e karşı bilim dünyasında ve dünya kamuoyunda ilginin uyanması 19. yüzyıl sonlaruıda Hama (HomsSuriye) kökenli, resim yazısıyla bezenmiş bazalttan beş büyük blokun bulunmasıyla başlamıştır. Arkeoloji literatüründe "Hama Taşları" adıyla anımsanan, Mısır hiyerogliflerinden çok farkh bir resim yazısıyla oluşturulmuş beş blokun üzerindeki sihirli (!) yazıtların (o tarihlerde bölgenin insanları bu yazıtların, hastalıkları iyileştirici gücüne ve majik etkilerine inanıyordu) çözüm girişimlerinin, geçen yüzydımızın sonlaruıda İngiliz basinında büyük yankılar uyandırması, Os manlı üst düzey yetkililerin dikkatlerini çekmiş ve adı geçen yazılı orstostatlar îstanbul Arkeoloji Müzesi'ne, o zamanki adıyla MüzeyiHümâyun'ataşınmışlardır. O tarihlerde Anadolu'daki Hitit yâpıtları daha tanılanmadan A.H. Sayce, Hama Taşları'nın Hitit kökenli olduğunu tahmin etmiştir (1876). Geçen yüzydımızın bazı gezginleri ve bilginleri de, Kuzey Suriye ve Orta Anadolu'da Hitit resim yazısıyla bezenmiş birçok anıtı, Tevrat'ta anımsanan (Hakimler 1.26; 2 Krallar VIII. 6, 1 Krallar X. 28, 29) Hititler'e (Hetlt, Hittim) atfetmekte duraksamamış, lard ır. 2ü. yüzyılın başlarında Boğazköy'de başlatdan Alman kazılarıyla ortaya çıkarılan arkeolojik ve filolojik buluntular, Hititler'in başkentti Hattusa'nın (Boğazköy) saptanması gibi çok önemli bir bulguyu gün ışığına kavuşturmuştur. Böylece Hititler'in anavatanının Orta Anadolu olduğu kesin olarak anlaş.dınış oluyordu. 1. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı'ndan sonra, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu, çağının insanı, tarih bilinci tartışılmaz ve hümanist Atatürk'ün "Türkiye Cumburtyetimn temeli kültürdur..." sözleriyle dde getirdiği kültür felsefesi, Türk Tarih Kurumu'nu kurması (1931) ve 1935'te Türk kazdarını başlatması, Anadolu uygarlddarına verdiği önemi ve bakış açısını belirgin bir şekilde ortaya koymaktadır. 1. Türk Tarih Kongresi'nden sonra Hitit uygarbğına verdiği önem doğrultusunda başlattığı Alaca Höyük kazdarı (Hititçe adı henüz kesin saptanamamıştır) o zamandan bugüne dek genç bir bilim dalı, 1 iiıitoloji'nin gelişmesinde katkdarda bulunduğu gibi, uzmanların dışında, ülkemizde de aydın kesimin Hititler'e dgi duymasına neden olmuştur. 2. Dünya Savaşı'ndan sonra, ydtılan Almanya, ekonomd< toparlanmasına paralel kültür işlevleri programı içinde, seçkin bir büim kuruluyla Boğazköy kazdarını başarıyla sürdürürken, savaşa katılmamış genç Türkiye Cumhuriyeti de, aldığı ekonomik darbelere karşın, Anadolu'da tarihsel çağların, başka deyimle Hitit uygarlığının başlangıç dönemini ve sonraki evrelerini aydınlatan KültepeKanis, Acemhöyük, Eskiyapar ve otuzlu yıllarda başlatdmış olan Alaca Höyük kazdarını gerçekleştirmiştir. Adı geçen kazdarın zengin buluntuları, Ankara anadolu Medeniyetleri Müzesi'nin eşsiz koleksiyonlarını oluşturmaktadır. Batı