Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
tank görüntüsü kazıdılar. Silikon, bütün nesneler gibi ışığı yansıtır. Oysa tankın üzeri nanotüpler ile kaplandığı zaman tank görüntüsünün kaybolduğu görüldü. Bu tür bir kamuflajın en önemli dezavantajı nesneyi çevresiyle kaynaştırmıyor olması. Kamufle edilen nesne yalnızca bir karaltı haline geliyor. rın saldırı sırasında üç farklı ses çıkarttıklarını tespit etti. İlk olarak, balık rakibi ile yüz yüze geldiğinde havlamaya benzer kesik kesik sesler çıkartıyor. İkincisi, mücadele sırasında çıkarttıkları tok sestir. Üçüncüsü ise en korkutucu olanıdır; bu da başka bir balığı kovalarken çıkarttıkları diş gıcırdatma sesidir. BÜYÜK KUŞLAR İNSAN GÜRÜLTÜSÜNDEN KAÇIYOR DİŞİ LEMURLARIN ERKEK DÜŞKÜNLÜĞÜ daki sıcaklık değişimlerini ölçtü.Sonuçta yavruların soğuk ve yağışlı mevsimlerde aç kaldıkları dönemlerde vücut sıcaklıklarının 15 dereceye düştüğü tespit edildi. Bu, 10 kg ağırlığındaki bir vücut kütlesi için çok büyük bir değişimdi.Ayrıca bebek penguenler donmuş yiyecek yediklerinde de vücut sıcaklıkları düşüyor. İnsanları yarattığı gürültünün –trafik uğultusu ve ağır makinelerin çıkarttığı sesler kuşları rahatsız ettiği biliniyor. Alçak perdeden öten daha iri kuşlar, insan kaynaklı kakofoniden daha fazla rahatsızlık duyuyor. Son yapılan bir araştırma büyük kuşların gürültülü ortamlarda yaşayamamasının nedenini açıkladı. Büyük kuşlar, alçak tondaki ötüşleri bu gibi ortamlarda bastırıldığı için birbirlerini duyamıyorlar.Oysa serçe gibi yüksek perdeden öten kuşlar gürültülü ortamlarda da seslerini duyurabiliyor. KUTUPLARDA GÖZLER DAHA BÜYÜK Madagaskar Adası’nda yaşayan fare lemuru olarak bilinen küçük hayvanların dişilerinin birden fazla erkekle eşleştiği biliniyor. Bunun nedenini araştıran bilim insanları, dişi lemurlardan bir kaçını doğduklarından itibaren aşırı besleyerek erkeklerden daha iri olmalarını sağladı. Bunu yapmalarının nedeni, dişilerin cinsel tacize boyun eğdikleri için birden fazla erkekle birlikte olduğunu düşünmeleriydi. Ancak bir süre sonra yanıldıklarını anladılar. Zira iri kıyım dişiler her gece birden fazla erkekle birlikle olmaya devam ediyordu. Hatta iri dişilerin zayıflara göre daha fazla sayıda erkeğin ilgisini çektiği görüldü. Şimdi bu davranışın dişilere ne gibi evrimsel bir avantaj sağlamış olabileceğini araştırıyorlar. ÖN SEVİŞME HER ZAMAN ÇİFTLEŞME İLE SONLANMAYABİLİYOR (En azından örümceklerde...) KARINCALARDA DA BİREYLER ÖN PLANA ÇIKABİLİYOR Latince adı Anelosimus studiosus olan bir örümcek türünde erkekler, çiftleşme amacı taşımayan cinsel oyunlarla dişileri mutlu etmeye çabalıyor. Bilim insanlarına göre bu oyunlar, dişiler çiftleşecek olgunluğa erişmeden önce yapılıyor. Böylece dişiler çiftleşecek olgunluğa eriştiklerinde, kendilerine yaklaşan erkeklere saldırıp öldürme alışkanlığı edinmiyor. Ne var ki bu taktik erkeklere pahalıya mal oluyor, çünkü dişilerle oynaşmaya çok zaman ayıran erkek, bu sürede