Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Moğol İmparatorluğu’nda ordu yapılanması ve savaş oyunları Cengiz Han’ın attığı her adımda ve yaptığı her işte bilim ve us vardı! İsmet Taşkale ismettaskale@gmail.com C engiz Han Orta Asya bozkırlarında dağınık ve düzensiz yaşayan, sürekli birbirleriyle savaşan oymaklardan birlikte hareket eden, sıkı işbirliği yapan, iletişim ve ulaşımda olağanüstü başarılar gösteren; komutanlarına saygıda kusur etmeyen çağdaş ve güçlü bir ordu kurar. Onun adil, eşitlikçi ve sevilen uygulamaları karşısında orduda her er, “İsterse eğer, kendimi onun için ateşe atarım.” diye övünür. Tarihi süreç içinde öğretime, kültürel etkinliklere, bilim akademilerine ve bu arada savaş akademisine büyük olasılıkla Cengiz Han kadar çok önem veren bir başka imparator yoktur. Buralarda pozitif bilim öğretilir, pozitif bilim üretilir. O nedenle bu akademilerde tarih, coğrafya, astronomi, matematik ve benzerleri temel derslerdir ve çok önemlidir. Moğal İmparatorluğu’nda ordu böyle bir savaş akademisini bitiren komutanlar tarafından yönetilir. Moğal İmparatorluğu’nda orduya komutan olarak atanması düşünülenlerden oğullarını ve oğullarının en yakın arkadaşlarını hanedana tutu (rehin) olarak vermeleri istenir. Bu istemin iki amacı vardır: bir, bu büyük imparatorluğun çok uzak sınır bölgelerinde komutanların Han’ın buyruklarına uymalarını sağlamak; iki, hanedanda tutulan bu gençlerin eğitildikten sonra üst düzey yöneticilerden başarısız olanların ve bağlılığından kuşku duyulanların yerlerine atamalarını yapmak üzere elde hazır bulundurmak. Moğal İmparatorluğu’nda ordu on ve katları düzenine göre yapılandırılır: en küçük birim 10 kişidir. Ardından 100, 1000 ve 10 000 erlik birlikler gelir. Sonuncusuna günümüzde de kullanıldığı gibi “tümen” denir. 10 tümen bir ordu eder. Birlikler arasındaki ilişkilerde disipline, üste saygıya çok önem verilir. Bunların aşındırılmasına kesinlikle izin verilmez. Orduda ikinci çok önemli uygulama plânlamadır. Sefere çıkmadan önce ordunun yapacağı tüm devinimleri (hareketleri) en ince detayına varıncaya kadar aylar bazen yıllar öncesinden plânlanır. Cengiz Han’ın kendi tümeninde bulunan komutanları, kalan dokuz tümenin komutanlarından daha üst derecededirler. O nedenle, bunların buyruklarına diğer tüm komutanlar uymak zorundadırlar. Cengiz Han elit sınıfı gündüz birlikleri ve gece birlikleri diye ikiye ayırır. Bunlar Han ve çadırını korumanın yanında, hanedanda çalışan gençleri izlerler, hayvan çobanlarının çalışmalarını düzenlerler ve yer değişimlerinin sağlıklı olmasını sağlarlar. İletişim için atlar kullanılır. Ordu hızlı at sürücüleri, yerel halkta konaklama yerleri sağlamakla yükümlüdür. Her 3540 kilometrede bir konaklama yeri vardır. Buraların bakımını ve işletilmesini çevresindeki 25 aile yapar. Bu aileler askerlik hizmeti yapmazlar. Konaklama evleri, kamu hizmetine ve posta işlerine de açıktır. Fakat buralardan giden bilgilerin genel çoğunluğu gizlidir. Cengiz Han savaşlarda kendine özgü savaş oyunları (taktikleri) uygular. II. Dünya Savaşında Almanya, Rusya ve Japonya’nın da başvurmaya çalıştığı oyunlarından bazıları şunlardır: Barış girişimi. Cengiz Han sorunları çözmek için öncelikle barışçıl yöntemlere başvurur. O nedenle, karşı tarafa isteklerini sunan bir elçiler kurulu gönderir. Savaş son çözümdür. Yıldız oyunu. Bir kuşatma sırasında gökyüzündeki yıldız sayısından daha çok eri olduğu izlenimi vermek için Cengiz Han erlerine her gece beş kamp ateşi yaktırır. Vurkaç. Bu oyunu en küçük birlikleri yani günümüzdeki adıyla “mangalarla” yapar. 