18 Haziran 2024 Salı English
İzmir Ekonomi Üniversitesi

Katalog

10 BeslenmeSağlık CBT 1477/10 Temmuz 2015 11 Kitap Bu Memleket Bizim Zeki Arıkan Tarihçi Kitabevi, İstanbul 2015, 318 sayfa. Dergimizin yazarlarından Prof. Dr. Zeki Arıkan, çeşitli dergilerde yayımlanmış yazılarının bir bölümünü, Bu Memleket Bizim adlı kitabında topladı. Prof. Arıkan bu kitabında, kitaba da adını veren “Bu Memleket Bizim” başlığı altında Cumhuriyet’in büyük eğitimcisi Mustafa Necati ile büyük şairi Nazım Hikmet’i tanıtıyor ve anıyor. Daha sonraki bölümde ise “Yüksek Öğrenim Okulu Anılarım (19621966)” başlığı altında hem kendi öğrenim yaşamını, hem de o dönemin kültürel yaşamını ve önemli aydınlarını anlatıyor. Kitapta ayrıca çeşitli dergilerde 20082013 yılları arasında yayımlanan 39 yazısı yer almaktadır. “Kemal Tahir, Namık Kemal ve Ötekiler”, Nüfus Mübadelesi ve Sonuçları”, “Sultan II. Abdülhamit, Abid Efendi ve Mustafa Kemal Paşa”, “Ord. Prof. Ekrem Akurgal”, “Atatürk ve Ayasofya”, “Fatih, Patrikhane ve Gennadius İtikatnamesi”, “Piri Reis Konferansı Açış Konuşması”, “Jean Deny ve Bozkurt Güvenç”, “JeanJacques Rousseau’yu Papazlar da Sevmedi”, “Tevfik Fikret’in Romanı”, “Evliya Çelebi ve Viyana”, “Mehmet Başaran ve Hasan Ali Yücel”, “Felsefe Doktoru Ziya Somar’ın İzmir’i”, “Kurtuluşunun İlk Yıldönümünde Bursa”, kitapta yer alan bu yazılardan bazılarıdır. OBEZİTE İLE MÜCADELEDE YENİ YAKLAŞIMLAR: Uzun süre tok tutan gıdalarla zayıflamak daha sağlıklı Obezite ile mücadelede genel yaklaşım yiyeceklerin kalori miktarını hesaplamaktır. Oysa son yapılan araştırmalar, yiyeceklerin tok tutma, doygunluk hissi uyandırma özelliğinin daha belirleyici olması gerektiğini ortaya koyuyor. Böylece daha az yiyerek daha uzun süre tok kalmak mümkün. Doğal olarak bazı bitkilerde bulunan ve “dirençli nişasta” olarak isimlendirilen bir cins karbonhidratın, doygunluk hissi yaratma konusunda ilk sıralarda yer aldığı, kilo vermede ve verilen kiloları korumada ciddi bir potansiyel oluşturduğu görülüyor. Aynı anda dirençli nişasta konusunda ileri çalışmalar y a p a n ProDigest şirketinden Massimo Marzorati ve ekibi, yiyeceklerin sindirim sisteminde mekanik olarak ne gibi süreçlerden geçtiğini araştırıyor İnsanın sindirim sistemin ana bölümlerinde (mide, ince bağırsak, kalın bağırsaktaki 3 bölüm) 5 mikrobiyal sıvı bulunur. Çiğnenmiş yiyecekler önce mideye dolar. Daha sonra burada bir miktar sindirilen ve bulamaç haline gelen yiyecekler, bağırsaklardaki bölümlere yönlendirilir. Her seferinde içerik biraz daha koyulaşır. Marzorati’nin ekibi dirençli nişaştayı varolan yiyeceklerle karıştırıp yeni yiyecekler elde ettiği zaman, nişastanın özelliğini koruduğunu keşfetti. Bu güne dek 50 yiyeceğe karıştırılan dirençli nişasta, şimdi insanlar üzerinde deneniyor. Ekip, deneklerin kilo verip vermediklerini izliyor. Ne var ki dirençli nişaştanın pek de hoş olmayan bazı yan etkileri var. Aşırı miktarda tüketildiklerinde bağırsak gazları ve diyareye yol açabiliyor. geçmesinin çok zor olacağını