Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
GÜNCEL TIP Mustafa Çetiner cetiner.m@superonline.com Sağlık 13 Mart 2011 günü sokaklardaydık. Binlerce sağlık çalışanı “çok ses tek yürek” sloganı ile daha insanca, daha adil bir sağlık hakkı için, sağlık çalışanlarının daha insanca koşullarda çalışabilmeleri için Ankara’da eylem yaptılar. Tiroid nedir? Tiroid, boynun ön tarafında yer alan, kelebek şeklinde, küçük bir organımızdır. Burada yapılan tiroid hormonlarının vücuttaki her organ ve sistem üzerine etkilerinin olması nedeniyle tiroid insan sağlığında önemli rol oynar. Tiroidin çalışması bozulup da tiroid hormon yapımı değiştiğinde enerji metabolizması, vücut ağırlığı, kas gücü, menstrual siklüsler, hafıza, zihinsel fonksiyonlar, kalp hızı, kolesterol düzeyi ve daha birçok sistem etkilenir. Prof.Dr. Faruk Alagöl, Vehbi Koç Vakfı Amerikan Hastanesi Endokrinoloji, Diyabet ve Endokrin Cerrahisi Tiroidin büyümesine guatr denir. Bu büyüme uzaktan bakıldığında görülebilecek kadar büyük olabileceği gibi ancak muayene ile anlaşılabilecek boyutta da olabilir. yot eksikliği guatr oluşmasında önemli bir etkendir. yot eksikliğinden korunmak amacıyla 2000 yılından bu yana ülkemizde tuzlar iyotlanmaktadır. Çocuklar ve gençler için iyot alımı çok önemlidir. Ancak bazı tip tiroid hastalıklarında da hastanın iyotdan sakınması gerekmektedir. Bu nedenle tiroid hastalığı olanların hekimle yakın ilişki içinde olmaları gerekir. Guatrı olanlarda tiroid normal, az ya da çok çalışabilir. Bazen guatrın oluşmadığı, tiroidin büyümediği hallerde de tiroidin çalışması bozulmuş olabilir. Bu nedenle tiroidin durumunu değerlendirmek için mutlaka tiroid hormonlarının düzeyini bilmek gerekir. Tiroid hormonları azalmışsa az çalışan tiorid ( hipotiroidi), artmışsa çok çalışan tiroid (hipertiroidi) hastalığı söz konusudur. Tiroid hastalıkları kadınlarda erkeklerden daha sık görülür. Ayrıca, aile üyelerinde tiroid hastalığı öyküsü olanlar, kendisinin başka bir endokrinolojik hastalığı olanlar (Diabetes Mellitus, hipofiz hastalıkları, böbreküstü bezi hastalığı, kan kalsiyum düşüklüğü olanlar vb.), menopoz öncesi dönemde ya da menopozda olan kadınlar, romatizmal hastalığı, hematolojik hastalığı, kalp hastalığı, karaciğer hastalığı olanlar ve bunlarla ilgili ilaçlar kullananlar, kronik yorgunluk sendromu, fibromyalji tanısı konmuş olanlar, gebeler, yakın zamanda doğum yapmış olanlar, özellikle boyun bölgesine olmak üzere radyasyona maruz kalanlar, lityum tedavisi (psikiyatrik hastalığı nedeniyle) uygulanan hastalar, perklorat, fluorid gibi bazı kimyasal maddelere maruz kalanlar. Çarpıntı, terleme, kilo kaybı, sinirlilik, ellerde titreme, halsizlik, huzursuzluk, dikkat azalması, uykusuzluk, mensturasyon (âdet) düzensizliği, göz çevresinde şişme, gözde sulanma, büyüme, çift görme yakınmaları olan her hasta tiroid hastalığı açısından mutlaka değerlendirilmelidir. Halsizlik, yorgunluk, sürekli uyuma isteği, kilo artışı, kilo verememe, saç dökülmesi, cilt kuruluğu, Normal Tiroid Guatr ‘Çok Ses Tek Yürek’ Mitinginin Ardından Eylem bir avuç üniversiteli seçkin öğretim üyesinin muayenehane ve özel hasta bakma hakkı için değildi, eylem hak ettiklerinden daha fazla para kazanmak isteğinde olan hekimlerin eylemi değildi. Eylem topyekün ve tek ağızdan “daha adil bir sağlık sistemi” dileğinde olan sağlık emekçilerinin eylemiydi. Eğer iddia edildiği gibi eylem sınırlı bir hekim grubunun “çıkar” telaşıyla organize ettiği bir eylem olsaydı sayıları 20.000 üzerinde olan sağlık çalışanları Türkiye’nin dört tarafından Ankara’yı doldurur muydu? Ankara’da yürüdük… Ülkemizdeki her 45 doktordan biri oradaydı. Katılamayanların yüreklerinin bizimle olduğunu bilerek yürüdük… Sokaklara alışkın değildik, yürüyüşümüz de gürültülü olmadı bu yüzden… Üzerimizde beyaz önlüklerimizle yürüdük… Ankara sokaklarında attığımız her adımın sorumluluğunu bilerek yürüdük… Kavga dövüş olmadı, olamazdı da… Bizler hekimdik, bizler yaşatmak için “and içmiştik”… Sevgili babam hep söylerdi. ‘Hekimlik zengin insan işidir’ Demek istediği şuydu; hekimlik para için yapılmaz. Sağlık çalışanlarından bir çoğunun yürüyüşte ‘artık yaşayamıyoruz’ derken ki mahcubiyetleri bundandı. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün İç İşleri Bakanı Dr. Reşit Galip aynı zamanda başarılı bir iç hastalıkları uzmanı idi. Şu sözler Dr. Reşit Galip’e aittir: ‘Gerçi geçinmek için para kazanıyoruz. Köylünün ve halkın zararına iktisabı servet ettiğimiz yoktur. Fakat bu hekimlik bendenize dilencilikten fena geliyor. Burada bila ücret tedaviye muktedir olabilseydik, zevkimize payan olmayacaktı.’ Aslında 20.000 sağlık emekçisi Dr. Reşit Galip’in söylediklerine inandığı için oradaydı. Hem hastalar hem de hekimler için daha ulaşılabilir, daha adil, herkes için daha kaliteli bir sağlık sistemi isteğini dile getirmek için oradaydı. Ancak ne yazık ki, basınımız 20.000 üzerindeki sağlık çalışanının bu feryadını tam olarak duymadı, önemsemedi. Ulusal kanalların büyük çoğunluğunda en çok bir kaç dakika yer alabildik. CNN Türk televizyonunda sorulara yanıt veren değerli bilim insanı Prof. Dr. Murat Akova’nın, Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Başkanı Dr. Eriş Bilaloğlu’nun söyledikleri ve tartıştıkları gündem yaratmaya yetmedi. Hekimlerin bu eyleminden yaklaşık 3 hafta önce dünyanın en seçkin bilim dergisi olan “Nature” dergisinde yayımlanan makale de Cumhuriyet Bilim ve Teknoloji eki dışında basınımızın hemen hiç dikkatini çekmemişti zaten… Sadece basınımızın değil, bilim dünyamızın da dikkatini çekmemişti. Ne diyordu makalenin sonunda… “Türk bilim insanlarının, ülkenin bilimsel atmosferindeki gelişmeleri eleştirmekten korkmaları, şu anda ihtiyaç olan son şeydir!” Bu uyarı sadece bilim insanları için değil ülkemizdeki her kesim için geçerlidir. ‘Tıbbın hekim olmayan sahte peygamberleri’ her gün televizyonlarda saatlerce yer alırken gerçek sağlıkçıların seslerini medyada hiç değilse tek bir gün için bile olsa duyuramamaları üzücü değil mi? Gerçekten yanıtını çok merak ediyor ve sormak istiyorum; ‘Biz sağlık çalışanları, basın emekçilerinin tüm demokratik tepki ve eylemlerini sonuna kadar destekliyoruz, peki yazılı ve görsel basın ve onun mensupları sağlık emekçilerinin eylemlerini ne kadar destekliyor? GUATR NED R? tırnak kırılması, ses kalınlaşması, kabızlık, şişkinlik, kas ağrıları, mensturasyon âdet) düzensizliği, aşırı kanama, gebe kalamama, sık düşük, bu yakınmalardan biri varsa H POT RO D hemen akla gelmelidir. Tiroidin bazı bölümlerinin farklı olarak büyümesidir. Normal büyüklükteki tiroidde olabileceği gibi guatr zemininde de olabilir. Genellikle hekim tarafından yapılan tiroid muayenesi sırasında saptanır. Çok büyük olduğunda dışarıdan bakıldığında da görülür. Tek ya da çok sayıda olabilir. Tiroid sintigrafisinde radyoaktif maddeyi tutma derecelerine göre soğuk ya da sıcak nodül olarak ayrılırlar. Ultrasonografik olarak ise kistik ya da solid nodül olarak değerlendirilirler. Nodül varlığında hastanın ve nodülün özelliğine göre değişik yaklaşımlarda bulunulur. Tiroidin nasıl çalıştığı (hipertiroidi, hipotiroidi) kanda tiroid hormonlarına bakılarak kolaylıkla anlaşılabilir. Ayrıca tiroid antikorları olarak adlandırılan bazı testler de tanıda önemlidir. Kan testlerinden başka gereğinde tiroidin sintigrafi ve ultrasonografisi de yapılır. Her ikisi de tiroidin görüntülenmesini sağlar. Bu sayede tiroidin yapısı ile ilgili detaylı bilgi sağlanmış olur. Tiroidde tek ya da çok sayıda nodül bulunduğunda nodülün selim ya da habis olduğunu ayırmak amacıyla ‘ince iğne biyopsisi’ uygulanmalıdır. Biyopsi ile alınan materyalin patolojik değerlendirmesi yapılır. Bu sayede nodülün nasıl tedavi edileceğine karar verilir. Tiroid hastalıklarının tedavisi çalışma şekline, guatrın yapısına göre değişir. Tedavi şekli yalnızca ilaç olabileceği gibi, ameliyat, radyoaktif iyot ya da bunların birlikte uygulanması şeklinde de olabilir. Tiroidde nodül varsa tedavinin hangisi olacağını bu nodülün büyüklüğü, sayısı, hastanın yaşı, cinsiyeti, nodülün biyopsi sonucu gibi birçok faktör etkileyebilir. Selim tiroid nodülleri olan guatrda tiroid hızlı çalışıyorsa (hipertiroidi) ilaç tedavisi başlanır ve tiroid hormonları normalleştiğinde radyoaktif iyot ya da cerrahi uygulanabilir. Tiroidin çalışması normal ise genellikle belli aralıklarla izlem tercih edilir. Tiroiddeki nodülün habis olması durumunda ise tedavi cerrahidir. Cerrahi sonrası ise radyoaktif iyot tedavisi uygulanabilir. Hastalara selim ya da habis guatrları nedeniyle uygulanan cerrahi ya da radyoaktif iyot tedavisi sonrasında ise tiroid hormon tedavisine başlanır. Tiroidin yavaş çalışması (hipotiroidi) durumunda ise hastaya tiroid hormonu verilir. Bazen tiroid hastalığı etkin tedavi uygulanmasına rağmen tekrarlayabilir. Bu durumda hastanın hekimi tarafından tekrar değerlendirilerek uygun yaklaşımın belirlenmesi gerekir. T RO D NODÜLÜ NED R? HASTALIK NASIL ANLAŞILIR? K MLER R SKL D R? TEDAV S NASIL YAPILIR? NE ZAMAN KUŞKULANILIR? BULGULARI NELERD R? CBT 1254/17 1 Nisan 2011