2030 belki daha çok yönden fırlarlar, işlerini görünce de hiç zaman yitirmeden savaş yerinden uzaklaşırlar. Dağılma oyunu. Çok kalabalık düşman güçlerinin üzerine gitmez. Kendi güçlerinin kaç kişi olduğunu gizlemek için sessizce şafak vaktinde birliklerini mangalara ayırıp dağıtır ve her bir manga ayrı saldırıya geçer. Dalga oyunu. Birlikler deniz dalgaları gibi ardı ardına dizilirler. Önce en öndeki birlik fırlar, görevini yerine getirince de oradan ayrılır. Ardından ikinci, üçüncü ve belki dördüncü dalga aynısını yapar. Derinlik oyunu. Yenilmez boyutta bir güç izlenimi yaratmak üzere Cengiz Han bazen birliklerini ardı ardına dizer. Saldırı tek yönden tek hedefe yapılır. Uyku oyunu. Bir keresinde ay ışığının da olmadığı çok karanlık bir gece, Cengiz Han günlerdir kuşatma altında tuttuğu düşman ordusunun kaçmasına yol vermek amacıyla yüksek bir uçurumda son bulan dik bir yamaçtan çekilir ve gözcülerin dışında erlere de beklenmedik bir şekilde derin bir uyku çekmelerini buyurur. Gün ağarınca uçurumdan uçan düşman asker ve atlarından oluşan bir tepecikle karşılaşırlar. Görüldüğü gibi, Cengiz Han’ın attığı her adımda ve yaptığı her işte bilim vardır, us vardır… Dünya Yazılım Özgürlüğü Günü Bildirgesi Yaşamımız her gün teknoloji, akıllı cihazlar ve bunları çalıştıran yazılımlar nedeniyle her gün gelişmekte, kolaylaşmakta ve zenginleşmektedir. Yazılım, bilişimi; bilişim, bilim ve teknoloji ise insanlığı bilgi toplumuna götürmektedir. Bir başka deyişle, yazılım ülkelerin gelişme yarışında stratejik bir önem kazanmıştır. Biz özgür yazılım gönüllüsü birey ve kuruluşlar, Dünya Yazılım Özgürtüm dünyada Eylül’de 3. cumartesiyi “D lüğü Günü” olarak kutluyoruz. Hayatımızın ulaşımdan savunmaya, üretimden dağıtıma, eğitimden sağlığa, ticaretten kamu yönetimine, iletişimden eğlenceye tüm boyutlarını düzenleyen akıllı cihaz ve sistemlerin önemli bir bileşeni yazılımdır. Özgür yazılımlar, kaynak kodları herkesin incelemesine, kullanımına ve dağıtımına açık, kullanıcıya sınırsız özgürlük veren yazılımlardır. Özgür yazılımlar, ücretsiz, uyarlanabilir, sağlam, hızlı ve güvenlidir. Özgür yazılım dünyası, farklı bir yazılım üretme biçimi, farklı iş modelleri sunmaktadır. Tüm dünyaya yayılmış kullanıcı ve uzmanlarca imece yöntemi ile geliştirilen özgür yazılımları, insanlığın ortak malıdır. Özgür yazılımlar, gömülü sistemlerden, süper bilgisayarlara, ev kullanıcılarından bankalara, kamu kurumlarından üniversitelere, tüm kurum ve bireylerin rahatça kullanabileceği, gereksinimlere göre basitleştirilebilen, sağlamlaştırılabilen, güçlendirilebilen yazılımlardır. Özgür yazılımlar, her alanda çözümler sunarak, yazılım tekellerine karşı tüketiciye seçenekler sunmaktadır. Ülkeler, güvenlik, tasarruf, istihdam ve rekabet avantajı için özgür yazılımları kullanmaktadır. Dünya üzerindeki hemen her ülke ve pek çok kurum kendi gereksinimlerine göre bir GNU/Linux dağıtımı geliştirmektedir. Ülkemizde de gönüllülerce çeşitli dağıtımlar üretilmiş, ve TÜBİTAK’ın girişimi ile Pardus hazırlanmıştır. Bir