o kadar çok yoruluyor ki, gerçek bir çiftleşme için eş ararken rakipleriyle baş edecek gücü bulamıyor. Kutuplarda günlerin ekvatora göre ortalama olarak daha kısa ve daha karanlık olduğu biliniyor. Kuzey ve güney kutup bölgelerinde yaşayanların baykuşlar gibi çevre koşullarına uyum sağlamak için daha iri gözlere sahip olup olmadığını araştıran bilim insanları, dünyanın farklı bölgelerinden 1800’lü yıllara dayanan 55 kafatasını inceledi. Sonuçta tropik bölgelerde yaşayan insanların, kutuplarda yaşayanlara göre daha küçük göz çukurlarına sahip olduğu anlaşıldı. Daha büyük gözler daha fazla ışık emdiği için insanlar karanlıkta daha iyi görebiliyor olabilir. Bilim insanları bu arada kutuplarda yaşayan insanların beyinlerinin de birkaç milimetre daha büyük olduğunu keşfetti. Bunun nedeni beynin görsel merkezlerinin daha geniş olması. UZUN BOYLULARIN KANSERE YAKALANMA RİSKİ DAHA FAZLA Karıncalarda bireysel değil, sürü aklının geçerli olduğu bilinir. Ancak yuvarı bozulan karıncaların yeni yuva kurma çabalarında bireysel tavsiyelere de önem verdiği görülüyor. Temnothorax albipennis karıncalarından on koloninin yuvasını yok eden bilim insanları, yeni yuvanın yerinin saptanmasında, bölgeyi daha iyi tanıyan izci karıncaların koloninin diğer üyelerine kılavuzluk ederek yer saptanmasında öncülük ettiğini gözlemledi. Bu çalışma karınca toplumunda bireyin rolünün düşünüldüğünden daha etkili olduğunu ortaya koydu. PİRANHALARIN SAVAŞ ÇIĞLIKLARI Kırmızı karınlı piranhaların (Pygocentrus natterreri) yakalandıkları zaman havlamaya benzer bir ses çıkarttıkları anlaşıldı. Balıkların suyun içinde nasıl ses çıkarttıklarını araştıran bilim insanları, akvaryumda izledikleri piranhala İmparator penguenlerinin yavruları anne babaları avlanmaya gittiğinde çok uzun süre aç kalabiliyor. Bilim insanları yavru penguenlerin bu kadar uzun süre enerjilerini nasıl koruduğunu ortaya çıkartmak için 34 aylık on imparator pengueninin vücuduna veri algılayıcıları yerleştirdiler. Algılayıcılar 7 ay boyunca, , mide, göğüs boşluğu ve yağ tabakaların CBT 1294/15 6 Ocak 2012 BEBEK PENGUENLER VÜCUT SICAKLIKLARINI DÜŞÜREREK HAYATTA KALIYOR Herkes uzun boylu olmak ister, ancak son yapılan bir çalışma, uzun boylu olmanın sakıncalarını ortaya çıkarttı. Lancet Oncolgy isimli bilim dergisinde sonuçları yayımlanan çalışmada, dokuz yıl boyunca meme kanserinden lösemiye 17 kanser tipi, 1.3 milyon kadının katılımı ile İngiltere’de yürütüldü. Kanser riskinin, boya ilave olan her 10 cm’de %16 oranında arttığı görüldü. Avrupa popülasyonunda yetişkinlerin boyu 1900’den sonraki her 10 yılda bir cm artıyor. Bilim insanları da bunun kanser vaka sayısında %1015’lik bir artışa neden olduğunu düşünüyor. Ne var ki uzun boy ile kanser vakalarındaki artışın arasında ne gibi bir ilişki olduğu henüz bilinmiyor. Bir olasılık, çocukların daha uzun olmasına yol açan hormonların kanser hücrelerinin de büyümesini tetikliyor olması. Derleyen: Reyhan Oksay