Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
POLİTİK BİLİM Aykut Göker http:/www.ınovasyon.org;hagoker@ttmail.com S n rs z enerji kayna m ? “Finlandiya 1990’lardaki krizin üstesinden gelmek için güçlü bir yenilik stratejisi izlemiştir. Geçmişte Kore, krizi, güven arttırıcı yapısal reformlara girişmek için kullanırken yenilik politikasındaki reformlardan da ekonomiyi canlandıracak doğru teşvik tedbirlerini yürürlüğe koymak için yararlanmıştır.”(OECD, 2009) Taklit ediliyor Amerikalı bilimciler, laboratuvar ortamında Güneş’i taklit eden sistemi haziranda ateşliyor. Azalan enerji kaynaklarına alternatif oluşturmak ve fosil yakıtların neden olduğu küresel ısınmayı önlemek amacıyla son 50 yıldır nükleer füzyon teknolojisi üzerinde çalışmalar yapan bilim insanları, son yıllarda denemelerden umut verici sonuçlar almaya başladı. Dev lazerlerden yararlanılarak yaratılan minyatür yıldızlardan sınırsız enerji elde edilecek. var ki onlarca yıllık çabalara karşın bugüne dek füzyon reaktörünü doğru dürüst çalıştırmak mümkün olmamış. Şimdi bu son çalışmalarla, bütün bu engellerin aşılması bekleniyor. Füzyon doğal olarak, yıldızların merkezinde meydana gelen bir olaydır. Buradaki devasa boyutlardaki kütleçekimsel basınç, füzyonunun 10 milyon derecede (Celcius) oluşumuna zemin hazırlar. Dünya’da daha düşük basınç altında füzyonu yaratmak için daha yüksek sıcaklıklara 100 milyon derecenin üzerinde gereksinim vardır. Ekonomik Kriz ve Yenilik Politikaları 07 Kasım 2008 günlü CBT’deki yazımda, bu köşenin ilgi alanı açısından şu soruları ortaya atmıştım: “Kriz, firmaların ve devletlerin ARGE konusundaki tutumlarını, harcamalarını ne yönde etkileyecek? Firmaların ‘bu krizi de atlatabilme’ arayışlarında teknolojiye nasıl bir işlev yüklenecek; teknoloji bu çıkışta etkin olacak bir araç olarak kullanılabilecek mi?” Ayrıca bu soruların, “krizi, toplumun ve ülkenin çıkarlarını hiç olmazsa bundan sonra daha çok kollamaya yönelik bir fırsat, bir imkân olarak değerlendirme olasılığının söz konusu olabileceği, Türkiye ve benzeri ülkeler için de geçerli” olduğuna işaret etmiştim. Dile getirdiğim sorularla ilgili olarak değerlendirebileceğimiz, daha çok yol gösterici nitelikte bazı raporlar yayımlanmaya başladı. Bunlardan biri de OECD’nin düzenlediği “Sürdürülebilirlik ve Günümüzdeki Finansal Krizde Yenilik Politikalarının Rolü (Sustainability and the Role of Innovation Policies in the Current Financial Crisis)” konulu, ‘resmi olmayan’ seminere ait rapor... 16 Şubat 2009 tarihini taşıyan raporda dikkatimi çeken ilk nokta, büyük bir açıklıkla ortaya konan durum tespiti oldu: “Kriz dünyayı sardıkça, keza finansman [kaynakları] kurudukça, yurtiçi ve yurtdışı talep hızla düşmekte ve yatırımlar yavaşlamaktadır. [Bu duruma ve] bir ölçüde de tüketiciler ve iş âleminin gelecekteki ekonomik gelişmeye olan güvenlerinin sarsılmasına bağlı olarak dünya ticareti çökmektedir. Ekseri hükümet finansman sistemini dengede tutmak için politikalar ortaya koymakta; bunu kısa vadeli talebi canlandırmaya yönelik önlemler izlemektedir. Birçok hükümet de [orta ve] uzun vadeli ekonomik büyümeyi güçlendirmeye yönelik politikalar yürürlüğe koymaktadır.” Seminerde, bu tespitte sözü geçen ‘orta ve uzun vadeli büyümeyi güçlendirmeye yönelik politikalardan’ yenilik politikaları üzerinde durularak bazı sonuçlar ortaya konmuş. Bakanlar düzeyindeki OECD Konseyi’nin 2009 toplantısında dağıtılacak “OECD Yenilik Stratejisi (OECD Innovation Strategy)” başlıklı ara rapor ve “OECD’nin Finansal ve Ekonomik Krize Stratejik Yanıtı (OECD’s Strategic Response to the Financial and Economic Crisis)” için kullanılacak olan bu sonuçlardan ilki, kanımca önemli. Denilen şu: “Finlandiya ve Kore gibi ülkelerin geçmişteki deneyimleri, krizle baş edebilmek için yürürlüğe konan geniş çaplı reformlar kapsamındaki, yenilik yapabilme yeteneğini güçlendirici reformların, ülkelerin krizden güçlenerek çıkmalarına ve sürdürülebilir [ekonomik] büyüme açısından daha iyi bir yola girmelerine yardımcı olabileceğini göstermiştir. Finlandiya 1990’lardaki krizin üstesinden gelmek için güçlü bir yenilik