Katalog

Cengiz Bektaş'ın toplu şiirleri: 'Onu Birden' Sevginin türküsü MUSTAFA DERTÜ Onu Birden / Cengiz Bektaş / Cem Yayınevi / 330 s. / 20.000 TL. / CKK Kod No: 022.498 iz hektaa Cengiz Bektaş, 30 yıllık şiir birikimini bir kitapta topladı. "Onu Birden" adını ta$ıyan kitap, Bektaş'ın dalıa once yayımladığı "Kişi", "Akdeniz", "Mor", "Dört Kişiydiler Bir de Ben", "Yeryüzünün Yüreği", "Yerdeli Gökdeli", "Zeytinli Fırm Sokağı", "Güz Ey", "Fide" ve ilk kez yayımlanan "Adınln Başla" adlı on kitabından oluşuyor. Şiirlerini 1960'ta Fazıi Hüsnü Dağlarca'mn yönettiği "Türkçe" adlı dergide yayımlamaya başlayan Bektaj, güncelden veyaşanmışlıktan aldığı duyarhlığı, insancıl değerlere dayanarak yoğun, özlü bir şiir diliyle verdi. Cengiz Bektaş, "Onu Birden" adlı "toplu şiirler" kitabı dolayısı ilesorulanmızıyanıtladı. Sayın Bektaş, on kitabınızı bir arada görmek nasıl bir duygu? On kitabı bir arada görmekfbütün çocuklarımın çevretne toplanmaları gibi bir duygu. Hem de her biri ayrı yaşta, ayrı tatta. Otuz yıl geçmiş, ilk şiirimin Türkiye'de yayımlanmasından bu yana. Ondan önce de şiir ya/dım. I ,isede yarışmayla seçilen kimi jiirlerim bestelendi. Devlet Güzel Sanatlar Akademisi'nde seçici kurulunda Bedri Rahmi'nin, Behçet Kemal'in bulunduğu bir yarışmada birincilik aldım. Almanya'da; Stuttgatt'ta, Miinih'te yayımlanan öğrenci dergilerinde şiirlerim yayımlandı. Türkiye'de şiırlcrimi ilk kez 1960'ta Fazıl Hüsnü Dağlarca, "Türkçe" dergisindeyayımladı. Kısacası, ilki oıuz yaşında, sonuncusu yeni doğmuş on çocuğumla baş başayım şu günlerde. Önerİ Deneyimli bir okur, mütevazı bir yazar olaruk, okuyarak dünyalarını zenginleştirmek, onn yeni yeni katkılar sağlamak isteyen kitapseverlerc, nacizane önerüerimdir: Denemeler (Montaigne) / Edebiyat Yaşamım (Maksim Gorki) / Dünün Dünyası (Stefarv Zweig) / Yalnızlık Dolambacı (Octavio Paz) / Yaşamak, Sevmek ve ö ğ renmek (Leo Buscaglia) / Yaşamak Güzel Şey BeKardeşjm (N.H.Ran)BirGünTekBaşına(VedatTürkali)... Tunıf Dya Borann Felsele Öğretmeni Camı Keblr Uah. 71 AÜFUATPAŞA/GEYVE Beyoğlu'nun adı 2ü Aralık 19901 arihli 44 sayılı kitap ekinin 4. sayfasında yer alan, Fcryal trez'e ait "Beyoğlunun kentsel yapısı" başlıklı yazıda "Prens" Andrea Gritti'nin tstanbul'daki Venedik elçisi olduğundan ve oğlu Luigi'nin Istanbul'da doğduğundan bahsedilmektedir. John Julius Nonvich'in Venedik tarihi adlı yapıtında Andrea Gritti'nin Venedik devlet başkanları (Doge) arasında raümtaz bir yere sahip olduğu ve biri rahibe Celestina'dan olmak üzere dört gayri mesru çocuğu bulunduğu kaydedilmektedir. Harold Lamb'ın Kanuni hakkındaki kitabında da Venedik Devlet Başkanı (Doge) Andrea Gritti'nin ada Runuı bir kadından Luigi adında gayri mes.ru bir çocuğu olduğuna yer verilmektedir. Her iki eserde de Andrea Gritti'nin prensliğinden söz ediimediği gibi Devlet Başkanı (Doge) olduğu sıradaki hizmetlerinden bahsedilmektedir. Adı gcçcnin îstanbul'a geldiğine, burada Venedik elçisi (Bailo) olduğuna dair bir kayıt bulunmamaktadır. Esasen (Bailojya elçi değil konsolos demek daha doğru olur. Beyoğlu adının bir takını zorlamalarla, şu veya bu beyzadeden değil, Bizans'tan beri, Pera denilen semtte ikarnet eden (Bailo)dan gcldiği düşünmek daha mantıki göKükmektedir. A.NMa TiriuMn Etiler E/8Ankara ilk kitaptan son kitaba şiir çizginizi anlatır mısınız? • İlk kitaptan son kitaba, bütün şiirlerime ben de baktığımda bir tek türküyü duyuyorum. Savaşa karşı sevginin türküsü bu. Hem de hiç yalpalamadan. Başkasının sırtına binmeye çalışanlarla savaşım, savaş. Sevgi büıün boyutlarıyla. Tekil sevgi dcçoğulun içinde varolabildiğince katıksız. Çoğul da bireyi unutmadıkça. "Kavgada / çamın dibinde menekşeyi unutmadan" İlk kitabıma ilk çocuğuına bakar gibi bakıyorum; büyümüş de hiç kütü bir irisan olmamış gibi geliyor bana. Son çocuğum da gene insan, gene ne olursa olsun umutlar yüklü. Ozanlık, yazarhk, mimarlık... Hangisi hangisini çekiyoryadaitiyor? Ozanlıkla mimarlık... Biri olmadan öbürü olmaz, olamaz gibime gclmiştir hep. Bugüne dek kimseye "söz rüşveti" verdiğine tanık olmadığım Türk Dil Kurumu eski genel yazmanı sayın ömer Asım Aksoy, "Onu Birden" ile ilgili bana yazdığı mektupta, "Usta mimarlık ürünlerini şiirleştiren ve şiirlerine mimarlığın eşsiz çizgilerini yerlejti ren" diyor. Gerçekten şiirsiz bir nümarlığı düşünemiyorum. Şiir bir yaşama, bir algılama biçimi çünkü. İnsana değgin her şey öyle algılanmaJı. Şiirin de bir mimarlığı vardır. Eğer içkurgusu, özü mimarlık yapıtı düzenindedeğilse özüyle biçimi ayrı telden çalıyorsa giirin sözcükleri de dökülüp saçılıyor bence. Yazarlığım; mimarlık orttmı, derkenkültür ortamı savaşımınıh doğal sonucuydu. Üstelik bu yolda denemelerim Türk Dil Kurumu Ödülü de aldı. Kısacası, ben birbirinden ayırmıyorunı, ayıramıyorum. Onlarla altüst yaşayıp gidiyorum işte. Hiçbiri ötekini itmiyor. Tam tersine el ele, iç içeler. D S A Y F A 3 Ctımhuriytt KİTAP, Sahibl: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecillk T.A.Ş. adına: Maıflr NaM D Genel Yayın Mudüru: Hatan Ccmai ( 1 Müessese MudOru: EınliM UuklıgN • Yazı Içleri Muduru Ok*y U n m s l n î i Yayın Yftnetmeni Celal Oıtat G Tayın Sekreten MArçit Baltiıanlılar D Reklam Müdüru: A n * Tgnın DGrafik Yönetmen: Nazan Tacw L I i\üapları ikigruba ayırmak mümkündür: Günün kitaplart ve her zamanın kitapları. Ruskin C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A V / 4 7