Katalog

www.iku.edu.tr BİLİM KÜLTÜR VE EĞİTİM FAZIL SAY İstanbul Kültür Üniversitesi’nde Prof. Özer Sezgin İstanbul Kültür Üniversitesi Emekli Öğretim Üyesi İ nsanlarının %75 ‘i fakirlik sınırlarında yaşayan, kişi başına düşen milli geliri 3.500 $’ ın altında olan Venezüella’da tam 125 gençlik orkestrası, 57 çocuk orkestrası ve yetişkinlerden kurulu 30 profesyonel senfoni orkestrası bulunuyor İstanbul Kültür Üniversitesi AKINGÜÇ Oditoryum ve Sanat Merkezi’nin Konser Serisinin 14 Ocak 2015 konseri, dünyaca ünlü piyanist ve besteci Fazıl Say’ın yaş gününe rastlayan resitaliydi. 1995 yılında önce Kültür Kolejinde başlayan ve 1997 ‘den itibaren İstanbul Kültür Üniversitesi’nde devam eden sanatsal etkinlikler bu yıl 20. yılını doldurdu. İKÜ sosyal, kültürel ve sanatsal etkinliklere özel bir önem vermektedir. Yerleşkedeki AKINGÜÇ Oditoryum ve Sanat Merkezi 800 kişilik salonu, uluslararası standartlardaki sahnesi, ışık ve ses kayıt donanımı ile bölgenin önemli kültür merkezlerinden biri haline gelmiştir. Bilgi, bilgili insan, bilgi toplumu, bilgi çağı kavramları son zamanlarda tüm dünyada olduğu gibi, Türkiye’de de üzerinde en çok durulan kavramlar arasında yer almaktadır. Bilgi çağını yakalama ve onun gerisinde kalmamada bilim eğitimi ve teknik eğitime olduğu kadar sanat eğitimine de önemli görevler düşmektedir. Sanat eğitiminin en temel ögesi insandır. Sanat insan yaşamının her evresinde yer alan, onsuz olunamayan bir olgudur. Sanatın bireysel işlevi, toplumsal işlevi, kültürel işlevi, ekonomik işlevi vardır. Sanat, duygu, düşünce, tasarım ve izlenimleri belli durum olgu ve yöntemle belirli bir güzellik anlayışına göre işlenerek birleştirilmiş gereçlerle anlatan özgün, estetik bir bütündür. Sanat eski çağlardan beri hem çok kullanışlı bir eğitim aracı, hem çok etkili bir eğitim yolu hem de çok önemli bir eğitim alanıdır. Sanat dallarından biri de müziktir. Müzik bir dil, bir sanat ve bir bilimdir. Bilimsiz sanat olmaz. Müzik insan kulağının aldığı ve verdiği bir sanat dalıdır ve sharp minor op.27 no.2 “Moonlight Sonata” • Adagio sostenuto • Allegretto • Presto agitato Dünyanın dört bir yanında yüzlerce konser veren, sayısız ödül kazanan, eğitmenlik yapan Fazıl SAY, yaşayan en ünlü piyanistlerden biridir. Mozart, Beethoven, Haydn, Bach, Stravinsky gibi bestecilerin eserlerini yorumladığı sıradışı performansları bir yana yaşadığı toprakların müziğinden ve kültüründen esinlendiği oratoryoları ve konçertolarıyla da dünya klasik müzik repertuvarında yer edinmiş bir dünya sanatçısıdır. Son dönemdeki eserleri arasında “ 2006 Mozart Yılı “ çerçevesinde kendisine sipariş edilen, piyano, ney, kudüm ve soprano ses için Patara Balesi’nin (2006) yanı sıra, Kemancı Patricia Kopaçinskaya için bestelediği Keman Konçertosu Harem’de Binbir Gece (2008), iki gitar için Likya Prensesi ve İstanbul Senfonisi ile 