stratejisi izlemiştir. Geçmişte Kore, krizi, güven arttırıcı yapısal reformlara girişmek için kullanırken yenilik politikasındaki reformlardan da ekonomiyi canlandıracak doğru teşvik tedbirlerini yürürlüğe koymak için yararlanmıştır. Belli ülkelerde, örneğin Danimarka’da, mevcut yenilik stratejileri uzun vadeli ekonomik büyüme için uygun bir çerçeve olarak görülmekte ve kamu politikaları da krizle baş etmekte yeterince çabuk sonuç almayı sağlayacak bir araç olarak düşünülmektedir.” Özetlersek, OECD üyesi ülkelere verilmek istenen mesaj şu: “Yenilik politikaları krizin üstesinden gelmekte rol oynar. [Krizin üstesinden gelebilmek için, belli ülkelerin geçmişteki deneyimlerini dikkate alarak bu imkânı değerlendirin.]” Seminerde bu sonuç çıkarılırken, yürürlüğe konacak yenilik politikalarında dikkate alınması gereken bir dizi tavsiyede bulunulmuş; gelecek hafta da bunların üzerinde dururuz. Bilim, teknoloji ve yenilik meselelerinin ciddi bir politika çerçevesinde ele alınmadığı ülkemizde, kriz koşullarında, hem de krizin üstesinden gelmeye yönelik etkin bir araç olarak, bir yenilik politikası ortaya konur mu, bilmiyorum. Ama, Türkiye de OECD’ye üye bir ülke ya, kim bilir, belki bizde de OECD’nin tavsiyelerinden yararlananlar olur... A BD’deki Lawrence Livermore Ulusal Laboratuvarı’na (LLNL) bağlı Ulusal Ateşleme Tesisi’nden (National Ignition FacilitiyNIF) bilim insanları, nükleer füzyon* yoluyla sınırsız miktarda temiz enerji elde etmeyi planlıyor. Laboratuvarda gerçekleştirilen çalışmalarda 192 dev lazerden yaralanılarak Güneş çekirdeğinin içindeki koşullar oluşturulacak. 50 yıldır nükleer füzyon teknolojisi üzerinde çalışan fizikçiler, saniyenin çok küçük bir biriminde 500 trilyon vat üretme kapasitesine sahip 192 adet dev lazeri ateşleyecek. Lazerler bir bezelye tanesi büyüklüğündeki, hidrojen yakıtı içeren kapsülün üzerine odaklanacak. Çalışmanın başarılı olması amacıyla, deneyi başlatmak için kullanılan enerjinin deneyden elde edilen enerjiden daha fazla olması gerekiyor. ULTRA GÜÇLÜ LAZERLERLE FÜZYON NIF, lazer ile sıkıştırılmış füzyon (inertially confined fusion) denilen işlemden yararlanarak bu aşırı sıcaklıklara ultra güçlü lazerlerle ulaşmayı deniyor. Dr. Moses bu konuda şu açıklamayı yapıyor: “NIF lazerleri tam enerji ile ateşlendiği zaman hedefe 1.8 megajül morötesi enerji gönderecekler. Ateşlendiği anda pulsun ömrü birkaç nano saniye (saniyenin milyarda biri) sürmekle birlikte, 500 trilyon vata yakın enerji verecek. Bu yoğun enerji bezelye tanesi büyüklüğündeki bir yakıt kapsülüne odaklanacak. Bu işlem 100 milyon derece sıcaklık ve Dünya’nın atmosferik basıncından milyarlarca kez daha büyük bir basınç yaratacak. Bu durumda hidrojen çekirdeklerini kaynaşmaya zorlayacak. Sonuçta ortaya reaksiyonu ateşlemek için gerekli olan lazer enerjisinden daha fazla enerji çıkacak. Eğer bu işlem başarılı olursa NIF, reaksiyonu tetiklemek için lazerlere pompaladığı enerji miktarının 10 ile 100 misli arası enerji üretecek.” LABORATUVAR ORTAMINDA FÜZYON YARATMAK Üç futbol sahası büyüklüğündeki NIF şu anda ABD’nin en büyük deneysel bilim kompleksi. İçinde tam 12 yılda tamamlanan dünyanın en güçlü lazeri bulunuyor. Bu lazer daha önceki lazer sistemlerinden tam 60 kat daha fazla enerji üretebiliyor. Tesisin yöneticisi Dr. Ed Moses, Bu çalışmayı alternatif enerji üretiminde çok büyük bir adım olarak nitelendiriyor. Moses, “Laboratuvarın kuruluş hedefine son derece yaklaşmış bulunuyoruz. Amacımız, özetle, laboratuvar ortamında kontrollü, sürdürülebilir bir nükleer füzyon yaratmak ve sınırsız enerji üretimini gerçekleştirmek” diyor. Deneylere Haziran 2009’da başlanacak. İlk anlamlı sonuçların 2010 ile 2012 arasında alınması bekleniyor. Füzyon, neredeyse sınırsız bir temiz enerji kaynağı anlamına geliyor. Bu nedenle enerji sektörünün “Kutsal Kâsesi” olarak değerlendiriliyor. Ne FÜZYON ÇALI MALARINA TEPK LER Ancak NIF projesi beraberinde tartışmaları da CBT 1151/ 6 10 Nisan 2009 Bu illüstrasyon iki ucundan lazer ışınlarının girdiği kapsülü gösteriyor. Kapsülün içinde yakıt içeren bezelye büyüklüğünde hedef yer alıyor.