düşünüyor. Kaldı ki rejim yapan insanların pek çoğu bir süre sonra eski beslenme alışkanlıklarına dönüp, verdikleri kiloları geri alıyorlar. dirençli nişasta katılmış yiyecekleri satın almaya gönüllü olmasalar bile hangi doğal yiyeceklerin daha doyurucu olduğunu bilmeleri yeterli olabilir. Bu bağlamda Derby Üniversitesi’nden James Stubbs şöyle konuşuyor: “Bugün 30.000 gıda maddesinin özelliklerini içeren büyük bir veri tabanı mevcut. Ancak bu listelerin hiçbirinde bu gıdaların ne kadar doyurucu olduğu bilgisi yer almıyor. Oysa bu en önemli kalem.” Stubbs şimdi İngiltere’deki Slimming World adlı zayıflama ürünleri üreticisi şirket ile yiyeceklerin doyuruculuk özelliklerini içeren bir indeks üzerinde çalışıyor. Stubbs, insanların bugün yiyeceklerin kalori değerlerine takılıp kaldıklarını, ancak kısa bir süre sonra doyuruculuk derecesini dikkate alacaklarını ileri sürüyor. Bu rejimde insanlar kilo vermese bile kilolarını muhafaza edebilecekler. Reyhan Oksay Kaynaklar: New Scientist, 20 Haziran 2015 Hangi yiyecekler dirençli nişasta açısından zengindir? KİLO VERMEKTEN ZİYADE, KİLOYU KORUMAK B aşta İngiltere’de Liverpool Üniversitesi olmak üzere Avrupa’nın çeşitli araştırma merkezlerinde beslenme konusunda sürdürülmekte olan son araştırmalar, yiyeceklerin doygunluk hissi yaratma özelliğinin önemini ortaya çıkartmakla kalmayıp, tokluk hissi ile iştahı kontrol etme mekanizması arasındaki ilişkinin daha iyi anlaşılmasını sağladı. Yiyeceklerin tokluk hissi yaratmasında, beynimiz ile midemiz arasındaki sinyal sisteminin yanı sıra, bağırsaklarımızda yaşayan mikropların rolü de çok önemli. Bilim insanları şimdi bütün bu sinyalleme sistemleri ve bakteri faaliyetlerini inceleyerek, kilo vermek isteyenlerin işini daha da kolaylaştırmaya çalışıyor. Dolayısıyla varolan yiyecekleri daha akıllıca seçerek ve doygunluk hissi yaratması için geliştirilecek yeni ürünleri tüketerek daha kolay kilo verebileceğiz. Süper doygunluk yaratan ürünlerle ilgili çalışmalardan olumlu sonuçlar alındığı takdirde bu ürünlerin birkaç yıl içinde raflarda yerini alacağına kesin gözüyle bakılıyor. ince bağırsaklarda enzimler tarafından parçalanmaz. “Dirençli nişasta” olarak nitelendirilen bu bileşim, kalın bağırsaklarda yaşayan bakterilerin salgıladığı kısazincir yağ asitleri tarafından sindirilir. Kısazincir yağ asitleri, beyne mesaj göndererek dirençli nişaştanın sindirilmeden kalın bağırsaklara ulaştığını söyler. Bu mekanizmaları ilk kez keşfeden Imperial College London’dan Stephen Bloom, “Bu mesajlar, bağırsaklara giren malzemenin daha yavaş sindirilmesi için beyni uyarır” diyor. Imperial College London’dan Gary Frost, süperdoyurucu yiyeceklerin insanlara kilo verdirtmekten çok, kilolarını korumaya yardımcı olacağını ileri sürüyor. Frost, şu anda kısazincir yağ asitleri ile desteklenmiş ekmekler ve “smoothie” denilen (meyve ve sebze karışımından yapılmış, süt ve tatlandırıcı içeren bulamaçlar) üzerinde çalışıyor. Ancak Liverpool deneyinde görevli bilim insanları, kilo