Katalog

POLİTİK BİLİM Aykut Göker http:/www.ınovasyon.org;[email protected] Dünya Gelecek Günü ilk kez Türkiye’de kutlandı: Aklın sınırlarını bu denli zorlayan bir siyasî gidişi akıl yoluyla anlamak mümkün değil... Baştan söyleyeyim; aşağıdaki yazı bu sıkıntının ürünüdür. Akıllara Ziyan Bir Ülke 28 Şubat sabahı için planım, yazımı kaleme almak; öğleden sonra da Bursalı’ya göndermekti. Ön hazırlığım tamam. Son yayımlanan Mc Kinsey Global Institute’un “Manifacturing the future: The next era of global growth and innovation” başlıklı raporunu ele alacağım. İmalat sanayiinin dünya ekonomisindeki rolünün irdelendiği bu raporda yer alan bir tabloda, imalatçılıkta önde gelen ülkelerin son 20 yıl içinde konumlarının hangi yönde değiştiğini görüyoruz. Dikkati çeken nokta Çin, Hindistan, G. Kore, Brezilya ilk 15 içinde giderek daha üst sıralara tırmanırken 1990’da 13. sırada yer alan Türkiye’nin 2000 yılında 15. sıraya gerilemesi; 2010 yılında da ilk 15’in dışına düşmesidir. Kanımca imalât sanayii geleceğimiz açısından yaşamsal önemdedir. Bilim ve teknolojide belirli bir yetkinlik düzeyini tutturamamış ülkelerin geleceğin dünyasında esâmesinin okunmayacağını akıl gözüyle görebildiğini düşünen birinin ülke sanayiine yaşamsal bir önem atfetmesi doğaldır. Çünkü, sanayi meselesini ciddiye alan; geleceğin sanayilerinde söz sahibi olmayı toplumunun hafızasına yerleştiren bir ülke bilim ve teknolojiye de egemen olmaya karar vermiş bir ülke demektir. Bu karar, bana göre aklın gereğidir. Oysa Türkiye sanayide ilerleme bir yana son on yılda giderek gerilemiş. Akıllara ziyan bir durum... Planım bunu yazmak... Bir dost da Neşet Kocabıyıkoğlu o arada, Hürriyet gazetesi yazarlarından İsmet Berkan’ın bir TEPAV raporuna dayanarak yazdığı makaleyi iletmişti. Bu TEPAV raporuna göre Türkiye, ‘sofistike ürünler’ ihracında, meğer dünya 14’üncüsü durumundaymış! Bir de bu 14’üncülüğün ne anlama geldiğini yazacağım; tabiî Berkan’ın yayımladığı tabloda gözüme ilişen, 17’nci durumdaki Suudî Arabistan’la aramızdaki puan farkının ‘1’den ibaret olduğuna da değinerek... Biz ‘sofistike ürün’ ihracatında 69 puan almışız; Suudî Arabistan 68! 28 Şubat sabahı işte bu plan gereğince oturdum; ama yazmak ne mümkün! Ankaraİmralı görüşmelerinin tutanakları basına sız[dırıl]mış! ‘Ankaraİmralı görüşmeleri’, ‘AnkaraWashington ya da AnkaraLondra görüşmeleri’ gibi diplomasiye dayanan bir terimi akla getiriyor ama şimdilik bunun üzerinde durmayalım. Bir de Türkiye’de her türlü işi çevirmek için çok sık başvurulan bu sız[dır]ma yönteminin pek de akıllıca bir yöntem olmadığına işaret edelim ama, asıl önemli olan, tutanağın içerik ve kapsamı... Akla durgunluk verecek konu başlıkları... Ankaraİmralı oturmuş ‘Türkiye Cumhuriyeti’ adını taşıyan devleti sil baştan yeniden tasarımlıyor gibi bir izlenim edinmemek imkânsız! Bir devlet, örneğin insan haklarını, demokratik hak ve özgürlükleri, toplumsal adaleti genişletmek; âdil ve kalıcı bir iç barış ortamı tesis etmek için yeniden tasarımlanamaz mı? Tasarımlanır; tasarımlanması da gerekir. Ama bu yöntemle değil... Toplumsal mutabakatla olur bu... İmralı ile görüşen Ankara, masaya sürdüğü ya da sürmeyi düşündüğü tasarımı daha önce, toplumun hangi kesimleriyle, hangi demokratiksiyasî temsilcileriyle ya da hangi kananat önderleriyle tartışıp da kararlaştırdı? Ankaraİmralı görüşmelerindeki ‘Ankara’ hangi toplum katmanlarını, hangi siyasîideolojik yapılanmaları temsil ediyor? Yoksa ‘Ankara’nın gerçekteki baş temsilcisi, müzakerecesi ‘şoven milliyetçiliği’ değil de çok net bir ifadeyle “Türk ve Kürt milliyetçiliklerini ayakları altına alıp çiğneyerek” yola çıkan bir ümmetçi midir? Bütün