2014 D Marin Turgutreis Festivalinde izlediğimiz Yunus Sırtındaki Çocuk Hermias. “Halkımı klasik müzik ile tanıştırmak zorundayım” diyen Fazıl Say, piyanistliği ve besteciliği kadar düşünceleri ile de gündemdedir. Bu yazıyı hazırlarken elime geçen bir bilgiyi de sizlerle paylaşmak istiyorum. İnsanlarının %75 ‘i fakirlik sınırlarında yaşayan, kişi paşına düşen milli geliri 3.500 $ ın altında olan Venezüella’da tam 125 gençlik orkestrası, 57 çocuk orkestrası ve yetişkinlerden kurulu 30 profesyonel senfoni orkestrası bulunuyor. SAY düşüncelerinde haklı değil mi? Nice mutlu yıllar birlikte olmak dileğiyle Fazıl Say. malzemesi sestir. Müziğe yarayan sesler, melodi veya armoni şeklinde olmak üzere iki şekilde düzenlenebilir. Sesler de renkler gibi doğurgandır. Bu doğurganlıktan oluşan sesler akoru oluşturur. Harp, org ve piyano kendi kendine yeterli enstrümanlardır. Piyano kendi kendine eşlik edebilen bir enstrüman olduğu gibi, diğer enstrümanlara ve insan sesine eşlik edebilmekte ve orkestranın yerini almaktadır. Dünyanın en ağır işçiliğini yeraltı madenlerinde çalışan işçiler yapmaktadır. İkinci sırayı ise piyanistler alır. Kuyruklu konser piyanosunun (2.75 cm.), tellerinin gerilimi 2,5 ton gelmektedir. Piyano çalabilmek için sağlıklı bir vücut yapısı ve enerji gerekir. Dünyaca ünlü piyanistimiz ve bestecimiz Fazıl Say piyano ile bütünleşmiş, onu vücudunun bir uzvu gibi kullanmakta, duygu ve düşüncelerini piyano ile bütünleştirmekte, besteciliğin vermiş olduğu avantajla da eserlerin derinliklerine inebilmektedir. Konserinde program bastırmayarak eserler hakkında aydınlatıcı açıklama yapmayı tercih etti. Önce kendi eserlerini, daha sonra da dinleyicilere tercihlerini sorarak, alkışlarla oylatarak Mozart ve Beethoven’ın Sonatlarını yorumladı. 1 Nâzım, op.12/1 “Nâzım”, 2001 yılında besteledigˆi “Nâzım Oratoryosu” adlı sahne eserinden (Nâzım Oratoryosu, Bölüm 6, “Ben I·çeri Düs¸tügˆümden Beri”) piyanoya ballad olarak uyarladıgˆı bir parçadır; tipik bir Anadolu ezgisi gibidir. 2 Sait Faik Balad   (İstanbul’da bir Kış Sabahı) dört el piyano için eserden balad versiyonu, op. 51b 3 “İlk Şarkılar” albümündeki Metin Altıok “Düşerim” eserinden Balad Metin Altıok Ağıtı, birinci bölüm, opus 13, 2003 4 Gezi Park 2 Solo Piyano Sonatı op. 52 I. İstanbul Sokaklarında Direniş Geceleri II. Gaz Bulutunun Sessizliği III. Berkin Elvan IV. Umutlar Hep Yüreğimizdedir 5 Mozart, Piano Sonata No. 11 in A major, K. 331 Kaynakça; • Andante grazioso (a theme with six Prof.Dr. Ali Uçan, İnsan ve Müzikvariations) İnsan ve Sanat Eğitimi • Menuetto (a minuet and trio)  Fazıl Say, Yalnızlık Kederi, Bir Alla Turca (Allegretto in A minor and Müzisyenin Notları major) Yakup Kıvrak, Andante Müzik Dergisi, Ocak 2015 6 Beethoven, Sonata no. 14 in C SÜLEYMAN SAİM TEKCAN “ATLAR VE İDOLLER” Resim Heykel Sergisi 14 Ocak 04 Şubat 2015