dünyasında Hititler'le ilgili bilimsel yayınların yanında tanıtıcı nitelikte pek çok yapıt kaleme almmıştır. Bunların içinde bir baş yapn niteliğini hâlâ koruyan ve birçok dile çevrilmiş C. W. Ceram'ın "Etıge Schlucht und Scbtvarzer Berg" adlı kitabının (Türkçeçevirisi: Tanrdarın Vatanı Anadolu, 1979), Hititler'in tanıtdması açısından kat kdarı çok büyük olmuştur. Ülkemizde kamuoyunun ilgisini uyandıran, yönlendirici yapıtların konumuz çerçevesi içinde çok zengin olduğu söylenemez. Scksenli ydlarda Hitit tarihi ve uygarlığını açıklayan değerlı yapıtların kaleme almdığını sevinçle gör mekteyiz. Her zaman ilgi uyandırıcı olmasa da kitle ileüşim araçlarının başını çeken televızyonda kültür yayınları içinde Hitit yapıtlarının konu edinilmesi, yavaş da olsa Türk kamuoyunda Hititler'in yer almasında et ken olmuştur. Amacımız, okurlarımıza yaklaşık bin yıl süregelmiş Hitit uygarlığının sanat ürünlerini tanıtmak, bdgi aktarmak ve sevdirmek! Ülkemizde her gün yenilerinin ortaya çdta rıklığı örneğin Hititolog Doç. DR. A. Süel'in başlattığı ÇorumOrtaköy Hitit tapınağı kazısı ve 3000 parçayı geçen tablet buluntuları gibi Hitit yapıtlarına sahip çdcmak bilincini, düşününü pekiştirmek! Ülkemizde son on yd içinde YOK'ün varettiği yeni üniversitelerde gözlenen bdgi, eğjtim karmaşası içinde yetişen ve mesleğimiz için gerekli yabancı dil bilmeyen (daha doğrusu yabancı dil öğrenmesine olanak sağlanmayan) genç meslek arkadaşlarıma ve arkeolog adaylarına, Türkçe yayınlar dizisine bir halka daha ekleyerek yararlı olmak! İlerde onlara bu konuda yazmak, çok daha iyisini yazmak için bir dürtü olabilirse bu kitap, bu dabenisınırsızmuduedecektir." • "ŞaiPin Atölyesi" Divanı roy Yayırdarı, şairin yaratma sürecine ilişkin bir dıvan dizisine başladı. Telif ve çeviri şiirlerin yanısıra, yazma serüveni üstüne deneme, inceleme, eleştiri ve metinlerin yer alaeağı dizi, Şairin Atolyvsı adını taşıyor. Broy Yayınları yönetmeni Seyyıt Nezir'in açıklama sına göre, "şiirimiz, poetdta açısmdan, belli temaları tekrarlamaya başlamış ve tdcanıklığa görmiştir. Bunu aşmanuı yolu, yaratma sürecine ilişkin çalışmalardan geçmektedir." • Şairin Atölyesi divan l'de " 1992'nin başlıca şiir kitaplarından ürürderin de sergdendiği" belirtilen açddamada, ayrtca Ahmet Oktay, Müştak Erenus, Erdoğan Alkan, Af şar Timuçin, Eray Canberk, Nükhet H. Gökaltay, Ahmet Ada, Tank Günersel, Metin Cengiz, Seyyit Nezir'den şilrler ve şairlerin yazma serüvenine ilişkin notla» nn yer aldığı bildiriliyor. Ayda bir çdcacak olan divam dizisinin Ukinde, çdtış gerekçesi şöyle konuyor: "Her şiiri kuruşu kendince. Her şiirin kuruluşu da bir öncekisinden ayrı. Dahası bir tek sözcükte bile nasü bir serüvenden geçer şair. (...) îşte bu serüveni kapsayan bir atölye imgesi bütün şairlerle oluşturmak istiyoruz." • B C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 1 5 3 S A Y F A 3