bu sorular kafama üşüşmüşken ve gözlerimin önünde akıllara ziyan bir ülke görünümü belirmişken doğrusu planladığım yazıyı yazmak bu hafta içimden gelmedi. ‘Gelecekte mülkiyet ortadan kalkabilir’ 2012’de dünyada “Future Day” (Dünya Gelecek Günü) olarak kabul edilen 1 Mart, dünyada ilk kez Türkiye’de kutlandı. Fütüristler Derneği öncülüğünde dünyanın en önemli fütüristlerinin bir araya geldiği bir etkinliğe Dünya Fütüristler Birliği Başkanı Timothy C. Mack ve Intel şirketinin fütüristlerinden Steve Brown da katıldı. Mack ve Brown ile yaptığımız söyleşilerde “Ne olacak bu dünyanın hali” sorusuna yanıt aradık. Reyhan Oksay D CBT 1355/ 8 8 Mart 2013 kullanım/paylaşım gibi günümüzün temel kavramlarının geleceğin dünyasında nasıl algılanacağı konusundaki görüşlerini aldık Konuşmanızda hayal gücünün önemine vurgu yaptınız. Geleceğin yaratılmasında hayal gücünün önemi nedir? Hayal gücü çok önemli. İstediğiniz –veya istemediğiniz geleceği hayal etmeniz gerekiyor. Intel’in “Tomorrow” adını verdiği bir projesi var. Bu projede bilimkurgu yazarlarını Intel laboratuvarlarında bilim insanları ile bir araya getiriyoruz. Yazarların hayal güçleri bilimsel olgularla yoğuruluyor ve daha sonra yazarlara ‘Hadi artık gidip öykülerinizi yazın ama konularınız bilimsel gerçeklerden çok da kopuk olmasın’ diyoruz. Araştırmacılara da ‘Sizin hayal gücünüzü aşan bir gelecek modeli ile tanıştınız. Şimdi bu modeli yaşama geçirecek ürünlerin tasarımı üzerinde çalışın’ diyoruz. Geleceğin resmini oluşturmakta hangi uzmanlardan yararlaİntel fütüristi Steve Brown ve İntel Kurumsal İletişim Müdürü Gaye Kökten nıyorsunuz? Geleceğin donanımlı olmaya çalışmak için çözümler üreneye benzeyeceğini anlamak için çok çeşitli biten bir sivil toplum örgütü. Dernek Başkanı lim dallarındaki çalışmalardan ve bu kadar deMurat Şahin, Danışma Kurulu Başkanı Ufuk vasa büyüklükteki bilgiyi işlemek için çok güçlü Tarhan ve Onursal Başkanı Alphan Manas bir bilgisayarlardan yararlanıyoruz. Örneğin gelelikte gerçekleştirdikleri açılış konuşmasında, cekte ne gibi bir eğitim yönteminin uygulanmaGelecek Günü’nün tüm dünya insanlarının sür sının uygun olacağını tespit etmek için bundan dürülebilir ve daha iyi bir gelecek için düşünon yıl sonra dünyanın demografik, ekonomik, mesi, üretmesi ve geleceğe odaklanması için tateknolojik açıdan neye benzeyeceği konusunda sarlanmış bir kutlama günü olduğunu belirtti. tahminlerde bulunuyoruz. Buna dayanarak eğiŞahin, Tarhan ve Manas, bu yılın temasını timin 10 yıl sonraki modelini tasarlıyoruz. “Sürdürülebilir Bir Gelecek İçin Daha da İleri” Intel bu bilgilerden nasıl yararlanıyor? olarak belirlediklerini söyledi. Bu bilgilere dayanarak üretim planlarımızı geliştiriyoruz. Çip ve yazılımları üretiyoruz. KıHAYAL GÜCÜNÜN ÖNEMİ saca yönlerini belirlemekte şirket yetkililerine Intel Fütüristi ve teknoloji uzmanı Steve destek oluyoruz. Kaldı ki Evangelistlerin işi de Brown ile yaptığımız söyleşide iyi bir fütüristin bu zaten. yetişmesinde ne gibi süreçlerden geçmesi gerekİş hayatında Evangelist ne anlama geliyor? tiğini sorduk. Ayrıca işbirliği, mülkiyet, ortak ünyanın en önemli fütüristleri, dünyada ilk kez Türkiye’de kutlanan Gelecek Günü’nde buluştu. Kadir Has Üniversitesi Cibali Kampüsü’nde 1 Mart tarihinde gerçekleştirilen Gelecek Günü kutlamalarına Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış video bağlantısı ile katıldı. BSH, Intel, Kadir Has Üniversitesi ve Unilever’in sponsorluğunda gerçekleştirilen Gelecek Günü’nün ana konuşmacısı Dünya Fütüristler Birliği Başkanı Timothy C. Mack idi. Fütüristler Derneği, daha iyi bir gelecek için farkındalık kazandırmak ve gelecekle ilgili daha