22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

LALEN N YOLCULUĞU Bir efsanenin izinde Kanuni döneminde Hollanda elçisine armağan edilen lalenin, adı geçen ülkede büyük bir ilgiye ve hatta “çılgınlığa” yol açtığı öteden beri söylenir durur. Ara sıra bununla ilgili törenler yapılır. Ama bunun doğruluğu şüphelidir. Zeki Arıkan, zeki.arikan@ege.edu.tr Ç ünkü anılan dönemde Osmanlı mparatorluğu ile Hollanda (Felemenk) arasında siyasal, diplomatik ve ticari ilişkiler henüz kurulmamıştı. Başkentte bir Hollanda elçisi de yoktu. Acaba bu efsanenin kaynağı nedir? Öyle anlaşılıyor ki bu efsanenin kahramanı mparator Ferdinand’ın elçisi Ogier Ghiselin de Busbecq’tir. O da zaten Hollanda’nın değil, mparator Ferdinand’ın elçisiydi. Busbecq, önce Amasya’ya kadar giderek huzura kabul edildi ve iki ülke arasında altı aylık bir ateşkes elde etmeyi başardı (1555). Sonra, imparator katında kazandığı güvenle sürekli elçi olarak Osmanlı başkentinde görev yaptı. 1556 – 1562 yılları arasında stanbul’da kaldı ve pek çok olaya tanık oldu. Görevini başarıyla yerine getirdi. Sekizer yıllık arayla, yüzyılın sonuna kadar yenilenen barış antlaşması da onun eseridir. Türkiye üzerine gözlemlerini dile getirdiği dört mektup, büyük değer taşır. Bütün Avrupa’yı Türklere karşı birleştirmek için yazdığı Türklere Kar şı Savaş Tasarısı da dönemin zihniyetini yansıtması açısından önemlidir. Busbecq zeki, kültürlü ve becerikli bir diplomattı. Büyük bir bilgin, dilbilimci, eski eser meraklısı ve botanikçi idi. Pek çok dil biliyor ve Türkçeyi de anlıyordu. O tarihte Türkiye’nin Batı’ya üstün olan yönlerini çekinmeden yazmıştır. Türkiye’nin de Batı’da gördüğü yararlı icatları almakta duraksamadığını dile getirir. Onun bu konudaki saptamaları, Osmanlı mparatorluğu’nun Batı’dan teknoloji aktarması sorununa büyük bir ışık tutar. Ülkesinde görevlerin soyluluğa bağlı olarak dağıtılmasına karşın, Osmanlı’da herkesin bulunduğu makama hakkıyla getirilmesinden şaşkınlıkla söz eder. “En yüksek görevlere gelmiş olanlar çoğu kez çobanlıktan yetişmişlerdir”, der. Ankara’daki ünlü Avgustos tapınağındaki kitabeyi kopya ettirip Batı dünyasına tanıtan da odur. Sahaflardan topladığı ve götürdüğü yazma kitapların sayısını bilen yok. Arabalar dolusu kitap götürdüğünden söz etmekte, ayrıca pek çok yazmayı da gemilere yüklediğini yazmaktadır. Bu, Doğu ile Batı arasındaki en büyük kültürel iletişim kaynağıdır. Yüzyıllarca devam eden bu alışkanlık, bugün Avrupa’nın ünlü kütüphanelerini dolduran eserlerin kaynağını oluşturmaktadır. Götürdüğü eşya arasında para koleksiyonu, çeşitli çiçek tohum ve soğanları da var. Kanuni’nin Ferdinand’a gönderdiği bir çift tiftik keçisini de unutmamak gerekir. Busbecq’in Türkiye’den birçok bitkinin tohumlarını, soğanlarını Viyana’ya götürdüğü ya da gönderdiği söylenir. Kendisi de mektuplarında bundan söz eder. Ancak bunların adını vermiyor. şte onun lale ve leylak gibi bitkileri Avrupa’ya ulaştırdığı söylentisinin kaynağı budur. Anlaşıldığına göre lale soğanını ve daha birçok bitkinin tohumunu Viyana’ya götüren Busbecq’tir. Götürdüğü soğanlar arasında biri vardı ki Busbecq onun adını bilmiyordu. Bu da “Tulipa Turcarum”, yani lale idi. Lale bütün Osmanlı dünyasında bilinen bir çiçekti. Ççok sonra dile getirildiği gibi bir dönemle özdeşleşmiş (1712 1730) ve bu döneme adını verdi. Ondan önce de çini, kumaş, tahta ve