vermek veya kiloyu muhafaza etmek için yapılan rejimlerin bir ömür boyu sürmesi gerektiği konusunda hemfikirler. İnsanlar süper • Yulaf • Çavdar • Arpa • Mısır • Buğday (Tam buğday ekmeği ve bulgur) • Keten tohumu • Mercimek • Bezelye • Fasulye • Ham, tam sarıya dönmemiş, hafif yeşil muz • Esmer pirinç Ayrıca soğuk patates salatası, soğuk makarna, soğuk pirinç (suşi gibi) yenebilir. Niçin soğuk? Çünkü dirençli nişasta sıcak yendiği zaman çok çabuk sindirilir. http://www.satinsatiety.eu/ http://advances.nutrition.org/content/4/6/587.long http://www.todaysdietitian.com/ newarchives/090112p22.shtml http://authoritynutrition.com/resistantstarch101/ http://www.shape.com/healthyeating/diettips/ lowdownresistantstarch Siber Âlemin Avatar Çocukları Doç. Dr. Tolga Arıcak Remzi Kitapevi Yeni nesil internetle sosyalleşiyor ve kimliğini neredeyse bu uzay ve zamanboyutunda inşa ediyor. Artık sanal dünyada bizim yerimize geçen karakterler, temsili kişilikler, kimlikler yani avatarlar var. Çocuklarımız kendilerine sanal dünyada bir değil belki onlarca farklı isimlerde, renkte, cinsiyette ve farklı yerlerde sanal kimlikler oluşturuyorlar. Bu kimlikler, birer oyun ve fantazi olarak düşünüldüğünde zararsız olarak değerlendirilebilirler. Ancak yeni neslin fiziksel gerçeklikte birer sanal kişilik haline gelme ihtimali kuşkusuz endişe verici bir durum. • İnsanlar mı interneti yönetiyorlar yoksa internet mi insanı? • Aile içi iletişim giderek ortadan kalkıyor ya da anlamını mı yitiriyor? • Yeni neslin gerçeklikten uzaklaşma ihtimali var mı? • Yeni dünya siber âlemin avatar çocuklarına mı gebe? Doç. Dr.Tolga Arıcak bu kitabında internet çağının genel özelliklerini, internetin insanoğlu için nasıl vazgeçilmez bir hal aldığını, interneteğitim ilişkisini ele alıyor. Bunların yanı sıra internetin kötüye kullanılması tehlikesi de olduğunu, bu konuda annebaba ve eğitimciler olarak neler yapabileceğimizi, akıcı ve anlaşılır bir dille okuyucularına sunuyor. DİRENÇLİ NİŞAŞTA HANGİ GIDALARDA BULUNUR? Kilo verme konusunda bilmediklerimiz Süper doyurucu yiyecekler hâlihazırda deneme aşamasında. Ancak bunların raflarda yerini almasını beklerken doğal gıdalardan da yararlanabilirsiniz. En çok hangi yiyecekler doyurucudur? Porsiyonların büyüklüğü de bu konuda önemlidir. Ancak belli başlı gıdaları doyuruculuk açısından değerlendirirsek ilk sırada proteinler yer alır. Proteinleri lifli karbonhidratlar izler; şeker ve yağ son sıradadır. Öğleye doğru açlık krizlerine girmek istemiyorsanız kahvaltıda yumurta veya et olarak protein tüketmelisiniz. Bitki proteinleri hayvan proteinleri kadar tok tutar. Yüksek oranda protein içeren Atkins diyeti bu nedenle mi kilo verdirtiyor? Kısmen, ama başka şeyler de bu diyette etkili. Atkins diyetine karşı çıkanlara göre bir başka etmen de çok fazla miktarda et tüketmek insanlara itici gelebiliyor ve daha az yemek yemeğe başlıyorlar. Bol miktarda et yemeden rejim yapmak mümkün mü? Dirençli nişasta denilen bir çeşit karbonhidrat da