özgür yazılım ekosistemi kurulmaya başlanmış, yeni özgür yazılımlar ve uygulamalar geliştirilmekte, yerli özgür yazılım firmaları kurulmaktadır. Özgür yazılım felsefesinin paylaşımcı yapısı başka alanlarda yankı bulmuştur. İnsanlık açık ders malzemeleri, açık erişim, açık patentler, açık donanım, açık mimarlık gibi yaklaşımlarla dünyanın daha yaşanır bir hale gelmesinine katkıda bulunmaktadır. Bugün İnternet büyük ölçüde özgür yazılımların üzerinde çalışmaktadır. Dünyada 300 binin üzerinde özgür yazılım projesi vardı. Kanımızca, özgür yazılımların, kapalı kaynak kodlu yazılımlarla yetenek ve performansta yarışacak konumdadır. Özgür yazılımlara rekabet ortamı sağlanmasını ve kamu ihalelerinde eşit şans verilmesi istiyoruz. Kamudaki uygulamaların platform bağımsız olması gerekir. Başta temel bilişim eğitimi olmak üzere, her kademe eğitimin marka ba ğımlılığı yaratmayacak, kullanıcıyı tüm alternatif platform ve ürünlerde çalışabilme yeteneğini kazandıracak, ürünlere değil kavramlara ağırlık vermesini istiyoruz. Özgür yazılımlarının ülkemizin kalkınması, bilgi toplumuna dönüşmesinde önemli rol oynaması gerektiğini düşünüyoruz. Ülkede herkesin özgür yazılımlarla tanışmasını öneririz. Özgür işletim sistemlerinde virüslerin olmadığını hatırlatmak isteriz. Gençlerimize özgür yazılım ailesi ile tanışmasını, kendilerini geliştirmesini, kendilerine özgür yazılım temelli iş kurmanın yollarını araştırmalarını önermek isteriz. Üniversitelerimizi, açık erişim, açık ders malzemeleri ve benzeri gelişmelere destek olmaya çağırıyoruz. İster kişisel bir kullanıcı, ister küçük ölçekli bir işletme, ister büyük ölçekli bir kamu veya özel kuruluşun yöneticisi olun, özgür yazılım alternatifini, maliyet ve verimlilik açısından değerlendirmeden karar vermeyin! Daha Özgür ve verimli bir yaşam için Özgür Yazılım! Bilgisayar Mühendisleri Odası(BMO), Elektrik Mühendisleri Odası(EMO), Alternatif Bilişim Derneği, Ankara Barosu Bilişim Komisyonu, Linux Kullanıcıları Derneği(LKD), Pardus Kullanıcıları Derneği(PKD), Türkiye PHP Grubu(PHPTR), İstanbul Python Kullanıcıları Grubu, Jstanbul, İnternet Teknolojileri Derneği(INETD) Bahçeşehir, Bilkent, Çanakkale, Ege, İstanbul Teknik ve Sakarya Üniversitesi’ndeki bilişim/internet/özgür yazılım kulüp ve toplulukları UME’den konferans duyurusu Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Uygulamalı Matematik Enstitüsü’nün (UME) 10. kuruluş yılını, 36 Ekim 2012’de ODTÜ’de düzenlenen Uluslararası Uygulamalı ve Hesaplamalı Matematik Konferansı (International Conference on Applied and Computational Mathematics) ile kutlayacaktır. Bu konferansta 15’i davetli konuşmacı olmak üzere toplamda 170 sunum gerçekleştirilecektir. Burada sunulan bildirilerden, hakemlik sürecinden geçerek kabul edilenleri, “Journal of Computational and Applied Mathematics” dergisinin özel sayısında yayınlanacaktır. Konferansa 100’ü yurtdışında olmak üzere toplam 300 katılımcı beklenmektedir. ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezin de yapılacak olan konferans ile ilgili bilgilere Internet adresi http://icacm.iam.metu.edu.tr ’den erişilebilir. Konferansa dinleyici olarak katılım ücretsizdir. Bu konferansı Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, Aselsan, Turkdex ve Anadolu Sigorta destekliyor. CBT 1331/19 21 Eylül 2012