mermer üzerine motif olarak işlendiği biliniyor. OSMANLIDA L YAKAT Ogier Ghiselin de Busbecq’ üstte ve Şeyhülislam Ebusuut Efendi OSMANLIDA YAYGINDI Devlet ricali ve halk arasında yaygın bir çiçekti. Laleyi özenle yetiştirmek, değişik türlerini elde etmek merakı, XVIII. yüzyıldan çok gerilere gidiyordu. Ünlü Şeyhülislam Ebussuud Efendi’nin adı da lale yetiştiricileri arasında anılır. Bu merak giderek bir yarışa döndü. Öyle ki mahbub adıyla bilinen lalenin fiyatı 500, 1.000 altını buluyordu. Lise tarih öğretmenim Sabahat Emen, kitabımızın verdiği bu bilgiyi abartılı bulmuştu. Ama doğruymuş. Bir lale soğanının 1.000 altın etmesi, narhla birlikte ederinin 1.000 kuruşa düşmesi pek anlaşılır gibi değil. Lale fiyatlarına uygulanan narh, bu tür dalgalanmaları önledi. Fiyatlar artık, altınla değil kuruşla değerlendiriliyordu. Bu dönemin yorulmaz araştırıcısı ve uzmanı rahmetli hocamız Prof. Münir Aktepe’nin (1916 – 1996) yayımladığı bir belge, III. Ahmet döneminde lalenin fiyatları yanında bütün özelliklerini de bize vermektedir. 1138/1726 tarihinde düzenlenen bu narh defteri, lalelerin adlarını, üreticilerini, fiyatlarını ve daha pek çok özelliklerini kapsamaktadır. Yapılacak çalışmalar için paha biçilmez bir kaynaktır (Tarih Dergisi, no. 7,8,9 (1952 – 1954). Lale Doğu’dan Batı’ya ve Amerika’ya kadar yayılmış bir çiçektir. Buna bağlı bir “çılgınlık” ise Türkiye’de yaşanmıştır. Bir döneme adını vermiş, sanata, şiir ve edebiyata girmiş Türkiye’nin toplumsal yaşamına damgasını vurmuştur. Koç Üniversitesi’nde Öğrenci Avrupa Bilim ve Eğlence Şenliği Koç Üniversitesi, Avrupa Komisyonu’nun “Yedinci Çerçeve Programı” tarafından desteklenen ‘’Avrupa Bilim ve Eğlence Günü, stanbul 2011’’ projesi kapsamında, 23 Eylül 2011, Cuma günü Koç Üniversitesi Rumelifeneri Yerleşkesi’nde tüm bilim meraklılarının katılabileceği ‘’Avrupa Bilim ve Eğlence Günü’’ düzenliyor. Avrupa’da her yıl çeşitli şehirlerde eylül ayının son cuması gerçekleştirilen etkinlik, bu yıl, ‘’Avrupa Bilim ve Eğlence Günü, stanbul 2011‘’ adı altında yapılacak. Etkinlik; toplumun bilime olan ilgisini atrtırmayı, çocukları ve gençleri bilim alanında kariyer yapmaya özendirmeyi ve toplumda “bilim kültürü’’ yaratmayı amaçlıyor. Zihni Sinir Robotik Robot Atölyesi’nden Nano Teknoloji Atölyesi’ne, güneş enerjili araba yarışlarından dinozor ve fosil atölyelerine, bilim ve drama atölyesinden lazer gösterisine kadar çok çeşitli atölye, gösteri, seminer ve sergiler etkinlikte yer alacak. En az 4 bin öğrencinin katılımının beklendiği Bilim ve Eğlence Günü’nde çok sayıda bilim insanı da son keşif ve icatlar hakkında bilgi verecek, deneyler ve atölye çalışmaları, bilim gösterileri, bilim tiyatrosu, konserler, dans gösterileri, ödüllü yarışmalar ve oyunlar gerçekleştirilecek. Zihni Sinir Atölyesi’nde ise katılımcılar kendi yaptıkları robotları alabilecekler. Avrupa Bilim ve Eğlence Günü kapsamında ayrıca bilim konulu bir de fotoğraf yarışması düzenlenecek. lköğretim okulu ve lise öğrencileri için gerçekleştirilecek fotoğraf yarışmasında, katılımcılar herhangi bir bilim dalını (Doğa Bilimleri, Fen Bilimleri vb gibi) ele alabilecekler. Katılımcılar fotoğraf yarışmasına katılmak için http://bilimeglence2011.ku.edu.tr adlı web sitesinden gerekli bilgileri doldurarak başvuru yapabilecek. CBT 1278/8 16 Eylül 2011
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle