Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Denizbilim Sosyoloji CBT 1453/23Ocak 2015 9 Murat Balamir Toplumbilim dünyasının önemli kaybı: Ulrich Beck murat.balamir@gmail.com A Araştırmalarda zaman zaman helikopter kullanıyoruz. Bu iş için tahsisi edilen 3 helikopter var. plan yapılmalı. Antarktika çevre protokolü defalarca okunmalı. İki konteyner atıp sonra “Üs kurduk” diye hamaset yapılacak işler değil bunlar. Ciddi, hesap, kitap ve uzmanlık işleri. Bu konuda ülkemizde yetişmiş uzman var artık. Mesele helvayı yapmak. Bilim programı ve bunu uygulayacak kadro ve bütçenin belli olması, hedeflerin konması şart. TÜBİTAK bu konuda nedense çok sessiz. Bu arada; bir grup bilim insanı Antarktika bilim programıyla ilgili bir makale yazdık zaten, yani yapılacaklarla ilgili mütevazi de olsa bir yol haritamız var. Dönünce buradaki araştırmalarla ilgili makale yazacağım. Zaten bir öğretim üyesinin ana görevi budur. Ama bu en az iki yılımı alacak. Örneklerin incelenmesi başta olmak üzere çok iş var. Bu daha işin ilk safhası. Üs kurma ve idamesi konusunda yeni şeyler öğrendim, bunları yaşayarak öğrenmek en önemlisi. Talep edilirse devlet yetkililere bunları anlatabilirim. Boş zamanlarda Nazım Hikmet ve Attila İlhan’ın şiirlerini okuyorum. Attila İlhan’ın “Sisler Bulvarı” kitabındaki “Eski deniz halkı” şiirindeki son bölümde bence burayı anlatıyor büyük şair. Japon Syowa üssü (Güney Antarktika) Bu iş baştan sona ileri bir mühendislik projesidir. Önce nerede ve ne amaçla hangi bilimsel çalışmalar için kuracaksınız? Enerji sorununu nasıl çözeceksiniz? Şimdi bir çok ülke güneş panelleri ve rüzgâr türbinleri kuruyor. Hem çevreci bir enerji şekli hem de maliyeti düşük ama önce rüzgâr yönünün ve güneşin kapasitesinin hesapları lazım. Mimari planlamayla uyumlu olmalı tüm bunlar. Yapılacak araştırmalara göre Antarktika’nın tuhaf saat dilimleri Güney Kutbu Antarktika’nın hemen hemen tam ortasında yer alır. Bu da kıtadan tüm boylamların geçiyor olması anlamına gelir. Kuramsal olarak bu da tüm zaman dilimlerinin burada geçerli olması demektir. Dolayısıyla burada araştırma yapan istasyonlar, bağlı oldukları ülkelerin saat dilimlerini kullanırlar. Birbirine komşu iki istasyon farklı saat diliminde olabilir, çünkü farklı ülkelere aittirler. Antarktika’da standart saat dilimi lman sosyolog Ulrich Beck 2015 yılının ilk gününde kalp krizi sonucu öldü. Beck, sosyal bilimciler arasında günümüz toplumunun evrimini, temel sorunlarını ve geleceğin biçimlenmesini tarihsel ve nesnel bir kaçınılmazlık olarak gören bir kuramcı (bu açıdan Marx ile benzeşik), ancak aynı zamanda siyasal kavgalardan da kaçınmayan bir eylemci kişiliktir. Uluslararası ününü pekiştiren kitabı “Risk Toplumu” (1982), günümüzde bireysel yaşamın, doğanın ve toplumsal yapıların nasıl çözülmekte olduğunu anlatır. Geçmişte yerel ve feodal toplumlar aydınlanma ve sanayi devrimleri ile nasıl modern topluma evrildilerse, modern toplum da yarattığı kurumlar, nesnel sonuçlar ve kavrayışlarla bugün bir başka toplumsal yapılanmaya yol almakta. Bu bir meta başkalaşım. Bir küçük kurtçuk Erken Modern Toplum Geç Modern (Risk Toplumu) kozasında, Metanın seri üretimi hedeflenir Hedef, olumsuz üretimin önlenmesi bilinci dışında Pozitif düşünce ile varlık üretimi Negatif düşünme ile risk denetimi nasıl bir meÜretim refahı artırır Üretim yan etkiler ve tehlike yaratır tamorfoza uğMeta, sınıflara göre paylaşılır Riskler tüm toplumca paylaşılır ruyorsa, bizler Güncel varlık refah sağlar Geleceğin riskleri yaşamı tehdit eder de bireysel Üretimde tekil kazalar yaşanabilir Üretim ve tüketimde küresel tehditler var yaşamlarımız İşgücü metalaştırılır Yaşam metalaştırılır ve kurumsal Tehlike ile karşılaşanlar bireyler Tüm yaşam tehlike altında yapılarımızla Sorunları çözebilen kurum ve uzmanlar var Karmaşık yeni sorunlar için uzman yoktur kavrayışımız Toplumsal ve yasal sorumluluklar tanımlı Tehlike yaratma sorumluluğu tanımsız ve irademiz Nesnel koşullar sınıf bilinci yaratır Riskleri tanımlamada bilinç öncüldür dışında bu tür Toplumsal Eşitlik Ütopyası Güvenlik ütopyası bir büyük döRasyonel düşünce bilimin tekelinde Tehlike savmada toplumsal rasyonalite gereği nüşüm içindeMedya başarı örneklerine odaklanır Risklerin bilinmesinde medyanın yaşamsal rolü Modern toplum feodal toplumu kaldırdı Risk toplumu moderni dönüştürüyor yiz. Özlem, doğaya egemen olmak Özlem, bilim ve teknolojiyi dizginlemek Bu süreç, Riskler bilimsel yöntemle ölçülebilmekte Riskler artık ölçülemez nitelikte sermayetek Birey merkezli rönesans ve hümanizma Toplum ve doğa merkezli yeni rönesans nolojipiyasaModern kurumlar ve parlamenter demokrasi Yeni kurumlaşmalar ve genişletilmiş demokrasi bilim ilişkilerinin demokraBu durum toplum bilimin yerleşik kavtik denetimden büyük ölçüde yoksun bir ramları ile açıklanamaz. Başka bir yakla‘kaçak’ yapılanma içinde “bilinmezlikler şım ve dil gerekir. Beck açıklamalarının yaratarak” (manufactured uncertainties) anlaşılmasını sağlamak üzere çok sayıda gelişmelerini sürdürmekte oluşundandır. metafor kullanır. Beck’in anlatım biçiminde Bu gerçeği görebilmemiz amacıyla Beck, metaforlar yüzeysel benzetmelerden ibaret erken modern toplum özellikleri ile ‘geç değil, çok yönlü paralellikler kurulabilen modern’ ya da güncel ‘risk toplumunun’ adeta süreç modelleridir. Risk toplumunda niteliklerini karşılaştırarak, yeni bir aydınlanma dönemi sonucunda farklı toplumsal yaşamı sürdürebilmenin yöntemi, ancak yapılanmaların kaçınılmaz olacağını açık her karar ve davranışında kendini sorgular. Eksiklik ve haksızlıklar yaratsa da, bu layabilen (reflexive) bir tutumla olanak kakarşılaştırmayı aşağıdaki gibi özetlemek zanır. Kimi tehlikeleri ve küresel bir kaderi paylaşmakta olduğumuz ortak bilinci, yerel olasıdır: Modern toplumun geliştirmiş olduğu ve ulusal sınırları taşarak dünya topluluklaörgütlenme biçimi ve kurumların günümüz rını Beck’in tanımıyla ‘kozmopolitenleşme’ risklerini önlemesi olanaksızdır. “Tehlikeler sürecine yöneltmiş bulunuyor. Ulrich Beck, sanayi (teknoloji) tarafından üretilmekte, ne yazık ki, öngördüğü araştırma ve çalışekonomik sistem tarafından dışsallaştırıl malarıyla çok verimli olabileceği bir dönemakta, hukuk kurumu tarafından tekilleşti me girerken veda etmiş bulunuyor. Beck’in açıkladığı bu küresel meta dörilmekte, bilim kurumları tarafından meşrunüşüm karşısında, Türkiye’deki gibi geçmiş laştırılmakta, siyaset kurumları tarafından yüzyıllara öykünen eğilimler, çocuksul ve ise zararsız olduğu izlenimi verilmektedir”. geçici tutumlar olmaya mahkum değil miKimsenin suçlanamayacağı bu durum, yedir? relulusalküresel düzeylerde “organize sorumsuzluk” (organised irresponsibility) ortamları Ulrich Beck (19442015) oluşturur. Piyasa güdümünde ve denetim kaçkını sanayi ve teknoloji gelişme ve uygulamaların, yaşam ve doğal çevrelere hangi doğrudan ve yan etkileri getirdiği bilinmemekte, hesaplanamamakta, zararsız gösterilmekte, ya da saklanmaktadır. Nükleer teknoloji, kimyasal kirlenme, genetik mühendisliği, küresel ısınma, kimi teknoloji kökenli belirsizlik üretimi örnekleridir. Bu birbiri içine geçen, birbirini tetikleyen fiziki, teknolojik, kurumsal ve toplumsal sistemler, finansal krizleri, hatta terör eylemlerini bile olası kılar. Eldeki güvenlik sistemleri ve önlem alma çabaları ise, yaratılan tehlike ortamları karşısında gülünç yetersizliklerdedir.