insanları tok tutar (Ana yazı). Bunlar fasulyede, bezelyede ve mercimekte bulunur. Ayrıca patates, makarna ve pirinç gibi piştikten sonra soğuk yenilen gıdalarda da dirençli nişasta bulunur. Bazı uzmanlar dirençli nişasta kaynaklarının yiyeceklere ilave edilmesini öneriyor. Ancak çok fazla tüketildiğinde diyare ve gaza neden olabiliyor. Kalori ile doyuruculuk arasındaki ilişki Bazı uzmanlar kalori ve doyuruculuğun birlikte değerlendirilmesini öneriyor. Örneğin küçük bir çikolata barı ile üç adet olgunlaşmamış muz aynı kaloriye sahiptir. Ama muzun tok tutma süresi daha uzundur. Çünkü çikolata normal sindirim kanallarından çok hızlı geçer. Kilo verme konusunda başka önemli ipuçları nedir? İçkiyi azaltmak önemlidir. Çünkü içki insanı daha çabuk acıktırır. Alkol, makul miktarlarda alındığı zaman insanın iştahını uyaran tek makrogıdadır. DİRENÇLİ NİŞAŞTANIN SİNDİRİMİ Doygunluk hissi, çeşitli ve karmaşık etmenlerin kontrolü altındadır. Örneğin midenin şişerek gerilmesi, yiyeceklerin tetiklediği hormonal ve kimyasal sinyallerin beyne ulaşması gibi... Protein ve lif açısından zengin gıdalar daha uzun süre tok tutan gıdaların başında gelir. Bu bağlamda belirli bir tip karbonhidratın bağırsaklardan beyne tokluk hissini göndermede çok başarılı olduğu anlaşılmış bulunuyor. Bu bileşimler bir cins nişastadır; belirli bitkilerde bulunur ve yiyeceklerin pek çoğunun emiliminin gerçekleştiği Dirençli nişaşta doğal olarak bezelyede, fasulyede ve mercimekte bol miktarda bulunur. Ayrıca patates, makarna ve pirinç gibi nişastalı yiyecekler pişirilip, soğutulursa dirençli nişasta acısından zengin hale geliyor. İnsanların zayıflamasını kolaylaştırmak için dirençli nişastanın veya doygunluk hissini arttıran başka bileşimlerin ilavesiyle yeni bir yiyecek türü üretilebilir mi? İşte Avrupa Birliği 7. Çerçeve Programı kapsamında 7 Avrupa üniversitesi ve 11 gıda ürecisinin katılımıyla yürütülen SATIN Projesi bunu hedefliyor. DİRENÇLİ NİŞASTA HER DERDE DEVA MI? Şimdi bilim insanları içine dirençli nişasta katılmış ürünlerin mi yoksa doğal olarak dirençli nişaşta içeren ürünlerin mi daha yararlı olduğunu araştırıyor. Bir kere katkılı yeni ürünler bir dizi işlemden geçiyor ve daha pahalıya mal oluyor. Liverpool Üniversitesi’ndeki araştırmanın yürütücülerinden Jason Halford, doğal olarak dirençli nişaşta içeren ürünlerin, hem daha ucuz hem de daha etkili olduğunu işaret ederek doğal ürünleri öneriyor. Ancak bu noktada sorun, insanların bu ürünleri yemeye nasıl ikna edilecekleri ile ilgili. Halford, Batı tarzı beslenme alışkanlığı edinmiş insanların beyaz ekmek ve “junk food”dan vaz BAĞIRSAKLARDAKİ KARMAŞIK EKOSİSTEM Bağırsak mikroplarının dirençli nişastanın parçalanmasında bu kadar önemli bir rol oynuyor olması, Belçika’da bir araştırma laboratuvarının bağırsaklardaki karmaşık ekosistemi yapay olarak yeniden yaratarak mekanizmanın nasıl işlediğini daha yakından incelemesine yol açtı.
İzmir Ekonomi Üniversitesi
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle