16 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

DOĞAN KUBAN Kültür CBT 1456/13 Şubat 2015 4 Cinayet Kötülük Birikiminin Son Basamağıdır Vietnam kahramanları arasından çıkardı. Şimdi dengelerini başka nedenlerle yitirmiş garip gençler arasından çıkıyor. Çoğu motosikletli, her yerde sevişen acayip genç insanlar. Ekranlar bunlarla dolu. İzleyenlerde bizim gibi geri kalmış ülkelerin insanları. Günde beş saat tabanca, cinayet ve seks seyrediyorlar. Bir iki ay önce insanın kanını donduran bir olay oldu. Meksika’da hükümeti protesto eden öğrencilerin 44’ünü Meksika polisi uyuşturucu mafyasına teslim etti. Mafya o çocukları öldürüp (yakmış) suda kaynattı doğrayıp nehirlere attı. Bu Meksika’da ikinci Aztek uygarlığının başlangıcı olmalı. Geçen yılda da ilginç bir uygarlık gösterisi oldu. Dünyanın en zengin, en uygar, en çok okumuş olan ülkelerinden Norveç’te bir sapık terörist bir adada denize giren ve tatil yapan bir genç solcu kampını bastı. Kendi başına 80 genç öğrenci öldürdü. Bir Cinayet Uygarlığını yaşıyoruz. Bu kaçığın hangi beyni yıkanmış grubun kahramanı olduğunu bilmiyorum. Cinayet uygarlığının şık üniformalar ve unvanlar arkasında saklanan kahramanları var. Dünya giderek uygarlaşıyor. Gelecekte ya kapitalist cenneti olacak ya da eşek cenneti. Bir yanda teröristler öte yanda kahramanlar öldürüyor. 20.yy. cinayet yüzyılı idi. 21. yüzyıl da öyle oldu. Sonra Amerikalı, Vietnamlı kahramanlar, Iraklı, El Kaideli, İŞID’li kahramanlar işe devam ettiler. Şoförler gaza basmaya devam ettikçe kurbanlar da artıyor. Her taraf kahraman ve kurban dolu. Kalaşnikofu keşfeden bir teknoloji kahramanı. Bundan sonra araçlar da kahraman olacak. Otomobil de kahraman. Drone da kahraman. Eğer düşünce diye bir şey kaldıysa, adam öldürmenin kahramanlık olduğu bir dünyada, her şey olumludur, hırsızlık da kahramanlıktır. Yalan da kahramanlıktır. Hak yemek de kahramanlıktır. Eğer düşünce kaldıysa, bu dünya, insanların binlerce yıl doğru yolu tanımlamak için eziyetler çekmelerine karşın, yolundan şaşmış, kötülük egemen bir dünyadır. Tanrıya inanan da, inanmayan da, dünyanın insanlar için yaratılmış olmadığına ve evrimin tesadüfi bir ürünü olduğunu düşünenler de, dünyayı kendilerinden başkasına teslim etmek istemiyorlar. Tarih boyunca bunu kanıtlamışlar. Bugün elleri birbirlerinin boğazında olanlar ise ‘her şey bana! Her şey bana!’ diyen büyük ve evrensel bir kabiledir. Dün imparatorluk, sonra emperyalizm, şimdi de kapitalizm oldu. Bütün bu adlar birbirleriyle zaman içinde örtüşürler. Zayıf akıllılar bu örgütlerin kurbanı olur. Bu kabilelerin ortada egemen erkek geyik gibi boynuzlarını bileyerek dolaşanları var. Dünya bunlarla dolu. Milyarlarca insan, bu geyikler için böcek niteliğinde. Bunun uygarlıkla ilgisi yok. Uygarlık denilen bir insanlık egzerzisini sürdürenlerin sesi gettolarda yaşadıkları için duyulmuyor. yor. İnsanların çoğu hep böyle yaşamışlar. Çoğunluğun çöpe attıkları arasında asıl gıdaları olması gereken şeyler var. Çağdaş dünyanın düşünen insanla ya da düşünenlerin oluşturduğu toplumlarla ilgili sorunlarımız var: Görünüşte hayvan ve bitki âlemi insanlardan daha dengeli. Para ve konut, kent ve teknoloji sorunları olmadığı halde bizden daha dengeli yaşıyorlar. Aynı cinsten hayvanların birbirleriyle savaşan orduları yok. Ağaçların trafik ve ulaşım sorunları yok. Tanrı insana aklı belki de, öteki yaratıklardan daha yetersiz olduğu için vermiştir? Bana öyle geliyor ki, tarih boyunca insanoğlu ne çektiyse gözü doymaz şizofrenlerden çekmiş. Bunlar genelde aptal değiller. Demek sorun onlarda değil. Onlardan daha aptal olan kullarında. Bu bağlamda hasta akıllılarla kapitalizm arasında yadsınamaz bir ilişki var. Çağdaş kapitalizm en gelişmiş bilimsel yöntemlerle çalışıyor. İletişim, bilişim, toplum psikolojisi, neuroscience istatistik. İnsanların çoğunun az zekâlı olduğunu biliyor. Kapitalin işi satmak. Tüketim motivasyonunu bir uyuşturucu olarak aptal topluluklara aşılamak, hem ekonomik, hem politik sistemin temel stratejilerini oluşturuyor. Bu da cinayet uygarlığının sürüp gitmesinin temel nedeni. Bu sadece basit bir gözlem değil, kuramsal bir hipotez olarak kabul edilebilir. Sevgili Okuyucular, Kötülük bir birikimdir. Her birikim gibi bir çekim merkezidir. Bunun kara deliği cinayetle başlar. Delik büyür, toplum çatlar ve yıkılır. Fakat bu kıyamet gününü bilemeyiz. Dünyada bir şiddet listesi yapılırsa kimin ve neyin temel neden olduğunu doğru değerlendirmek gerekir. Dünyada kötülük ve iyilik birikimleri var. İyilik toplumları ayakta tutan birikimdir. Kötülük birikimi bu taşıyıcı sistemi yavaş yavaş yok ederse sistem çatlar ve çöker. D igitürk’ün film programında “Karartma” diye bir film vardı. Suçlu ve bir haber alma albayı idaresinde bir terör çetesi Los Angeles’te, kentin çok karmaşık elektrik dağıtım şebekesine bir siber hücum yaparak sistemi çökertiyor, karanlıkta kalan kentte soyguncular kente yayılıyor, polis çaresiz kalıyor. Çete bu kargaşada büyük bankaların kasalarını soymayı planlıyordu. Bilgisayarlar çalışıyor, ışıklı levhalar yanıp sönüyor, uzmanlar durumu bir terörist hücumu değil, bir sistem bozukluğu sanıp uzun süre tartışıyorlardı. Teröristler önlerine geleni sinek gibi öldürüyorlardı. Bu kargaşada fakir bir zenci ölmek üzere olan küçük kızını hastanenin acil servisine getiriyor, sayısız formalitelerle oradan oraya gönderiliyor, çaresizlik içinde kıvranıp, bizim hastanelerde her gün yapılan işlemler gibi, sürünüyor ve birden çıldırıyor, tabancasını çekip doktorları tehdit ediyor, bekleyenlerin bir kısmını rehin alıyordu. Kızın kalbi birden durup komaya giriyor, kıza acıyan iki genç doktor formaliteleri bırakıp, tabanca tehdidi altında, zoraki bir ameliyat yaparak zenci kızı kurtarıyorlardı. Tek kurşunla yerlere serilip kalan sayısız ölü yanında bir zenci kız kurtaran doktorlar filmin kahramanları arasına giriyorlardı. Onlarca kişi sinek gibi öldükten, kent yanıp yağma edildikten sonra, polis çeteyi yok ediyordu. İki kahraman kenti kurtarıyor, zenci baba hapse giriyor, ordu kökenli haydutlar, CIA hakkında ürpertici açıklamalarda bulunduktan sonra, öldürülüyordu. Bunca ölümlü, heyecanlı ve para getirecek bir senaryo, kuşkusuz adalet örneği değil. Cinayet filmleri ve gerçek evrensel cinayet programları, savaşlar çocukluğumdan bu yana devam ediyor. Bunun etkilerini eğitimde, ekonomide, iç politikada yaşıyoruz. Ekonomi cinayetleri yaratan ve örten evrensel kabuktur. Bunun üzerinde insanlar politika üretiyorlar. Sevgili Okuyucular, Bu anlattıklarım sandığınız kadar karanlık ve umutsuz değil. Tarih cinayet, sömürü, aptal insan tabakalarından oluşu APTAL İNSAN TABAKASI Tayfun Akgül CANLI BOMBA TAŞIYAN KAHRAMAN Sevgili Okuyucular, Kahramanın tarihi eskidir. Bu Truva savaşı ile başladı. Kanlı fatihlerden biri Büyük İskender. Neden? Çok adam öldürdüğü için. Her ele geçirdiği Müslüman kentinin halkını kesen Cengiz Han dünyanın en büyük askeri dehasıdır. Göğüslerinde gökteki yıldızların sayısı kadar madalya taşıyan askeri kahraman var. Mezarlık, türbe, mezar taşı neden uygarlık gösterisi? İslam peygamberinin mezarı yok da Kanuni’nin neden var? Şimdi bu dünyada yaşamak belki de hepsinden daha büyük bir kahramanlık oldu! Canlı bomba taşıyan kahraman. Değişik boyutlarda cinayetler günlük yaşamın temel sahnesidir. Hepsinin kılıfı var. Amerika’da okulları silahla basıp onlarca öğrenciyi öldürmek moda. Bu kaçıklar önce psikolojik dengesi bozulmuş MEKSİKA’DA İKİNCİ AZTEK UYGARLIĞI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle